Kırım Müftülüğü, 13 Kasım tarihinde Sudak bölgesi Koz köyünde caminin kundaklanması sebebiyle yayınladığı bildiride, suçluların cezasız bırakılmasının yeni suçların meydana gelmesini teşvik ettiğini kaydetti.
Kırım Müftülüğü’nün bildirisinde, Kırım’ın köklü Müslüman halkı olan Kırım Tatarlarının tarihi vatanlarına dönmeye, cami ve mezarlıkları onarmaya başladığı 1990’lı yılların başlarında yarımadada dini yerlere saldırı olayları meydana gelmeye başladığı, camilerin kundaklandığı, Müslüman mezarlıklarına saldırılar gerçekleştirildiği, mezarlıklarda baştaşları yıkılıp kırıldığı ve ilgili olayların toplumda dini ve etnik gerginliğin artmasına neden olduğu kaydedildi.
Müslümanları, her zaman diğer din mensuplarına karşı saygı gösterilmesine çağrısı yaptığını belirten Kırım Müftülüğü, Müslüman ibadet yerlerine saldırıların düzenli olarak gerçekleştirildiği 20 yıldan uzun bir süre içerisinde hiçbir suçlunun cezalandırılmadığı, bununla birlikte Müslümanların hiçbir zaman provokasyonlara saldırıyla cevap vermediğini belirtti.
Sadece son yıl içerisinde Ekim 2013-Kasım 2014 tarihleri arasında Kırım’da 4 camiye saldırı gerçekleştirildi. Böylece 2013 yılında 13 Ekim’de Kurban Bayram öncesi Kırım’ın Sak kentindeki Merkez Camisi kundaklandı. 15 Ekim’de Kurman bölgesinin Karasan köyü (Rovnoye) camisi kundaklandı. Ayrıca Kırım’ın Rusya tarafından ilhak edilmesinden sonra Akmescit’te 12 Haziran gecesi Çukurça Camii kundaklandı. Kimliği belirsiz kişiler camiye 3 molotof kokteyli attı. Bunun yanı sıra vandallar camiye yakın bulunan duvarlara gamalı haç işareti çizdiler. 12 Kasım’da Kırım’ın Sudak bölgesi Koz (Solneçnaya Dolina) köyünde kimliği belirsiz kişiler köy camisini kundakladı. Kimliği belirsiz kişiler caminin penceresini ateşe verdi, caminin içine girdi ve caminin 1. katında odunları topladı ve yaktı, ardından olay yerinden kaçtı. Bekçi yangını önlemeyi başardı.
Yönetim ve toplumun dikkatini ilgili sorunlara çeken Kırım Müftülüğü, bildiride, “Suçluların cezasız bırakılması, yeni suçların meydana gelmesini teşvik ediyor ve biz bunun tanığıyız” diye kaydetti.
Kırım Müftülüğü, “Manastır, sinagog, kilise ya da cami olsun herhangi bir dinin ibadet yerlerine saldırılar, dünyanın herhangi bir uygar ülkede kabul edilemez. Farklı din ve milliyet temsilcilerinin yaşadığı Kırım’da ibadet yerlerine saldırılar, dini ve etnik düşmanlığa, yıllar devamında etnik gruplar arasında özenle kurulan barışın bozulmasına neden olur” diye belirtti.
QHA