İlgili Makama;
“Ben Aday olmak istiyorum…
Ve bunun için hangi partinin bana ne amaçlı yer vereceğine bakmaksızın o partiye biat edeceğim. Seçimi kazanırsam partim için çalışmış kim varsa onların menfaatlerine çalışacağım.
Lütfen beni aday yapın!”
Yukarıda ki dilekçe niteliği taşıyan yazım son günlerin en hızlı yarışında aday olabilmek için yoğun çaba sarf eden arkadaşlara kolaylık olsun diye hazırladım buyursun kullansınlar!
Artık benim İzmitli olduğumu bilmeyen kalmamıştır. İzmit’te seçim hep çok renkli geçmiştir ve çok renkli simalar bu kente bir şekilde hizmet etmiş değer katmışlardır. Öyle ki katılan değerler halen değerlerini arttırarak ayakta durmaya devam ediyorlar. Peki, İzmit’in neresi olduğunu bilenler zaten bilir de bilmeyenler Türkiye ekonomisinde ki yerini ve değerini bilirler mi? Bugün, İzmit’te anket yapılsa sokak da dolaşan kaç insan mevcut olan belediye başkanının adını bir kerede söyleyebilir ki bilmeyenler, İzmit hakkında ne bilsinler değil mi!
Evet İzmit, Kocaeli’nin merkez ilçesi olan kent. İzmit, Türkiye ekonomisinin üçte birini sırtında taşıyan kent! İzmit kendisine asla değer verilmemiş sahipsiz kent! İzmit, sınırları içinde birçok uluslararası yabancı sermayeye ev sahibi olan kent! Dev gibi sanayi kuruluşlarınca sömürülen kent! Bir türlü bunu değiştiremeyen talihsiz kent! İzmit.
Türk Pirelli, Lassa ve yabancı ortakları, Pakmaya ve yan kuruluşları ve daha isimlerini sayamayacağım onlarca şirket. Bunlardan çok azı gelir vergilerini Kocaeli’ de öder biliyor muydunuz? Sayın başkan adayları sayın milletvekili arkadaşlar ve görevini yeni devralan ticaret odası başkanı arkadaşım, insan gücü, havası, suyu sömürülürken bu kentin, bu kente bu kadar duyarsız kalınmasına daha ne kadar sessiz kalacağız. Utanç verici olan bir konu daha var ki bu firmalar bu kentin takımına dahi sahip çıkmadılar çıkmıyorlar. Bugün bu kentte devasa sanayi şirketleri tarafından kente bağışlanmış bir kaç göstermelik ormandan başka ne yardımları oldu merakımdan soruyorum biliyorum kimse cevap vermeyecek ama soruyorum işte. Yine de bu kuruluşlar daha adam gibi kendi atık tesislerini kurmadılar, kurduramadık. Yapılan yollar da, yapılan park ve bahçeler de arıtma tesisi inşaatlarında ne bileyim her hangi bir konuda bu devlerin yardımları oldu mu? Ben mi görmedim, göremedim bilmiyorum. Bu konuda eleştiriye açığım.
Peki, şimdi ellerinde dilekçe parti kapısı aşındıran arkadaşlar, siz bu kente ne vereceksiniz neler getireceksiniz. Biriniz de çıksın ve desin ki ben bu kentin daha fazla sömürülmesine izin vermeyeceğim. İşin tuhaf tarafı bugün siyasete soyunan birçok ismin dedeleri bile bu kentte siyaset yapmış. Yani bugün bu haldeysek yine kendi soylarının hataları nedeniyledir. Bu konuya adaylar kesinleştikten sonra devam edeceğim ama söylemek istediğim şudur ki; İzmit bir Avrupa kentidir ve eğer Avrupalı olacaksak ya da öyle yaşayacaksak bu önce bu kentin havasından suyundan, insanının emeğinden, terinden para kazananların düşünmesi ve öyle hareket etmesiyle olacaktır, olmalıdır. Zira Avrupa da şirketler özellikle Fransa ve Almanya’da olanlar kurulu oldukları eyaletleri korumak, imar etmek ve kalkındırmak adına misyonlar yüklenirler.
