Etiket arşivi: T

Kesin İnançlılar

Kesin İnançlılar

Yazı başlığımın kaynağı, 1970 li yıllarda okuduğum bir kitaba ait. Düşünce sistemini liman işçiliğinden filozofluğa yükselten Eric Hoffer, her sınıftan insanın sosyolojik ve psikolojik yapısını inceleyerek güzel bir kaynak eser meydana çıkarmış.

Cahil, bilgisiz ve bilinçsiz insanlar çabuk kandırılır lâkin düştükleri karanlıktan çıkmaları çok güçtür. Öylesine güçtür ki, yıllar önce bir kütüğe çaktığınız paslanmış çiviyi sökersiniz de, cahil insanın kafasındaki şartlanmış lığı söküp atmanız son derece güçtür.

Bu yüzden celladına âşık koyunlar gibi güdüldüklerinden habersiz, yöneticileri ne kadar despot, ne kadar diktatör olursa olsun yine hep onu seçer, onun peşinden giderler.

Kendilerine her zaman oy kazandıran, sözlerine tanrı kelamı gibi sarılan bu insanların durumunu iyi bilen politik diktatörler, sürekli büyük yalanlar pompalayarak, oy aldıkları bu kitleyi ellerinde tutmayı başarırlar.

Kendi iktidarları döneminde yaptıklarını yabancı kalkınmış ülkelerle kıyaslamazlar, her zaman yaptıklarının başına “biz yaptık biiiiz” kelimelerini koyarak kendilerinden önceki hükümetleri suçlama yöntemini seçerler.

Hâlbuki olay çok basit dünya küçüldü ve istediğiniz bilgiye istediğiniz zaman ulaşma imkânına sahipsiniz. Türkiye, bir OECD üyesidir. OECD, kuruluşundan bu yana üye ülkelerin kişi başına düşen gayri safi milli hasılasının bir grafiğini çıkarmış. 1970 ten 2010 yılına kadar bu grafikteki konumumuz hiç değişmemiş. Yani onlarla karşılaştırdığımızda 40 yıldır aynı seviyede yerlerde sürünüyoruz.

İktidar partilerinin, attıkları nutuklarda, nasıl yükseldiğimiz, nasıl kalkındığımız, Avrupa’yı ve komşularımızı nasıl kıskandırdığımızı her gün dinliyoruz. Yukarıda anlatmağa çalıştığım insan tipi, bu konuşulanları dinledikçe adeta kendinden geçip içinde yaşadığı duruma bakmadan söylenenlerin hayaline kapılıyor.

Oysa gerçekleri bir an için düşünüp göreceğiz ki, bu ülkeyi kalkındırmak için büyük adamlara, olağanüstü insanlara ihtiyacımız yok, zaten dünyada böyle kurtarıcı kahramanlar da yok. O halde bu ülkeyi hep birlikte biz kalkındıracağız. Kalkındıracak olanda, başarısız olup milleti süründürecek olan da yine biz olacağız yani siz!

Türkiye’nin tabii ki düşmanları, rakipleri var. Kalkınmamızı istemeyecekler. Dünya bir milletler mücadelesi arenasıdır. Ama o düşman ve rakiplere bu fırsatları veren bizleriz. Onların davranışlarını biz düzeltemeyiz ama kendi davranışlarımızı düzeltip, vatanımızı kurtarma imkânımız var.

Kalın sağlıcakla

12 /03 /2020 türkiyeokuyor.com Okurları için, özelolarak hazırlanmış ve yayınlanmıştır. Yazı beğendiyseniz, dostlarınızla sosyal medya da paylaşmayı unutmayın.

İZMİT BELEDİYESİ KARLA MÜCADELEDE MESAİDE

 

İzmit’in yüksek kesimlerinde yoğunlaşan kar yağışının ardından İzmit Belediyesi karla mücadele ekipleri çalışmalarına aralıksız devam ediyor.

 

İzmit’te hava sıcaklığının eksilere düşmesiyle birlikte kent genelinde soğuk ve yağışlı hava hakim olurken İzmit’e bağlı Çubuklu Bala, Çubuklu Osmaniye, Orhaniye, Mecidiye ve Akmeşe köylerinde yoğun kar yağışı etkili oldu. Etkili olan kar yağışının ardından İzmit Belediyesi karla mücadele ekipleri kar küreme ve yolların açılması adına çalışmalara başladı. Vatandaşların olumsuz koşullardan etkilenmemesi için yoğun mesai harcayan ekipler, İzmit halkının güven içinde ulaşım olanaklarından faydalanabilmeleri adına 24 saat boyunca hazır bir şekilde bekliyor.

 

ÇALIŞMALAR ARALIKSIZ DEVAM EDİYOR

 

Ekipler vatandaşların herhangi bir sorun yaşamaması adına çalışmalarını aralıksız olarak sürdürürken sorun, şikayet ve istekler için İzmit Belediyesi’ne 0262 318 00 00 numaralı sabit hattan ve 0532 166 41 41 numaralı Whatsapp iletişim hattından ulaşabilecekleri ifade edildi.

Felaket Tellalı lakaplı Onur Akay, 2020 yılı için Azrail’e rüşvet verdi!

Ünlü yazar ve karikatürist Joker Abdul tarafından ŞOVKÜTERİ mizah dergisinin Ekim ayı sayısında yayınlanan karikatürde Felaket Tellalı lakaplı ses sanatçısı OnurAkay, 2020 yılı için Azrail’e rüşvet teklif ederken resmedildi.

Ölüm haberlerini herkesten önce haber alması ve sosyal medyadan paylaşması ile lakabı Felaket Tellalı’na çıkan Akay, karikatürde 2019 yılı ölüm listesini erken vermesi için Azrail’e rüşvet teklif ediyor.

Turkcell’e ait Dergilik uygulaması üzerinden indirilebilen Şovküteri mizah dergisinde yayınlanan tam sayfa karikatür, “Felaket Tellalı Onur Akay 2020 için hazırlıklara başladı!” başlığıyla girdi.

İKİ TİP MÜSLÜMANLIĞIN DÖRT ÇEŞİT MEZHEBİ – I

İslam Dünyası üst perdede Şiîlik – Sünnîlik diye ikiye ayrılmıyor; Şeklîlik – Aklîlik diye ikiye ayrılıyor. Sünnîlik de alt perdede Hanefîlik, Şâfilik, Mâlikîlik, Hanbelîlik diye dört hak ve kabul edilmiş mezhebe ayrılmıyor; Halk Müslümanlığı, Şirk Müslümanlığı, Kur’an Müslümanlığı ve Siyasî Müslümanlık olarak kendiliğinden ve essahtan dörde ayrılıyor.

Halk Müslümanlığı, Şirk Müslümanlığı ve Siyasî Müslümanlık itikaden üst perdedeki Şekilcilik Akımının bağlılarıdır. Öyle ki bu durum İran’mış, Turan’mış, Arabistan’mış ayırt etmez; paralel evrenler gibi yaygınlık ve genellik arzeder. Ki Ön Asya’dan Uzak Asya’ya, Kuzey Afrika’dan Kuzey Amerika’ya kadar farklı dil, deri ve milliyetlerdeki akıl’lı, irade’li ve bilinç’li insanların birbirinden habersiz aynı üst perdeye düşünsel bağlılıkları gibi.

Halk Müslümanlığı; ülkelerin ve o ülkedeki insan topluluklarının tarihsel maceralarına göre şekillenen birtakım ritüeller ve âdetlerden ibarettir. Diğer dinlerin halk inanışlarıyla benzeş ve toplumun temel gereksinimlerini karşılamaya mâtuf, çoğu zaman da samimî yakarışlardır fakat kime olduğu belirsizdir. Bu inançta Rabb kavramı, yöresel alışkanlıklar ve insan havsalasınca değişiklikler gösteren bir çeşitliliktedir.

Şirk Müslümanlığı, bu işi daha çok şirketleştiren ve maksimum ranta dönüştüren ekoldür. “Talihin elinde oyuncak oldum” şarkı sözünde olduğu gibi ‘Tarihellerinde oyuncak gibidir. En katı / katolik, en rahat / radikal ve en çok bağırıp çağıran hatta mafya kabadayılığına soyunan bu cenahtır. Din ‘atalar’ının (abâena – abâuhum) dinidir ve kendilerine miras kalmıştır. Bkz: Bakara 170.

Siyasî Müslümanlık diğerlerine nispetle yeni gibi durur. Devlet hiyerarşisine dahil olma ve Maslov’un 5’li İhtiyaçlar Kategorizasyonu’ndaki ilk dört ihtiyaçtan neşet etmiştir. Siyasî Müslümanlığın temel siyaseti; Şirk Müslümanlığının kurumsal derinliğini arkasına, Halk Müslümanlığının yüzeysel sıcaklığını da önüne almaktır. Ki üçü biraraya geldiğinde iktidar kaçınılmaz olur.

Kur’an Müslümanlığı, bu meyanda oyunbozan hükmündedir. Şirk Müslümanlığı bunun tehdidini ilk, Halk Müslümanlığı ise son farkedendir. Siyasî Müslümanlık aralarında aracıdır. Akıl gibi, irade (rey) gibi, bilinç (takva) gibi, dayanışma ve yardımlaşma (salât ve zekât) gibi kavramlar Şirk Ehlince şikâyete konu oldukça Siyasîler de mevzuyu Halkın anlayacağı kelimelerle Halka aktarır. Şikâyet edilen kısmın sayısal kesafeti karar alıcıların kararlarının tonunu ve vurgusunu doğrudan etkiler.

Meselâ; bir İlahiyat Profesörü düzinelerce yıllık çalışmalardan sonra kendi uzmanlık alanlarında ve uzun uzadıya Kur’an okumalarından (tertil & tefekkür) mütevellit bir kanaat serdetse onun toplumsal tabakalardan dışlanması Ş.M. – S.M. – H.M. sıralamasına göre tanzim edilir. Mezkûr kişi Rahmet-i Rahman’a kavuşsa da kurtulamaz, husumet Mevtânın arkasından da sürdürülür ki hem kaide hem de destekleyenlere ibret olsun. (Örnek: Y.N.Ö.)

Toplum nezdindeki yargı infazı tecrübesi zamanla tehdide karşı teyakkuzu keskinleştirir. Nispeten yeni bilinen bir İlahiyat Profesörü aynı yoldan yürüyerek evvelki guruplar için tehlike addedilecek şeyler söylemişse anında tekfir ve Temel’in dediği “her ihtimale karşı” ‘Katli Vacipmekanizması işletilir.  (Örnek: M.Ö.)

Akademisyenlik gibi bâtıl (!) koldan gelmediği ve hatta tasavvuf tarikat gibi dindarlığa referans (!) bir yoldan gelerek oku’r-luk, yazar-lık gibi şüpheli hareketlerde bulunanlar da itinayla takip edilir. Program, söyleşi, seminer-sohbet ve çevresindekilerle münasebetlerine bakılarak haklarında hüküm verilir. Gurupsal varlıkları da dikkate alınarak.. (Örnek: M.İ. ve R.İ.E.)

Ve fakat Mehdîlik, Mesihlik, sahte Peygamberlik serbesttir. Hapisteki Mehdi’den okyanus ötesindeki Mesihle buluşmak için Papa’yı aracı kılana, İngiliz Kraliyet Ailesi’ne bağlı olarak ölenden ‘Mehdi Resûl’lükte 40’ncı sanat yılını doldurana dek mebzul miktarda âdemoğlu var. Hatta bu sonuncusunun Risalet Nurları diye vahiy (!) kitabı bile var.

Bakanlar Kurulu “büyük ova” ilan etti, Enerji Bakanlığı termik santral önerdi!

 

 

TEMA Vakfı Edirne İl  Temsilciliği Eskişehir Alpu Termik Santrali ile ilgili açıklamalarda bulundu: ‘’Eskişehir’in Tepebaşı ilçesinde yapılması planlanan Alpu Termik Santrali ve Kömür İşletmesi için daha önce 15 Ağustos’ta yapılacağı duyurulan özelleştirme ihalesi 17 Ekim’e ertelendi. Verilen tüm izin ve işlemler hakkında dava açılan proje, döviz üzerinden alım garantisiyle özel sektöre devredilecek’’dedi.ermik

Santral

 

 

Alpu Termik Santrali’nin daha önce 15 Ağustos’ta yapılacağı duyurulan özelleştirme ihalesi 17 Ekim’e ertelendi. TEMA Vakfı, ihalesi 4. kez ertelenen santralin çevresel, ekonomik ve sosyal etkilerine bir kez daha dikkat çekiyor. TEMA Vakfı, 1/100.000 ölçekli Eskişehir Çevre Düzeni Planı (ÇDP) değişikliği, çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) olumlu kararı ve Toprak Koruma Kurulu (TKK) kararı hakkında dava açarak, termik santralin yer seçimi sürecindeki yanlışlardan projenin teknik eksiklerine ve hatalarına dikkat çekti.

 

Öncelikle projenin yer seçimindeki hatalara değinen TEMA Vakfı Edirne İl  Temsilciliği “Proje yer seçimi olarak iki temel yanlışı barındırıyor; birincisi Alpu Ovası’nın “büyük ova” olması ikincisi de maden sahası içinde 1. derece arkeolojik sit alanları bulunmasıdır. Diğer yandan bölge için önemli bir simge olan, 5.000 yıldır bilinen ve kullanılan lüle taşının rezervlerinin büyük bölümü Eskişehir sınırları içinde bulunuyor. Projenin kül depolama sahalarının yapılacağı bölgede lüle taşı rezervleri var. Önemli bir kültür mirasımızı kaybetme tehlikesi ile karşı karşıyayız. Ayrıca bu bölge su varlıkları açısından da kırılgan özellikler gösteriyor. Buna rağmen termik santral gibi çok büyük miktarlarda su tüketen bir projenin burada yapılması planlanıyor. Bu durumun su varlıklarına ciddi tehdit oluşturacağını düşünüyoruz” dedi.

 

ÇED raporunda önemli eksiklik var

Ayrıca ÇED süreci ile ilgili aksaklıklara da değinen TEMA Vakfı Edirne İl  Temsilciliği, “ÇED raporunda güvenli madencilik faaliyeti açısından kritik olan hidrojeolojik çalışmaların henüz tamamlanmamış olduğu belirtiliyor. Ayrıca atık su, kömür, kül depoları ve maden sularının drenajı ile ilgili sorunlara değinilmiyor. Yer altından kömürün çıkarılması için yapılacak susuzlaştırma çalışmalarına dair açık ifadelere yer verilmediği görülüyor; yer altından çekilecek suyun miktarı, Porsuk Nehri’ne boşaltılacağı yerde ne tür arıtma tekniğinin uygulanacağı gibi bilgiler eksik. ÇED Raporu bu haliyle çevresel etkileri ve alınacak önlemleri ortaya koymuyor ve önemli eksiklikler var” dedi.

 

 

 

 

 

Bakanlar Kurulu “büyük ova” ilan etti, Enerji Bakanlığı termik santral önerdi

TEMA Vakfı Edirne İl  Temsilciliği ’’Termik santralin planlandığı ve kömür madeninin çıkarılacağı alan, tarımsal potansiyeli nedeniyle Bakanlar Kurulu’nun “büyük ova” yani “tarımsal sit” ilan ettiği Alpu Ovası’nın içinde. Bakanlar Kurulu kararına göre, tarımdan başka faaliyet yapılmaması gereken ovada iki tarımsal sulama yatırımı başlamış durumda. Toplam 1.500 hektarlık alanın sulamaya açılması anlamına gelen bu yatırım her sene 6 milyon TL’lik ek tarımsal gelir ve 3.000 kişiye tarımsal istihdam anlamına geliyor. Buna karşılık, söz konusu termik santral projesi bu sulama projelerinin hepsini atıl hale getirecektir. Yedi köyün yer altı suyu sulama kooperatiflerine ait yatırımları termik santral projesi nedeniyle zarar görecektir. Derin su kuyuları ve bu sulara bağlı tarımsal faaliyetler etkilenecektir’’dedi.

 

Tarım alanına termik santral yapabilmek için Toprak Koruma Kurulu (TKK) yönetmeliği değiştirildi

‘’Önerilen termik santral projesi tarım alanı üzerinde olduğu için Eskişehir İl Toprak Koruma Kurulu’nun sahanın tarım dışına çıkarılması için izin vermesi gerekiyordu. 2 Ocak 2018 tarihinde toplanan kurulda Elektrik Üretim A.Ş.’nin (EÜAŞ) tarım dışına çıkarma talebi, kurulda nitelikli çoğunluk sağlanamadığı için reddedildi. Aynı ay içinde TKK’da karar alma süreçlerini düzenleyen yönetmelik değiştirildi ve “kamunun enerji ve ulaşım projeleri” için kabul sayısı için toplantı salt çoğunluğu yeterli hale getirildi. 30 Ocak’ta EÜAŞ tekrar bu alanı tarım dışına çıkarma talebi yaptı ve karar salt çoğunlukla kabul edildi’’dedi.

 

Termik santralden üretilecek elektrik maliyetli

TEMA Vakfı Edirne İl  Temsilciliği ‘’Termik santral ve kömür madenciliği projesinin tüm izin süreçleri Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı’nın elektrik şirketi EÜAŞ tarafından yürütüldü. Ancak proje özelleştirme kapsamına alındı. Santralin 15 sene boyunca üreteceği elektriği piyasa fiyatlarının üstünde bir fiyat ile Bakanlık satın alacak. Kamu projesi gibi gözüken bu proje aslında bir özel sektör projesidir. Diğer yandan kömürden üretilen elektriğin fiyatı, sağlık, çevre, iklim maliyetleri ve yatırım maliyetleri nedeniyle yükseldi. Güneşten üretilen elektriğin birim fiyatı 2,99 dolar cent düzeylerindeyken kömür için bu fiyat 6,04 dolar cent seviyelerindedir. Piyasadaki elektrik fiyatları ise 2,8 – 3 dolar cent civarındadır. Yani, kömürden elektrik üretmenin pahalı olduğu görülüyor.’’dedi.

Meclis’ten T ve M Plakalılara Müjde

 

Büyükşehir Meclisi, 11 Ocak Pazartesi günü, saat 14.00’da toplanacak. Meclis üyeleri aralarında nazım imar planı değişiklikleri, komisyon raporları ve ilgili maddelerden oluşan 54 maddeyi oylayacak. Oturumda ayrıca S plaka ile önemli bir gelişme de üyelerin oylarına sunulacak.t ve m

 

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ocak Ayı Olağan Meclis Toplantısı, 11 Ocak Pazartesi günü gerçekleştirilecek. Büyükşehir Meclis Toplantı Salonu’nda düzenlenecek oturumda aralarında imar planı değişiklikleri, komisyon raporları ve ilgili maddelerin yer aldığı 54 madde görüşülecek. Meclis üyeleri Ocak Meclisi’nde servis taşımacılığı sektörü esnafının merakla beklediği S plaka uygulaması ile ilgili önemli bir maddeyi de karara bağlayacak.

 

T ve M Plaka Sahipleri

Ocak Meclisi’nde görüşülecek madde kapsamında açıklanan S plaka tahsis kriterlerini taşıyan T ve M plakalı hat sahipleri bu hatlardan feragat etmeleri halinde S plakaya ücretsiz olarak sahip olabilecek. Hatırlanacağı üzere sektöre standart getirecek uygulamada başvuru süresi 31 Aralık’ta sona ermişti. T ve M plaka sahibi esnafının da uygulamadan yararlanabilecek olmasını içeren değişiklik kapsamında yapılacak işlemlerin ise 31 Ocak Pazartesi gününe kadar gerçekleştirilebileceği bildirildi.