CHP Yürüyüşü

yusuf ünel bayrakCHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Ankara’dan başlattığı ve İstanbul’da Enis Berberoğlu’nun yattığı cezaevinde sonlandırmayı düşündüğü yürüyüşün 8. gününde şunları söylemek istiyorum: AKP bu yürüyüşten ciddi ciddi  rahatsız oldu. Yürüyüşün sonunda kendisinin büyük bir ivme kaybetmesinden de endişe ediyor. Bazı taraftarlar, bu yürüyüşün ramazan ayına denk geldiği için büyük ses yapmadığı, bayram sonrası bu işin daha da ses getireceği söylemleri halk arasında yaygın.

Anayasa Değişikliği Halk Oylamasının ardından başlayan süreç henüz bitmiş değil. Oyların geçerliliği AKP seçmeni tarafından bile acaba, acaba mı sorusu ile karşılık buldu. Katrilyonlara yaklaşan Evet çalışması karşısında sıfır bütçeli Hayır kampanyasının elbette seçimi galip göğüslemesi mümkün değildi. Altı üstü halk oylamasıydı. Olay o kadar bilinçli bir şekilde abartıldı ki neredeyse millet birbirine girecekti. Taraflar birbirini dinsizlikle, hainlikle suçlamaya başladı. Provokatörlerin  ha babam gayreti ile sürdürülen çabalar, halk karşısında karşılık bulmadı ve Allah’tan kazasız, belasız süreci atlattık.

 

“Bu Fetö denen terör örgütü her yere sızdı da meclise ve belediye başkanlıklarına, encümen üyeliklerine mi sızmadı” sorusu havada kaldı. “Alt tarafı ibadet, ortası ticaret, üst tarafı ihanet olan yapının hangi kademelerine dokunuldu” sorusu halkın vicdanında yüksek sesle durmaktadır. Bir dönem mazlum olan insanların, iktidar olduk diye haksız yere zulüm eden olmak istemediklerini hatırlatmak isterim.

Adalet gecikmemelidir. Geciktirilmemelidir. Gerçek suçlular ortada gezerken damatlar içeri alınıp salınmamalıdır. Kafalarda karmaşıklığa yer verilmemelidir. Hakimler baskı altına alınmamalıdır. Adalet rehin alınmamalı; hakimler, savcılar adil bir şekilde işini yapmalıdır. Binlerce hakim, savcı içeri alındı. 2 aylık, 3 aylık hakimler davalara girmekte, nitelikli ve adil kararlar bir türlü çıkamamaktadır. Atalarımızın bir sözü ile sözlerimi bitirmek istiyorum: Keser döner, sap döner; gün gelir, hesap döner. Üzerinde çalıştığınız, yazılım yaptığınız, kafanıza göre dağıttığınız adalet yarın size de lazım olur. O zaman “yandım anam” diye bağırırsınız. İş işten daha fazla geçmeden Türk Milletine gerçekleri söyleyin. Fetö ve Erdoğan’ın paylaşamadığı nedir? İkisi de Hilafeti mi istemektedir? Sadece bir kişinin oturabileceği koltuğa iki kişi mi talip olmuştur? Hilafet sıradan bir insanın oturacağı koltuk mudur? Cumhuriyet kazanımları ile belli bir yere gelenlerin rejimi yıkma sevdası nereden gelmektedir?

More From Author

Üçüncü Dünya Savaşı’na Doğru mu!!!

Bayramda Çocuklarda Aşırı Şeker ve Çikolata Tüketimine Dikkat

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir