ABD’nin 71 yıllık Çılgın Projesi
Elin oğlunun 71 Yıl önce şeytanca planlarla Marmara bölgemiz ve Boğazlar için çizdiği sinsi plan, bizim Sayın Başbakanımızın(Şimdi Cumhurbaşkanı) Çılgın Projesi: “Kanal İstanbul” olarak karşımıza çıktı.
İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Toprak İlmi ve Ekoloji Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Doğan Kantarcı’nın bir gazeteye yaptığı habere göre, ABD’nin 1950 yılında Marmara Denizi ve Boğazları savunma amaçlı olarak çizdiği yukarıdaki harita, aslında Montrö Anlaşmasını delmek ve Rusya’yı kuşatmak için yapılmış bir planın parçası idi.
Prof. Dr. Kantarcı’nın söylediğine göre Kanal İstanbul gerçekleştiğinde çevresinde ve Marmara Denizinde dönüşü olmayan bir çevre katliamı ve kirliliğe neden olacak.
Gazeteci Metin Aydoğan’ın bir gazetedeki yazısına göre 2006 Yılında ABD Senatosuna Marmara ve Boğazları ilgilendiren bir önerge verilir. Önergede, Montrö sözleşmesinin artık içeriğini yitirdiği ve yeniden güncellenmesinin önemine işaret edilir.
Bu önergeden kısa bir süre sonra, ABD’nin Türkiye Büyükelçisi Ross Wilson, 3 Mart 2006 yılında gazetecilere yaptığı açıklamada: “Montrö Antlaşması oldukça açık. Ve biz Karadeniz’in uluslararası sularda bulunmasından kaynaklanan haklarımızdan yararlanmak istiyoruz. Yani gerektiğinde gemilerimiz buraya girebilir” demiştir.
Aslında bu plan, “Büyük Ortadoğu Projesinin” bir parçasıydı ve safha safha hiç acele edilmeden, kimseyi ürkütmeden ilerliyordu.
Hiç beklenmedik bir anda Meclis Başkanı Mustafa Şentop bir Tv. Haber kanalında: “Cumhur Başkanı’nın Montrö’yü tek başına kaldırabileceğini” ileri sürmesi ve Montrö üzerinde birbiri ardına yapılan tartışmaların tam ortasında; Rusya’nın Ukrayna’ya müdahale etme ihtimaline karşılık, ABD’nin Kara Denize 2 gemi göndereceği bildirildi. Yani olay geldi Montrö’nün göbeğine oturdu. Bakalım netice nasıl sonuçlanacak hep birlikte bekleyip göreceğiz.
Peki, ama bütün bunların peş peşe sıralanmasına tesadüf diyebilir ‘miyiz?
Cumhurbaşkanının hadi bu haritadan haberi yoktu ve her şeyden habersiz böyle bir Kanal İstanbul Projesi başlattığını varsayalım. Etrafımızda olup biten sıcak gelişmelere rağmen gene de “İnadına yapacağım” diye ısrar edecek ‘midir, yoksa eski Başbakanlarımızdan ve Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel’in dediği gibi: “Devlette inatlaşma ve küslük olmaz” deyip, sağduyuya kulak verecek ‘midir?
Sağlıklı kalın.

