Ekonomi toplumun en bilmediklerini kapsayan derin bir efsanedir ülkemizde. Sadece ülkemizde değil dünyada da bu böyle. Toplumlar arası savaşlar, fakirlik ve kıtlıklar, emperyalist güçlerin güçsüz toplumlara baskısı…
Gezi Direnişi Türkiye siyasi hayatının en güçlü hareketlerinden biri olarak tarihe geçti ve bu akım hala sürüyor. Tayyip Erdoğan sevdalısı kesimlerin ise Gezi Parkı direnişçilerine karşı suçlamaları da görüyoruz. Mesela Borsa’da hissesi olmayan bir Yurttaş’ın direnişçi gençlere ‘Borsa sizin yüzünüzden dip yapıyor’ dediğini görüyoruz.

İşte burada en temel cevap şu olmalı;
-Sana ne? Senin borsada hisselerin mi var?

-Sizin yüzünüzden Dolar fırladı!
-Sana ne sizin Dolar ya da Euro’nuz mu var?
-Sizin yüzünüzden otobüsler yandı!
-Sana ne otobüsler senin mi? Devlet vergi alıyor vergilerle otobüs ardından ise otobüslere biniş ücreti koyuyor!
-Kaldırım taşlarını söktünüz!
-Sana ne! Kaldırım taşlarını ihale çevirirken ayda 1 sökenlere sordun mu aynı soruyor?
İşte bunlar ekonomik sorular. Bana kalırsa temeli olmayan kolay sorular.

Şimdi ben bu kitleye sormak istiyorum;
1-    TEFE nedir TÜFE nedir?
2-    Cari açık nedir?
3-    İhracat ve İthalat nedir?
4-    Ülkenin vergi sistemi döngüsü nasıldır ya da nasıl olmalıdır?
5-    Sosyal Hukuk Devleti’nden dönemsel yatırım mı yoksa nihai yatırım mı gerçekleştirilmelidir?
6-    Faiz Lobisi nedir?
7-    Borsa’da işlem gören Hisse Senetleri nedir?
8-    Hisse Senedi sahiplerinin yaptığı politik girişimleri irdeleyebilir misiniz?
Bakınız eğer Türkiye’de böyle bir akım varsa bunun ekonomiye etkisi muhakkak olacaktır. Sermaye sahipleri elbette bunu kullanıp bundan Kar elde etmeye çalışacaktır. Bakınız size çok uzak değil, Ülker grubunun Gezi sürecinde Borsa’da yaptığı işlemleri inceleyin. Hükümete yakın tüm şirketlerin işlemlerini inceleyin. Bakalım Faiz Lobisi denilen olgu kimlermiş. Bugün tüm sermayenin hükümetin politikalarının yanında olduğunu düşünürsek tezleriniz çürür. Gezi direnişine katılan herkesin hesapları incelensin. Bakalım ne kadarının hissesi doları var?
Bu kitlenin temel sorunu Recep Tayyip Erdoğan üslubunda siyaset yapma çabasıdır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a benzeme çabaları da bir kimliksizliği ortaya koyar. Eğer sokakta bir kitle siyaset yapacaksa kendine özgü yaklaşımlarla siyaset yapmalı. Bozuk üslupla değil!