Etiket arşivi: Naim

Filistin’de görmeniz gereken 9 yer

 

Çoğu insan için Filistin toprakları bir tatil planına dahil edilecek yerler değildir. Fakat bu kalılpların dışına çıkmak gerekir. Bu hassas bölgede, dünyanın belki de çoğu yerinden daha fazla; pek çok tarihi, dini ve kültürel miras yer alıyor. Tüm bu eserlerin küçük bir alanda olması, kısacık bir yolculukta büyük bir bölümünün tamamen ziyaret edilmesini mümkün kılıyor.

Filistin’e giden turistlerin büyük çoğunluğu Noel zamanı gidiyor ve Beytüllahim geceyarısı ayininde binlerce ziyaretçi ile dolup taşıyor. Din turizmi için Noel ve Paskalya önemli tarihler fakat yılın diğer zamanlarında fiyatlar daha düşük ve kalacak yer bulmak da daha kolay.

Geçtiğimiz yıllarda yeni oteller, konukevleri, hosteller ve evlere alma uygulamaları Batı Şeria’da yaygınlaşmaya başladı.

İzdihar Filistin Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Naim Abu Riash, Filistin’e giderseniz eğer görmeniz gereken yerler hakkında şu bilgileri veriyor:

SEBASTIA

Etkileyici Hellenic gözetleme kuleleri, harap Samiriye sarayları ve yıkılmış Bizans kiliseleri ile oldukça iyi bilinen, kısa gezilerin yapıldığı bir yer. Filistin’in Sebastia köyündeki yeni bir toplum turizm projesi bu bölgede kalmayı bir keyif haline getiriyor. Küçük, zarif taze ekmek, zeytinyağı, otlar ve etraftaki bahçelerden getirilmiş meyvelerin yer aldığı nefis kahvaltıyı, kilometrelerce uzanan zeytinliklere bakan terasta muhteşem brir manzara ya da Bizans – Memluk döneminden kalma yenilenmiş odalarda servis ediliyor. Bölge halkından gençler, Osmanlı tren istasyonu ya da eski makamat –İslami mabedler-de enformasyon merkezi tarafından eğitilerek görevlendiriliyorlar. Enformasyon merkezi ve konukevi, köyün ana meydanının hemen yanında yer alıyorlar.

EL AKSA CAMİİ

Büyük altından Kubbetüssahra belki de Kudüs’ün uluslararası bilinen simgesi olabilir, fakat İslam’ın üçünüc en kutsal bölgesi. “El Aksa Camii”ne girmek biraz girişimcilik gerektirebilir. Müslüman olmayanların girişi, Ağlama Duvarı Meydanı’ndaki güvenlik kapılarının gerisinde kalır. Sabahın erken saatlerinde oraya gidin ve sırada beklemeye hazır olun, çünkü beklemenin her saniyesine değer. Kubbetüssahra’nın altın-mavi kubbesi) ve El-Aksa Camii’nin ağırbaşlı ihtişamının yanında, tapınak kompleksi daha küçük fakat aynı derecede güzel yapılara ev sahipliği yapar. Memluk döneminden kalma Kayıtbay’ın sebili (çeşme) Mısır dışında rastlanan nadir taş işçiliği örnekleri ile görmeye değer bir yapıdır.

DEYR GASSANEH

Mourid Barghouti’n I Saw Ramallah’ını okuyanlar, Deir Ghassaneh’i hatırlayacaktır. Ramallah’ın kuzeyinde yer alan büyüdüğü küçük köy, eski taş evleri, dar sokakları ve avlularıyla otobiyografik romanda nefis bir şekilde tasvir ediliyor. Osmanlı Filistininin bir kısmını yöneten ailelerden birinin üssü olan, çoğu 18. Yüzyılda yapılmış evlerin çoğunda kuşatma zamanınd kullanılmak üzere sarnıç, zeytinyağı ve tahıl depoları bulunmaktadır. Şimdi, yerel kadın birliği köyün içine bir yol olşturmuş, köye dair eşya ve eserlerin olduğu küçük bir müze işletmekte ve yerel yiyecekelrin olduğu muhteşşem ziyafetler vermekte. Öğleden sonraları da otantik Filistin mutfağı dersleri vermektedirler.

JENIN (ESKİ ŞEHİR)

Sabah 4.30’da uyanmak nadiren bir artı getirir. Serin berrak şafak vakti işitilen büyülü ezanın ibadete çağıran sesi Jenin tepelerinde dolaşır.

YÜRÜŞ VE BİSİKLET ROTALARI

Organize yürüyüş ve bisiklet turları, Filistin kırsalını görmek ve uluslararası ziyaretçilere yeni yeni açılmakta olan El-Fara’a ve Akraba gibi küçük kasaba ve köylerde yerel ailelerle tanışmak için giderek daha kolay düzenlenmektedir.

Bike Palestine’in güzergahları kuzey Batı Şeria’nın yemyeşil tepelerini, güneydeki ürkütücü Yahuda Çölü’nü ve Eriha ve Beytüllahim gibi tarihi şehirleri kapsamaktadır. Hz. İbrahim ve Hz. İsa’nın dolaştığı yerlerden esinlenerek oluşturulan İbrahim Yolu (Abraham Path ) ve Doğuş Patikası (Nativity Trail) rotaları, kuzey ve orta Batı Şeria’da, tüm inançlı ya da inancı olmayan yürüyüşçülere açık yürüyüş parkurlarıdır.

HAMAM AL ŞİFA (NABLUS)

Tüm bu yürüyüşler ve bisiklet sürmelerden sonra ciddi bir rahatlama gerekeceği muhakkak. Nablus, yerli yapım zeytinyağı sabunları ve maajları ile geleneksel sıcak buhar soğuk suyun olduğu iki Osmanlı hamamına ev sahipliği yapmaktadır. 17. Yüzyıldan kalma Hamam Al Şifa en tanınmış hamamdır. Bazı yerel gönüllü organizasyonlar ve oteller, Türk hamamı deneyiminin yanı sıra, banyonun lüks, yastık kaplı dış odasında çay, tatlılar ve nargile içeren organize geziler düzenlemektedir. Al Şifa, PalFest literature festival sırasında Arapça müzik konserlerine hatta kitap okuma seanslarına da ev sahipliği yapmaktadır.

HİŞAM SARAYI (ERİHA)

Kadim mahmur çöl şehri Eriha’nın havası, geri kalan Batı Şeria’dan tamamen farklıdır. Yaz aylarında gelen ziyaretçiler, şehir sakinlerinin sıcaktan korunmak için gece döndüklerini görecektir. Geniş ve düz yollar geceleri sessiz bisikletçilerle doludur. Ein As-Sultan Caddesi boyunca yer alan ve kışın iç mekan masalarına çekilen bahçe restoranlarında begonvil ve yaseminlerin altında geç saatte ağır ağır barbeküler yapılır. Kasr Hisham – Hisham Sarayı – Eriha’nın en görkemli mekanlarından biridir. Bir deprem tarafından yılkılmadan öncekü görkemini, karaöşık oyma taş işçiliğinden anlamak mümkündür ve ünlü Hayat Ağacı mozaiğinde 8. Yüzyıl Emevi ustalarının yeteneği tüm güzelliğiyle kendini göstermektedir.

HEBRON PAZARI

Eski Hebron çarşısının ana girişinin hemen içinde, güzel bir şekilde işlenmiş malzemelerle dolu, Batı Şeria’nın tek kefiye fabrikasından kareli eşarpların satıldığı ve kadınların işlettiği küçük, dar bir dükkan bulunur.

Dükkanın karşısındaki banklarda, bir falafel sandviçiyle (yağlı, tuzlu, lezzetli Hebron tarzında kızarmış patates ve patlıcanla yapılan) oturabilir ve çay içebilirsiniz.

AKKA

Haçlı krallığının başkenti ve Napolyon’un Ortadoğudaki emellerinin tahkimatı olan Akdenizdeki küçük liman kenti Akka’nın eski yerlerine de uğramayı unutmayın. Uykulu limanın hemen bitişiğinde taze balık yemekleri sunan Abu Christo balık restoranı bulunmaktadır. Sadece birkaç metre uzaklıkta yolculuğun sona erdiği İpek Yolu trenlerinin istasyonu, sıra sıra taş kemerleriyle kocaman kervansaraylar ve görkemli hanlar bulunur. Bunlar kısmen terk edilmiş, ziyaretçilerin serbestçe gezinebildiği, yerel moda fotoğrafçılarının ve futbol oynayan küçük çocukların duvarlardan düşecek parçalar için yazılı uyarıları görmezden geldiği yerlerdir.

Bülent Türker, ‘Dünya Efsanesi’ olan Naim Süleymanoğlu’nu yazdı

ABD Başkanı Ronald Reagan’ın bile bir saat ağırladığı Cep Herkülü’müze yapılan vefasızlıkları dile getiren Türker’in piyasaya çıkan kitabı kapışılıyor.

İlhan KARAÇAY’ın haberi:

Biri, postaya atılan ve üzerinde sadece ‘Bülent Türker’ yazılı olan zarfın, postacılar tarafından doğru adrese teslimini sağlayacak kadar efsaneleşen adam, diğeri de, Dünyayı kaldıran ve ABD Bşkanlarından Ronald Reagan tarafından bir saat ağırlanacak şekilde dünya efsanesi olan iki adamın öyküsüdür bu haber.

Bülent Türker, Turgut Özal tarafından Türkiye’ye getirilen Naim Süleymanoplu ile ilk günden itibaren sık sık beraber oldu. Bülent Türker birinci fotoğrafta arkada sağda görülüyor.

Bülent Türker, Avustralya’dan Türkiye’ye ilticacı olarak geldiği ilk günde yanındaydı Naim Süleymanoğlu’nun, O günden ölümüne kadar sık sık birlikte olmuşlar ve büyük bir dostluk kurmuşlardı.

Bülent Türker, Rotterdam’da organize ettiği ‘Altın Lale’ ödülünün ilkinde, jüri üyelerinin tümünün oyları ile, ’50 Yılın En İyisi’ ve ‘Ömür Boyu Onur’ ödülü’nü Naim Süleymanoğlu’na verirken, aynı törende

İlhan Karaçay’a da’50 Yılın Gazetecisi’ ödülünü verirken.

 


 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Bülent Türker, 30 yıllık arkadaşı Naim Süleymanoğlu ile uzun uzun konuşmuş ve O’nun yaşamını bir kitapta toplamak istediğini söylemişti. Süleymanoğlu, ‘Tamam ama, ben öldükten sonra yayınlanacak’ şartını koymuştu. Buna karşılık Bülent Türker de, ‘Kitabın gelirini, hayır kurumlarına bağışlama’ sözü vermişti.

Süleymanoğlu’nun ölümünden sonra, sözü edilen kitabı yayınlanan Bülent Türker çok dertli. Türker dertlerini şöyle anlatıyor:

”Şimdiye kadar 8 kitap yazdım ve yayınladım. Ama dokuzuncu kitabımda çok heyecanlandım. Kolay mı, bahse konu adam bir dünya devi.Çok heyecanlıyım. Naim ile Hollanda’daki  evimde 2013 yılında bu kitabı yazmaya karar vermiştik. Ama o zaman bana, ‘Bu kitabı şimdi yayınlamıyoruz, ben öldükten sonra yayınlayacaksın’ demişti. Ben de kabul ettim ve kitabın gelirini hayır kurumlarına bırakacağıma dair söz verdim.

Son 10 yıl içinde Naim’e çok vefasızlık yapıldı. Onun  Türkiye’ye

kazandırdığı başarılar çabuk unutuldu. Onun gibi bir sporcu bir daha kolay kolay gelmez. Sadece sporcu değil o özgürlüğün de  bir temsilcisi idi. Bulgaristan Türkleri’nin ve dünya Türkleri’nin  sevdalısı olduğu gibi, tüm dünya ona tanıyor ve seviyordu.

1985 ve 1986’da Çin’de ‘Dünyada Yılın Sporcusu’ olarak seçilmişti. Ayrıca

Time Dergisi’ne  kapak olan tek Türk sporcusu olma özelliğine de sahipti.

Nur içinde yatsın. Hayatta iken bu değerli insanların kıymetini bilmek lazım.”

 

Bülent Türker’in Ahmet Gürel ile birlikte hazırladığı 128 sayfalık kitap güzel anılarla dolu. Naim Süleymanoğlu için kalem oynatmış ve kamera kullanmış bir yığın ünlü gazetecinin anıları var kitapta.

 

İMZA GÜNÜ

Naim Süleymanoğlu’nun kızları  Sezin ve Esin’in düzenlediği kitabının ilk imza gününde, okuyucular ve  hayranlar  salonu doldurdu.

Rotterdam’da Hanımeli Restaurantta yapılan ve   imza gününe Rotterdam Feyenoord Belediye başkanı  Fatih Elbay  İs adamı Vahittin Acıöz ve Behice Acıöz, Charlos Belediye Başkan yard. Zeki Baran, Politikacı yazar Oktay Ünlü Diş Doktoru Ahmet Kaya ve Hülya Kaya, Julide Kaya, Atv Tv  Elif Tekmen Azra Tekmen ve Ayşe Yanar, Radyo Deniz TV Özcan Ozbay, Eski İl Genel Meclisi Üyesi Bekir Cebeci ,Orhan Balta, İş adamı Yahya Aslan, Ümmühan Can, Gazeteci Ergün Kula, Gazeteci Ali Okşak, Deventerden Aysel Açıkel ve Hatice Çıtak,Bankacı Ercan Erdoğan,Oğretmen Havva Çınar, işadamı Ali Koç,Sanatçı Sami bey, Feyenoord eski Belediye Başkanı Seyit Yeyden  ve daha pek çok meraklı salonu doldurdu.

MHP Kocaeli Vekil Adayı Pekin’den Akşener’e Ziyaret

1.JPG görüntüleniyor

 

MHP Milletvekili adayı Süleyman Pekin, TBMM Başkan Vekili ve Kocaeli’nin yetiştirdiği çok özel bir siyasetçi olan Dr. Meral Akşener Hanımefendi’ye atılan iftiraya karşı eşi Tuncer Akşener’i İzmit’teki işyerinde ziyaret etti.

Yapılan hiçbir iftiranın Meral Akşener üzerinde iz dahi bırakması mümkün değildir diyen Süleyman Pekin,Bir İzmitli olarak, bir vatanperver olarak, bir kardeşi olarak, bir öğrencisi olarak, karakterimizin, genetiğimizin, mensubiyetimizin, imanımızın ve vicdanımızın gereği olarak Dr. Meral Akşener hanımefendiye atılan iftiranın sahiplerini Türk adaletinin gereken cezayı vermesini bekliyorum.” dedi.

Ziyarette; Meral Akşener’in ağabeyi Nihat Gürer, eski Aydınlar Ocağı Başkanı Ahsen Okyar, Teknik Öğretmen Osman Ölçer, Ziraat Mühendisi Naim Polat ta hazır bulundu.2.JPG görüntüleniyor