Etiket arşivi: Ruslar

Ruslar, votkayı Türk balıkları ile içiyor

Ruslar, geleneksel içkileri votkayı Türk balıkları ile içiyor. Türkiye’nin Rusya’ya su ürünleri ihracatı 2007 yılında 537 bin dolar seviyesinde iken, 2017 yılı sonunda yaklaşık 85 kat artarak 46 milyon dolara ulaştı.

Rusya pazarında büyümekte kararlı olan Türk su ürünleri sektörü, 2018 yılının Ocak – Ağustos döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre ihracatlarını yüzde 48’lik artışla 28 milyon dolardan, 42 milyon dolara çıkardı. Türk su ürünleri sektörü, Rusya’ya 2019 yılında 100 milyon dolarlık balık satmayı hedefliyor.

 

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği ve Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, Türk su ürünleri sektörünün Rusya pazarındaki payını arttırmak için güçbirliğine gitti. Üç birlik, İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği koordinasyonunda Rusya’nın St. Petersburg şehrinde düzenlenen Global Fishery Forum & Seafood Expo Russia Fuarı’na katıldı.

 

Kızıltan; “Su Ürünleri Tanıtım Grubu Rusya’yı Türkiye’ye kazandırdı”

 

Su Ürünleri Tanıtım Grubu’nun faaliyette olduğu dönemde Rusya’ya yönelik yürüttüğü tanıtım kampanyaları ile Rusya pazarını Türk su ürünleri sektörüne kazandırdığını ve güçlü bir ihraç pazarı konumuna geldiğini belirten Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller Sektör Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, 2007 yılında 537 bin dolar su ürünleri ihraç ettiğimiz Rusya’ya 2018 yılının sekiz aylık döneminde 42 milyon dolarlık su ürünleri ihraç eder konuma geldiklerini kaydetti.

 

Rusya’ya su ürünleri ihracatını arttırmak için Türkiye genelinde faaliyet gösteren 3 ihracatçı birliğinin güçlerini birleştirdiğini anlatan Kızıltan, bu güçbirliğinin Rusya’nın St. Petersburg şehrinde düzenlenen Global Fishery Forum & Seafood Expo Russia Fuarı’na birlikte katılarak meyvesini verdiğini dile getirdi.

 

Global Fishery Forum & Seafood Expo Russia Fuarı’nın ikinci kez düzenlendiği bilgisini paylaşan Kızıltan, “Fuara Avrupa, Asya, Afrika ve Amerika’daki 50’den fazla ülkede yer alan firma ve kuruluşlar katılıyor, 10 bin metrekarelik 200 firma ürünlerini sergiliyor. Fuarı 5 binden fazla kişinin ziyaret etmesi bekleniyor. Rus Şefler Roman Korolkov ve Irina Ivanova’nın sunumuyla yaklaşık bin kişiye Türk balıklarını pişirip servis ettik. Türkiye standı fuarın en yoğun ilgi gören standlarından oldu. 2019 yılında Rusya’ya su ürünleri ihracatımızın 100 milyon dolara çıkmasını hedefliyoruz” diye konuştu.

 

Rusya’ya ihracatta levrek ilk sırada

 

Türkiye’den Rusya’ya yapılan su ürünleri ihracatında 16 milyon dolarlık tutarla levrek balığı ilk sırada yer alırken, 13 milyon dolar ile çipura balığı ikinci sıranın sahibi oldu. Alabalık ise; 10 milyon dolarlık ihracatla levrek ve çipurayı takip etti.

 

Güçbirliği devam edecek

 

Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, İstanbul Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği ve Akdeniz Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, Türkiye’nin su ürünleri ihracatını arttırmak için güçbirliğini bundan sonraki dönemde de sürdürecek.

 

Üç birlik, 21-25 Ekim 2018 tarihlerinde Fransa’da düzenlenecek olan SIAL PARIS 2018 Fuarı’na ve 10-12 Aralık 2018 tarihleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri’nde gerçekleştirilecek ABU DHABI/B.A.E- SIAL Middle East 2018 Fuarı’na Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği organizasyonunda birlikte katılacaklar.

31 Mart Azerbaycan Türklerinin unutulmaz trajedisi – soykırım günüdür

 

 

Mart Soykırımı veya Mart Olayları – 1918 yılının 30 Mart ve 3 Nisan tarihleri arasında Bakü’de ve Bakü quberniyasının çeşitli bölgelerinde, ayrıca Şamahı, Guba, Haçmaz, Lenkeran, Hacıqabul, Salyan, Zengezur, Karabağ, Nahçıvan ve diğer bölgelerde Bakü Sovyeti ve Ermeni Taşnakların Azerbaycanlılara karşı yürüttüğü katliamdır.

Resmi kaynaklara göre soykırımın sonucu 12 bine yakın Azeri katledilmiş, on binlerce insan kayıp düşmüşdür.Artıq 20 yıldır, 31 Mart Azerbaycanlıların Soykırım Günü olarak kutlanıyor.

Üç gün süren katliamda Ermeni silahlıları, Bolşeviklerin yardımıyla Azerbaycanlıların mahallelerine saldırdılar ve çocukları  öldürdüler. Bu dehşetli günlerin şahidi olmuş Kulner soy isimli bir alman, 1925 yılında Bakü olayları hakkında şunları yazmıştır: “Ermeniler Müslüman (Azerbaycanlı) mahallelerine sokularak herkesi öldürür, kılıçla parçalıyor, süngü ile delme-deşik ediyorlardı. Katliamdan birkaç gün sonra, bir  çukurdan çıkarılan 87 Azerbaycanlı cesedlerin kulak, burun kesiği, midesi yırtılmış ve cinsel organları kesilmişdi. Ermeniler çocuklara acımadıqları gibi, yaşlılara da rahm etmemişlerdi. “Genç kadınların diri diri duvara mıxlanması, ermenilerin saldırısından sığınmaya çalışan iki bin kişinin bulunduğu şehir hastanesinin yakıldığı da bu korkunç gerçekler arasındadır.

Erivan quberniyası, Şerur-Dereleyez, Sürmeli, Kars ve diğer alanlarda Azerbaycanlıların katliamının aktif katılımcılarından biri olmuş Ermeni subayı Ovanes Apresyanın anıları üzerine Amerikalı aqronom Leonard Ramsden Hartvill “İnsanlar böyle imişler” adlı kitabı yazmıştır. Ovanes Apresyan kitabın yazarı ile sohbeti sırasında Ermenilerin, İngilizlerin ve Rusların yardımı ile hedeflerine ulaştıklarını kaydederek, sadece Bakü’de Mart katliamı sırasında yirmi beş bin Azeri’nin öldürüldüğünü bildirmiştir.

25-26 Şubat 1992 gecesi Ermeni silahlı desteleri Rus silahlı kuvvetlerinin yardımı ile gerçekleştirdiyi Hocalı soykırımı, insanlık tarihindeki en müdhiş suçlardan biriydi. Azerbaycan hükümeti şu anda Hocalı soykırımı için uluslararası mahkemenin temyizinde çalışıyor.

Ermenilerin ayrılıkçılığı, Azerbaycan’a toprak hak iddiaları henüz tamamlanmamıştır. Bir sonraki hedefi Hakhivan. Ermeni şovenizmi, akne dünyasının gözünde emellerini beyan etmekten çekinmiyor. Hıristiyan düşmanlığının temeli olan batı devletleri hala, Ermenilerin terörist saldırgan niyetlerini kınamakta kararlı görünmemektedir. Vandalizm, ayrılıkçılık, milliyetçilik ve teröra politik-yasal değerlendirme verilmedikce, insanlığın geleceği sürekli tehlikedir.

 

 

Tarih Tekerrürden İbarettir…

  1. 1918’in Mart Soykırımı… – 60 min insanımız şehid oldu… Günahkârlar: Bolşevik Ruslar ve Ermeniler..
  2. 27-28 aprel (nisan) 1920… – vetenimiz işğal edildi ve bu işğal şekil deyişdirerek 70 il davam etdi… Günahkârlar: Bolşevik Rusların emrindeki XI. Qızıl Ordu ve Ermeniler…

III. 1988-1994 savaşları: 40 min şehid esgerimiz-insanımız ve 613 Xocalı şehidimiz var… Torpaqlarımızın 20 faizi işğal edildi. Günahkârlar: Neo-Bolşevik Ruslar ve Ermeniler…

  1. 2-5 aprel 2016’da Ermenistan- Azerbaycan çatışmaları… 100-e yaxın itkimiz var – 92 esgerimiz ve iki vetendaşımız şehid oldu… Günahkârlar: Neo-Bolşevik Ruslar ve Ermeniler…

1918’de öldürülenler yalnız Azerbaycan’da y yaşayan Türkler değildi.

Kafkasya’daki Müslüman nüfusun yaklaşık yüzde 60’ı katl  edilmişdi.

Bu listede Kars, Iğdır, Kerkük, Güney Azerbaycan – Hoy, Selmas ve Urmuda’da yaşayıb katl edilen Müslüman Türkler vardı.

Ağrıları üreyinde hiss etmeyende ölen insanların sayı sadece statistika ve reqem olur…

 

Ruslar “Ebru” yu Sevdi!

 

Tarihi evleri,  Arnavut kaldırımlı dar sokakları, Saburhanesi, Arastası, Saatli Kulesiyle tarih ve kültür kenti olan Menteşe, her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin uğrak noktası olmaya devam ediyor.  Son yıllarda ilçemiz Menteşe’yi rotalarına alan tur rehberlerinin bu yıl en çok ziyaret ettikleri yerlerin başında ise Menteşe Belediyesi Ebru Atölyesi geliyor.A50A5553

Konakaltı İskender Alper Kültür Merkezindeki Ebru Atölyesini Tur Rehberleri Eyüp Karaman ile birlikte ziyaret eden 20 kişilik Rus Turist kafilesi, atölyede ebru sanatçısı Yavuz Merih Ulubay ile bir araya gelerek, ebru sanatı ve tarihi hakkında bilgiler aldılar. Ebru sanatından ortaya çıkan eserleri ilgiyle izleyen turistler, daha sonra Ebru Sanatçısı Ulubay ile birlikte ebru çalışmalarına katıldılar.A50A5583

Son yıllarda Rus turistlerin Menteşe’ye karşı bir merak duyduklarını belirten Rehber Eyüp Karaman, “Kafilemizle birlikte Menteşe Kültür evi, Arasta Çarşısı, Menteşe Müzesi ve Pazar yerini gezdik. Tarihsel yapı ve dokuların orijinal bir şekilde korunduğu ilçe merkezini kafilemiz çok beğendi. Bu yıl yaklaşık 500 Rus turist kafilesini Menteşe’yi gezdirdim. Bu sadece benim rehberlik yaptığım gezi notlarından aldığım ziyaretçi sayısı. Bunun dışında da çok sayıda Rus turistin Menteşe ilçesine ilgi duyduğunu ve ziyarete geldiklerini biliyorum.” dedi. A50A5607