Etiket arşivi: Parlamentosu

Danimarka parlamentosu uydurma Ermeni soykırımını tanımamak karar verdi

danimarkaDanimarka parlamentosu (Folketinq) uydurma Ermeni soykırımını tanımamak konusunda karar verdi.
Danimarka’nın “Vatan” toplumun bilgisine göre, 26 Ocak Folketinqdə yapılan oylamada Osmanlı İmparatorluğu’nda 1915-1923-cü yıllardaki olaylara fiyat verilmesi konusunda yasa tasarısı 89 oyla reddedildi.
Rauf Aliyev
AzerTAC-ın özel muhabiri

Stokholm

Prof.Arslan: Soykırım tasarısı dostlarımızın gerçek yüzünü gösterdi

sivas cumhuriyet hocası aslanSivas Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Nagehan Talat Arslan, Almanya Parlamentosu’nda kabul edilen sözde Ermeni soykırımı tasarısının kabul edilmesini değerlendirerek, “Tasarı dostlarımızın gerçek yüzünü bir kez daha gösterdi’’ dedi.

Türk siyasi hayatında özellikle son yüzyılda Almanya’nın diğer ülkelere göre farklı bir yeri olduğunu hatırlatan Prof.Dr. Nagehan Talat Arslan, I. Cihan harbinde ittifak halinde olmamızın da psikolojik etkisiyle Türk Milleti’nin Almanlara ve Almanya’ya bakışının Fransa, İngiltere, İtalya gibi diğer Avrupa ülkelerinden farklı olduğuna dikkat çekti.

1950’lerden sonra Almanya’nın ikinci dünya savaşı yaralarını sarmasında ve imarında Türkiye’nin ve Türkiye’den Almanya’ya çalışmaya gidenlerin etkisinin çok büyük olduğunu belirten Prof.Dr. Arslan, “Almanya hem geçmişi hem de günümüzdeki rolü ile Avrupa’nın özellikle de Avrupa birliğinin lokomotif ülkesi konumundadır. Fransa ile birlikte AB içinde aslı unsurdur. Ortak çıkarlar olduğunda dost olduğumuzu her zaman hatırlayan batı bin yıldan daha fazla tarihi ve siyasi mirasıyla ceddimiz Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti’yle dostluk kavramının tersine davranışlara girmekten çekinmemektedir. Türkiye aleyhine uluslararası bir konu olduğunda maalesef aynı cephede, aynı safta, aynı ittifak içinde bulunduğumuz taraflar hiç çekinmeden dostluklarına uymayan davranış içine girebilmektedirler. Stratejik ortak, stratejik müttefik kavramlarının uluslararası arenada anlamsızlaştığına bir kez daha şahit olduk’’ dedi.

 

                                                                 YENİ POZİSYON ALINMALI 

Uluslararası arenada aslı unsurun menfaat olduğunu, dostluk ve hamasi yaklaşımların geçer akçe olmadığını hatırlatan Arslan, çıkarların belirlediği bir alanda haklı haksız, doğru yanlış gibi değer yüklü yaklaşımların bir anlam taşımadığını ifade etti. Bu nedenle her konuda ve her olayda a, b, c gibi planlar yapılıp durumsallık yaklaşımı içinde hareket edilmesi gerektiğini belirterek, “Özellikle Ermeni tasarısı konusunda Almanya’nın bu tavrı Türk-Alman ilişkilerine yeni bir pozisyon almamızı zorunlu kılacaktır. 1915 olayları konusunda özellikle dünya kamuoyunda Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze çok etkin bir çaba gösterdiğimiz söylenemez. Şu an dünyada Uruguay’dan Belçika’ya, Kanada’dan Amerika’ya, Vatikan’dan Lübnan’a, Rusya Federasyonu’ndan Arjantin’e, Yunanistan’dan İsveç’e, İtalya’dan İsviçre’ye, Hollanda’dan Venezuella’ya, Litvanya’dan Şili’ye, Polonya’dan Bolivya’ya, Avusturya’dan Brezilya’ya, Suriye’den Almanya’ya 25 ülke soykırım tasarısına imza atmış bulunmaktadır. İşin ilginç yanı bütün dünya kamuoyu önünde ve pervasız bir şekilde bu kararlar alınmaktadır’’ İfadelerini kullandı.

                                             ERMENİSTAN ÜZERİNDEN KÜRESEL BASKI

Bir zamanlar millet-i sadıka olarak tanımlanan Ermeni halkı ile ne Osmanlı’nın ne de Türkiye Cumhuriyeti’nin bir sorunu olmadığına dikkat çeken Arslan, sayısı yüzbinleri bulan Ermeni kökenli Türk vatandaşlarının bulunduğunu, 1915 olaylarının bir yönüyle Ermenilerin meselesi olmaktan öteye geçirilip, Türkiye üzerinde etkili olmak isteyen ülkelerin bir oyuncağı haline dönüştürüldüğünü iddia etti. Dünya ölçeğinde hemen hemen hiçbir etkinliği bulunmayan Ermenistan’ın 25 ülkede bu tasarıları kabul ettirmesinin imkansız olduğuna vurgu yapan Prof.Dr. Arslan, “Türkiye Ermenilerin uluslararası arenada kullanılmasını engellemelidir. Bir zamanlar Yunanistan üzerinden yapılan bu küresel baskılar günümüzde yeniden ısıtılıp Ermenistan üzerinden yapılmaktadır. Bu ülkelerin gerçek yüzlerinin bu olduğu bizler için yeni bir durum değildir. Tarihte tekerrür eden yüzlerce olay bize batının ikiyüzlülüğünü göstermiştir. Bu durumda bizlere düşen ise büyük devlet haşmetine yakışır şekilde ‘Yolunuz açık olsun’ demektir’’ görüşlerine yer verdi.

Avrupa Parlamentosu, Rus Propagandasıyla Mücadeleyi Destekliyor

120Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komitesi Rus propaganda ile mücadeleye bütçe ayrılmasıyla ilgili kararı destekledi.

“Saldırgan Rus propagandası” ile mücadele etmek için “yumuşak güç” kullanılmasını öngören söz konusu karar için 53 milletvekili “evet” oyunu kullanırken 10 milletvekili kararı desteklemedi.

 

Kararda, Avrupa Birliği ülkelerinin Rusya ile iki taraflı temaslardan kaçınması, bunun yerine Rusya’nın Ukrayna’ya karşı “yayılmacı politikası” ile koordine edilmiş şekilde mücadele edilmesi için ortak çabaları etkinleştirmesi gerektiği belirtildi.

 

Avrupalı milletvekilleri, Kırım’ın yasaya aykırı şekilde ilhak ederek Rusya’nın Avrupa Birliği ile ilişkilerini ciddi şekilde zedelediği ve Brüksel’ün stratejik partneri olarak nitelendirilmesi mümkün olmadığı fikrini paylaştı.

 

Brüksel, Mart ayında Rusya’nın batı karşıtı propagandası ile mücadele etmek için strateji hazırlanması ile ilgilenecek uzmanları aradığını açıkladı. Ayrıca Avrupa Birliği, Rusça yayın yapan basın organlarının kurulması olanağını da inceleceğini kaydetmişti.

AB’de En Karanlık Dönem

ABAvrupa Birliği‘nde aday ülkeTürkiye’ye karşı karar üstüne karar alındığına dikkat çekilirken“Türkiye AB ile ilişkiler alanında en başarısız dönemini yaşıyor” gibi eleştiriler yapılıyor.

Geçtiğimiz birkaç ay içinde AB liderler zirvesi ve Avrupa Parlamentosu (AP) tarafından alınan Türkiye karşıtı kararlara işaret eden ABHaber “Buzdolabından alınıp derin dondurucuya konulan ve 50 yılı aşan Türkiye-AB ilişkiler alanında en karanlık günler yaşanıyor. Türkiye-AB ilişkilerinde ipin ucun tamamen kaçmış durumda” diyor. Haberde böyle devam ediliyor:

“ABHaber’in 25 yıllık AB koridorları deneyiminde böyle bir gelişme bugüne kadar yaşanmadı. Avrupa Halk Partisi’nin son aldığı Ermeni Soykırımı kararı ise gelinen noktayı anlatması açısından verilecek çok iyi bir örnek. Avrupa Parlamentosu Türkiye raporu ise yolda Nisan ayında AP’de kabul edilmesi planlanan rapor ile ilgili AP’de tartışmalar bitmek bilmiyor.”

Bu arada, haberde son birkaç ayda AB’de alınan Türkiye karşıtı kararları şöyle sıralanıyor:

-AB liderler zirvesi (23-24 Ekim-2014) sonuç bildirisindeki Kıbrıs paragrafı,

-Avrupa Parlamentosu’nun Türkiye’ye çok ağır eleştirilerin yöneltildiği Kıbrıs oturumunu (12 Kasım 2014),

– Avrupa Parlamentosu medya karar tasarısı,

-Avrupa Parlamentosu’nun Kıbrıs’ta kayıp şahıslar konusunda  kabul ettiği Türkiye karşıtı sert karar,

– Avrupa Halk Partisi, “Türkiye Ermeni soykırımını tanımalı” kararı.

Odatv.com