Etiket arşivi: Vergili

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli Teşekkür, Takdir ve Tebrik Ziyaretleri Kapsamında Karabük Belediyesi’ni Ziyaret Etti

 

 

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, 31 Mart yerel seçimlerinin ardından “3T” adını verdiği “teşekkür, takdir ve tebrik” konulu ziyaretlerine Karabük ile devam etti.

 

Bahçeli, kente gelişinde Kemal Oyman mevkisinde Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili ve partililer tarafından karşılandı. MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli halka hitabından önce, Karabük Belediyesine ziyarette bulundu.

 

Belediye binası girişinde bando eşliğinde Belediye Başkanı Rafet Vergili, belediye çalışanları ile partililer tarafından karşılanan Bahçeli, makamda Vergili ile bir süre görüştü. Makamda Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Genel Başkan Bahçeli’ye belediye çalışmaları hakkında sinevizyon gösterimiyle brifing verdi. Belediye şeref defterini imzalayan Bahçeli’ye Belediye Başkanı Rafet Vergili vazo takdim ederken, Eskipazar Belediye Başkanı Hüseyin Dönmez ise Bahçeli’nin resminin bulunduğu bir tablo hediye etti. Görüşme, daha sonra basına kapalı sürdü.

 

MHP Genel Başkanı Bahçeli’ye, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ve Genel Başkan Yardımcıları Sadir Durmaz, Kamil Aydın, Yaşar Yıldırım, Feti Yıldız ve Mustafa Hidayet Vahapoğlu ile bazı milletvekilleri de eşlik etti.

 

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli Karabük’te yaptığı halka hitap konuşmasında; “Aziz Vatandaşlarım, Saygıdeğer Karabüklü Kardeşlerim, Değerli Dava Arkadaşlarım, Muhterem Hanımefendiler, Beyefendiler, huzur ve kardeşlik şehri Karabük’ü muhabbetle selamlıyorum. Ahlakın ve asaletin simgesi Karabüklü kardeşlerimi hürmetle selamlıyorum. Bu alana teşrif eden her kardeşime, her dava arkadaşıma sevgi ve saygılarımı sunuyorum.

 

31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinde partimizin siyasi sorumluluğuna emanet edilen belediyelerimizi “Teşekkür-Tebrik-Takdir” temasıyla planladığımız ziyaret programlarının beşinci durağında Karabük’teyiz. Şeyh Ali Semerkandi Hazretleri’nin diyarında, Geyikli Baba’nın manevi ocağında bulunmaktan bahtiyarlık duyuyorum.

Karabük’ün mayası temizdir, mazisi engindir, muhabbeti derindir.

 

Karabük Türkiye sevdasında buluşmuş ve kaynaşmış vatan evlatlarının yöresidir.

Biliniz ki hepinizle iftihar ediyorum. Karabük’te emanet bir kez daha ehil ellere, erdemli yüreklere hamd olsun teslim edilmiştir. Karabük’te yönetimde istikrara ve hizmette sürekliliğe destek verilmiştir. Karabüklü kardeşlerim Milliyetçi Hareket Partisi’ne gönül vermişler, kutlu tercihleriyle partimizin önünü yeniden açmışlar, belediye hizmetleriyle ilgili memnuniyetlerini göstermişlerdir.

 

Geçtiğimiz beş yıl içinde Karabük’te çok önemli yatırımlar yapılmış, parlak projeler hayata geçirilmiştir. 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinde Milliyetçi Hareket Partisi’ne oy veren, belediye başkan adaylarımızı destekleyen Karabüklü kardeşlerime teşekkür ediyorum.

 

Karabük Belediye Başkanımız Sayın Rafet Vergili’yi, Eskipazar Belediye Başkanımız Sayın Hüseyin Dönmez’i, Yenice Belediye Başkanımız Sayın Zeki Çaylı’yı, Yenice Yortan Belediye Başkanımız Sayın Ali Şık’ı tebrik ediyorum. 31 Mart seçim sürecinde gıpta edilecek bir mücadele ruhuyla çalışan tüm dava arkadaşlarımızı ve parti teşkilatlarımızı samimiyetle takdir ediyorum. Ne mutlu sizlere ki, “Hizmet kervanı durmasın sürsün” dediniz. Belediye Başkanımız Sayın Rafet Vergili’nin arkasında durdunuz. İstikrarın devamından yana seçiminizi yaptınız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak güveninizi boşa çıkarmayacağız. Desteğinizi heba etmeyeceğiz. Karabük için dün çalıştık, yine çalışacağız. Karabük’ü umutlarıyla geleceğe taşıyacağız.

 

Milliyetçi Hareket Partisi’nin mahalli idarelerdeki marka değeri çok yüksektir, kaldı ki bunun ispatı Karabük’tür. Karabük desteğini esirgemedi, biz de bu güzel şehre hizmetkârlıkta sınır tanımayacağız. 31 Mart’ta seçilen Belediye Başkanlarımıza güveniyorum. Üstlendikleri tarihi görevi layıkıyla yapacaklarına yürekten inanıyorum.

Tekraren hepinize şükranlarımı sunuyor, Allah hepinizden razı olsun diyorum.

 

Aziz Vatandaşlarım, Değerli Dava Arkadaşlarım, Karabüklü kardeşlerim basiretlidir, ülkemiz aleyhine oynanan oyunları, kurulan tuzakları hem görür, hem de tarafını çok net şekilde gösterir. Geçmişte vuku bulan sayısız olay bunun şahididir. Sizlerden aldığım güçle tekraren diyorum ki, Türkiye’mizin hak ve hukukunun çiğnenmesine tahammül etmedik, bundan sonra da etmeyeceğiz. Milli onurumuzu ayaklar altına almak için kuyruğa giren iç ve dış çıkar odaklarına asla tamam demedik, tamah etmedik, boyun eğmedik, taviz vermedik. Bu kapsamda Milliyetçi Hareket Partisi’nin geri adımı olamaz, çelişkisi olamaz, tereddüdü olamaz, nitekim olmamıştır.

 

Milliyetçi Hareket Partisi’nin önem ve öncelik sıralaması bellidir. Sinesinden doğduğumuz Türk milletinin hem tercümanıyız, hem de düşmeyecek son kalesiyiz.

Karabük yanımızda olduğu müddetçe sağlam duruşumuzu da sonuna kadar muhafaza edeceğiz. Bugün ülkemiz çok cepheli bir mücadelenin içindedir.

Vicdan sahibi her insanımız bu mücadelenin boyutunu görmektedir. Türkiye hazımsızlığı yaşayan dış güçler sürekli komplo ve kumpas peşindedir. Elimizi bağlamak istiyorlar, önümüzü kesmek istiyorlar, geleceğimizi karalamak ve kundaklamak için pusu üstüne pusu kuruyorlar. Bir yanda ABD, diğer yanda AB ülkeleri ülkemizin sinir uçlarıyla oynuyorlar, milli sabrı zorluyorlar. İbretle izliyoruz ki, egemenlik haklarımızı gölgeleme teşebbüsleri, tarihsel hak ve menfaatlerimizi tahrip etme emelleri artmış ve azgınlaşmıştır.

 

Türkiye’nin varlığı, milli birlik ve dayanışma azmimizin seviyesi emperyalist mihrakların, terör maşalarının, Türk ve İslam düşmanlığında buluşmuş mahlûkların uykularını kaçırmaktadır. Elbette onlara uykuyu haram edeceğiz. Onları rahatsız etmeye hep birlikte devam edeceğiz. Milletimizle kapanmamış hesabı bulunan odakların tedavüle soktukları kara kampanyaları inşallah yıkıp geçeceğiz.

 

Geçmişten bugüne kuyruk acısı çekenlerin acılarını daha da derinleştireceğiz. Türk milletinin kitabında teslim olmak yazmaz, süngü düşürmek yazmaz, diz çökmek yazmaz, tehditler karşısında eğilip bükülmek yazmaz, yazmayacaktır. Büyük milletimiz korkuyu korkutmuş beşeri bir ihtişamdır. Tehlikelerin içinden hilal gibi doğmayı başarmış kutlu bir iradedir. Haklı ve meşru bir mücadeleden kaçmak, vazgeçmek Türk milletine yabancıdır.

 

15 Temmuz’da, hain FETÖ darbe girişiminin üçüncü yıldönümünde, Demokrasi ve Milli Birlik Günü’nü idrak etiğimiz bir süreçte, Avrupa Birliği Dış İlişkiler Konseyi skandal ve sakat bir kararla Türkiye alerjisini göstermiştir. Biliniz ki, AB tarafından seçilen tarih çok düşündürücüdür, açıkça maksatlıdır, adeta mesaj yüklüdür. Yaptırım kararlarını ihtiva eden paketin 15 Temmuz’da onay ve ilanı AB’nin nerede durduğunu, kimlere selam gönderip sevimlilik yarışına girdiğini ayan beyan ispatlamaktadır. AB’nin hem bünyesi hem de karar organları hastadır, ağır hasarlıdır. Türkiye husumeti ise gizlenemez düzeydedir. Ülkemizin Doğu Akdeniz’de gerçekleştirdiği sondaj faaliyetlerini gerekçe göstererek eften püften bir dizi yaptırım kararını öngören ucuz paketin AB Dışişleri Bakanları tarafından onaylanması bizim nazarımızda solmuş ve sararmış kağıt parçasından farksızdır ve hukuksuzluğun farikasıdır.

 

AB, Türkiye’nin stratejik kimliğini sorgulamaya cüret etmiştir. Egemenlik haklarımıza zarar vermeye ahlaksızca tevessül etmiştir. Bu yanlıştır, hukuksuzdur, adaletsizdir, değersizdir, kokuşmuşluktur. Türkiye Doğu Akdeniz’e sismik ve sondaj gemileri gönderdi diye, 2020 yılı için Türkiye’ye yapılacak katılım öncesi yardımlarda kısıntıya gidilecekmiş. Avrupa Yatırım Bankası’ndan Türkiye’ye verilen krediler gözden geçirilecekmiş. Kapsamlı Hava Ulaştırma Anlaşmasıyla ilgili müzakereler askıya alınacakmış. Ortaklık Konseyi ve Türkiye-AB Yüksek Düzeyli Diyalog Toplantıları da kesintiye uğrayacakmış. AB tutarsızdır, ikiyüzlüdür, düşmanca yaklaşımını deşifre etmiştir.

 

Karabük’ten AB’ye ve AB beslemelerine açık seçik sesleniyorum, yaptırımlarını alsınlar da başlarına külah diye geçirsinler. AB’nin Doğu Akdeniz’de ne işi vardır? Bu alanda ne hakla, hangi yetkiyle söz söyleyebilmektedir? Mesele hidrokarbon arama faaliyetlerinin ötesine çoktan geçmiştir. Mesele egemenlik meselesidir, mesele Türkiye’nin ve Kıbrıs Türklüğünün Doğu Akdeniz’deki tarihi ve haklı varlığıdır. Güney Kıbrıs Rum yönetimi, Doğu Akdeniz’i uluslararası hukuka aykırı şekilde 13 parsele ayırıp küresel şirketlere kiralarken AB’nin hiçbir itirazı duyulmamıştır. Yunanistan, İsrail, Mısır, İtalya, Fransa ve diğer ülkeler Doğu Akdeniz’i istedikleri gibi kullanmaları, gemilerini keyiflerince yüzdürmeleri sorun olmayacak da, Türkiye’nin hukuken haklı olduğu bir mücadeleyi yapması mı AB’yi rahatsız edecek? Karşımızdaki tablo çifte standarttır, siyasi kumpastır, diplomatik kuşatmadır, alenen Türk düşmanlığıdır. Düşmana göz yummak vebaldir, vahim bir sapmadır. Aynı zamanda zulme rızadır, zorbalığa refakattir. AB’nin amacı bellidir. Türkiye’ye karşı tenakuzlarla örülmüş tutumu bilinmektedir. Ve de AB asla dost olmayacaktır.

 

Çocuklarını Türkler geliyor diye korkutan bir medeniyet yaralıdır, yozlaşmıştır, manen yıkım içindedir. Rumların 2003’te Mısır’la, 2007’de Lübnan’la, 2011’de İsrail’le imzaladığı tek taraflı Münhasır Ekonomik Bölge Sınırlama Anlaşmalarının geçerliliği, bu anlaşmalara dayalı olarak Doğu Akdeniz’in parsellenmesi ahlak, adalet ve hukuk ilkelerini yok saymaktır. Rum yönetiminin sözde Münhasır Ekonomik Bölgelerde gaz arama ihalelerini bilhassa Amerikan, Fransız ve İtalyan şirketlere vermesi kurnazlıktır, kurgusu ince işçilikle yapılan alçak bir tuzaktır. Şımarık ve şuursuz Rumların yasa dışı faaliyetlerini sahiplenen AB ve ABD’nin Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki faaliyetlerinden kaygı duymaları, engel çıkarmak için devreye girmeleri ne müttefiklik anlayışıyla, ne de hayatın ve tarihin gerçekleriyle bağdaşmaktadır. Ada devletlerin kıta sahanlığı yoktur. Münhasır Ekonomik Bölge İlanı için ada devletlerinin uzlaşması şarttır. Türkiye için Doğu Akdeniz egemenlik konusudur. Egemenlik demek devlet olmak demektir, bağımsızlık demektir. Rumların parsellediği alanlar Türkiye’nin kıta sahanlığı ve Kıbrıs Türklüğünün deniz sınırlarıyla çakışmaktadır.

 

AB’nin bu gerçekleri bilmemesi imkansızdır. Buna rağmen Türkiye aleyhine yaptırım kararları alması bayağılıktır, beyhude çırpınıştır, skandal bir çarpıklıktır. Doğu Akdeniz’de tek yanlı adımlar atmak ateşle oynamaktır. Türkiye’yi siyasi ve ekonomik yaptırımlarla terbiye edeceğini zanneden gafiller hadlerini bilsinler, sömürgeci hayasızlığın ağır bedelleri olacağını akıllarından kesinlikle çıkarmasınlar.

AB’nin çürük yaptırım kararlarının demokrasiyle alakası yoktur. Özgürlüklerle ilgisi yoktur. Hukukla en ufak bağı yoktur. Türkiye’nin gözü korkmaz, hesap hatası yapıp korkacağını düşünen zalimlerin Türk milletinin kudret ve kuvvetiyle akıllarını başlarına almak zorunda kalmaları da tarihi bir vakıa ve vesikadır.

 

Fatih, Yavuz ve Barbaros’tan sonra Oruç Reis isimli sondaj gemimiz sefere de, göreve de hazırdır. Doğu Akdeniz’de bulunmak hakkımızdır. Hakkımızı çiğnetmeyiz, hakkımızdan vazgeçmeyiz, hakkımız üzerinde pazarlık yapmayız, yaptırmayız.

AB aklını başına almalıdır. Bindiği dalı kestiğini görmelidir. Rum yönetimi provokasyonlara bel bağlamaktan uzak durmalıdır. Doğu Akdeniz’de Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku ve Türkiye’nin egemenlik hakları çerçevesinde ya bir yol bulunacak, denge ve istikrar hakim olacaktır ya da tarih ve beşeriyet önünde olacakların sorumluluğu Rum yönetimi ile AB’nin sırtına yüklenecektir. Kıbrıs vatandır. Kıbrıs Türklüğü yalnız değildir, sahipsiz değildir, kimsesiz değildir.

Türkiye süratle AB’ye karşı zincirleme yaptırımları hazırlamalıdır. Tamamen macera ve mihnete dönen, yalan ve aldatmadan ibaret bir hale bürünen AB üyelik süreci de gerekirse tartışmaya açılmalıdır. Türkiye, AB’ye mahkum değildir. Onursuz bir üyelik süreci, onursuz bir birliktelik hukuku kabulü mümkün olmayan bir alçalma halidir.

 

Kökümüzden koparak, egemenlik haklarımızı devrederek, biz biz olmaktan çıkarak AB’ye gireceksek, diyorum ki, öyle AB de batsın, öyle üyelik de yerin dibine geçsin. PKK’nın arkasında duran bir oluşumun nesine ihtiyacımız vardır? FETÖ’yü koruyup kollayan bir birlik yapısının neyine muhtaçlığımız olacaktır? Milli gururumuzu inciten, milli haysiyetimizi zedeleyen, Türkiye düşmanlığını ruhunda barındıran AB’yle sancılı ve sorunlu üyelik sürecini nereye kadar taşıyacağız? AB’yle bir yol ayrımına gelinmiştir. AB’yle bir karar arifesinde olduğumuz açıktır. Biz bu deveyi de gütmeyeceğiz, bu diyardan da gitmeyeceğiz. Biz Türkiye’yiz. Biz güçlü ve kendi kendine yetebilecek bir devlet ve milletiz. Başkent Ankara’nın vizyon genişliğine ve jeopolitik müktesebatına uygun olacak şekilde hareket edip dünyadaki şerefli, bağımsız ve bağlantısız yerimizi almalıyız.

 

Hiç kimse bize parmak sallamaya kalkışmasın. Hiç kimse aba altından sopa gösterme gibi bir yanlışa kapılmasın. Türk milletine tehditler sökmez, yaptırımlar işlemez. Doğu Akdeniz’de dalımıza basanın damını yıkarız, önümüze çıkanın ömrüne kast ederiz. Karanlık niyet sahibi her muhasım ülke aklını başına almalıdır.

Karabük’ten AB Dış İlişkiler Konseyi’nin 15 Temmuz’da almış olduğu yaptırım kararlarını kınıyorum. Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Kıbrıs Türklüğünün uluslararası hukuk temelindeki meşru hak ve çıkarlarının asla yok sayılamayacağını, görmezden gelinemeyeceğini kararlılıkla ifade ediyorum.

 

Değerli Karabüklü Kardeşlerim, Muhterem Dava Arkadaşlarım, Milliyetçi Hareket Partisi gönüldedir, gözdedir, dildedir, dilektedir, duadadır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı Cumhuriyet’in yüzüncü yıldönümünün güvencesi, gelecek Türk asırlarının güvenli limanıdır. Türkiye biziz, biz Türk milletiyiz, birlikte geleceğin süper gücüyüz. Türkiye tarihi bir dönemden geçmektedir. Türkiye Cumhuriyeti milli iradenin hâkimiyet ve heyecanıyla üçüncü evresine girmiş bulunmaktadır.

 

24 Haziran 2018’de yapılan Cumhurbaşkanı ve Milletvekili Genel Seçiminde aziz milletimiz tercihini yapmış, bizlere ağırdan alınamayacak görevler yüklemiştir. 9 Temmuz 2018’de yeni hükümet sisteminin ilk Bakanlar Kurulu Sayın Erdoğan tarafından açıklanmış, böylelikle Türkiye resmen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle yönetilmeye başlamıştır. Bu bir milattır. İnanıyorum ki, önümüzdeki yıllarda 2023 hedeflerini yakalamanın mücadelesi her yönüyle sahnelenecektir.

Esasen doğrusu da, olması gerekeni de budur. Yeni hükümet sistemi Türkiye’nin ayağına vurulan prangaları kıracak, devlet mekanizmasındaki tıkanıkları açacaktır.

Başka çare de kalmamıştır. Çünkü Türkiye düşmanları sürekli tahkimat yapmakta, sürekli güç toplamakta, sürekli açığımızı ve zaaf anımızı kollamaktadır.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi bütün kurum ve kurallarıyla olgunlaşmalı, tam olarak oturmalıdır. Geçiş sürecinde çıkan veya çıkması muhtemel pürüzler zamanında yapılacak müdahalelerle bertaraf edilmelidir.

 

Türkiye’nin yükselişi, 2023’ün Lider Ülke hedefine ulaşması Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin gücüne, yerleşmesine, tesir düzeyine doğrudan bağlıdır.

Şu hususu özellikle belirtmek isterim ki, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Türk milletinin başarısıdır. Hiçbir dış tazyik ve yönlendirme olmadan, hiçbir telkin ve baskı yaşanmadan hükümet sistemi cumhurun bizzat irade ve isteğiyle değişmiştir.

Kendi kaderimize çok şükür kendimiz yön verdik, kendi söküğümüzü bizzat kendimiz diktik. 15 Temmuz FETÖ ihanetine birlikte karşı koyduk. Kavgasız ve krizsiz bir sistem değişikliği dünyada eşine az rastlanan bir kazanım, örneğine çok az tesadüf edilen bir gelişmedir. Tüm dünya kimi zaman gıptayla, kimi zaman da kıskançlıkla Türkiye’yi izlemiştir. Türk milleti demokratik rüştünü bir kez daha ispatlamıştır. 15 Temmuz sonrası Yenikapı ruhuyla temeli atılan, 16 Nisan Halkoylamasıyla çatısı örülen, 24 Haziran Seçimleriyle genişlik ve derinlik kazanan Cumhur İttifakı, Türkiye Cumhuriyeti’nin sistemsel açmaz ve ihtiyaçlarını telafi ederek muhasım odaklara set çekmiş, sur örmüştür.

 

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi, 96 yıllık Cumhuriyetimizi gelecek asırlara kuruluş esaslarına bağlı kalarak taşıma, daha da güçlendirme ve geliştirme amacına kilitlenmiştir. Yeni hükümet sisteminden geriye dönüş yoktur. Türkiye bütün meselelerini, bütün talep ve eksikliklerini yeni sistemin sunduğu imkanlar kapsamında çözüme kavuşturacaktır. Cumhur İttifakı bunu teminle hem tarihe hem de geleceğe karşı mesuldür. Ülke yönetiminin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne uygun planlanması istikrarlı şekilde devam etmektedir. Çelişkiler aşılmakta, marazi dirençler kırılmakta, uyum sorunları giderilmektedir. Çok şükür aşı tutmuş, Türk milleti Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’yle Cumhur İttifakı’na karşı takdir ve teveccühünü muazzam şekilde göstermiştir.

 

Türkiye’nin bekası ve yeni hükümet sisteminin geleceği için 31 Mart Mahalli İdareler Seçimlerinin Cumhur İttifakı’nın beklentilerine uygun olacak şekilde neticelenmesi de müspettir, memnuniyet vericidir. Karabük bu hususta övülecek bir duruş sergilemiştir.

Mahalli idarelerdeki başarı ve artarak devam eden hizmet kervanı milletimizin yeni hükümet sistemine inancını ve itimadını da güçlendirecektir. Belediye yönetimleri milli beraberliği temellendirecek, aynı oranda destekleyecektir. Konu Türk milletinin var oluş mücadelesiyle ilgilidir. Hata yapma lüksümüz yoktur. Gevşemeye, gecikmeye, ihmale, irade eksikliğine hakkımız olamayacaktır. Karabük kefildir ki, belediyecilik ufkumuz dar ve kısa menzilli değildir. Belediyecilik faaliyetlerimizin merkezinde tamamen insan vardır.

 

İnsanımızın mutsuz olduğu yerde biz rahat bulamayız. Aziz milletimin ve siz Karabüklü kardeşlerimin derdi derdimiz, sorunu sorunumuzdur. Sizler şahitsiniz, bizim belediyecilik anlayışımızda dürüstlük, gönül, sabır, samimiyet, cömertlik ve sevgiyle sorunlara odaklanmak vardır. Akılla yoğrulan, vatana hizmet aşkıyla çarpan yürekler mutlaka her sorunu aşacak gücü kendilerinde bulacaklardır. Hamdolsun bu erdem, bu haslet, bu nitelik Milliyetçi Hareket’in kadrolarında fazlasıyla mevcuttur.

Bahane değil çözüm üreten, milletimize rağmen değil milletimiz için yapılan her gayreti takdir ve tebrikle karşılamamız bundandır. Hiçbir endişeniz olmasın, emanetiniz tekraren emin ellerdedir. Milliyetçi Hareket Partisi’nin inançlı kadroları sizlerin talep ve beklentilerini karşılamak üzere sadece Karabük’te değil, vatanın her köşesinde gecesini gündüzüne katacaktır.

 

Verdiğimiz sözleri tutacağız. Vaatlerimizi yerine getireceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son verirken hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. Partimize yönelik teveccühlerinden dolayı Karabüklü kardeşlerime bir kez daha teşekkür ediyor, belediye başkanlarımıza başarılar diliyorum. Karabük’ü daha gelişmiş yapma mücadelemizde sizlerin desteğini bekliyor, Cenab-ı Allah’ın yardım ve himayesini niyaz ediyorum. Sağ olun, var olun, Yüce Allah’a emanet olun.

Ne Mutlu Türküm Diyene” dedi.

 

MHP lideri Sayın Devlet Bahçeli konuşmasının ardından Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili ve katılımcılar ile birlikte Karabük Şehir Parkı’nın açılışını gerçekleştirdi. Bahçeli’nin ziyareti şehir parkı gezisi ve toplu fotoğraf çekimleri ile son buldu.

Başkan Vergili’den İlköğterim Haftası Mesajı

 

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, 2018-2019 eğitim – öğretim yılının öğretmenlere, öğrencilere ve velilere hayırlı olmasını diledi.

Başkan Vergili mesajında; çocukların, velilerin, öğretmenlerin ve yöneticilerin yeni eğitim ve öğretim yılını kutlayarak; “Başlayacak olan 2018-2019 eğitim – öğretim yılı heyecanını ve coşkusunu yürekten paylaşıyorum. Yeni bir eğitim-öğretim yılına başlamanın heyecanını, başta öğrenciler ve öğretmenlerle birlikte yaşıyoruz. Aileden başlayan öğrenme sürecinin ardından ilköğretim döneminde, öğretmenlerimizin yoğun emeklerle aktardıkları bilgi ve birikim neticesinde önemli kazanımlar edinen çocuklarımızın, ülkemizi kalkınmış ülkeler seviyesine, milletimizin hayat standardını yükselterek çağdaş medeniyetler seviyesine getireceklerine inanıyoruz. Bir eğitim-öğretim yılını çocuklarımızla ve gençlerimizle birlikte karşılamanın heyecanı içerisindeyiz.

Bu duygu ve düşüncelerle öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve aileleri başta olmak üzere tüm eğitim camiamıza en içten sevgi ve başarı dileklerimi sunuyor, İlköğretim Haftasının ve yeni eğitim öğretim yılının vatanımıza, milletimize ve kentimize hayırlı ve uğurlu olmasını temenni ediyorum” dedi.

 

Karabük’te 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 96. Yıl Dönümü Kutlandı

 

30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 96. yıl dönümü kutlamaları Valilik Makamında Vali Kemal Çeber, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili ve Karabük Milletvekili Dr. Hüseyin Avni Aksoy tarafından tebriklerin kabulü ile başladı.

 

Daha sonra Atatürk Anıtında gerçekleştirilen çelenk sunum töreni ile devam edilen 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlama programına, Vali Kemal Çeber, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Karabük Milletvekili Dr. Hüseyin Avni Aksoy, Garnizon Komutanı Albay Tekin Nemlioğlu, İl Emniyet Müdürü Mehmet Emin Akay, Vali Yardımcısı Barboros Baran, İl Jandarma Komutanı J. K. Albay Ali Sefa Yılmaz, kurum müdürleri, askeri erkân, gaziler, siyasi parti temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri katıldı.

 

Vali Kemal Çeber ve Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili tarafından Atatürk Anıta çelenk konması ile başlayan törende saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşımız okundu.

 

Garnizon Komutanı Albay Tekin Nemlioğlu tarafından günün anlam ve önemini belirten konuşmasının ardından öğrenciler tarafından şiirler okunurken, Karabük Gençlik Hizmetleri ve Spor Müdürlüğü tekvando ve güreş takımları gösterilerini sergiledi.

 

30 Ağustos Zafer Bayramı kapsamında düzenlenen sportif yarışmalarda dereceye giren öğrencilere Vali Kemal Çeber tarafından ödüllerinin verilmesinin ardından kutlama programı tören geçişi ile sona erdi.

 

Çerkeş Belediye Başkanı Sopacı’dan, Karabük’e “Kardeş Şehir” Önerisi

 

Çerkeş Belediye Başkanı Hasan Sopacı, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili´ye makamında ziyarette bulunarak, “Kardeş Şehir” önerisinde bulundu.

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Çerkeş Belediye Başkanı Hasan Sopacı’ya ziyaretlerinden dolayı teşekkür ederek, “Kardeş Şehir” önerisinden dolayı mutluluk duyduğunu ifade etti.

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili Başkanlığında 04.07.2018 tarihinde gerçekleştirilen Karabük Belediye Meclisi Temmuz ayı olağan toplantısında ise Çankırı ili Çerkeş ilçesinin “Kardeş Şehir” talebi doğrultusunda konu oy birliği ile gündeme alınarak, komisyona havale edildi.

Servis Kazasında Ağır Yaralanan İşçi, Yaşam Mücadelesini Kaybetti

 

Geçtiğimiz 21 Ocak’ta KARDEMİR’e 24.00 – 08.00 vardiyası için işçi götüren Şükrü Parlakçı idaresindeki 78 S 0293 plakalı servis otobüsü, Kurtuluş Mahallesi Kurtuluş Caddesi’nde rampa aşağı inerken freni boşalması sonrası kontrolden çıkarak Mustafa Sarı’ya ait evin garaj kısmına ve garajdaki 78 EA 159 plakalı otomobile çarpmıştı. Meydana gelen kazada servis şoförü Şükrü Parlakçı ile işçilerden Saffet Toğlu, Osman Özdemir ve Yasin Çelikkafa hayatını kaybetmişti.

Kazada ağır yaralanan ve 1 aydır Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi yoğun bakımda tedavi gören işçi İsmet Küçükzoroğlu verdiği yaşam mücadelesini kaybetti.

Merhum için KARDEMİR Haddehane Meydanında tören düzenlendi. Törene Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, KARDEMİR AŞ. yönetimi, kurum müdürleri, Çelik-İş Sendikası Temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, işçiler ve vefat eden işçinin yakınları katıldı.

 

Türkiye Okuyor olarak işçi kardeşlerimize Allah’tan rahmet, kederli ailesi ve yakınlarına başsağlığı dileriz.

Uluslararası Kyokushin şampiyonları Başkan Vergili’yi makamında ziyaret etti

 

  1. Altın Safran Uluslararası Kyokushin şampiyonları Başkan Vergili’yi makamında ziyaret etti.

Türkiye Wushu Federasyonuna bağlı Budokaido 1. Altın Safran Uluslararası Kyokushin şampiyonasında Karabük’ten milli takımda görev alan Milli Takım Antrenörü Çetin Çakar, Uluslararası Hakem Metin Gül ve beraberinde birinci 75 kg’da Erdoğan Vatandaş, ikinci 60 kg’da Mahfuz Arıtürk, üçüncü 90 kg’da Aykurt Berkhan Çakar, üçünçü 90 kg’da Fatih Mert Gül, üçüncü 70 kg’da Kaan Çatlı Karasücük, üçüncü 70 kg’da Bilge Özkan, üçüncü 55 kg’da Hüseyin Efe Yılmaz, milli sporculardan Kaan Berat Yavuz, Hilal Gül, Batuhan Kızılay ve Oğuzhan Çakar 18 ülke 340 sporcunun iştirak ettiği şampiyonada Türkiye takım halinde birinci oldu.

Milli Takım Antrenörü Çetin Çakar ve Uluslararası Hakem Metin Gül, sporculara verdiği destekten dolayı Belediye Başkanı Rafet Vergili’ye teşekkür etti.17082017_ziyaret_1

Türkiye şampiyonu olan başarılı sporcuları tebrik eden Başkan Vergili; “Sporcularımız ile ne kadar gurur duysak azdır. Bu şampiyonluk Karabük’ümüze hayırlı olsun” dedi.

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili’nin Makam Şoförü Feti Sert’in Anne Acısı

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili’nin Makam Şoförü Feti Sert’in annesi Malike Sert vefat etti.vergili

Merhume Malike Sert’in cenazesi Karabük’te 06 Nisan Perşembe günü 5000 Evler Merkez Camiinde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Araç Mesudiye Mahallesi Huzur Mezarlığında toprağa verildi.vergili.jpg1

Cenaze namazına Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Belediye Meclisi üyeleri, siyasi partilerin başkanları, mahalle muhtarları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, Sert ailesi ve yakınları ile çok sayıda vatandaş katıldı.vergili.jpg2

Karabük Belediyesi olarak merhumeye Allah’tan rahmet, Feti Sert başta olmak üzere tüm dost ve akrabalarına başsağlığı ve sabırlar dileriz.

29 Ekim, Kent Meydanında Coşkuyla Kutlandı

karabük1

Cumhuriyet Bayramı tüm yurtta ve ilimizde coşkuyla kutlandı. Kent Meydanı’ndan düzenlenen kutlamalara Karabük Valisi Orhan Alimoğlu, İl Garnizon Komutanı Jandarma Albay Cihan Ulukaya, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Emniyet Müdürü Dr. Serhat Tezsever, Kardemir A.Ş. Genel Müdürü Uğur Yılmaz, milletvekili adayları, öğrenciler, gaziler, Kardemir işçileri ve vatandaşlar katıldı.

 

Törende ilk olarak Karabük Valisi Orhan Alimoğlu, İl Garnizon Komutanı Jandarma Albay Cihan Ulukaya ve Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, tören alanında bulunanların bayramını kutladı.karabük2

İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından konuşan Vali Orhan Alimoğlu, Türk milletinin medeni vasfı ile dünyaya damga vuran ve örnek olan bir millet olduğunu belirterek; “Geçmişte yaşanan sıkıntılar sonrası İstiklal Harbi’nin ardından Türkiye Cumhuriyet’i kuruldu. Bu zor günlerin hikayelerini büyüklerimizden dinledik. Şimdi Cumhuriyetimizin 92. yıl dönümünü kutluyoruz” dedi.
karabük3
Daha sonra Atatürk ve Cumhuriyet konulu düzenlenen şiir ve kompozisyon yarışmalarında dereceye giren öğrenciler şiirlerini ve kompozisyonlarını okudular. Safranbolu halk oyunları ekibi ise gösterileri ile tam not alırken, diğer folklor gösterileri ise Türkiye’nin ayrı renk kültürünü ortaya koydu, bol bol alkışlandı.karabük4

Törenin en ilgi çeken bölümlerinden biri ise milli paraşütçü Mustafa Kavak, bin metreden tören alanının yakın yerine paraşütle iniş yapmasıydı. Katılımcılar heyecanla gökyüzünü izlerken, tören alalına yakın bir yere inişini başarıyla gerçekleştiren Mustafa Kavak, Türk Bayrağını öperek Vali Orhan Alimoğlu’na teslim etti.karabük5

Daha sonra Cumhuriyet bayramı dolayısıyla okullar da düzenlenen şiir, kompozisyon, resim ve spor müsabakalarında dereceye girenlere ödülleri protokol tarafından verildi.

Cumhuriyet Bayramı kutlamaları tören geçişi ile son buldu.karabük6

Karabük’te “Bahaddin Gazi Anma ve Dede Yaylası Şenlikleri”

Karabük Belediyesi ve Bahaddin Gazi Eğitim ve Kültür Vakfı tarafından Dede Yaylası’nda bu yıl 21.’si düzenlenen etkinlikte kurban kesildi, Kur’an ve dualar okundu, pilav ikram edildi.

ORHAN A OŞenliğe, Karabük Valisi Orhan Alimoğlu, AK Parti Karabük Milletvekili Osman Kahveci, MHP Karabük Milletvekili Durmuş Yalçın, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Karabük Emniyet Müdürü Serhat Tezsever, Karabük Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özcan, diğer yetkililer ve çok sayıda vatandaş katıldı.

3. Yaya Köprüsünün Temeli Atıldı

9988Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Kayabaşı Mahallesi ile Bağ-Essan Sanayi arasına bağlanacak köprünün temelini attı.

 

Temel atma törenine, Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, Karabük Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Danışman, MHP İl Başkanı Burhanettin Arslan,  Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Dursun, MHP Safranbolu İlçe Başkanı Muharrem Asker, MHP Milletvekili adayı Ayhan Akbaş, Mahalle Muhtarları, daire müdürleri ve vatandaşlar katıldılar.

 

Temel atma töreni öncesi konuşma yapan Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili; “Karabük’te 6 yıldaki değişime baktığımızda herkesin hayali olmuş. Birçok noktada problemleri çözdük. Hayallerden bir tanesi Esentepe 200 Evler arası köprü, 15 gün önce temel attığımız Kartaltepe Yenişehir arası köprü ve Kayabaşı’na atacağımız köprümüz. İnşallah 3 ay içinde bu köprümüzün açılışını yapacağız. Biliyorsunuz 7 Haziran’da Karabük’ün, Türkiye’nin bir kader oylaması yapılacak. Bundan tam 12 ay evvel önce Karabük tekrardan bizi Belediye Başkanlığı görevine seçti ki hiçbir parti ayrımı yapmadan. Ak Parti, Cumhuriyet Halk Partisi, Saadet Partisi, eski Demokrat ve Büyük Birlik Partisi hiç kimse ayrım yapmadan çok yüksek bir oy oranıyla, %52 gibi bir oyla bizi tekrardan Belediye Başkanlığına seçildim. Şimdi arkadaşlarımız 7 Haziran için sokaklara çıktıkları zaman herkese iş bulma ve kumanya dağıtma vaatleriyle tekrardan farklı bir şekilde politika yapıp insanları farklı bir yöne sevk ettirmek için fikir mücadelesi yapmakta ve bunları konuşurken de şunu söylemekte; çakılı bir tene çivileri var mı dedikleri zaman bu arkadaşlarımızın hepsi inşallah bu köprülerden geçecek, bu asansörlere binecek, alt geçitlerden geçecek, liderleri geldiğinde meydanlarda miting yapacak. Kent meydanından yukarı baktıklarında kütüphaneyi görecekler, biraz yukarıda yürüyen merdivenleri görecekler, yollarda eski Karabük’le şimdiki Karabük’ün gelişimini görecekler, 38 evlerin yıkılışını görecekler ve bunun üzerinden siyasi argümanlar bulup siyaset yapmaya çalışacaklar.

 

6633Milletvekillerinin Görevi Temel Atma Törenleri Düzenlemek Değil

Buradaki yerel idarecilerin görevi çok farklı, milletvekillerimizin görevleri de çok daha farklıdır. Yerel yönetim yöneticilerinin, idarecilerin en büyük vazifesi şu dur; yaşamış olduğu şehirde kasabada memlekette vatandaşların en rahat en refah ve en huzurlu bir şekilde yaşamasını temin etmektir. Çöpünü toplamak, suyunu götürmek, yollarını yapmak, gaz dağıtımını yapmak, çocuk parkı yapmak, sosyal yaşam merkezlerini yapmak Belediye Başkanlarının, yerel yönetim mensuplarının görevidir. Milletvekillerinin görevleri şunlardır; memleketin gelişimini sağlamak, milletvekillerinin görevi gidip oraya buraya temel atma törenleri düzenlemek değil. Bu bizim işimiz. Milletvekillerinin işi bu memleketin gelişimini sağlamaktır. Bu memlekette eğer bir göç varsa, gençler gurbete iş için gidiyorsa milletvekillerinin ana görevi bunları durdurabilecek programlar yapmaktır. Milletvekillerinin görevi tüm topluma hitap edecek problemleri çözmektir. Sağlık ve hastanelerin problemlerini çözmektir. Bir tapu dairesinin işi milletvekillerinin işi değildir. Veyahutta bir Sosyal Kurum Müdürlüğü hizmet verecekse verecek, vermeyecekse zaten onunda bir anlamı yoktur. Sosyal Sigortalar Kurumu Müdürlüğüyle bir milletvekilinin hiçbir işi yoktur ama Milli Eğitimle vardır. Nasıl vardır diyorsanız, yetersiz okul sayısı varsa okul yaptırmak için planlamaya aldırtmak vardır. Eğer Milli Eğitim Müdürlüğü yetersizse ciddi müdürlerin atanmasında görevi vardır. Veyahutta Karayolları Müdürlüğü yetersizse, memleketine iyi hizmet etmiyorsa, bu Karayolları Müdürüne müdahale etme hakkı vardır. Bir tane Karayolları Müdürü var, 4 yıldır bu güne kadar bir tane milletvekili tek kelime anlatamamıştır ama hala bölgemizde Bölge Müdürü olarak çalışmasına devam etmekte. Bundan 4 yıl önceki seçimlerde Yenice yolunda kayma oldu. Valilik makamındaydım. Karayolları müdürü çağrıldı. Mehmet Ali Şahin başkanlığında toplantı yapılıyor. Bölge Müdürüne dediler ki bu yolu ne kadar süre içinde açarsın, seçimlere de 15 gün vardı, herkes seçim propagandasına gidecek, Yenice tarafına kimse geçemiyor yoldan. Bartın’dan geçmek lazım. Bölge Müdürünün vermiş olduğu cevap şuydu, 45 günde biter efendim. Seçimler bitiyor 1 ay sonra yol açılacak Bölge Müdürü gitti, Vali bey bütün müteahhitleri çağırdı, özel idarenin müdürünü çağırdı ve yolu 10 günde açtılar. Bizim milletvekillerimizde bu Bölge Müdürüne sen ne iş yapıyorsun kardeşim demediler. Eğer yapılacak bir şey varsa kesinlikle yapma taraftarı değil. Ne gibi bir problemler çıkartabilirim diye. Sadece bunu peşindeler. Bu bölge müdürünün ne Eskipazar’a, ne Yenice’ye, ne Eflani’ye, ne Ovacık’a, nede Bartın’a faydası var bu müdürün” dedi.

 

3366Okunan duaların ardından Başkan Vergili ile beraberindekilerin eşliğinde butona basılmasıyla köprü temeli atıldı.