Etiket arşivi: Proje

CHP’li İzmit Belediye Başkanından Anlamlı Proje!

Dünya Barış Ve Hoşgörü Şehrinden Mardin, Balikesir, Aydın, Ardahan’a Uzanan Kardeşlik Tohumları; Teşekkürler Fatma Başkan


İzmit Belediyesi ve 7.Boru İlkokulu öğrencileri “Kardeşim de Tatsın, Geleceğe Umutla Baksın” projesi kapsamında İstanbul, Mardin, Aydın, Balıkesir ve Ardahan’a İzmit’in meşhur lezzeti pişmaniye gönderdi.

İzmit Belediyesi Kültür – Sosyal İşler Müdürlüğü ile İzmit 7. Boru İlkokulu öğrencileri çok anlamlı bir projeye imza atarak, daha önce pişmaniye yemeyen çocukların yüzlerini pişmaniye ile güldürdü. Yurt çapında pek çok bölgede de devam eden “Kardeşimde Tatsın Geleceğe Umutla Baksın” projesi kapsamında İstanbul, Mardin, Aydın, Ardahan ve Balıkesir’deki ilkokul öğrencileri pişmaniyeyle tanıştı.

KARDEŞİMDE TATSIN GELECEĞE UMUTLA BAKSIN

İzmit Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü “Kardeşimde Tatsın Geleceğe Umutla Baksın” adlı proje kapsamında 7.Boru İlkokulu 2A Sınıf Annesi Yasemin Buran ile birlikte daha önce tatmadıkları lezzetleri tatmaları için İzmit’in meşhur lezzeti pişmaniyeyi farklı illerdeki öğrencilere gönderiyor. 7.Boru İlkokulu 2A Sınıf Annesi Yasemin Buran’ın vermiş olduğu bilgiler doğrultusunda belediye, Türkiye’nin farklı şehirlerine pişmaniye gönderimi sağlamaya başladı.

İLK DEFA PİŞMANİYE’Yİ TATTILAR

Proje kapsamında İstanbul Esenler Atatürk İlkokulu, Mardin Artuklu Gökçe İlkokulu, Aydın Sultanhisar Kabaca İlkokulu, Ardahan Hanak Atatürk İlkokulu ve Balıkesir Sındırgı Büyükdağdere İlkokulu öğrencileri “Kardeşim de Tatsın Geleceğe Umutla Baksın” adlı proje kapsamında hayatlarında ilk defa pişmaniyenin tadına vardı.

Pişmaniyeyi tadan öğrenciler bu çalışma için İzmit Belediyesi Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet’e teşekkür etti. İzmit Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü yetkilileri pişmaniyenin tanınırlığını artırmak adına çalışmalara devam edeceklerini belirtti.




Yorum yazın

Ankara’nın, yurtdışındaki Türk çocukları için planladığı eğitim projesi, Erdoğan’ın değil, biz gurbetçilerin isteğiydi…

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı’nın, 15 ülkede uygulamak istediği, ‘Anadolu Hafta Sonu Okulları Proje Destek Programı’, Batılılar tarafından sırf  ‘Erdoğan’ın projesi’ diye baltalanıyor.

Hollanda medyası konuyla ilgili olarak kıyameti koparıyor.
Konu, ülkenin yarı devlet teşekkülü olan NOS (Hollanda Yayın Vakfı) Televizyonu tarafından görüntülü ve web sayfası haberleri ile çarpıtılınca, ülkedeki tüm yayın organları, konuya aynı minval üzerinde tepkili haberler yayınladılar.

Ülkenin Sosyal Demokrat görüşlü gazetesi De Volkskrant, ‘Ankara’nın uzun eli‘ diyerek, Erdoğan’ın Türk gençlerine pençe ettığını, bu nedenle de Türk gençlerinin entegrasyonuna zarar verileceğini iddia etti.

Türk kökenlileri de konuşturan  De Volkskrant gazetesi, Türkiyeli İşçiler Birliği Başkanı Mustafa Ayrancı’yı da söz verdi. Mustafa Ayrancı, Erdoğan karşıtlılığına rağmen, Hollanda hükümetinin 2004 yılında, Türkler’in Türkçe eğitime desteğini kestiğini belirtirken, ‘Erdoğan da bu deliği kapatmak istiyor’ dedi.

Fetullah Gülen tayfasının yayın organlarından  De Kanttekening Genel Yayın Müdürü Mehmet Cerit’i de konuşturan gazete, projeye destek verecek olan hiçbir Türk’e söz vermedi.

Ülkenin en büyük gazetesi De Telegraaf ise, ‘Türkiye’nin planı mide bunaltıcı’ başlığı ile verdiği haberinde, Türk çocukları için çok yararlı olacak bu planı, ‘Entegrasyona engel olacak’ iddiasında bulunanları konuşturarak baltalamaya çalıştı.

Koalisyon hükümetinin en büyük ortağı VVD Partisi milletvekili bayan  Bente Becker’in, ‘Erdoğan, Türk pasaportlu Hollandalıları, kendi boyundurluğu altında tutmak istiyor’  sözlerine yer verdi. Bayan Becker aynı mülakatta, ‘Türk çocuklarına kendi dil ve kültürlerinde ders vermenin hiçbir sakıncası yok. Ama neden Ankara’dan yönetilen okullarla? Bu, entegrasyon için hiç yararlı olmaz’ dedi.

De Telegraaf. muhalefette olan İşçi Partisi milletvekili Gijs van Dijk’in şu sözlerine yer verdi:
‘Türk devleti, Hollandalı Türkler’i kaçıncı defadır hatalı bir şekilde etkilemeye çalışıyor. Şimdi de haftasonu okulları ile çocukları küçük yaştan itibaren Türk tarafına çekmek istiyor. Bu mide bunaltıcı bir plandır. Çocuklar Erdoğan’a karşı korunmalıdır.

Hükümet ortağı D66 Partisi milletvekili Jan Paternotte’nin De Telegraaf’ta yayınlanan sözleri şöyle:‘Planı uygulamak yasak değildir. Hollanda’nın da dış ülkelerde okulları var. Ama burada Erdoğan’ın, Avrupa’daki Türkler’i boyundurdluğu altına sokma isteği var. Bu nedenle hükümet bu işe el atmalıdır.’

Haberlerde konuşulanları bir kenara atalım ve Jan Paternotte’nin, ‘Hükümet bu işe el atmalıdır’ sözünü değerlendirelim.
Evet, burada asıl eleştirilmesi gereken Hollanda hükümetleridir.

2004 yılına kadar, Türk çocuklarının okullarda kendi dil ve kültürlerinde ders görmeleri mümkündü. Ne var ki, Hollanda hükümeti o zaman 70 milyon euro tasarruf etmek için bu eğitime son verdi. Kararı protesto eden bizlere de, ‘Parayı Türkiye versin’ diye aleni bir açıklama yapıldı.
Şimdi, tam 14 yıldır bu konuyu irdeleyen Türk Sivil Toplum Kuruluşları’nın sesine kulak veren Ankara’nın top ateşine tutulması Allah’tan reva mı?

En önemli açıklamalardan biri de Hollanda Sosyal Güvenlik bakanlığı’ndan geldi. Bakanlığın reaksiyonu şöyle: ‘Ülkeler, dışarıdaki vatandaşlarının eğitimi için teşvikte bulunabilirler. Pek çok ülke gibi, Hollanda’da bunu yapıyor. Bizim istemediğimiz, bu eğitimin entegrasyonu zedeleyecek olması ve demokrasiye zarar vermesidir. Bu konuda şüpheye düşersek derhal müdahale ederiz.’

Şimdi, geçmişte yaşananları bilmedikleri halde eyyam yapanlara bir çift sözmüz var:
Çocuklarımızın kendi anadillerinde eğitim görmeleri için 14 yıldır mücadele ettik. Başlangıçta ‘Türkiye ödesin’ denildi. Şimdi Türkiye ödemeyi kabul edince, sırf Erdoğan düşmanlığı nedeniyle buna ‘Mide bunaltıcı’ deniliyor.
Bir şey daha var: Hollanda’da Türkiye ve Türkler için konuşturulacak çok insan var

Sadece Mustafa Ayrancı ve Mehmet Cerit’lere sayfa açmak yakışık almıyor.

İşte bu nedenle şimdi ben de, ‘Eeeey Hollanda!’ diye haykırıyor ve sizleri sağlıklı siyaset ve objektif gazetecilik yapmaya çağrıyorum.

Sabancı Vakfı, Eğitim Alanındaki 5 Projeye 900 Bin TL Hibe Verecek

Sabancı Vakfı’nın çağrısı üzerine başvuru yaparak bu yıl Hibe Programları kapsamında destek almaya hak kazanan sivil toplum kuruluşları belli oldu. Kadın, genç ve engellilerin karşılaştıkları sorunlara yönelik çözüm üreten sivil toplum kuruluşlarının projelerini destekleyen Sabancı Vakfı, eğitim alanındaki 5 projeye toplam 900 bin TL hibe verecek.

Sabancı Vakfı’nın son 11 yılda hibe desteği verdiği proje sayısı 144’e, hibe tutarı 18 milyon TL’ye ulaştı. Türkiye’de Hibe Programlarını uygulayan ilk vakıf olarak sivil toplumun güçlenmesine katkıda bulunmaktan büyük mutluluk duyduklarını söyleyen Sabancı Vakfı Başkan Yardımcısı Zerrin Koyunsağan“Sabancı Vakfı olarak, toplumsal gelişmenin sağlanmasında sivil toplumun çok önemli bir role sahip olduğuna inanıyor; bu kapsamda alanlarında uzman sivil toplum kuruluşlarını destekliyoruz. 11 yıldır çözüm üreterek, başarılı işlere imza atan sivil toplum kuruluşlarına verdiğimiz desteklerin hem sivil toplumun dönüşümüne hem de toplumsal gelişmeye sağladığı katkıları görmekten gurur duyuyoruz. Bu yıl da kalıcı etki yaratma hedefiyle destek verdiğimiz eğitim projeleri sayesinde, kadın, genç ve engellilerin sorunlarına yönelik çözüm önerileri geliştirmeyi hedefliyoruz. Hibe Programlarımız ile sivil toplumun destekçisi olmanın ve toplumsal sorunlara birlikte çözüm geliştirmenin, paha biçilemez değerde olduğuna inanıyorum” dedi.

Hibe Desteği Verilen Projeler Eğitim Başlığı Altında Toplandı

Sabancı Vakfı’nın faaliyetlerinin odağında yer alan kadın, genç ve engellilerin karşı karşıya kaldıkları sorunların çözümünde eğitimin kilit role sahip olduğunu belirten Koyunsağan“Geçtiğimiz yıldan itibaren hibe projelerimizi ‘eğitim’ başlığı altında topladık. Hibe desteği vereceğimiz projeleri de ‘kaliteli eğitimin desteklenmesi’, ‘eğitime erişimin ve devamın sağlanması’ ve ‘hak temelli yaygın eğitim çalışmalarının desteklenmesi’ alanlarındaki projeler arasından belirledik. Bu başlıkların her birinin eğitim alanında büyük önem taşıdığına ve bu alanlarda yürüteceğimiz projelerin toplumsal gelişme için değerli adımlar atılmasını sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Sabancı Vakfı’nın Hibe Programlarına bu yıl 52 ilden toplam 217 başvuru geldi. Destek verilecek projeler, sivil toplum alanında deneyimli kişilerden oluşan bağımsız Değerlendirme Kurulu’nun önerisi üzerine Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti’nin yaptığı değerlendirmeyle belirlendi.

Hibe Desteği Almaya Hak Kazanan Sivil Toplum Kuruluşları ve Projeleri

1- Kadınların Adalete Erişiminin Güçlendirilmesi Projesi (Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı)

Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, “Kadınların Adalete Erişiminin Güçlendirilmesi” projesiyle; kadına yönelik şiddet konusunda avukatların bilgi, beceri ve farkındalıklarının artırılmasını; şiddet ve ayrımcılığa maruz kalan kadınların avukatlardan alacakları adli yardımın kalitesinin iyileştirilmesini hedefliyor. Bursa, Eskişehir, İstanbul ve Trabzon’da hayata geçirilecek proje kapsamında; kadının insan haklarına ilişkin uluslararası standartları ve ulusal mevzuatı içeren bir eğitim programı oluşturulması ve bu eğitimin pilot illerde görev yapan avukatlara verilmesi planlanıyor.

2- Çocuklar için Rengarenk Umutlar Projesi (Rengarenk Umutlar Derneği)

Rengarenk Umutlar Derneği, “Çocuklar için Rengarenk Umutlar” projesiyle Diyarbakır’da çocukların psikososyal gelişimlerini destekleyen faaliyetler yürütülmesini, bölgedeki sosyal ve kültürel faaliyet açığının giderilmesine katkı sunulmasını amaçlıyor. Proje kapsamında hazırlanacak “Yaşam Becerileri” isimli eğitim programı ile Diyarbakır’ın dört farklı mahallesinden 10-18 yaşlarında çocuklara ulaşılması; çocukların ilgi alanlarına yönelik fotoğraf, tiyatro, drama gibi kulüpler oluşturulması planlanıyor. Projede ayrıca, ailelere yönelik ergen gelişimi, toplumsal cinsiyet, zorbalık gibi konuları içeren 16 oturumluk bilgilendirme toplantıları da yer alıyor.

3- Çok Geç Olmadan – İstanbul Projesi (Nirengi Derneği)

Nirengi Derneği, “Çok Geç Olmadan – İstanbul” projesiyle çocuk ve gençlere yönelik ihmal ve istismar vakalarına çözüm getirilmesini amaçlıyor. Proje kapsamında istismar, akran zorbalığı, flört şiddeti ve toplumsal cinsiyet konularına dair bir eğitim modülü hazırlanarak, İstanbul’daki 30 ortaokul ve lisede eğitim verilmesi planlanıyor. Okullarda herhangi bir ihmal veya istismar vakasının tespit edilmesi durumunda izlenmek üzere “Okul Temelli Standart Operasyon Prosedürü (OTSOP)” geliştirilmesi; bu çalışmanın diğer okullara yaygınlaşması için, hazırlanan eğitim modüllerinin MEB Hizmetiçi Eğitim Planı’na dahil edilmesi ve MEB’in online hayat boyu öğrenme eğitimleri havuzuna eklenmesi hedefleniyor.

4- Katılımcı ve Barışçıl Sınıflar Projesi (Başka Bir Okul Mümkün Derneği)

Başka Bir Okul Mümkün Derneği, “Katılımcı ve Barışçıl Sınıflar” projesiyle öğretmenlerin, çocuk hakları ve çocukların bulundukları ortamlarda katılımcı olmalarını sağlamaları konularında bilgilerinin artırılmasını, böylece çocukların hak ve sorumluluklarının bilincinde, toplumsal barışa katkı sağlayan aktif yurttaşlar olarak yetişmelerine katkı sunmayı amaçlıyor. Proje kapsamında öğretmenler için katılımcı ve barışçıl öğrenme ortamı konusunda eğitim içerikleri geliştirilmesi, öğretmenlere çocuk hakları, şiddetsiz iletişim, çatışma çözümü, demokratik okul gibi konularda eğitim verilmesi planlanıyor.

5- Sınıfımda Yanımda Ol, Başarmama Destek Ol Projesi (Otizmli Bireyleri Destekleme Vakfı)

Otizmli Bireyleri Destekleme Vakfı, “Sınıfımda Yanımda Ol, Başarmama Destek Ol” projesiyle yaygın gelişimsel bozukluk veya otizm tanısı almış çocukların eğitimlerine destek olmaları için üniversite öğrencilerinin “gölge öğretmen” olarak yetiştirilmesini amaçlıyor. Proje kapsamında Anadolu Üniversitesi’nden gelen danışmanlar tarafından hazırlanan eğitimlerin Balıkesir Üniversitesi Meslek Yüksekokulu’nda okuyan öğrencilere verilmesi ve bu öğrencilerin projenin uygulanacağı anaokulları ile eşleştirilmesi planlanıyor. Öğrencilerin eşleştikleri okullarda staj uygulamalarına başlayarak, bu okullarda görev yapan öğretmenlere modeli uygulamalı olarak aktarmaları hedefleniyor.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

DOWN SENDROMLU KARDEŞİ İÇİN 80 GÜNDE 25 ÜLKE GEZECEK

dwAdem Çolak, Down sendromlu kardeşi Erdem Çolak için  Pazarkule sınır  kapısından motosikletiyle çıkıp, Norveç’in ve dünyanın en kuzey noktası Nordkapp’a kadar gidecek. Macera dolu bu yolculuğu Down sendromlu kardeşi Erdem’e adayan, Adem Çolak’ın amacı farkındalık sağlamak. “Dünyanın her yerinde, tek bir kromozom dışında farkları olmayan bireyleri tanıyıp, onlardan bahsetmek istiyorum” diyen Çolak’ın en büyük destekçisi Down Sendromu Derneği. Bu yolculuk sırasında 25 ülkeyi, 80 günde motosikletiyle gezecek olan Adem Çolak bu ülkelerde dernekleri ziyaret edip, Down sendromlu kişilerle tanışacak, onların sorunlarını kayıt altına alıp, sosyal medya hesaplarında paylaşacak.

DOWN_LOGO“Down To Earth Road” isimli proje kapsamında gideceği ülkelerdeki Down sendromu dernekleri ile bir araya gelecek olan Çolak, Down sendromlu kişilerle tanışıp sohbet edecek, hayatları, gelecek beklentileri ve yaşadıkları toplum içinde devletten beklentileri hakkında bilgi toplayacak. Bu görüşmeleri fotoğraf ve video ile kayıt altına alacak olan Adem Çolak, Down Sendromu Derneği ile birlikte bu mesajların muhataplarına ulaşmasına aracılık edecek.

Şu anda farklı ülkelerden 16 dernek ile irtibat halinde olan Çolak, Yunanistan, Arnavutluk, Makedonya, Kosova, Karadağ, Bosna Hersek, Hırvatistan, Slovenya, İtalya, Avusturya, İsviçre, Almanya, Danimarka, İsveç, Norveç, Finlandiya, Estonya, Letonya, Litvanya, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan olmak üzere 25 ülkeyi ziyaret edecek.

Küçük bir Akdeniz kasabasında doğan 31 yaşındaki Adem Çolak ile Down sendromlu kardeşi Erdem arasında dokuz yaş fark var. 22 yaşındaki Erdem’in yaşadığı sorunları ve sıkıntıları çocukluk döneminden itibaren gözlemleyen Adem Çolak, ilk fırsatta bu konuda bir şeyler yapması gerektiğini düşünerek Down Sendromu Derneği’nin kapısını çaldı. Derneğe sunduğu proje kabul edilince, 80 günlük turun ilk adımları da atıldı.

Adem Çolak, yola çıkış amacını şöyle anlatıyor, “İmkanları olmayan veya kısıtlı olan ailelerde Down sendromlu bireylerin olması, farkındalık anlamında, bilinçli davranabilme anlamında insanları olumsuz etkiliyor; en basitinden yapılmak istenen sağlık giderleri veya şahsi ihtiyaçlar noktasında bile zorluk yaşanabiliyor. Biz de buna benzer maddi zorluklar yaşadık. Onun dışında sokaktaki arkadaş çevresinin bilinçsiz hoş olmayan davranışları Erdem’i olumsuz etkiledi. Ama rehabilitasyon merkezinde eğitime başlaması ona çok iyi geldi, çok sevdiği ve onun çok seven bir arkadaş çevresi oldu. Çevredeki insanlar da onu daha iyi anlamaya başladıktan sonra işler daha iyiye gitti. Temelde amacımız için farkındalık oluşturmak diyoruz ama, kendimiz neyin ne kadar farkındayız, biraz da bunu görmek istiyorum, kendi adıma, bu yola çıkarken “henüz tanımadığım ben” i tanımayla birlikte, dünyanın her yerinde, tek bir kromozom dışında farkları olmayan bireyleri tanıyıp, onlardan bahsetmek istiyorum. Bunu ülke içinde de farklı şekilde devam ettirmeyi düşünüyorum. Ve şu an hayatta olmayan annem ve babam için bir şeyler yapmış olmak istiyorum.”

Proje boyunca Adem Çolak’ın tüm seyahati, Facebook’da DownToEarthRoad ve demiratliyoruk; Twitter’da DownToEarthRoad, instagramda ise downtoearthroad ve demiratliyoruk sayfalarından yayınlanacak. dw1

Down Sendromu Derneği Dernek sözcüsü Fulya Ekmen ise Adem Çolak’ın projesine neden destek olduklarını şöyle özetliyor, “Biz Adem bey ile 2014 yılında kardeşi ile ilgili attığı bir mail ile tanıştık. Bir sonraki maili 2017 yılında farklı bir konuda geldi kendisinden. Bu sefer sadece kardeşi için değil tüm Down sendromlu kişiler için bir soru sordu bize. Projesini anlattı ve logolarımızı kullanıp kullanamayacağını sordu. Kendisiyle tanışmaya karar verdik. Ağustos ayında Adem bey, Salon Reklam, Doret İletişim Danışmanlığı ve biz bir araya geldik. Gerçekten iyi şeyler yapmak isteyen insanlar bir araya gelince olan şey oldu tabii ki. Bir anda enerji yükseldi, hayaller ve hedefler arttı. Zorlu bir motosiklet rotasından zorlu bir dünya rotasına geldik. Down To Earth Road dedik bu rotaya. Bu rota her bir etabı kendi içinde tamamlanan ama aslında hiç tamamlanmayacak bir yol. Adem beyin ya da rotadaki ismi ile Demiratlı Yörük’ün başlattığı Down Sendromu Derneği’nin büyüterek uluslararası düzeyde bir harekete çevirmek istediği bir yola dönüştü Down To Earth Road.”

 

 

Haber Yayın Dairesi: Yusuf Ünel

Proje yarışmasında son başvuru 13 Mart

 

SASKİ ve Sakarya Üniversitesi’nin ortaklaşa düzenlediği ‘Su ve Teknoloji Proje Yarışması’na başvuru süresi uzatıldı. Yarışmaya 13 Mart Pazartesi gününe kadar başvuru yapılabilecek.su yarışma sakarya

 

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi ve Sakarya Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen ‘Su ve Teknoloji Proje Yarışması’na başvurular uzatıldı. Öğrenciler 13 Mart Pazartesi gününe kadar başvurularını yapabilecekler. Konuyla ilgili olarak SASKİ Genel Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Geleceğin bilim insanlarını keşfetmek, öğrencilere buluş ve araştırma heyecanı katmak ve şehrin geleceğine katkıda bulunacak eserler ortaya çıkarmak amacıyla düzenlediğimiz yarışmaya başvurular, 13 Mart Pazartesi gününe kadar alınmaya devam edilecek. SAÜ Mühendislik Fakültesi 3. ve 4. sınıf öğrencilerine yönelik yarışma, içmesuyu üretimi, içmesuyu ve atıksuların iletimi, içmesuyu dağıtımı, atıksuların çevre ile uyumu, su makinaları tasarımı, çevre yönetimi, Sapanca Gölü, enerji verimliliği ve abone hizmetleri gibi konuları kapsıyor. Öğrencilerin en fazla 3 kişilik gruplar halinde katılabileceği yarışma için başvuru formunu www.sakarya-saski.gov.tr web sitesindeki “Su ve Teknoloji Proje Yarışması” sekmesinden doldurmaları gerekmektedir” denildi.

 

‘Su ve Teknoloji Proje Yarışması’nda ödüller ise şu şekilde;

 

  1. Olan Projeye: 5000 TL
  2. Olan Projeye: 3000 TL
  3. Olan Projeye: 2000 TL

 

Ayrıca 1 projeye de mansiyon ödülü olarak 1000 TL verilecektir.

İYİLİĞİN BAŞKENTİ ANKARA’DAN İÇİNİZİ ISITACAK BİR HABER…

İMAM HATİPLER İYİLİKTE YARIŞIYOR…

          

 

Deniz Feneri Derneği, Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü ile imzalanan protokol çerçevesinde hayata geçirdiği projeyle, İmam Hatipleri iyilikte yarışmaya davet ediyor.

“Anadolu İmam Hatip Liseleri Uygulamalı İyilik Proje Yarışması”, Türkiye’nin tüm ilçelerindeki Anadolu İmam Hatip liselerinde uygulamaya konulacak.

iyilikHaydi Gençler İyiliğe!

“İyilik Düşün İyilik Yap!” sloganıyla öğrencileri iyilik düşünmeye davet eden ve “Haydi Gençler İyiliğe!” sloganıyla da öğrencileri iyilik için harekete geçmeye çağıran Deniz Feneri, proje kapsamında Türkiye’deki bütün Anadolu İmam Hatip liselerine projenin tanıtım afiş ve broşürleri ile daha önceden uygulanmış projelerin derlendiği örnek proje kitapçığı gönderdi.

Projenin amacı

İmam Hatip lisesi öğrencilerine iyilik, yardımlaşma, dayanışma, paylaşma ve “iyilikte yarışma” kavramlarının tanıtılması ve sevdirilmesi.

Projenin özeti

Deniz Feneri Derneği ve ÖNDER-İmam Hatipliler Derneği tarafından MEB Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı tüm Anadolu İmam Hatip Liselerinde gerçekleştirilecek iyilik projelerinin değerlendirilmesi, ödüllendirilmesi ve bu projelerle yarışan okulların “İyilik Okulu” unvanı ile ödüllendirilmesi

Projenin hedefleri

Projelere katılan öğrencilerin hem eğitim-öğretim dönemleri boyunca, hem de hayatlarının daha sonraki dönemlerinde çevresine, ülkesine ve yaşadığı dünyaya daha duyarlı, toplumsal ve sosyal sorumluluk bilincine sahip gençler olarak yetişmelerine katkı vermek.

Kimler, nasıl katılabilecek?

Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne bağlı il merkezi ve tüm ilçelerdeki Anadolu İmam Hatip liseleri üç (3)er kişilik proje ekipleri oluşturarak, yarışmaya katılabilecekler.

Son başvuru tarihi

31 Mart 2017 Cuma günü saat:17:00’e kadar

Sonuçlar ne zaman açıklanacak?

Sonuçlar 01 Mayıs Pazartesi 2017 tarihinde açıklanacak ve dereceye girenler; dogm.meb.gov.tr,  www.denizfeneri.org.tr, www.onder.org.tr, www.iyilikokulu.com ve www.genciyilik.com adresinde ilan edilecektir.

Yarışmayla ilgili şartname, broşür, afiş gibi her türlü materyale ise, www.iyilikokulu.com adresinden ulaşmak mümkün olacak.

Bu projeyle Türkiye’deki binlerce imam hatip lisesinde konusu “İyilik” olan yüzlerce projenin uygulanması bekleniyor.

ÖDÜLLER

  • Birincilik Ödülü              7.500 TL
  • İkincilik Ödülü                6.000 TL
  • Üçüncülük Ödülü           4.500 TL
  • Teşvik Ödülü(4.Proje)    Yardımcı kaynak kitap ve kültür kitap seti
  • Teşvik Ödülü(5.Proje)    Yardımcı kaynak kitap ve kültür kitap seti
  • Proje Danışmanı(birinci) 2.500 TL değerinde Laptop bilgisayar
  • Proje danışmanı(ikinci)   2.000 TL değerinde Notebook
  • Proje danışmanı(üçüncü)1.500 TL değerinde Tablet PC

Bilgi İçin:  

Hamit Mor

Ankara Şube Medya İlişkileri Sorumlusu

hamit.mor@denizfeneri.org.tr – 0543-474-56-67 – 0312 527 30 00

07.02.2017

 

Haber Yayın: Yusuf Ünel

 

Genç Bilim İnsanları Eserlerini Sergiledi

57Mayıs ayında yapılacak Bursa Bilim Şenliği Proje Yarışması için orta öğretim öğrencilerince hazırlanan 150 proje, Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi’nde (AKKM) sergilendi.

Sergi nedeniyle Merinos AKKM Fuaye Alanı’nda açılış töreni düzenlendi. Törene; Büyükşehir Belediye Başkanvekili Abdülkadir Karlık, İl Milli Eğitim Müdür Vekili Necdet Sezer, Bilim ve Teknoloji Merkezi Genel Koordinatörü Rıfat Bakan, yetkililer ve öğrenciler katıldı.

Tasarım ve inovasyon temalı
Büyükşehir Belediye Başkanvekili Abdülkadir Karlık, Bursa Bilim Şenliği Proje Yarışması’na Türkiye çapında 1000’in üzerinde başvuru yapıldığını söyledi. Ön elemeyi geçen 150 projenin 2-3 Nisan tarihleri arasında Merinos AKKM’de izlenime sunulacağını belirten Başkanvekili Karlık, “Değerli jüri üyeleri projeleri değerlendirecek ve kategorilerine göre finalist 50 proje ortaya çıkartılacak. Finalistler, 8-9-10 Mayıs’ta Merinos Park’ta tasarım ve inovasyon temasıyla gerçekleşecek Bursa Bilim Şenliği’nde bilim severlere eserlerini gösterecek” dedi. Yarışmanın hayırlı olması dileğinde bulunan Başkanvekili Karlık, orta öğretim öğrencilerine girdikleri bilim serüveninde başarılar diledi.

50 proje finale kalacak
İl Milli Eğitim Müdür Vekili Necdet Sezer ise, ortaokullardan 40, liselerden 50 ve meslek liselerinden 60 olmak üzere toplam 150 projenin sergiye çıkarıldığını ifade etti. 150 eserin mayıs ayında değerlendirme kurulu tarafından elemeye tabi tutulacağını ve ortaokullardan 15, liselerden 15 ve meslek liselerinden 20 olmak üzere toplam 50 eserin finale kalacağını vurgulayan Sezer, “Finale kalan eserler, Bursa Bilim Şenliği 2015 Final Sergisi’nde bilim severlerin beğenisine sunulacak” diye konuştu.
Konuşmalarından ardından protokol üyeleri, sergileri gezerek öğrencilerden ar-ge ürünleri hakkında bilgiler aldı. Sergi açılışında sahne alan Zeki Müren Güzel Sanatlar Lisesi öğrencileri, çeşitli kategorilerde müzik örnekleri sundu. Büyükşehir Belediye Bandosu, çaldığı marşlarla katılımcılara neşeli dakikalar yaşattı.
Bursa Bilim Şenliği Proje Yarışması, Bursa Bilim Şenliği kapsamında bu yıl ilk kez organize ediliyor. Büyükşehir Belediyesi ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği, Bursa-Eskişehir-Bilecik Kalkınma Ajansı’nın (BEBKA) desteklediği yarışma, Bursa Bilim ve Teknoloji Merkezi ekipleri tarafından yürütülüyor.

Edirne Belediyesi Projeleri Ses Getiriyor

kadın 

Edirne Belediye Başkanlığı’nın hem ülke hem dünya çapındaki sosyal projelere destek vermesi büyük ses getiriyor.

Edirne Belediyesi öncülüğünde başlatılan sosyal projelerin yanı sıra destek verdiği sosyal projelerle de adından sıkça söz ettiren Edirne Belediye Başkanlığı, vatandaşlardan olumlu tepkiler alıyor.

Edirne Belediye Başkanı Recep göreve başladığı daha ilk günden, Edirne Belediyesi olarak özellikle, engellilere ve kadınlara yönelik geliştirilen sosyal projelerin, Edirne içinde bir kazanım olacağının altını çiziyordu.

Edirne Belediye Başkanı Recep Gürkan, göreve başlamasından kısa bir süre sonra, tüm kadın örgütleri ile ortak bir projede buluşmuş ve toplumsal cinsiyet eşitliği, toplumda kadının güçlenmesi hakkında farkındalığı artırmak ve ön plana çıkarmak amacıyla, en başından beri takipçisi olduğu projeye Edirne Belediye Başkanlığı olarak dahil olunmuştu.  Sabancı Vakfı, İçişleri Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kadının Güçlenmesi Birimi (UN Women), Sabancı Üniversitesi ve Türkiye Belediyeler Birliği’nin işbirliğiyle 2015 yılı sonuna kadar yürütülecek olan proje kapsamında, Türkiye’de 11 pilot ilden biri olan Edirne’de yerel yönetimler basamağına dâhil olan Edirne Belediyesi, kadın örgütlerin taleplerini yüz yüze görüşmeler yaparak taleplerini dinleyerek, önerilerini 5 yıllık stratejik planlarına dahil etmesi ile Türkiye’de bir ilki gerçekleştirmişti.

Edirne Belediye Başkanlığı 5 yıllık stratejik planlarına dâhil ettiği planlar dâhilinde gerçekleştirdiği projeler kapsamında, kadın örgütleri tarafından yakından takip ediliyor.

Edirne Belediyesi’nin kadınlara yönelik projelerini yakından takip eden Sabancı Vakfı, Edirne Belediyesinin projelerini sosyal medyada takipçileri ile paylaşıyor.

Edirne Belediyesi doğru projelerle belirlediği hedeflere emin adımlarla yürümeye devam ediyor.

Eşkinat: “Süleymanpaşa’nın Adı Daha Çok Duyulacak”

eşkinat2Onlarca film ve dizi de rol alan ünlü sinema sanatçısı Meral Orhonsay, Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat’ı makamında ziyaret etti.

Süleymanpaşa Belediyesi’nin kültürel ve sanatsal çalışmalarının ses getirdiğini belirten Orhonsay Başkan Eşkinat’ı başarılı çalışmalarından dolayı kutladı.

Ünlü sinema sanatçısının nazik ziyareti ve övgüsüne teşekkür eden Eşkinat; “Süleymanpaşa’yı kültür ve sanat alanında ülkenin önemli yerleşim yerleriyle yarışır hale getirmek üzere göreve soyunduk. Elimizden gelenin fazlasını bu kente katmaya çalışıyoruz. Sadece kültür sanat değil birçok alanda farkındalık yaratacak projelerimizi hayata döktükçe Süleymanpaşa ilçesinin adı daha çok duyulacak” dedi.eşkinat