Etiket arşivi: Rotterdam

PAZAR NEŞENİZE İKİ HABER İLE KATKI VERİYORUZ…

Birinci haber:
CEZAYİR BÜYÜKELÇİSİ ‘YUNAN YEMEĞİ’ DİYE YUTTURULAN YİYECEKLERİ ÖVDÜ. ‘BUNLAR TÜRK YEMEĞİDİR’ TEPKİSİNİ ALINCA, MESAJINI TWİTTERDEN ÇEKTİ.
İkinci haber:
HOLLANDA’DAN TÜRKİYE’YE İNANILMAZ DAYANIŞMA…
BAYRAKLARI YARIYA İNDİREN BELEDİYE SAYISI ÇOĞALIYOR. AMSTERDAM BELEDİYE BAŞKANI HALSEMA’DAN İMAMOĞLU’NA DESTEK VE TAZİYE MEKTUBU
Neşe ile okuyunuz:
CEZAYİR BÜYÜKELÇİSİ ‘YUNAN YEMEĞİ’ DİYE YUTTURULAN YİYECEKLERİ ÖVDÜ. ‘BUNLAR TÜRK YEMEĞİDİR’ TEPKİSİNİ ALINCA, MESAJINI TWİTTERDEN ÇEKTİ.
İlhan KARAÇAY
Hollanda’nın Cezayir Büyükelçisi bayan Salima Abdelhak ve birkaç diğer büyükelçi, Yunan büyükelçisi bayan Catarina Ghini’nin daveti üzerine, ‘Gastronomik Yunan Lezzetleri Festivali’ne katılarak, yunan yiyeceklerini tattılar.
Cezayir büyükelçisinin twitter hesabında yemekleri Yunan menşeli zannedip övmesine kızan Mehmet Tütüncü derhal bir cevap yazdı ve yediklerinin Türk yemeği olduğunu belirtti.
Araştırmacı Mehmet Tütüncü, twitter hesabından şunları yazdı:
“Yunanlılar baklava, dolma, sarma çoban salatası ve Türk kahvesini ‘Yunan yiyecegi’ diye tanıtıyorlar.
‘Grek’ (Yunanlı) kelimesinin ne anlama geldiğini biliyor musunuz?
‘Hırsız ve dilenci’ anlamına gelir. Sizin bu hırsızların propagandasına kanıp övgüde bulunmanız yakışıksız olmuştur.”
Afbeelding met tekst Automatisch gegenereerde beschrijving
Üstteki fotoğrafta, Cezayir Büyükelçisinin soldaki twiti ile Mehmet Tütüncü’nün sağdaki twitini görüyorsunuz.
Cezayir Büyükelçisi, Mehmet Tütüncü’nün bu tepkisinden etkilenmiş olacak ki, iki dakika içinde mesajını twitterden geri çekti.
Afbeelding met tekst, persoon, bord, binnen Automatisch gegenereerde beschrijving
Büyük bir tesadüf olacak ki, araştırmacı Mehmet Tütüncü, önceki gün, tarihi bir kitabının tanıtımı için bir resepsiyon düzenlemişti. Bu haberi önceki gün ben yayınlamıştım. O resepsiyona katılanlar arasında büyükelçiler de vardı. Konuklara sunulan Türk lezzetleri arasında sarma, dolma, baklava gibi yiyecekler vardı.
Ne yazık ki Cezayir büyükelçisi davetli olduğu halde bu resepsiyona gelmemiş ve Yunan büyükelçinin davetine gitmişti. Recepsiyona gelmiş olsaydı, Yunanlılar’ın ‘Yunan yemeği’ olarak yutturmaya çalıştıkları lezzetlerin, Türk yemeği olduğunu anlardı. Ayrıca, Cezayir büyükelçisi şu tarihi gerçeği de bilmeliydi:
Cezayir gemileri, Navarin savaşında Yunan ve müttefikleri tarafından batırılmış ve Cezayir devleti adeta korumasız ve savunmasız kalmıştı. Bunu fırsat bilen Fransa, Cezayir’i işgal ederekmsömürgeleştirmişti. Yani, geçmişte Yunanlılar tarafından mahvedilen Cezayir’in büyükelçisi, şimdi Yunan yemeklerini övüyor.
Neyse ki bu büyükelçi, bir tepki üzerine övgüsünü twitterden hemen kaldırma akılılığını yaptı.

Tütüncü’nün kitap tanıtım resepsiyonu na, ülkenin en büyük gazetesi De Telegraaf da geniş yer verdi. De Telegraaf, Amsterdam ve taşra baskılarında iki değişik baskı yaptı.

 

 

HOLLANDA’DAN TÜRKİYE’YE İNANILMAZ DAYANIŞMA

Rotterdam Belediyesi’nin İstanbul şehitlerine saygı amacıyla, göndere Türk Bayrağı çekip yarıya indirmesi, diğer Belediyelere de örnek oldu.
Arnhem, Deventer, Bergen op Zoom, Zaanstad, Utrecht ve Helmond belediyeleri de hafta içerisinde belediye binalarına Türk Bayrağı asarak yarıya indirdi.
Amsterdam Belediye Başkanı Halsema, İstanbul Belediye Başkanı İmamoğlu’na taziye mektubu gönderdi.

İlhan KARAÇAY

Birkaç gün önce yayınlamış olduğum, ‘Rotterdam Belediyesi, İstanbul şehitlerine saygı amacıyla göndere Türk bayrağı çekti ve yarıya indirdi’ başlıklı haberimin ardından, Rotterdam Blediyesi’nin davranışı, diğer belediyelere de örnek oldu.
Şehitlerimizi saygıyla anmak ve teröristleri lanetlemek için bayrağımızı göndere çeken ve yarıya indiren Belediye sayısı her geçen gün artıyor.
Şehitlere saygı ve terörü lanetleme sadece bayrak çekmekle kalmadı. Amsterdam Belediye Başkanı Halsema, İstanbul belediye Başkanı İmamoğlu’na taziye metubu yayınladı.
İsterseniz gelin sizlere bu konuda Sonhaber. Eu’nun haberlerini sunayım:

Amsterdam Belediye Başkanı Femke Halsema, İstanbul’da gerçekleşen patlama nedeniyle mevkidaşı İmamoğlu’na destek ve taziye mektubu gönderdi.
Hollanda‘da belediyeler, İstanbul‘daki terör saldırısında hayatını kaybedenler için binalarına astıkları Türk bayrakları ile destek vermeye devam ediyor.
Hollanda’da belediyeler, İstanbul’daki terör saldırısında hayatını kaybedenler için binalarına astıkları Türk bayrakları ile destek vermeye devam ederken, başkent Amsterdam Belediye Başkanı Femke Halsema, İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek ve taziye mektubu gönderdi.
İstanbul Beyoğlu’nda İstiklal Caddesi’nde meydana gelen bombalı terör saldırısı sonrasında Rotterdam, Arnhem, Bergen op Zoom, Deventer, Zaanstad ve Helmond belediye binalarına Türk bayrakları asılarak yarıya çekildi.
Türk asıllı belediye meclis üyelerinin belediye başkanlarına bulundukları talepler sonucunda asılan Türk bayraklarının yanı sıra bazı belediyeler ve başkanları da sosyal medya hesaplarından, destek ve taziye mesajlarını paylaşarak Türkiye’nin yanında olduklarını dile getirdi.
Amsterdam Belediye Başkanı Femke Halsema sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İstanbul Büyükşehir Belediyesine gönderdiği destek ve taziye mektubunu paylaştı.
Halsema paylaşımında “Geçen pazar günü İstanbul’da meydana gelen vahşi saldırı, bizi derinden sarstı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na ve bu faciadan etkilenen herkese başsağlığı diliyorum. Belediye adına başsağlığı dileklerimi iletmek için bu mektubu gönderdim.” ifadesini kullandı.

“Bu durum takdirle karşılandı”

Rotterdam kentinde Türk bayrağının asılması için pazartesi günü Belediye Başkanına talepte bulunan ve asılmasına vesile olan Denk Partisi Rotterdam Belediye Meclis Üyesi Serkan Soytekin, AA muhabirine, Rotterdam’dan sonra diğer belediyelerin de Türk bayrağını asıp yarıya indirmesinin çok değerli olduğunu söyledi.
Soytekin, “İstanbul’daki terör saldırısı nedeniyle Rotterdam Belediyesinin Türk bayrağını asıp yarıya indirmesi, İstanbul halkının yanında olduğumuzu gösterdi. Bu saldırının büyük yankı uyandırdığı Rotterdam’da büyük bir Türk topluluğu var. Bu durum takdirle karşılandı.” dedi.
Çevresinde birçok kişinin yaşanan terör saldırısından etkilendiğini vurgulayan Soytekin, “Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet ve yaralılara acil şifalar diliyorum. Daha iki hafta önce İstanbul’da Taksim Meydanı’ndaydım. Bu tabloyu görmek hepimizi çok üzdü, acımız büyük.” diye konuştu.
Belediyelerden destek ve dayanışma mesajları
Rotterdam Belediyesinin, geçen pazartesi günü sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, İstiklal Caddesi’nde meydana gelen bombalı terör saldırısı nedeniyle Türkiye’ye destek ve dayanışma için Belediye binasına asılan Türk bayrağının yarıya indirildiği belirtilerek, “Rotterdam Belediye binasına asılan Türk bayrağı yarıya indirildi. Kalbimiz İstanbul saldırısında hayatını kaybedenler ve aileleriyle birlikte.” ifadesi kullanılmıştı.
Arnhem, Deventer, Bergen op Zoom, Zaanstad ve Helmond belediyeleri de hafta içerisinde belediye binalarına Türk Bayrağı asarak yarıya indirdi. Belediyelerin sosyal medya platformları aracılığıyla yaptığı açıklamalarda saldırıda hayatını kaybedenler ve ailelerine yönelik mesajlar yayınlandı.
Belediyelerden yapılan bu anlamlı hareket Hollanda’da yaşayan Türk toplumunun da takdirini aldı.

Arnhem Belediyesi de Türkiye’ye destek için bayrak astı
Hollanda’da Arnhem Belediyesi de Türkiye’ye destek için bayrak astı

Rotterdam Belediyesinin ardından, Arnhem Belediyesi de İstanbul’da yaşanan terör saldırısında hayatını kaybedenler için Türk bayrağı astı.
Pazar günü İstanbul Beyoğlu semti İstiklal Caddesinde meydana gelen bombalı terör saldırısı nedeniyle Türkiye’ye destek ve dayanışma içinde olduklarını göstermek isteyen Denk Partisi Arnhem Grup Başkanı Yıldırım Usta’nın girişimi, kısa sürede yanıt buldu.
Yıldırım Usta’nın, Arnhem Belediye Başkanı Ahmed Marcouch’a dün yapmış olduğu Türk bayrağının yarıya indirilmesi çağrısına, Belediye Başkanından yanıt gecikmedi.
Salı günü sabah saat 08:00’de belediyenin önünde bir araya gelen Belediye Başkanı Ahmed Marcouch, DENK Partisi Belediye Meclis Grubu Üyeleri ve Arnhemli 7 Türk sivil toplum kuruluşunun oluşturduğu Arnhem Türk Platformu (TPA) yöneticileri Türk bayrağını göndere çekti.

İstanbul’da meydana gelen terör saldırısında hayatını kaybedenleri anmak ve Arnhem Türk Toplumu ile dayanışma içerisinde olduklarını göstermek için düzenlenen günde Türk bayrağı daha sonra yarıya indirildi.
Yıldırım Usta, Arnhem Belediye Başkanı Marcouch’a teşekkür etti
Arnhem Belediye Meclisi DENK Grup Başkanı Yıldırım Usta, Arnhem Belediye Başkanı Ahmed Marcouch’un kısa sürede çağrısına yanıt verdiği ve Türk bayrağını göndere çektiği için teşekkür etti. Usta “Belediye Başkanı Marcouch’a, alicenaplığından ötürü teşekkür ederiz.” dedi.

Denk Meclis Üyesi Usta yaptığı açıklamada, Arnhem Türk toplumunun İstanbul’da gerçekleşen terör vahşetinden dolayı oldukça sarsılmış vaziyette olduğunu belirtirken “Arnhem’de anavatanlarıyla kuvvetli bir gönül bağı olan büyük bir Türk toplumu yaşamakta. Bu güzelliği yaparak, yüreklerine az da olsa bir ferahlık getirdiniz. Türk toplumu adına ziyadesiyle memnun olduğumu ifade etmek isterim” dedi.
Böylelikle DENK Partisinin çabaları neticesinde Arnhem kenti, Rotterdam’dan sonra Türk bayrağını yarıya çeken ikinci Hollanda belediyesi oldu.

Aykut Torunoğulları’nın ikinci kitabı ‘Bakış Arası’, gurbetçiliğin acı ve tatlı günlerini anlatıyor

Hollanda’da işadamı Aykut Torunoğulları ikinci kitabı ‘Bakış Arası’nı okuyucu ile buluşturdu. Sevgili dostlarım Yavuz Nufel, Ali Okşak ve Özcan Özbay’ın takip ettikleri tanıtım gecesi, Rotterdam’da ünlü Zuidplein Tiyatro salonunda gerçekleşti.

Programa, Rotterdam Başkonsolosumuz Sadın Ayyıldız başta olmak üzere, işadamları, Sivil Toplum Kuruluşları’nın temsilcileri ve vatandaşlardan oluşan yaklaşık 200 konuk katıldı.

Türkiye’den gelen TV programcılarından Cihangir Gökdoğan’ın sunumu ile başlayan gecede ilk konuşmayı, Yazar-Şair Yavuz Nufel yaptı. Çok heyecanlı olduğunu belirten Nufel,  “Birinci kitabın tanıtımında da uzun uzun konuşmuştum, birinci kitabın kirvesi, bu ikinci kitabında amcasıyım ben. Birinci kitap ile ikinci kitap arasında gerçekten büyük fark var. Sevgili Aykut’un birinci kitabı çıraklıksa, bu ikinci kitap kalfalık, ustalık olmuş.” dedi.

Toplantıda, ´Bakış Arası´ kitabını okuduğunu sőyleyen Başkonsolos Sadin Ayyıldız şöyle konuştu: “Sevgili Aykut kardeşimizin bu ikinci kitap tanıtımı dolayısıyla bir arada olmaktan mutluyum. Aykut beyin ilk kitap tanıtımında da bulunmuştum. Öncelikle kitap yazma cesareti gösterdiği için Aykut Torunoğulları’nı tebrik ediyorum. Kitap, insanın ruhunu zenginleştiren, manen, kalben, ruhen güçlü kılan önemli bir araç. Kitabın bambaşka özellikleri var. Her kitap ayrı bir dünya, her kitap ayrı bir âlem. Dolayısıyla ne yazıldığından ziyade, kitabı yazan, emek veren mutlaka kendinden bir şeyler katmıştır, bence bu önemli. Aykut kardeşim kitapta hayata bakışını, iç dünyasını yansıtmış,güzel bir kitap olmuş, eline kalemine sağlık. Bir kitabı yazmaya cesaret etmek takdiri hak eden bir durumdur. Kısa bir süre içinde ikinci kitabını da yazması ve yayınlaması ise gerçekten takdir edilmesi gereken bir başarıdır.Bu vesileyle kendisini takdir ediyor, başarılarının devamını diliyorum”.

Aykut Tolunoğulları’nın ilk kitabının tanıtımında da bulunduğunu sözlerine ekleyen Başkonsolos Sadin Ayyıldız, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ne yazık ki çok fazla kitap okuyan bir toplum olduğumuzu söyleyemeyiz. Kitap okumak, hem kendimiz hem de gelecek nesiller açısından gereken bir alışkanlık olduğunu düşünüyorum. Maalsef Avrupa’da yaşayan sizlerden sonra ki nesil Türkçe dili bakımından ciddî sorunla karşı karşıya kalacaktır. Bu kitapları okuyabilmesi için çocukların ,Türkçe diline iyi hakim olması gerekiyor. Bu anlamda ana-babalara görev düşüyor.Kısacası Aykut kardeşimin bu kadar yoğun işleri arasında yaşadığı,gördüğü,şahit olduğu durumları en güzel şekilde ve içtenlikle bize aktardığı için teşekkür ediyorum. Daha nice kitaplar yazmasını diliyorum. Güzel bir kitap olmuş,eline kalemine sağlık. Aykut Torunoğullarını tanımak istiyorsanız bence her iki kitabını okumanızı öneriyorum”.

Programa Türkiyeden katılan, Ender Balkır’ın türküleriyle renk kattığı programda , kitabın yazarı Aykut Torunoğulları, ikinci eserinin tanıtımını yaparken, doğduğu kent olan Kars´ta geçirdiği gençlik yıllarından kısa öyküler anlattı ve ´Bakış Arası´ kitabından bölümler aktardı.

Torunoğulları bu ikinci kitabını hangi duygular içinde yazdığını, anıları ve gözlemlerini davetlilerle paylaştı.

Aykut Torunoğulları, “Baba yarım” dediği ağabeyi Turgut Torunoğulları’nı sahneye davet ederek duygu ve düşüncelerini paylaşmasını istedi.
Turgut Torunoğulları, “ Sülalemizde yazar yoktu ama görüyorum ki Aykut kardeşim bu işi başarı ilke yapıyor. İlk kitabı çıkınca bir hatıra olsun diye köşe yazılarını topladığı bir kitap olarak düşünmüştüm. Fakat görüyorum ki yanılmışım. Ailemizden bir de yazarın çıkmış olması benim için ayrı bir gurur. İlk dünyasındaki başarılarını edebiyat dünyasında da yakalayacağına inanıyor, tebrik ediyorum” dedi.

Kısa bir aranın ardından proğramım ikinci bölümde yazar Aykut Torunoğulları yine hem kitap içeriği hemde gözemlerini anlatırken sanatçı Ender Balkır da kadife sesi ile Türk Halk Müziğinden örnekler verdi.

Aykut Torunoğulları’nın kitabını alan davetliler yazara imzalatmak için uzun kuyruk oluşturdu, birlikte fotoğraf çektirdiler.
Altın Bilek yayınlarından çıkan ve Bakış Açısı 168 sayfa ve tüm kitapçılarda satışta bulunuyor. İnternet üzerinden de sipariş edilen Bakış Arası’nın bu yaza damga vuracak kitaplar arasında olması bekleniyor.
Aykut Torunoğullarının ilk kitabı Karmakarışık ise birden çok baskı ile kaç 10 bin adet ile kendi alanında ilk kitap olmasına rağmen bir rekora imza atmıştı.

  

Aykut Torunoğulları  –  Yavuz Nufel  –  Tanıtımdaki melekler

 

Bu arada güzel sunumu ile Cihangir Gökdoğan, serhat türkülerin tarifsiz sesi Ender Balkır ve Önder Meral davetlileri coştururken dinleyicilere neşeli dakikalar yaşattılar.

Toplantı bitiminde sıraya giren davetliler ise Aykut Tolunoğulları’na kitabı imzalatmak için birbirleriyle yarıştılar.

*****

15 Temmuz şehitleri, Ana Vatan, Yavru Vatan ve tüm dünyada olduğu gibi, Hollanda’da dört temsilciliğimizde  anıldı

Türkiye’de 2 yıl önce 15 Temmuz’da yaşanan  darbe girişiminde şehit olanlar, Ana Vatan Türkiye, Yavru Vatan Kuzey Kıbrıs ve tüm dünyada olduğu gibi Hollanda’da dört temsilciliğimizde çeşitli etkinliklerde  ayrı ayrı anıldı.
“Demokrasi şehitlerini anma”  ve “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü” olarak başlıklarıyla yapılan anma törenlerinde, teröristler lanetlendi.

Hollanda’daki ilk etkinlik Amsterdam Başkonsolosluğumuzda yapıldı.

Başkonsolos Tolga Orkun, Sivil Toplum Kuruluşları’nın temsilcileri ile medya mensuplarının katıldığı anma töreninde yaptığı konuşmada, 15 Temmuz darbe girişiminin, Türkiye tarihinin en kanlı, acımasız ve hain olaylarından biri olduğunu belirterek, “FETÖ’nün kana susamış darbe girişiminin ikinci yıl dönümünde, özellikle şehitlerimize ve darbe girişimini akim bırakan kahraman gazilerimiz ve bütün halkımızın fedakar girişimlerini anmak için bir araya geldik.” diye başlayan Başkonsolos  Orkun, FETÖ’nün Batı tarafından desteklendiğinin herkes tarafından bilindiğine dikkati çekerek, “FETÖ, PKK gibi birçok terör örgütü ile ilişkisi ve aldığı destek aşikar olan acımasız bir terör örgütüdür. DEAŞ ve PKK’dan hiçbir farkı olmayan FETÖ’cüler hem aramıza sızıp faaliyet yapmışlar hem de diğer örgütlerle birlikte ülkemizi bölmeye çalışmışlardır. PKK ve DEAŞ ile mücadelemiz neyse FETÖ ile mücadelemiz de odur. Fakat biz birlikte olduğumuz sürece bu hain terör örgütünün faaliyetleri ve casusluk şebekesinin tamamı ortaya çıkarılacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Amsterdam’da unlu mamülleri ile ünlenen Muhammed Karadeniz’in tatlı çeşitleri, börek. kurabiye ve poğaçaların ikram edildiği törende, Anadolu Ajansı muhabirleri tarafından çekilen fotoğrafları ve sinevizyonu izleyen davetlilerin, duygulu anlar yaşandığı gözlemlendi.

Lahey Büyükelçiliğimizde:
Amsterdam’daki törenden 4 saat sonra bu kez Lahey Büyükelçiliğimizdeki tören başladı.
Tören, şehitler için bir dakikalık saygı duruşu, Kuran-ı Kerim Tilaveti ve İstiklal Marşının okunması ile başladı.

Lahey Büyükelçiliğimizin  rezidansında düzenlenen etkinlikte konuşan,  Maslahatgüzar Alper Yüksel, “İki sene önceki hain darbe girişimi, İstiklal aşığı bir milletin kahramanlığıyla demokrasi zaferine dönüşmüştür.” dedi.

FETÖ’nün bazı ülkelerde masum rolü oynayarak düzenbazlıklarını sürdürmeye devam etmesine rağmen, giderek zayıfladığını söyleyen Yüksel, “Yabancı kamuoylarında da FETÖ’nün kendisini lanse etmeye çalıştığı şekilde eğitim ve hayır işleriyle uğraşan toplumsal bir hareket olmadığı yavaş yavaş anlaşılmaya başlanmıştır. Bunun anlaşılması o ülkeler bakımından da önemlidir. Zira FETÖ’nün ihaneti sadece Türkiye’ye yönelik bir ihanet değildir. Dünyanın hangi ülkesinde yapılandılar ise o ülkenin hukuk düzenine, demokrasisine ve özgürlüklerine de ihanettir” diye konuştu.
Türkiye’nin ve halkın demokrasisine sahip çıktığını ve zor günleri geride bıraktığını dile getiren Yüksel, “Türkiye terör örgütleriyle mücadelede polisiyle, askeriyle ve 15 Temmuz gecesi tek yürek olup sokağa dökülen silahsız ama korkusuz kahramanlarıyla başarılı olmuştur” ifadesini kullandı.

Rotterdam Başkonsolosluğumuzda:

Şehitlerimiz, Amsterdam ve Lahey’deki törenden bir gün sonra Rotterdam’da anıldı.
Rotterdam Başkonsolosluğumuzda yapılan anma töreni, saygı duruşunun ardından, İstiklal Marşı ve Kur’an-ı Kerim okunmasıyla başladı.

Din görevlisi Osman Gül’ün yaptığı anlamlı konuşma ve duygulandıran dualardan sonra, Rotterdam Başkonsolosumuz Sadin Ayyıldız, yaptığı konuşmasına şöyle başladı:
‘Değerli Misafirler, hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyor, 15 Temmuz Şehitlerini Anma Programı’na hoş geldiniz diyoruz.
Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kanlı ve hain terör saldırısını atlatmamızın üzerinden tam iki yıl geçti. Aradan geçen zaman şunu açık ve net bir şekilde ortaya koymuştur ki, 2016 yılının 15 Temmuz gecesi gerçekleşen bu hain girişim aslında darbe görünümü altında ülkeyi ele geçirme ve işgal planının bir parçasıydı. Bu hain planı yapanlar ise aklını, vicdanını ve ruhunu tek bir kişiye kiraya vermiş olan ve 40 yıldır yüce Türk milletinin dini ve milli duygularını istismar eden Fetullahçı Terör Örgütü’nün, ordu ve devlet içine sızmış hain militanlarıydı.
Adı Türkiye Büyük Millet Meclisi olan ulusal parlamentosunu bombalayan, terör örgütleriyle mücadelemizde ön cephede yer alan polis özel harekat karargahını yerle bir eden, silahsız sivillerin üzerine tanklar süren ve savaş uçakları ve saldırı helikopterlerinden ateş açan canilerle karşı karşıya kaldık.
Tarihimizde böyle bir vahşet yaşamamıştık. O gece darbecilerin gösterdiği vahşet ve hıyaneti tanımlayacak uygun kelimeleri bulmakta şahsen zorlanıyorum. Sözkonusu teşebbüs, Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihindeki en kanlı terör eylemini teşkil etmektedir. Ülkenin demokratik kurumlarını savunmak için sokağa çıkan masum sivillere karşı ölümcül silahlar kullanıldı. Kendilerini silah arkadaşı olarak gören ve girişime katılmayı reddeden masum askeri personel ve komutanlar öldürüldü.’

Ayyıldız, 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimindeki acı deneyimden iki gurur vesilesi ortaya çıktığını belirterek, şunları kaydetti:

“Birincisi, Türk halkının cesaret ve kararlılığıdır. Toplumun ve siyasi yelpazenin her kesiminden vatandaşlarımız, darbecilere karşı sokağa döküldüler. Bu süreçte Sayın Cumhurbaşkanı’mızın gösterdiği liderlik ve halka yaptığı çağrının kritik önemi haizdir. Ayrıca televizyon kanallarımız darbecilerin tehditlerine, baskınlarına rağmen yayınlarına devam etti. Türk milleti bir bütün oldu. İkinci gurur vesilemiz ise Türk milletinin tüm dünyaya demokrasiye sahip çıktığını ve çıkacağını göstermesi olmuştur. Halkımız, Türkiye’ye silahlı grupların değil, sadece demokratik yoldan işbaşına gelen hükümetlerin ve milli iradenin hakim olabileceğini ortaya koymuştur.”

Bu girişimi sadece sapkın bir hain grubunun ülke yönetimini ele geçirme projesi olarak görmenin hata olacağına dikkati çeken Ayyıldız, “Bunu, günümüzde giderek şiddetlenen bölgesel ve küresel ölçekteki büyük güç mücadelesinin ve küresel güçlerin Türkiye üzerinden hayata geçirmek istedikleri hain planları dikkate alarak değerlendirmek daha isabetli olacaktır.” diye konuştu.

Deventer Başkonsolosluğumuzda

15 Temmuz şehitleri, Amsterdam, Lahey ve Rotterdam’dan sonra, Hollanda’da dördüncü temsilciliğimiz olan Deventer Başkonsolosluğumuzda da anıldı.

Sivil Toplum Kuruluşları temsilcileri ve medya mensuplarının katıldığı anma töreninde konuşan Başkonsolos Tuna Yücel Modrak, milli iradenin hain darbe girişimine karşı koymayı başardığını, Türk milletinin demokrasisine sahip çıkarak, tüm dünyaya bir demokrasi dersi verdiğini söyledi.

Başkonsolos Tuna Yücel Modrak, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle, o talihsiz gecede tanklara karşı göğsünü korkusuzca siper eden şehitlerimizin ve gazilerimizin minnet ve rahmetle anıldığını, çıplak elleriyle silahlı teröristlere karşı koyan kahramanların hakkının ise ebediyen ödenemeyeceğini belirtti.

Darbe girişimi gecesi Ankara’da olduğunu söyleyen  Başkonsolos Modrak, yaşanan korkunç olayları ve Türk halkının yazdığı 15 Temmuz destanını, bir ömür boyu, dünmüş gibi hatırlayacağını, bunların gelecek nesillere en iyi şekilde anlatılması gerektiğini, bunun demokrasimiz, milli birlik ve beraberliğimizin korunmasının teminatı olduğu kadar, o gece canları pahasına demokrasimizi savunan şehit ve gazilerimize boynumuzun borcu olduğunu, şehit ve gazilerimize olan minnet duygularımızın ilelebet süreceğini ifade etti.

Yücel Modrak, 15 Temmuz darbe girişiminde üzerinde durulması gereken en önemli noktalardan birinin insanların dini duygularını sömürerek gizli suç faaliyetleri yürütülmesi olduğunu, ancak bu hain ve karanlık yapıya en iyi cevabı sivil direnişin verdiğini hatırlattı.

Başkonsolos Yücel Modrak, 15 Temmuz gecesi yaşananların bir daha yaşanmamasını tüm milletimiz adına temenni ettiğini, o talihsiz gecede hayatını kaybeden Aziz şehitlerimizi minnetle andığını, gazilerimize en derin teşekkürlerini ilettiğini söyledi.

Haber: İlhan Karaçay  -Hollanda

Lahey mahkemesi imam nikahlı eşi boşadı…

ROTTERDAM / LAHEY,- 22 Şubat 2002 tarihinde, Rotterdam’daki bir camide imam nikahı ile evlenen bir çift, bu evlilikten iki çocuk sahibi olduktan sonra 2011 yılında ayrılma kararı aldılar.unnamed (8)
Ayrılma kararının yine imam tarafından onaylanmasını isteyen kadının bu isteğinin koca tarafından kabul edilmemesi üzerine mahkemeye başvurulur.

Kadın, mahkemeden resmi boşanma kararı talep eder ve bu talebin koca tarafından yerine getirilmemesi halinde her gün için 500 euro tazminat talep eder.

İmam nikahlı eşini, imam kanalıyla boşamayan kocaya her gün 500 euro olmak üzere 100 bin euro tazminat ödetilecek

Lahey mahkemesinin aldığı bu karar çok çeşitli tartışmalara yol açtı

Tartışmalardaki sorular:

1-Medeniyetin göbeğinde, şeriat kanunuyla evlenen çifte, resmi kanun nasıl müdahale eder?

2- Şeriat kanunu da olsa, dini inançla evlenenlerin, ayrılma nedeni  medeni olmalıdır

Önce Rotterdam mahkemesinde görülen davada, mahkeme kadını haklı bulur. Mahkeme heyeti, evliliğin resmi bir evlilik olmamasına rağmen, hür iradeleri ile imam nikahı kıyan karı ve kocanın, aynı hür irade ile hareket etmeleri gerektiğine karar verir ve kocayı, kararı iki hafta içerisinde yerine getirmemesi halinde, en çok 100 bin euro sınırlı olmak üzere, her gün 500 euro tazminat ödemeye mahkum eder.

Şeriat kanununa göre evlenen bir çiftin, resmi nikah olmadığı halde, resmi bir mahkeme tarafından, resmi nikah varmış gibi karar almasını eleştirenlerin yanında, kadının dini inancı doğrultusunda boşanma hakkının sağlanmasını isteyenler arasında bir tartışma başladı.

Rotterdam’da avukatlık yapan Ejder Köse, Facebook’ta konu yaptığı bu olay için, facebook arkadaşlarına, İstinaf Mahkemesi 3 yargıçtan oluşur. Yargıçlardan birisi siz olun ve yorumlarınızı paylaşın’ teklifinde bulununca, Köse’nin facebook sayfası yüzlerce mesaj ile doldu.

Mesajlar arasında rahatsız edici sözler olsa da, bunların bir kısmını sizlere sunmakta yarar görüyorum.

Siz de bu durumkarşısında ne diyeceksiniz bakalım?

İşte o mesajlardan bazıları:

Mgul Gul.Islam hukukunda belli bir sure ayri yasanirsa.. nikah zaten duser..ayrica kadininda bosammak gibi bir hakki vardir diye biliyorum.. dolayisi ile gereksiz bir hukuk mucadelesi olmus gibi..ayrica tamda bu konu icin boyle durumlarda eskiden kadilara gilirmis ve onlar bosarmis diyede okumustum.. miras vs hukuda aynen isliyor tabiki

Ejder Köse Mgul Gul. Belli bir süre ayrı yaşanırsa, nikah düşer diye bilgi ne kadar doğru bilmiyorum, ama dava avukatlarında bu bilgi yoktu kararı tekrar okuduğumda. Bilhassa birşey daha öğrenmiş olduk böylece

Yusuf Bilgi Kadina bosama hakki dusmez. Ayriyeten o sure bazi mezheblere gore 30 yil, bazilarina gore ise 40 yil. Okadar beklemek istermi bilemiyorum…

Baris Akarsu Zoals een verklaring zonder wil geen effect sorteert in de juridische wereld, sorteert talak met wilsgebrek geen rechtskracht in het kader van de islamische wetgeving. Deze uitspraak heeft geen enkele nut uit islamitisch oogpunt, aangezien een dergelijk verklaring onder dwang -en dus zonder wil- tot stand zal komen.

Ejder Köse İk lees uw reactie als ‘het recht is in dit geval krom’

Gülçin Dijks-Aslan Ortada hukuken geçerli bir evlilik yok ki var olmayan bir hukuki durum için yargıç icbar edici bir karar alsın.

Ejder Köse Gülçin Dijks-Aslan. Yargı intikal eden bütün davalarda karar alması gerekmektedir. Tabii, şöyle bir karar alabilir: niet-ontvankelijkheid, yani takipsizlik kararı. Ama burda resmi olmayan imam nikahın boşanması için dava başlatıldı ve erkeğin kendisini…

Gülçin Dijks-Aslan O halde haksız fiil var. Bu yoldan icbar edilebilir belki üstat…

Muhammed Demirci İslamda ğeçerli olan resmi evliliktir. İmam nikahı resmiyeti ğöstermez.
Eski zamanlarda resmiyet imam veya kadı ile olurdu..şimdi ise resmi dairelerde resmi kurumlarda imzalaşarak oluyor….
Mahmut Dogru Keşke meseleyi anlasaydınız önce…
Ayrıca, konuşmak zorunda da değilsiniz.

Necip Ozoglu Selam arkadaslar hollanda gibi halkin ucde ikisinin homo oldugu insanin hayvanla evlenmedinin normal oldugu erkegin erkekle evlendigi bir ulkede hadda hollandali eslerinin bir cogunun cocugu oldugu halde resmi nikahlari olmayan hala esim deyil arkadasi…

Ruhi Ulusoy Çok net bir durum yok medeni hukuk açısından.
Ancak islamın ilk devleti olan medine site devletinde çok hukukluluk söz konusu idi.
Çünkü,müslümanların yahudilerin ve diğer unsurların yaşadığı bir toplum idi….

RamaZan BeZgin Slm alkm. Kadının bosama hakki vardır islamada. Muhalea denir. Ama alimler bunu bazi şartlara bağlamışlar. Her hangi bir durum sozkonusu ise kadin kocayi boşayabilir. Evine bakmiyorsa eve gelmiyorsa vs. Gibi.

Hadi Yesil RamaZan BeZgin aleykum selam. Cok tesekkur ediyorum hocam. Allah a emanet ol.

Mahmut Ok evlilik olmaz olurmu islamda evlilik dini nikahdir

Ruhi Ulusoy Erkek bu nikahı istismar ederek,kişinin yani kadının hürriyetini kısıtlıyor demektir,buda her türlü sıkıntılı bir durumdur hakimin bu duruna duyarsız kalması düşünülemez,ben hakim olsam sözlü olarak kişinin o bayanı boşamasını isterim aksi durumda bu n…

Bilge Yalcin İmama danisilmasi lazim eger bosamiyorsa her ay en az 2000 euro nafaka odesin psikolojik baski var. özellikle bayanlar imam nikahi olurken imamdan bosanma hakkini isdesin ki böyle durumlarla karsilasmasin

Yalcin Ozturk Yargic olsam : konunun bilir kisisi olarak iki tarafin mensup oldugu mezehebe gore tescilli hoca/imam
Tutarim ve gorus beyani alirim.Ona gore karar alirim….

Oguz Catik Düşünceleriniz nedir?

Yavuz Nufel Kadın da boşayabilir, karar: boşsunuz

Ahmet Tekneci Sayin köse imam nikahında mehir denen bi madde var yani nafaka erkek üç sefer boşsun dedimi neyin altına imza attıysa onu ödemek zorunda

Rauf Margilani Mucahit İslam olup , şer’i hukuku red eden ülkere örnek o

Derya Uygun 1 Kadini koruma altina alinmasi gereken bir durum varsa, mahkeme bu alanda ustune duseni yapar.

2. Dini acidan bosanmada sorun varsa yine nikah kiyan hocaya yonlendirmesi gerekir….

Mustafa Kemal Demircioğlu Bosanmislar.
Bu hususta erkek ;
1.Anlaşmış oldukları Mihri kadına ödemek zorunda….

Davut Ayhan Mevcut merii olmayan bir hukuka gore evlilik yapilmissa suanda mevcut olan yasa nasil karar verebilir NL yasasina gore evli degiller

Emrah Yasar Islamdaki nikah a gore eger erkek ve kadin belirli birsure ayri yasarsa ve erkek karisi in ihriyaclarini karsilamaz ise nikah duser ama egerki erkek ve kadin tekrar biraraya gelip nikah tazeleme ile eski nikahlari halen gecerli olur. Burada dikkat edi…Daha Fazlasını Gör

Bahtiyar Bas zaten bu elilik bitmis erkegin sozlu bosadim demesi gereksiz bir inatlasma Allah kurani kerimde ne diyor ey iman edenler ya iyilikle tutun yada guzellikle birakin bu kadar

Bulent Ozavci Mijn ervaringen hier in nl is.
Laatste worden. De man te veroordelen tot betaling van een dwangsom Ad € 500.00. Daar gaat hem om in nl. Als hun maar meer van die zaken hebben. Hoe meer ze geld kunnen verdienen. Rest is onbelangrijk voor OM en Rechters.

Oktay Basaran Merak ettim. Hakim neye karar verdi acaba?

Murteza Yilmaz imam nikahi ile evlenen kisiler, nikahi kiyan imam’ a gitsinler. Bosuna gayriresmi isleri ile resmi mercileri mesgul etmesinler.

Mehmet Sak Bir kadın erkeğin nefsi arzularına terk edilmez.imam nikahını gayrimüslim mahkeme boşayamaz boyayanlar müslümansa boşar,kadın iddet günü bitince bulunduğu yerin imamına veya ülkede bulunan islam birliği imami boşar

Ruhi Ulusoy Ejder bey yeni farkına vardım;Mahkeme karar aldı diyorsun bundan ne anlıyacağız..?Herhalde sonuç belli olmuş demek eğer öyleyse burada biz neyin tartışmasını yapıyoruz..?

Selcuk Gogcay Sayin ejder kose gerekeni sizin yapabileceginizden suphem yok
Rauf Margilani Mucahit Hakim yada mahkeme boşamıyor, kocayı boşamaya mecbur ediyor

Rauf Margilani Mucahit Kadını koruyor

Kara Yaman Belirli sartlar disinda islam hukukunda kadin bosanma talep edemez. Erkegide kendini bosamaya mecbur tutamaz. Bunun hollanda mahkemesiyle ilgisi yok. Buna yetkiside yok. Hukmude yok.

Rauf Margilani Mucahit Ve mahkeme kararı ile koca, zaten ayrı yaşayan eşini şer’i hükme göre boşamak zorunda kalıyor

Rauf Margilani Mucahit Kadını , inancından dolayı kocasının baskısında kalmaktan kurtarıyor

Turan Kulaksiz Bakıyorum da herkes fıkıhçı kesilmiş. Arkadaşlar lütfen herkes kafasına göre yorum yapmasın, Islam hukuku bu kadar basit birsey degil. Nasil Hollanda veyahut baska bir ulkede hukuki bir konu gectiginde konulari kaynak gostererek ya da benzeri durumlarda hakim kararlarina bakarak yorumluyor isek, bu durumda da ayni hassasiyeti gosterelim lutfen.

Yusuf Beyaztas Burada evlilik her iki tarafın isteği üzerine İslam a göre yapıldığı için bu bir akit ( sözleşmedir ) Mahkeme olaya akit olarak bakıp , akit kurallarına göre karar vermek durumundadır…. Buradaki meseleye mahkeme evlilik değil , sözleşme açısından bakar…..

Hollanda’daki Türk Aşçıları islami evlilik vicdani ve dini bagliliktir o kadinla erkegin kendi aralarindaki guvendir.ama kanunlar onunde hic bir baglari yoktur.kanunen kadin hic bir hak taleb edemez sadece cocuklari kocasindan olduguna dail D.N.A testi yaptirmis isbatlamis sekild…

Aydin Yildiz Bu tur insanlari ulkerine gondercem hangi devirde yasiyoruz

Ruhi Ulusoy Yahu arkadaşlar herkes görüşünü açıklıyor bu güzel,kimse kimseye ayar çekmemeli medeni şekilde tartışmak güzel.
Ancak dikkat çekmek istediğim bir husus var ALLAH ve rasülü insanlara zulüm olsun diye bir hüküm koymaz tam tersi ilahi hükümler insanı hem dünyada hem ahirette mutlu kılmak içindir,bundan hareketle burada söz konusu olan bayan adeta bir dayatma ve erkek egemenliği altında bir zulüm içinde gözüküyor.
Yani bu adam boşamam dediği müddetçe bu bayan ömür boyu bu zulmün altında kalacak bumu yani nikah denilen akit..
Böylesi bir dayatma karşısında binbir çeşit yorum ve fetvalarla bir insanın hayatı zehir edliyor bunu nasıl islam adı altında meşrulaştırabiliriz..?
Buna ALLAH razı olurmu..?
Kadında ALLAH ,ın en az erkek kadar müstakil bir kuludur istemediği bir erkekle nasıl yaşamaya mecbur edilir..?
Nikah nasıl meşru bir HAK ise boşanmakta meşru bir HAKTIR kimse kimseyi zorla birlikte tutamaz buna hele İSLAM asla cevaz vermez.Bu kadar basit ve net bir hadiseyi işin içinden çıkılmaz hale getirmek herhalde bize mahsus bir şeydir.
Evlenirken kadının rızası gözetiliyor yani EVET demezse nikah caiz olmuyor,ancak boşanmaya gelince söz hakkı yok!!!
Hani islamda kadın hakları vs diyerek mangalda kül bırakmayanmücahitler..?
Biz köleliğin kaldırıldığına inanıyoruz oysaki böyledi bir durum örften kaynaklanan modern bir kölelik bunuda meşrulaştırmak için çok açık bir şekilde bu şahıs islamı kullanıyor olay bundan ibaret..

 

unnamed (8)

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Önemli Not: Sembolik bir fotoğraftır, fotoğraftakilerin konuyla ilgileri yoktur!

Camiye saldırıyı önlemek için etten duvar ördüler

Böylesi Hollandalı da var!

Camiye saldırıyı önlemek için etten duvar ördüler

Kanada’nın Quebec eyaletinde, aynı zamanda cami olarak kullanılan Quebec City İslam Kültür Merkezi’ne, yatsı namazı sırasında yapılan silahlı saldırı sonucu 6 kişinin yaşamını yitirmesine en anlamlı tepki, Rotterdam’da ikamet eden Hıristiyanlar’dan geldi. Rotterdam halkı, Müslümanlar’ın namazlarını güvenli bir şekilde eda etmeleri için Essalam Camisi’nin etrafında el ele tutuşup  ‘kalkan’ oldular. Eylem, Hollanda’da 15 mart milletvekilliği seçimleri öncesinde, İslam karşıtı söylemleri ile tepkiler çeken Wilders ve ekibine mesaj olarak yorumlandı.

 

HERKES DİN KORKUSU OLMADAN YAŞAMA HAKKINA SAHİPTİRhc

Esselam Camisi’nde namaz öncesi toplanan Hollandalılar, namaz sırasında cami etrafında el ele tutuşarak halka oluşturdular ve namaz bitimine kadar bu duruşlarını korudular. “Herkes din korkusu olmadan yaşama hakkına sahiptir” diyen Roterdamlı Hıristiyanlar’ın bu duruşu ülke çapında büyük taktir gördü.

“MÜSLÜMANLARIN YANINDAYIZ”

Kanada’da yaşanılan talihsiz olayı şiddetle kınadıklarını söyleyen Hollandalı Helana van der Vries, Müslümanlar’ın Rotterdam’da endişeyle yaşamalarına gerek olmadığını, onların yanında olduklarını, destek olmak için bu eylemde bulunduklarını ifade etti. Vries, “Kanada’da bir camiye geçen hafta pazar gecesi yapılan saldırıyı şiddetle kınıyorum. Orada hayatını kaybeden masum 6 kişinin öldürülmesini şiddetle kınıyorum. Biz 200 kişi  cami etrafında bir daire yaparak hem bu eylemi kınadık. Hem de Müslümanların inançlarını güven içinde yapmalarını sağlamaya çalıştık. daha doğrusu onların yanında olduklarımızı belirtmek istedik.” dedi.hc1

 

“BİR KAÇ KENİDİNİ BİLMEZİN IRKÇI SÖYLEMLERİ BİZLERİ ETKİLEMEZ”

Rotterdamlı bir emekli sağlıkçı olan Henk Kruegel ise, “Kesinlikle Müslümanların kendilerini yalnız hissetmemelerini Hollanda’da özgürce dinlerini yaşamaları için, rahat olmalarını istiyoruz. Endişeye gerek yok. Bu camilerde aslında hepimizin. Hollanda’nın bir değerleridir Müslümanlar. Bir kaç kendini bilmezin ırkçı söylemleri bizleri etkilemez.” diye konuştu.

“HOLLANDA VE ROTTERDAM HEPİMİZİN”

Yahudi sinagogları ve kurumların rutin tehdit altında olduğunu, onların yerlerinin sıkı korunduğu gibi camilerin de sıkı bir koruma altında olması gerektiğini belirten eğitimci Jan van Heijden ise şunları söyledi: ”Hollanda’da bütün Yahudi kurumlar korunur. Yahudi mezarlıklarının korumak için çakışmalar olduğunu biliyorum. Benim görüşüme göre bu Yahudi toplumuna karşı dayanışma benzer bir hareket. Rotterdam Esselam Camiinde ibadetlerini yapanları dışarıda el ele tutuşarak korumak sön derece önemli idi. Bu duyarlı eylemin yıl boyunca farklı şehir ve camilerde devam etmesini karşılıklı dayanışmanın artmasını temenni ediyorum. Hollanda ve Rotterdam hepimizin.”

Haber: DOĞUŞ-MURAT KANİ

Hollanda Türk Medya Vakfı kuruldu

hollandaKısa adı DTMA olan (Dutch Turkish Media Association) ‘Hollanda Türk Medya Vakfı’ resmen kuruldu

Yaz öncesi kuruluş çalışmalarına başlayan ve merkezi Rotterdam’da bulunan Hollanda Türk Medya Vakfı, geçtiğimiz günlerde kurucu üye medya kuruluşları temsilcilerinin noter huzurunda imzaladıkları ‘vakıf statüsü’ ile resmiyet kazandı.

Hollanda’da uzun yıllar faaliyet gösteren yazılı, görsel ve online medya kuruluşlarından oluşan birlik, kuruluş aşamasında oluşturduğu çalışma grubu ile, en az iki yıldır resmi olarak faaliyet gösteren tüm Türk medya kuruluşlarına çağrı yapmış ve gelen tepkiler doğrultusunda kriterlerini oluşturarak kuruluşunu gerçekleştirmiştir.

Kuruluş amacını; Hollanda’da yaşayan Türk toplumu ile ilgili konularda objektif yayınlar yapmak, Türk medyasının pozitif imaj oluşumuna katkıda bulunmak, medya ile ilgilenenlerin kişisel, sosyal ve mesleki gelişimini sağlamaya yönelik eğitim faaliyetlerinde bulunmak, Hollanda ve Türkiye arasında medya köprüsü oluşturmak, aynı amaçları hedefleyen Hollanda ve Avrupa genelindeki benzeri medya kuruluşlarıyla iletişim halinde olmak, medyanın kalitesini ve güvenilirliğini artırmak şeklindeki başlıklarla kamuoyuna açıkladı.

Hollanda Türk Medya Vakfı, tüzük kriterlerini haiz olan Ak Ajans, Demet TV, Haber Gazetesi, Platform Dergisi ve Son Media Groep tarafından hayata geçirildi.

Hollanda Türk Medya Vakfı’nın kurucu üyeler tarafından ilk yıl için yapılan görev dağılımında, başkanlığa Demet TV’den Oktay Başaran, sekreterliğe Ak Ajans’tan Adil Akaltun, saymanlığa Haber Gazetesi’nden İbrahim Karaman getirildi. Son Media Groep’tan Ömer Aşıran ve Platform Dergisi’nden Ebubekir Turgut ise üye olarak görev aldı.

Tüzüğünde belirlenen kriterlere uyan tüm medya kuruluşlarının da üye olabileceği Hollanda Türk Medya Vakfı, önümüzdeki günlerde kamuoyuyla buluşmaya devam edecek.

Malatya Büyükşehir @ Belediyecilikte Dünya Standartlarına Ulaştı

 

 

E-belediyecilik uygulamalarında Türkiye’nin önde gelen illeri arasında yer alan Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin vatandaş odaklı uygulamaları tescillendi.

malatya e belediyeDünya çapında belediyecilik alanında gelişmiş şehirler olarak bilinen Berlin, Barcelona, Moskova, Helsinki, Paris, Rotterdam, Seul gibi şehirlerin üye olduğu, Dünya Yerel Yönetimler ve Şehirler e-Devlet Organizasyonu (WeGO), Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin üyelik başvurusunu kabul etti.

Gerekli altyapı yazılım ve diğer çalışmalarını tamamlayan Malatya Büyükşehir Belediyesi’nin başvurusu, WeGO tarafından kabul edilirken, Malatya’nın bu organizasyona ‘tam üye’ sıfatıyla girdiği belirtildi.

 

http://www.we-gov.org/index.php?mid=Members_at_a_Glance&page=7&document_srl=11306