Etiket arşivi: zam

Ekmeğe yeni zam yolda

İTO, fırıncıların ekmek zammı talebini komisyonda görüşmek üzere kabul etti. 2020’ye girmeden 250 gram ekmek 1.75 TL’ye yükselebilir.

Fırıncıların, İstanbul Ticaret Odası’na (İTO) sundukları, ancak ağustostan beri reddedilen ekmek zammı talebi, bu kez komisyonda görüşülmek üzere kabul edildi. 5 kişiden oluşan komisyon, zam talebini bu hafta içi masaya yatıracak.

Yeni yıla girmeden İstanbul’da satılan 200 gram ekmeğin 1.25 TL’den 1.40 TL’ye, 250 gram ekmeğin 1.50 TL’den 1.75 TL’ye çıkması bekleniyor. Son bir yılda yüzde 20’yi aşan zamların yapıldığı süt ve süt ürünlerinin etiketlerindeki “son zam tarihi” de sürekli yenileniyor. Kuruyemiş fiyatlarındaki artışlar son bir yılda yüzde 90’ı buldu. Kırmızı ete yapılacak zamlar da tüketimdeki düşüşten dolayı bekletiliyor.

Gıda ürünlerindeki “fiyat güncellemeleri” madde madde şöyle:

1 Ekmeğe zam yolda: Son bir yılda maliyetleri yüzde 30 artan, elektrik ve doğalgaza gelen son zamlarla maliyetleri daha da katlanan fırıncılar, ekmekteki zam taleplerini belli aralıklarla yineliyorlardı. İTO 12 No’lu Ekmek Un ve Unlu Mamuller Meslek Komitesi Başkanı Hasan Demir, İTO’ya yeniden sundukları zam taleplerinin geçen ay kabul edildiğini, yeni yıla girmeden ekmeğin zamlanmasını beklediklerini söyledi. Demir, “200 gram ekmeğin 1.40 TL’ye, 250 gram ekmeğin de 1.75 TL’ye çıkmasını talep ettik. Yeni yıla girmeden zammın onaylanacağını bekliyoruz” dedi. Bu zam, kabul edilse dahi 2020 ilkbaharında ikinci bir zam talebinde bulunacaklarını söyleyen Demir, “Ekmek fiyatları 42 ay aradan sonra 1.50 TL’ye çıkmıştı. Aşağı yukarı bir senedir de bu seviyede. Yeni yılla birlikte işçilik maliyetleri artacak. Un ve elektrik gibi önemli girdilerimizde anormal bir artış yaşanmazsa yeni fiyatları 2020 ilkbaharına kadar götürürüz, sonrasında ikinci bir zam talebimiz olabilir” dedi.

Doğal gazdan sonra elektriğe de zam bekleniyor

BOTAŞ gece yarısı doğal gaza zam yaptı, vatandaş doğal gazın artan fiyatına isyan edemeden yeni bir kara haber elektrikten geldi. Doğal gazla yanan vatandaşı, elektrik de çarpacak!

Zam üstüne zam darbeleriyle sendeleyip, ayakta durmaya çalışan vatandaş, pahalılığa karşı direndikçe yeni bir zam darbesiyle karşılaşıyor. Gece saatlerinde doğal gaza gelen yüzde 10 zamdan sonra elektriğe de zam beklendiği kaydedildi.

Hükümetin bütçe açıklarıyla başa çıkamaması, vatandaşın sırtına yüklenen zamları beraberinde getirdi. BOTAŞ’ın gece yarısı ilan ettiği doğal gaz toptan satış fiyatları kapsamında, konutta kullanılan doğal gaza yüzde 14.97, sanayi bölgeleri için ise yüzde 13.73 oranında zam geldi.

BOTAŞ’tan yapılan açıklamada, zamlı fiyatların 1 Ağustos’tan itibaren geçerli olacağı belirtildi. Böylelikle Temmuz enflasyonu zamdan etkilenmeyecek.

Doğal gazın ardından elektriğe de zam gelmesi ihtimali yüksek olarak değerlendiriliyor.

 

 

HKP Kocaeli İl Örgütü: “AKP’giller kamu malı hırsızlıklarının, vurgunlarının, talanlarının faturasını Halkımıza çıkarıyor”

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) Kocaeli İl Örgütü son yapılan zamlarla ilgili bir açıklama yayınladı.

HKP,“AKP’giller kamu malı hırsızlıklarının, vurgunlarının, talanlarının faturasını Halkımıza çıkarıyor: Mazot, şeker, çay ve elektrik zamları yeni zamların da habercisi” başlıklı bir açıklama yayınladı.

HKP Kocaeli İl Örgütü’nden yapılan açıklamada, “17 yıllık iktidarı boyunca ABD hizmetkârlığında kusur etmeyen AKP İktidarı sanayiyi çökertti. İşsizlik aldı başını gitti. Ülke pahalılık cehennemine döndü. Mazota, tohuma, gübreye, tarım ilacına zam üstüne zam yaptı. Çiftçimiz ürettiği ürünün maliyetini bile karşılayamaz oldu. Üretimden vazgeçti. Köyler boşaldı, köy gençleri işsizler ordusu katılarak şehirlerin varoşlarına doldu” ifadelerine yer verdi.

 

HKP’den yapılan o açıklama:

 

AKP’giller kamu malı hırsızlıklarının, vurgunlarının, talanlarının faturasını Halkımıza çıkarıyor:

Mazot, şeker, çay ve elektrik zamları yeni zamların da habercisi

Mazot, şeker ve çaydan sonra elektrik de zamlandı. AKP’giller hükümeti tarafından elektriğe yüzde 14.98 oranında zam yapıldı. Elektrik ve mazot zammı tarımda zaten yüksek olan üretim maliyetlerini daha da artıracak. Bu da son dönemlerde ciddi bir şekilde yükselişte olan gıda fiyatlarına yansıyacak.

24 Haziran’da mazota litre başına 22 kuruş zam yapıldı. Yeni zamla mazotun litresi 6.5 liranın üstüne çıktı. Ankara’da ortalama 6,30 liradan satılan motorinin litre fiyatı 6,52 liraya, İstanbul’da 6,25 liradan 6,47 liraya, İzmir’de 6,31 liradan 6,53 liraya yükselecek.

Bu zam köylünün üretim maliyetlerini arttıracak. Ancak maliyetlerdeki artış ürünlerin çiftçiden alım ücretlerine yansıtılmıyor. Çiftçinin maliyeti artarken sattığı ürünün fiyatı aynı oranda artmıyor.

Örneğin, Et ve Süt Kurumu verilerine göre, çiğ süt fiyatı en ucuz iki ülkeden biri olan Türkiye’nin tereyağı fiyatı birçok ülkedeki fiyatın iki katından bile fazla. Ocak 2019 verilerine göre, Almanya’da tereyağının kilosu 4.48 Euro. Türk lirası karşılığı 27 lira 83 kuruş. Aynı dönemde Yeni Zelanda, Avustralya’yı kapsayan Okyanusya’da tereyağının kilosu 3.62 Euro (22.54 TL), Avrupa’da 4.40 Euro (27.34 TL), Amerika Birleşik Devletleri’nde 4.34 Euro (27.01 TL) ve Fransa’da 4.28 Euro (26.62 TL) olurken, Türkiye’de tereyağının kilosu 9.60 Euro. Türk lirası karşılığı 58 lira 10 kuruş.

2010 yılında çiğ sütün ortalama fiyatı 85 kuruş iken, tüketici uzun ömürlü sütün (UHT) litresini 1 lira 97 kuruştan aldı. Üreticiden alınan çiğ süt tüketiciye 2.32 kat fiyat farkıylasatıldı.
2017 yılına gelindiğinde çiğ sütün litre fiyatı ortalama 1 lira 21 kuruş olurken, tüketici bu fiyatın 2.60 katı olan 3 lira 14 kuruş ödeyerek 1 litre uzun ömürlü süt aldı. 2018’de ise çiğ sütün litresi 1 lira 46 kuruş olurken tüketicinin aldığı 1 litre uzun ömürlü sütün litresi ortalama 3 lira 99 kuruşa yükseldi. Üreticiden alınan çiğ süt ile tüketiciye satılan uzun ömürlü süt arasında 2.74 kat fiyat farkı oluştu.

Motorine gelen zammın hemen ardından Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş. şekere yüzde 16 zam yapıldığını açıkladı.

Türk Şeker’in resmi internet sayfasından yapılan açıklamada, “50 kg”lık polipropilen torbalarda ambalajlı kristal şekerin fabrika çıkışı satış fiyatı, 25 Haziran 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere % 16 artırılarak (KDV hariç) kilogramı 3,57 TL’ye çıkarıldı.

Şeker zammını çaya yapılan zam izledi. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü (ÇAYKUR), kuru çaya yüzde 15 zam yaptı.

Son olarak 1 Temmuz 2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunca (EPDK), elektriğe yüzde 15 zam yapılacağı belirtildi. AKP Hükümeti olumsuz tepki çekmemek için zam haberini herhangi bir hükümet yetkilisi yerine EPDK’ya verdirtti.

EPDK tarafından, 1 Temmuz itibariyle mesken abonelerince 100 kilovatsaat elektrik enerjisi için vergi ve fonlar dahil olmak üzere 61,8 lira ödenecektir, açıklaması yapıldı.

17 yıllık iktidarı boyunca ABD hizmetkârlığında kusur etmeyen AKP İktidarı sanayiyi çökertti. İşsizlik aldı başını gitti. Ülke pahalılık cehennemine döndü. Mazota, tohuma, gübreye, tarım ilacına zam üstüne zam yaptı. Çiftçimiz ürettiği ürünün maliyetini bile karşılayamaz oldu. Üretimden vazgeçti. Köyler boşaldı, köy gençleri işsizler ordusu katılarak şehirlerin varoşlarına doldu.

Çeşitli sendikalar tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre, dört kişilik aile için Açlık Sınırı 2.124 tl, Yoksulluk Sınırı 6.918 TL olarak tespit edildi. Asgari Ücret ise,  AGİ dahil ortalama (çocuklu-çocuksuz-bekar işçi ücretlerini düşünerek ortalama bilgisi yazılmıştır) 2.100 TL. İşçi Sınıfımızın ve halkımızın büyük çoğunluğu Açlık Sınırının altında bir ücretle yaşam savaşı veriyor. Yapılan zamlar, bu yaşam mücadelesini daha da zorlaştıracak.

AKP’giller emrinde oldukları ABD-AB Emperyalistlerinin buyruklarını yerine getirdiler hep. Halkımızın yararına küçük bir iş bile yapmadılar. Ülkemizi tek yerli markası bulunmayan, üretemez bir ülke durumuna düşürdüler. Tarımdan gıdaya her türlü girdi ve üründe dışa bağımlı hale getirdiler. Bunun sonucunda zamlar aldı başını gitti.

İşsizliği ve pahalılığı yaratan Parababaları İktidarı ve AKP’giller yapılan ve önümüzdeki günlerde yapılacak olan zamlardan birinci derecede sorumludur. Hayat pahalılığının yaratıcısıdır onlar.

Emekliye çifte müjde: İntibak gelecek ek ödeme artacak

2000 yılı sonrasında emekli olanlara çifte müjde var. AYM’nin kararına göre 355 liraya varan intibak zammı, yasa çıkarılarak yapılabilecek. Ayrıca, maaşın yanında ödenen ek ödeme 2 katına çıkacak.

22000 yılından önce emekli olan yaklaşık 2 milyon kişiye yönelik yapılan intibak düzenlemesi, 2000’den sonra emekli olanları da umutlandırmıştı. Öncelikle ombudsmana taşınan ve haklı bulunan intibak talebi, önce idare mahkemelerine, ardından da Yargıtay’a taşınmış ancak yargı vizesi alamamıştı.

Son adres ise Anayasa Mahkemesi olmuştu. Anayasa Mahkemesi, 2000 yılı ve sonrasında emekli olanlara intibak için kararını verdi.

TEK ÇARE YENİ KANUNDA Mahkeme, “Anayasa’nın 148’inci maddesinin dördüncü fıkrasında, kanun yolunda gözetilmesi gereken hususlara ilişkin şikayetlerin, bireysel başvuruda incelenemeyeceği belirtilmiştir” diyerek intibak başvurusunu kabul etmedi. Anayasa Mahkemesi’nin bu kararının ardından gözler Meclis’e çevrildi.

2000 yılı ve sonrasında emekli olan yaklaşık 5 milyon kişiye intibak, yasal düzenleme yapılarak hayata geçirilebilecek. Düzenleme yapılırsa, milyonlarca emeklinin maaşı yeniden hesaplanacak. 2000 yılı ve sonrasında emekli olanlar, önceki intibakta olduğu gibi 355 liraya varan zamlardan yararlanabilecek.
MAAŞLAR KAÇ LİRA ARTACAK? İlk intibaktan yaklaşık 2 milyon SSK’lı yararlandı. Maaşlarda 50 ile 355 lira arasında artış yaşandı. Yeni intibak hayata geçerse, yaklaşık 5 milyon kişinin yararlanacağı belirtiliyor. Zam oranının da ilk intibaktaki gibi 355 liraya varan tutarda olması bekleniyor.

368 lira ek zam Emekli maaşlarıyla birlikte her ay verilen ek ödemenin artırılmasının gündeme gelmesi, milyonları heyecanlandırdı. Türkiye Emekliler Derneği tarafından gündeme taşınan talep, büyük yankı uyandırdı. Vergi iadesinin yerine getirilen ek ödemenin oranı maaşın yüzde 4-5’i oranında olurken, şimdi 2 kat artırılıp yüzde 8’e yükseltilmesi bekleniyor.

2 bin lira emekli maaşı olan birinin eline aylık 46 lira ek ödeme geçiyor. Bu ödeme yüzde 8’e yükselirse, emeklinin ek ödemesi 74 liraya çıkacak. SSK ve Bağ- Kur emeklilerinde en yüksek maaş ise 4 bin 481 lira 25 kuruş seviyesinde bulunuyor. Bu maaşı alan emekliye halen aylık 179 lira ek veriliyor. Ek ödeme, oranı yüzde 8 olursa, 368 lira 48 kuruşa yükselecek. GÜNEŞ

Canavar coştu!

“Coşan” ekonomi değil son 9 yılın zirvesine çıkan enflasyonmuş… Geçtiğimiz günlerde hükümetin bir bakanının “coşmuş bir ekonomimiz var” sözü, açıklanan enflasyon rakamlarıyla daha da bir mana kazandı! Son 9 senenin zirvesine tırmanan enflasyon, vatandaşın cebini kemirmeyi sürdürdü. Yüzde 5’e ineceği söylenen ama çift haneye takılı kalan enflasyon, Ekim ayında yüzde 2.08 olurken, yıllık enflasyon da yüzde 11.90’a çıktı. Vatandaşın cebindeki paranın erimesi hız kazandı! MASK

16 Nisan referandumundan “evet” çıkması halinde, ekonomide üst gelir grubuna geçişin önünün açılacağı, ekonomik istikrarın sağlanacağı ve piyasalardaki belirsizliklerin biteceği söylenmişti. Geçen 7 aylık dönemde ise ekonomik durum gün geçtikçe kötüleşiyor, toplumun her kesimi büyük bir sıkıntı çekiyor. “Her şey düzelecek” vaatleri ise “boş vaat” olmaktan öteye gidemiyor.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Ekim’de aylık bazda yüzde 2.08, Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yüzde 1.71 artış gösterdi. Yıllık enflasyon tüketici fiyatlarında yüzde 11.90, yurt içi üretici fiyatlarında yüzde 17.28 oldu.

VATANDAŞIN PAYINA GEÇİM SIKINTISI DÜŞECEK

TÜİK tarafından açıklanan Ekim ayı enflasyonu beklentileri aşarken, hükümetin “tek haneye düşecek” dediği yıllık enflasyon da yüzde 12’ye dayandı. Resmi enflasyon rakamları kadar bile maaş zammı alamayan kesimler ise daha şimdiden gelir kaybına uğradı. Gerçekte resmi rakamın üstünde olduğu bilinen enflasyonun “coşması”, vatandaşın cebindeki yangını körükleyecek. Bir türlü düşürülemeyen başta kırmızı et olmak üzere gıda fiyatları ve temel giderler hesaba katılınca, vatandaşın payına yine “geçim sıkıntısı” düşecek.

 

 

HANİ “EVET” ÇIKINCA HER ŞEY DÜZELECEKTİ!

Üretici kesimlerin, esnaf ve sanatkârın, tüketicilerin yaşadığı ekonomik sıkıntıları, milyonlarca işsizi ve geçim sıkıntısı çeken milyonları “bir türlü göremeyip”, ekonomiyi “borsa- döviz – faiz ”den ibaret gören politikalar, giderek ekonomiyi de iflasa götürüyor.

Yüzde 5’e inmesi yönünde hedefler konan “enflasyon canavarı” durdurulamazken, son 9 yılın da zirvesine çıktı. Tüketici fiyatları Ekim ayında yüzde 2.08 artarken, yıllık enflasyon da yüzde 11.90’a çıktı. Üretici fiyatları da Ekim’de yüzde 1.71, yıllık olarak da yüzde 17.28 arttı.

Ekim ayı itibarıyla 12 aylık ortalamalar dikkate alındığında, tüketici fiyatları yüzde 10.37, yurt içi üretici fiyatları yüzde 14.47 arttı.

GİYİM VE AYAKKABI FİYATLARI UÇTU

Ana harcama grupları itibarıyla Ekim’de, aylık bazda en yüksek artış yüzde 11.51 ile giyim ve ayakkabı grubunda görülürken, ev eşyasında yüzde 2,96, ulaştırmada yüzde 2.61, gıda ve alkolsüz içeceklerde yüzde 1.97 ve konutta yüzde 0.94 artış kaydedildi.

Ekim’de endekste aylık bazda en fazla düşüş yüzde 1.75 ile eğlence ve kültürde gerçekleşti. Düşüş gösteren bir diğer grup ise yüzde 0.01 ile haberleşme oldu.

YILLIK ARTIŞTA ULAŞTIRMA ÖNDE

TÜFE’de yıllık bazda en yüksek artış yüzde 16.79 ile ulaştırma grubunda görüldü. Bu grubu, gıda ve alkolsüz içecekler (yüzde 12.74), çeşitli mal ve hizmetler (yüzde 12,63), sağlık (yüzde 12.21) ve ev eşyası (yüzde 11.65) izledi. Geçen ay endekste kapsanan 414 maddeden 51’inin ortalama fiyatlarında değişim olmazken, 298’inin ortalama fiyatlarında artış, 65’inin ortalama fiyatlarında ise düşüş görüldü.