İslam dininin kutsal kitabı olan Kur’anı kerim ,her türlü aşırılığı ret eder ,aklı ve bilimi öne koyarak her türlü zorluğun akıl ve bilimle çözüleceğini , hoşgörüyü, barış içinde bir arada yaşamayı, insanı hayvanı bitkiyi doğayı bir bütün olarak görmeyi, anlamayı, bilmeyi öngörür.Ancak insanlık tarihi boyunca her din’de olduğu gibi İslamcı istismarcılar da din’in esas ilkelerini alt üst ettiler, etmeye de devam ediyorlar.Ilımlı siyasal İslamcılar demokrasiyi, insan haklarını, özgürlüğü, dürüstlüğü, hakkı hukuku, adaleti, hoşgörüyü barış içinde bir arada yaşamayı anlayamadılar, kabullenemediler. Dillerinde nefret, gözlerinde kin, midelerinde haram, ellerinde kan bulaşmıştır.
Türkiye’deki siyasal İslamcıları, demokrasi ,özgürlük ve insan hakları diye yola çıktılar.Bütün dünyada müslümanlara katliamlar yapıldı sesleri çıkmadı . Mısır’da halk “devrimi ” olunca avazları çıktığı kadar bağırmaya başladılar. Sıra Afganistan, Irak işgallerinde Libya’nın bombalanmasında Suriye’nin kan gölüne dönmesin sesleri çıkmamıştır .Bu bölgelerde her gün insanlar ölüyor. İslamcı medyadan, siyasal İslamcılardan ses yok. Bu nasıl insan olmaktır işbirlikçi ve ahlaksız tetikçiler.
İslam ülkelerinde çatışmalar artıyor.Şehirler yakılıyor yıkılıyor kadınlar çocuklar insanlar katlediliyor, İslamcı kişilerin umurunda değil.Kutsal mekanlar bombalanıyor, Peygamberimize hakaret ediliyor Kur’ani kerim yakılıyor sesleri çıkmıyor bunlar nasıl bir siyasal İslamcıdırlar. İslam dünyası parçalı ,1.9 milyar müslüman 57 İslam ülkesinden oluşan dini İslam ama farklı çizgideler, halkları müslüman yöneticileri taşeron , işbirlikçi ve hain . Bunların İslam atına ortak bir paydaları yok..Bunlar kendileri gibi düşünmeyenlere yönelik her türlü ahlaksızlığı meşru gören sapkın bir anlayışın ürünü olmuşlardır ve olmaya devam etmektedirler.