Etiket arşivi: Uzuntepe

KADIN ve ” PARTİLİ CUMHURBAŞKANLIĞI ”

kezban uzunTürk toplumunda ailenin, ailenin içinde de kadının yeri ve önemi büyüktür.
Erkek egemen toplum düşüncesinin aşılması, kadınlar kadar erkekler için de yaşam standardının yükselmesini sağlayacaktır.
Demokratik gelişmeler, toplumsal değişmeler ve sanayileşmeye bağlı çeşitlenen meslekler kadınların ev hayatından iş hayatına geçmesi ile ekonominin bir parçası haline gelmesinin önünü açmıştır.
Bu değişim kadınların sosyal, kültürel ve siyasal haklarını arama mücadelesinin önünü açarak çeşitli kadın hareketlerini başlatmıştır.
Aynı zamanda eğitim alma imkanına da kavuşan “kültürlü kadın” kuşağında sıra politik kimlik kazanmaya gelmiştir.
Osmanlının son dönemlerinde sivil toplum hareketi oluşturan kadınların Cumhuriyetin ilan edilmesinden sonra Cumhuriyet Halk Fırkası ile Terakkiperver Cumhuriyet Fırkasından önce Kadınlar Halk Fırkası’nı kurarak siyasal hak elde etme isteklerini ortaya koymuşlardır. Ancak bu partinin kurulmasına izin verilmeyince, Türk Kadınlar Birliği adı altında bir dernek kurarak siyasal hak arayışlarına devam etmişlerdir.
Atatürk’ün kadının toplumdaki yerine yaklaşımı dikkate değerdir. “Daha esenlikle, daha dürüst olarak yürüteceğimiz yol vardır. Bu yol Türk Kadını’nı çalışmamıza ortak yapmak, ilmi, ahlaki, sosyal, ekonomik yaşamda erkeğin ortağı, arkadaşı, yardımcısı ve destekleyicisi yapmak yoludur.”
– 1930 yılında kadınlara Belediye yönetimini seçme ve yönetimine seçilme hakkı tanındı.
– 1933 yılında muhtar ve köy heyetlerini seçme ve seçilme hakkı getirildi.
– 5 Aralık 1934 tarihinde Türk Kadınlarının siyasal hakları tamamlandı.
Kazanılmış haklarımızı genişletmek ve geliştirmek çabasındayken son 15 yıllık AKP iktidarı ile bir çok yeni sorun karşımıza çıkmaya başladı.
Kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz cinayetleri  katlanarak artmış bunun yanında  çocuklara cinsel tacizler de çoğalmıştır. İktidarın kadınlara ve çocuklara karşı işlenen bu suçlara ağır cezalar uygulaması beklenirken cinsel istismarın önünü açacak yasalar için meclise önergeler verildi.
 2004 yılında TCK reformu sürecinde değiştirilen “mağdurun tecavüzcüsü ile evlenmesi durumunda failin affedilmesi” maddesi  geri gelecekti.
Yine bu yasayla cinsel ilişkiye rıza yaşı 15’den 12’ye indirilecek, bundan sonraki istismarlarda faillerin “çocuğun rızası vardı” diyerek cezadan kurtulmalarının önü açılacaktı. Bir anlamda bu yasa ile kız çocukları 12 yaşından itibaren cinsel saldırı sonrası tecavüzcüsüyle evlilik yapmaya mahkum edilecekti. Binlerce kadının örgütlü mücadelesi ile bu yasayı geri çekmek zorunda kaldılar!!!
Yurtlarda cinsel istismara uğrayan çocukların haklarını korumakla görevli bakan ise “bir kereden bir şey olmaz” diyerek çocuğa ve çocuk istismarına nasıl baktıklarını gözler önüne serdiler.
Görünen şu ki; yaşadığımız son 15 yıl en çok kadınlar ve çocuklar için zor geçmiş.
Düşük ücretle emeklerinin sömürülmesinden, 4+4+4 eğitim sistemiyle çocuk gelinlerin önünün açılması da dikkat çekiyor. Ve bütün bunlar dindar nesil yetiştirme hevesinde olan bir iktidar döneminde oluyordu!
Son  geldiğimiz nokta da ise;
Cumhuriyet’in kuruluşu ile hesaplaşmak isteyenler TEK ADAM rejimini bizlere dayatıp,  toplumu kutuplaştırma ve korkutma ile hedeflerine ulaşmaya çalışıyorlar.
Örtülü ekonomik kriz insanların korkulu rüyası olmuş, kadın cinayetlerinin ve çocuk istismarının önü alınamaz hale gelmiş, eğitim sistemi yap-boz tahtasına dönmüştür.
Demokrasi sandığa gömülmüş, halkın oyu ile seçilmiş başbakan diskalifiye edilmiş yerine gelen ise kendisini gereksiz görüp TEK ADAM’da istikrar var demektedir.
Türkiye 1’den büyüktür ve tek adam rejimine sonuna kadar HAYIR diyoruz.
Kezban UZUNTEPE
DSP Istanbul Il Kadin Kolları Başkanı