Etiket arşivi: Meclisi

CHP’Lİ BAKAN BERAT ALBAYRAK’A SORDU!

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, İşsizlik Fonu bütçesinin kamu bankalarına sermaye yapılmasını TBMM gündemine taşıdı. 

Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle yazılı soru önergesi veren Bakan, “İşsizlik Sigorta Fonu bütçesini kamu bankalarına aktararak İşsizlik Fonu Yönetmeliği’ne aykırı bir işlem yapılmıştır. Cebinden 6 TL çıkan ataması yapılmayan coğrafya öğretmeni İbrahim Yeşilbağ intihar ederken, bir işçi ‘geçinemiyorum’ deyip Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önünde bedenini ateşe verirken, insanlar geçim derdinden evinde kendisini asarken vatandaşın işsiz kaldığında kullanımına ayrılmış fona göz dikmişler! Bir yanda günlük harcaması 1.8 milyon lira olan ‘itibardan tasarruf olmaz’ diyen Saray halktan tasarruf istiyor. Diğer yanda halkın ekonomisini kriz vurmuş, memlekette işsizlik tırmanmış, kamu bankaları batmış, vatandaşın hakkını kriz nedeniyle sermayeleri erimiş kamu bankalarına aktarmışlar! Bunun adına da ‘kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması’ demişler! Cumhuriyet’in tüm mirasını sattılar, memleketin tüm kaynaklarını yağmaladılar, sıra yaşam mücadelesi veren insanlara ayrılan İşsizlik Fonu ile kriz nedeniyle batan kamu bankalarını kurtarmaya geldi” diye konuştu.

Önerge İşsizlik Fonu Onaylı

 

 

İşsizlik Fonu bütçesinin kamu bankalarına sermaye yapılmasına tepki veren CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “Cumhuriyet’in tüm mirasını sattılar, memleketin tüm kaynaklarını yağmaladılar, sıra yaşam mücadelesi veren insanlara ayrılan İşsizlik Fonu ile kriz nedeniyle batan kamu bankalarını kurtarmaya geldi” dedi.

Üç kamu bankasının sermaye benzeri tahvil ihracı yaparak sermaye yeterlik oranlarını toparladığı, 11 milyar TL büyüklüğündeki bu tahvilleri de İşsizlik Sigortası Fonu’nun aldığı ve İşsizlik Fonu’nun elinde tuttuğu Hazine tahvillerinin satılarak kamu bankalarının sermaye benzeri fon sağlamasında kullanıldığı iddia edildi.

Dün kabine toplantısı sonrası açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, İşsizlik Fonu bütçesinin kamu bankalarına sermaye yapıldığı iddiasını doğruladı ve şu şekilde açıkladı: “Kamu fonları devletin içerisinde zaman zaman farklı yerlerde kullanılmıştır. Geçmişte de bu oldu. Özal döneminden beri bu tür uygulamalar yapılmıştır, AK Parti dönemlerinde de yapılmıştır. Geçen sene de buna benzer birtakım kaydırmalar yapılmıştır. Burada herhangi bir risk, tehlike söz konusu değil. Yani kamu kendi içindeki kaynakları farklı birimlerde kullanacak şekilde birtakım tedbirler, tasarruflar alabilmektedir. Bu uygulama da ondan farklı bir şey değil. Buradan daha farklı anlamlar çıkartılması doğru olmaz. Tam tersine, aslında bu kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması anlamında atılmış bir adım. Burada herhangi bir kayıp, risk söz konusu değil.”

Konuyu TBMM gündemine taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Murat Bakan, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından yazılı olarak yanıtlanması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.

SIRA İŞSİZLİK FONU İLE KAMU BANKALARINI KURTARMAKTA!

Verdiği yazılı soru önergesinde Borsa İstanbul Borçlanma Araçları Piyasası verilerine göre; tahvil pazarında ‘takas dışı’ işlem olarak büyük hacimde işlem tescilleri yapıldığı ve yapılan işlemlerin piyasa dışı faizlerle tescillenmiş olduğuna dikkat çeken Bakan,  “Tesciller yüzde 9-10’luk faizler üzerinden yapılmıştır. Piyasa faizlerinin bu tahviller için yüzde 20’lerde olduğunu düşünürsek, tescillerin piyasa dışı faizlerle yapıldığı aşikârdır. İşsizlik Sigorta Fonu bütçesini kamu bankalarına aktararak İşsizlik Fonu Yönetmeliği’ne aykırı bir işlem yapılmıştır. Cebinden 6 TL çıkan ataması yapılmayan coğrafya öğretmeni İbrahim Yeşilbağ intihar ederken, bir işçi ‘geçinemiyorum’ deyip Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önünde bedenini ateşe verirken, insanlar geçim derdinden evinde kendisini asarken vatandaşın işsiz kaldığında kullanımına ayrılmış fona göz dikmişler! Bir yanda günlük harcaması 1.8 milyon lira olan ‘itibardan tasarruf olmaz’ diyen Saray halktan tasarruf istiyor. Diğer yanda halkın ekonomisini kriz vurmuş, memlekette işsizlik tırmanmış, kamu bankaları batmış, vatandaşın hakkını kriz nedeniyle sermayeleri erimiş kamu bankalarına aktarmışlar! Bunun adına da ‘kamu kaynaklarının daha etkin kullanılması’ demişler! Cumhuriyet’in tüm mirasını sattılar, memleketin tüm kaynaklarını yağmaladılar, sıra yaşam mücadelesi veren insanlara ayrılan İşsizlik Fonu ile kriz nedeniyle batan kamu bankalarını kurtarmaya geldi” diye konuştu.

CHP’Lİ BAKAN BERAT ALBAYRAK’A SORDU:

“İşsizlik Fonu’nun parası kamuoyundan gizli bir şekilde kamu bankalarına sermaye yapılmıştır. Kendi yönetmeliğine ters düşecek bir biçimde İşsizlik Sigortası Fonu bu satın alımı nasıl gerçekleştirmiştir? Fon bu tahvilleri satın alacak 11 milyara yakın likiditeyi hangi kaynaktan temin etmiştir? Satış tescili neden “piyasa dışı” fiyatla yapılmıştır?”

 

Kitabüs’e ilk durakta yoğun ilgi

Kahramankazan Belediyesi Gençlik Meclisi üyeleri, atıl durumdaki bir otobüsü kütüphaneye dönüştürerek Kitabüs ismini verdikleri gezici kütüphanenin ilk durağı İmrendi Mahallesi oldu. Kitabüs’e yoğun ilgi gösteren çocuklar ve gençler, seçtikleri kitapları okurken, yapılan ikramların tadına baktı.

Yerel yönetimler alanında yaptığı çalışmalarla fark yaratan Kahramankazan Belediyesi, geçtiğimiz günlerde örnek bir projeyi daha hayata geçirmişti. Kahramankazan Belediyesi Gençlik Meclisi üyeleri ve belediye ekipleri tarafından “Eskiyi Değerlendir Yeniyi Şenlendir” projesi kapsamında belediyeye ait kullanılmayan bir otobüs yürüyen kütüphaneye dönüştürülmüştü. Kitabüs ismi verilen proje kapsamında, geçmişte köylerdeki cenaze hizmetlerinde seyyar gasilhane olarak kullanılan şimdi ise atıl durumda olan bir otobüs kütüphaneye dönüştürülerek hayata geçirilmişti.

İlk durakta yoğun ilgi

Kitabüs’un ilk durağı Kahramankazan’ın İmrendi Mahallesi oldu. Mahalle merkezine gelen Kitabüs’e çocuklar ve gençler yoğun ilgi gösterdi. Çocuklar ve gençler Kitabüs’te ve kurulan çadırlarda seçtikleri okuma fırsatı buldu. Çocuklar ayrıca gençlik meclisi üyeleri tarafından yapılan kek ve meyve suyu gibi ikramların da tadına baktı. Kitabüs bundan sonra da mahalle mahalle gezerek çocuk ve gençlerle buluşmaya devam edecek.

Kitabüs’ü çok sevdik

Kitabüs’ü çok sevdiklerini ifade eden Kahramankazanlı çocuklar, böyle bir projenin hayata geçirilmesinden dolayı oldukça mutlu olduklarını söyledi. Kitabüs ile kitap okuma alışkanlıklarını geliştireceklerini belirten çocuklar, projenin gerçekleştirilmesinde emeği geçenlere teşekkür etti. 

1500 kitap var

Kahramankazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk de, “Kitabüs’te Türk ve dünya klasiklerinden oluşan yaklaşık 1500 kitap bulunuyor. Kitap ve kitap okuma alışkanlığı yavrularımızın gelişiminde büyük önem taşıyor. Kitabüs ile mahallelerimizde bu hizmeti çocuklarımızın ayağına götürmenin mutluluğunu yaşıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Harekat Öncesi Rusya, ABD ve K.Irak’ı Bilgilendirdik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Reuters’a verdiği röportajda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu ve soruları yanıtladı.

Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi‘nin (AKPM) “siyasi denetim” kararına ilişkin soru üzerine Erdoğan, Fransa’da pazar günü bir seçim yapıldığını hatırlatarak, bu seçimin OHAL şartları içerisinde gerçekleştiğini belirtti.

erdoğan röportaj rauters“Devletin kurumlarına sızan terör örgütü mensuplarını temizliyoruz”

Fransa’da yaklaşık 1,5 yıldır neden OHAL uygulamasının yürürlükte olduğunu soran Erdoğan, “Sadece bir terör örgütüne karşı -ki sadece 15-20 kişinin öldürüldüğü bir terör olayıydı bu, bunun ardından- böyle uzun süreli bir OHAL uygulamasına başladı. Pazar günü yapılan seçim OHAL şartları altında yapıldı. Şimdi 15 gün sonra yapılacak olan seçim yine OHAL şartları altında yapılacak. Peki Fransa ile ilgili acaba böyle bir şart ve yahut böyle bir uygulama gündeme geliyor mu? Böyle bir şey asla yok. Türkiye’de devletin yıkılmasına yönelik bir darbe girişimi var. Bu darbe girişimine karşı Türkiye OHAL’i uygularken, silahlı kuvvetlerinin içerisindeki bu FETÖ mensuplarını temizliyorsunuz, emniyetin içerisindeki terör örgütü mensuplarını temizliyoruz, aynı şekilde devletin kurumlarının içerisine sızmış olan bu terör örgütü mensuplarını temizliyoruz. Bunu temizlemek mecburiyetindeyiz.” diye konuştu.

“Biz böyle bir kararı tanımıyoruz”

Doğu Almanya ile Batı Almanya’nın birleşmesi sürecinde 500 bini aşkın insanın devletten temizlendiğini belirten Erdoğan, “Buna kimse bir şey diyebilmiş midir? Dememiştir. Şu anda Türkiye’ye karşı alınan bu karar tamamen siyasidir. Biz zaten böyle bir kararı tanımıyoruz. İstedikleri kadar böyle bir kararı almış olsunlar. Çok da büyütmüyoruz. Bu karar alınmıştır, geçmiştir.” dedi.

“AB, Türkiye karşı hiçbir sözünü tutmamıştır”

Türkiye’nin AB’ye 54 yıl önce başvurduğunu anımsatan Erdoğan, şunları söyledi:

“54 yıldır AB, Türkiye karşı hiçbir sözünü tutmamıştır, samimi davranmamıştır, dürüst davranmamıştır. En son 6 yıldan bu yana… Bakın Suriye’den, Irak’tan 3 milyona yakın insanı biz ülkemize kabul ettik. Bunlar nereden kaçıyordu? Bombalardan kaçıyordu. Biz bunları şu anda ülkemizde misafir ediyoruz. Peki AB tüm bu olaylar karşısında bize hangi sözü verdi? Dedi ki ‘Temmuz 2016’da size 3 milyon avro vereceğiz. Verdi mi? Hayır. Hatta ‘İkinci yine aynı yıl içerisinde bir 3 milyar avro daha vereceğiz.’ Peki şu ana kadar verdiği ne biliyor musunuz? 725 milyon avro. BM Mülteciler Konseyi verdi mi? O da 550 milyon dolar verdi.”

“AB şu anda bir dağılma sürecinin içerisine girmiştir”

Türkiye-AB ilişkileriyle ilgili Erdoğan, şu anda özellikle AB’nin tavrını çok merak ettiklerini bildirdi.

Bu ay sonunda Brüksel’de dışişleri bakanları toplantısı yapılacağına işaret eden Erdoğan, bu toplantıdan ne çıkacağını göreceklerini belirtti.

Erdoğan, şunları kaydetti:

“Avrupa eğer bu konularda, işte şu son bazı gelişmelerle birlikte bazıları çıkıyor ileri geri konuşuyorlar. ‘Biz AB olarak Türkiye ile müzakereleri durdururuz’ vesaire filan felan gibi şeyler yapıyor. Eğer anlayış ve mantık gerçekse o zaman tabii ki biz ne yapacağız, durumu gözden geçireceğiz çünkü Türkiye şu anda 35 fasılla ilgili her şeyde hazır. Türkiye’nin hazır olmadığı hiçbir fasıl yok. İstedikleri anda hepsini önlerine koyduk, koyuyoruz. Hangisini isterlerse. Bizim bu noktada açığımız yok ama onlar halen oyalıyorlar. Samimiyseler, dürüstseler AB’den Sorumlu Bakanım ve Dışişleri Bakanım dahil olmak üzere oturulur ve bir an önce bu iş hallolur. ‘Ha bunu halletmeyeceğiz, biz 3-5 sene daha bunu sallayacağız’ derlerse bize de o zaman yapacağımız tek şey kalıyor. Millete gitmek. İngiltere gitti mi millete? Gitti. Brexit kararını çıkardı mı? Çıkardı. Ne oldu. Şu anda çok da rahat huzurlu şekilde geleceğe yürüyorlar. Belki bunu şimdi başka ülkeler takip edecek. Buna ‘hayır’ diyemeyiz? Aynı şeyi mesela Norveç de yaptı. Biliyorsunuz Norveç’in girişiyle çıkışı bir oldu. Benzer bir şey Türkiye için niye olmasın? Çünkü karşımızdakiler samimi davranmıyor. Samimi davranmadığı için biz de başka çıkış yollarını bulmak zorundayız. Niye biz kadar bu kapıda oyalanalım ki? 54 sene dilek kolay. 54 sene Türkiye’yi AB kapısında oyalayacaksın, ondan sonra da niye böyle olacaksın. AB’nin kendi çek etmesi lazım. AB şu anda bir dağılma sürecinin içerisine girmiştir. Bir tane, iki tane ülke şu anda AB’yi ayakta tutamaz. Bunu bilmeleri lazım ama Türkiye gibi samimi ve farklı bir inancı temsil eden ülkenin orada olması onlara güç katardı. Onlar halen bunun farkında değil çünkü AB’nin içerisinde halkı Müslüman olan bir tane ülke yok. Olursa sadece Türkiye olur ama bunu da 54 senedir hazmedemediler. Belki de bu hazımsızlığın arkasında bu vardı. Şimdi bunlar yavaş yavaş ortaya çıkıyor. Onun için biz şu anda aynen gözlemedeyiz, beklemedeyiz. Her an her şey olabilir.”

Sarraf ile Atilla’nın ABD’de yargılanması

İş adamı Rıza Sarraf ile Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla’nın ABD’de yargılanmasına ilişkin Erdoğan, şöyle konuştu:

“Rıza Sarraf benim babamın oğlu değil ama benim bir vatandaşımdır. Devletlerin yöneticilerinin herhalde bir görevi de kendi vatandaşlarının hukukunu korumaktır. Eğer varsa bir suçu, bunlar bizim Adalet Bakanlığımıza da bildirilir ve gereği yapılır ama yoksa durup dururken hemen bazı şeyler uydurulmak suretiyle insanlar alınırsa o zaman tabii ki kendi vatandaşına sahip çıkamayan bir ülke konumuna düşersiniz. Diğer Hakan Bey ise bizim adeta devlet bankamız konumunda olan bir bankanın genel müdür muavinidir ve şu ana kadar Amerika’ya 7 kez girip çıkmıştır. Herhangi bir şey yokken son anda böyle bir şeyin genel müdür muavinimize uygulanmış olması, bunun burada art niyetli bazı girişimlerin olduğunu göstermektedir.

Belki burada da biz tabii FETÖ’yle ilgili bağlantıların olduğunu hissediyoruz, görüyoruz ve bizim yaptığımız tespitler de bu istikamettedir. Bu oyunun bozulması gerekiyor. Yani şu anda tabii ki Halk Bankası’nın tuttuğu avukatlar var, Sayın Sarraf’ın tuttuğu avukatlar var. Aynı şekilde bizim, şu anda devlet olarak bu konuda, tabii ki bizi işin içine sokmaya gayret edenler var, bu noktada avukatların çalışması var. Bütün bunların hepsini Sayın Başkan’la ele alacağız. En azından idari noktada atılabilecek bazı adımlar niye atılmıyor bunu soracağız. Feto denilen bu teröristin, yani burada yaklaşık 19 senedir 400 dönümlük bir arazi içinde misafir ediliyor olması düşündürücüdür. Yani en azından bu kişinin idari olarak gözaltına alınması veya tutuklanması beklentimizdir çünkü bu 170 ülkede adeta bir mikserdir. ‘Eğitim, vesaire gibi bu tür hizmetler yapıyorum’ kılıfına bürünmek suretiyle bu işleri yürütmektedir. Biz bunları da tabii Sayın Trump’la paylaşacağız. Görüşmemiz tabii ki zengin olacak, üzerinde duracağımız konular çok fazla olacak diye planlıyoruz.”

sincaryeni

“TSK’nın operasyonu kesinlikle Peşmergelere karşı değil”

TSK’nın Sincar ve Karaçok’taki hava harekatına ilişkin bir soruyu yanıtlayan Erdoğan, “TSK’nın Sincar’da, Karaçok’da falan yapmış olduğu bu operasyon kesinlikle Peşmergelere karşı bir operasyon değildir. Bu daha önceden zaten Sayın Barzani’ye, onlara bildirilmiş olan bir operasyondur.” dedi.

Erdoğan, Türkiye için tehdit oluşturan terör örgütünün silah ve mühimmat gibi malzemelerinin bulunduğu yaklaşık 40 noktada kimsenin olmaması gerektiğinin ABD ve Rusya’ya da ayrıca bildirildiğini ifade ederek operasyon öncesinde de tekrar bildirimde bulunulduğunu vurguladı.

Erdoğan, “Yaklaşık 45 dakikalık bir süre içerisinde yapılan bu operasyonla buradaki bu noktalar yüzde 100 isabetle vurulmuştur fakat bu arada da 5-6 Peşmerge’nin öldüğü bilgisi bize geldi. Bu tabii bizim için arzu edilmeyen bir konuydu ama böyle bir şey söz konusu oldu. Bunun ne yazık ki önceden kendilerine bildirilmiş olmasına rağmen böyle bir neticenin çıkması bizim üzüntümüze muciptir.” diye konuştu.

“Son terörist yok edilinceye kadar mücadelemiz sürecek”

Operasyonların devamının gelip gelmeyeceğinin sorulması üzerine Erdoğan, şunları kaydetti:

“Kesinlikle, yani bizim oradaki terörle mücadelede hep söylüyoruz, son terörist yok edilinceye kadar bu mücadelemiz içeride ve dışarıda sürecektir. Kandil’de, Kuzey Suriye, Kuzey Irak’ta sürecektir. Mesela şimdi Sincar bölgesi bizim için, daha önce açıkladım ben, burası bizim açımızdan ikinci bir Kandil’dir. Biz ikinci bir Kandil’in oluşmasına müsaade etmeyeceğiz çünkü Sincar’da yaklaşık 2 bin civarında PKK’lı var. Biz orada böyle bir şeyin oluşmasına müsaade edemeyiz. Eğer müsaade edersek yarın orası bir tehdit oluşturacak. Tedbirimizi almaya mecburuz. Eğer biz bataklığı kurutmazsak, bataklık haline gelince bir daha burayı kurutmak mümkün değildir. Onun için adımlarımızı atmak zorundayız. Bunu Amerikalı dostlarımızla da paylaştık, paylaşıyoruz. Rus dostlarımızla da paylaştık, paylaşıyoruz. Aynı şekilde Kuzey Irak yerel yönetimiyle de bunları zaten sürekli paylaşıyoruz. Onun için son teröriste kadar bu mücadelemizi sürdüreceğiz çünkü bütün sınır vilayetlerimizde huzuru temin etmemiz lazım.”

 “Putin bana ‘Ben Esed’in avukatı değilim’ dedi”

Suriye’ye dair hala bir umut olup olmadığının ve durumun iyileşeceğini düşünüp düşünmediğinin sorulması üzerine Erdoğan, şöyle konuştu:

“Zaten Esed bir çözüm adresi değil ki. Suriye’nin Esed’den kurtulması lazım ki çözüme yürüyelim. Esed orada kaldığı sürece asla Suriye’de çözüm olmaz. Suriye’yi bu hale getiren o. Devlet terörü estiren o. Onunla beraber nasıl olacak da Suriye barışı yakalayacak? Kendi halkına, kendi vatandaşına tanklarla, toplarla saldıran, uçaklarla, varil bombalarıyla, kimyasal silahlarla halkını öldüren bir insan çözüm aracı olabilir mi? Biz bugüne kadar hep söyledik, Esed’siz çözüm. Dediler ‘Kim, DEAŞ mı?’ Ya size DEAŞ’ı kim söyledi? DEAŞ’a karşı en büyük mücadeleyi veren biziz. Şu ana kadar biz DEAŞ’tan binlerce insanı öldürdük. Niye? Çünkü onlar İslam’ın temsilcisi olamaz. İslam için onlar birer yüz karasıdır. İslam’la DEAŞ’ın yakından uzaktan alakası yok. Bunu bir defa Müslümanların kabul etmesi lazım. Ve asla savunmasız insanlara silah sıkmaya, onları öldürmeye ister Müslüman olsun ister olmasın kimsenin hakkı yok. DEAŞ bunları yapmıştır.

Dolayısıyla burada atılması gereken adım, ben bunu Sayın Putin’le görüştüm, Sayın Trump’la telefonda görüştüm, Sayın Obama’yla zaten çok görüştüm ama hiçbir netice alamadım. Şimdi bu dönemde görüşeceğiz ve diyoruz ki burada adımı gelin öyle bir atalım ki buranın kaderini Suriye halkı kendisi belirlesin. Demokrasi bu değil mi? Eğer demokrasi buysa bırakalım kararı Suriye halkı versin. Biz ne yapalım? Biz güvenliğini sağlayalım. ABD, Türkiye, Suudi Arabistan, Katar, İran, hep beraber bir araya gelelim sandıkları getirelim Suriye halkı liderini seçsin. Partisini belirlesin. Öyle ülkeler var ki 20-30 tane parti var, burada da belki o kadar kurulacak. Bırakın kursunlar. Seçim yapılsın, sandıktan kim geliyorsa hepimiz ona ‘Başımız gözümüz üstüne’ diyelim, işi bitirelim ama ne yazık ki hep bize şunu söylediler ‘DEAŞ gelir.’ Ya sanki Esed’in yaptığı DEAŞ’tan iyi mi?”

CHP’li Cankurtaran Sultangazi’de Konuştu; Bir Binada Bile Tek Kolon Yokken Devlette Tek Güç Olur mu?

 

Referandum çalışmaları kapsamında Sultangazi’de vatandaşlarla buluşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, Başkanlık sistemi ile bütün yetkinin bir kişiye verilmek istendiğini belirterek, “Bir binada bile tek kolon yokken devlette tek güç olur mu? Tek kolon üstünde duran bina nasıl yıkılırsa tek kişiye dayanan devlet de ayakta duramaz” diye konuştu.tek kolon

 

CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, referandum çalışmaları kapsamında dün İstanbul’a bağlı Sultangazi ilçesinde ev, esnaf ve kahvehane ziyaretlerinde bulundu.  Cankurtaran çalışmasına ilk önce CHP Sultangazi İlçe Başkanlığı’nı ziyaret ederek başladı. Cankurtaran burada sahada görev alan partilileri çalışmaları sırasında dikkat etmeleri gereken noktalarla ilgili bilgilendirdi. Ardından partililerle birlikte Sultangazi sokaklarına inen Cankurtaran, ziyaret ettiği bir evde mahalleli kadınlara referandumda neden hayır denilmesi gerektiğini anlattı. Kahvehane ve esnaf ziyaretlerinde de vatandaşları bilgilendirmeyi sürdüren Cankurtaran, çalışması kapsamında gerek Başkanlık sistemine gerekse güncel gelişmelere dair değerlendirmelerde de bulundu.

 

tek kolon1

“BAŞKAN EKONOMİYİ BATIRSA BEŞ YIL HESAP SORAMAYACAĞIZ”

 

Cankurtaran, Başkanlık sistemi ile Türkiye’de devlet otoritesinin tek kişide toplanmak istendiği ve bunun hükümet yetkililerince de itiraf edildiğini belirterek, “Biliyorsunuz AK Parti hükümeti inşaat işlerine çok meraklıdır. Bu nedenle iyi bilirler. Bir binada bile tek kolon yokken devlette tek güç olur mu? Tek kolon üzerinde duran bina nasıl çökerse tek kişiye dayanan devlet de ayakta duramaz. Devlette güçler ayrılığı olmalı ki devletin bir ayağı aksarsa diğer ayağı devleti ayakta tutsun. Başkanlık sistemi ile şimdi devletin bu sigortası ortadan kaldırılmak isteniyor. Başkan bir hata yaparsa örneğin ekonomiyi batırırsa bedelini hepimiz ödeyeceğiz ama beş yıl hesap soramayacağız. Bu kadar lüks padişahlarda bile yoktu” diye konuştu.

 

 

“TÜRK TİPİ BAŞKANLIK, MORİTANYA TİPİ BAŞKANLIĞA BENZEYECEK”

 

Başkanlıkla yönetilen Moritanya’da geçtiğimiz yıl Devlet Başkanı Mohamed Ould Abdel Aziz’in Süper Kupa maçını sıkıldığı için 65. dakikada kestirerek penaltı atışlarına geçirdiğini hatırlatan Cankurtaran, “Geçtiğimiz günlerde de Cumhurbaşkanı Erdoğan katıldığı bir televizyon programının süresinin bitmesine karşı çıkınca biten program 15 dakika uzatıldı.. Bu yaşadığımız basit örnek bile Türk tipi Başkanlık  dedikleri sisteme geçilmesi halinde Moritanya tipi başkanlığa benzeyeceğini gösteriyor. Çünkü tek kişilik yönetimlerde keyfilik hakim olur” diye konuştu.tek kolon2

 

“NÖBET ÇİZELGESİ YAPAR GİBİ  KONUŞMA SIRASI BELİRLİYORLAR”

 

Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın millet kendilerinden başkasını görmesin, duymasın diye adeta askerdeki nöbet çizelgeleri gibi konuşma sırası belirlediklerini söyleyen Cankurtaran, “Bir bakıyorsun biri bir yerde konuşuyor, bütün kanallar ona bağlanıyor. O bitiyor diğeri başlıyor sonra diğeri tekrar bağlanıyor. Her gün böyle. Bunlar yüzünden yakında kanallar iflas edecek. Reklamlarını yayınlayacak zaman bulamıyorlar” diye konuştu.

 

“BİRAZ GAYRET ÖNCE HAYIR SONRA ÜLKEYE HUZUR GETİRECEK”

 

Hayır oylarının gün geçtikçe arttığını söyleyen Cankurtaran, “Baskılar, sansürler sizi korkutmasın. Emin olun kararsızların çoğu hayırcı. Siz cesaret gösterirseniz onlar da arkanızdan gelecek. Tek yapmamız gereken biraz çalışmak. Herkes bir kişiyi ikna ederse bu iş hayır olacak. Biraz gayret önce hayır sonra ülkeye huzur getirecek” diyerek vatandaşlardan hayır için çalışmalarını istedi.

 

Suriye Türkmen Meclisi Tarafından Malatya Kızılay Başkanı’na Teşekkür Plaketi

Malatya’da Yaşayan Türkmenlere Desteklerinden Dolayı Kızılay Malatya İl Başkanı Av.Umut Yalçın’a Suriye Türkmen Meclisi Tarafından Teşekkür Plaketi Takdim Edildi.18.12.2016 Pazar Günü Malatya’da Yapılan Suriye Türkmen Meclisi Saha Toplantısında Suriye Türkmenlerine Destek Veren Kurum,Kuruluş ve Şahıslara Teşekkür İçin Bir Plaket Töreni Gerçekleşmişti. Kızılay’ın Halep Çalışmalarından Dolayı Toplantıya Katılamayan Av.Umut Yalçın’a Türkmen Gençler Tarafından Bir Ziyaret Gerçekleştirerek Burada Hizmetlerinden Dolayı Kendilerine Bir Teşekkür Plaketi Takdim Edildi.malatya-turkmenBurada Kısa Bir Konuşma Yapan Kızılay Malatya İl Başkanı Av.Umut Yalçın;Türk Kızılay’ı Irk,Dil,Din, Mezhep Ayırt Etmeksizin Yardımlarını Gerçekleştirmektedir.Fakat Tarihi ve Kültürel Bağımız Olan Aynı Zamanda Yakın Akrabalarımız Olan Türkmen Kardeşlerimiz Bizim İçin Ayrı Bir Yer Teşkil Etmektedir. Has bel Kader Sınırlarımızın Hemen Ötesinde Doğan Bu Akrabalarımız Şu An Bölgede En Mağdur Halklar Arasında Yer Almaktadır.Bu Nedenledir ki Bizler Bu Görevlerde Bulunduğumuz Süre Boyunca Türkmen Kardeşlerimize Elimizden Geldiği Kadar İmkanlarımız Dahilinde Destek Olmaya Devam Edeceğiz.En Kısa Zamanda Bu Zulmün Bitmesi İçin Dua Ediyoruz. Halep’te Yaşanan İnsanlık Dramı Bize Dünyanın Acı Gerçeklerini Bir Kez Daha Gösterdi. Kızılay’ımız Tüm İmkanları İle Seferber Oldu.Türk Halkı Tarihte Görülmeyen Bir Yardım Organizasyonuna İmza Attı.Bizlerde Tüm Mesaimizi Bu Hayır İşlerine Kullanarak Çalışmalarımıza Devam Ediyoruz.Şahsıma Bu Plaketi Uygun Gördükleri İçinde Tüm Türkmen Kardeşlerime Teşekkür Ediyorum… Dedi.

Dolandırıcılara Karşı Dikkatli Olun Uyarısı Geldi….

engelli meclisi Kocaeli ili İzmit Engelli Meclisinden kamuoyu ile paylaşılmak üzere bir uyarı geldi.Meclisin yayın için gönderdiği metni hiç bir satırına dokunmadan yayınlıyoruz.

İzmit Kent Konseyi Engelli Meclisi olarak bizleri, gerek telefonla arayarak, gerekse görüştüğümüz kişilerden yaşadıkları olaylarla ilgili anlattıklarını sizlerle paylaşarak, aynı olaylar karşısında uyarmanın sorumluluğu ile; 
 
1- Dolandırıcıların kendilerini telefonlarından arayarak “Engellilere destek için” tiyatro oyunu düzenlediklerini yalanına inanmalarını,
2- Kendilerinden Dernek adı vererek, özellikle kalabalık yaşam alanlarında “Engellilere Destek” adına dergi,kalem gibi ürünleri duygu sömürüsü ile satmaya çalışanlardan ürünlerinden almamalarını bunlara kanmamalarını ve bu konuyu da çevrelerinde ki kişilerle paylaşarak bunun duyurulmasını sağlamalarını rica ediyoruz.

Hedef 2023 Engelliler Çalıştayı 19-21 Mart’ta

82Denizli Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Engelliler Meclisi’nin düzenleyeceği Hedef 2023 Engelliler Çalıştayı, 19-21 Mart tarihleri arasında yapılacak.

 Denizli Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyi Engelliler Meclisi’nin 19-21 Mart tarihleri arasında düzenleyeceği Hedef 2023 Engelliler Çalıştayı’nın tanıtım toplantısı yapıldı. Encümen Salonu’nda düzenlenen toplantıya, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Kent Konseyi Başkanı Ali Değirmenci, Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Ayten Bahtiyar ve davetliler katıldı. Engelliler Meclisi Başkanı Bahtiyar, burada yaptığı konuşmada, Hedef 2023 Engelliler Çalıştayı’na geniş bir kitlenin katılacağını belirterek, “Pamukkale Üniversitesi, Milli Eğitim, Sağlık, İş-Kur, Gençlik Spor Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediyesi, çalıştaya destek verecektir. Eğitim, sağlık, spor ve istihdam olmak üzere çalıştayda 4 başlık ele alınacaktır. Engellilerin bu sorunlarını tartışıp bir sonuç bildirisiyle yayınlayacağız” diye konuştu. Sonuç bildirgesini Bakanlık ve ilgili birimlere de ileteceklerini ifade eden Bahtiyar, “Bu çalışmada yer alan Büyükşehir Belediyemize teşekkür ediyoruz. Her zaman bizim yanımızda bizzat olan Büyükşehir Belediye Başkanımız Osman Zolan ve emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz” dedi.

 

İşbirliği içinde çalışacağız

 

29Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Zolan ise, son yıllarda alınan kararlarla engellilerin birçok sorunun çözüme kavuşmuş olduğunu anlatarak, “Biz istiyoruz ki engelli kardeşlerimiz bir engelsiz vatandaşımız gibi iş, spor, sanat, kültür ve eğitim alanında arzu ettikleri noktada olsun. Çalıştayda, ‘Görmediğimiz, fark etmediğimiz engelleler var mıdır?’, çözüm önerileri, sıkıntılar aktarılacak” dedi. Engelli olmanın bir eksiklik veya engel olmaması gerektiğini vurgulayan Başkan Zolan, şöyle konuştu: “Çalıştayda engellilerin önündeki engellerin kaldırılması konusunda ortaya fikirler atılacak. Biz de bunları sosyal belediyecilik ve sosyal devlet anlamında kime ne görev düşüyorsa, işbirliği içinde çalışacağız. Çalıştay sonucunda ise engellilerimizin daha mutlu olması, istihdam, eğitim, sosyal yaşama katılma, spor, sağlık, kültür ve sanat anlamında elimizde bir yol haritası olacak. Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023’e yürüyüşümüzde bu yol haritamıza göre hareket edeceğiz. İnşallah sonuçlar güzel olacak. Katkı sağlayacak olan, her türlü fikri ortaya koyacak herkese teşekkür ediyorum.”

Engelliler Meclisi`ne Yoğun Katılım

Bursa Kent Konseyi (BKK) Engelliler Meclisi’nin seçimli genel kurulunda, mevcut başkan İbrahim Sönmez gönüllülerin oylarını alarak tekrar yeni dönem başkanlığına seçildi.

Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM) Başkanlık Salonu’nda yapılan seçimli genel kurula, BKK Başkanı Semih Pala, BKK Engelliler Meclisi üyeleri, engelli sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve engelli bireylerin aileleri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan genel kurulda, Divan Kurulu Başkanlığı’na BKK Başkanı Semih Pala, Divan Kurulu üyeliklerine ise BKK Engelliler Meclisi üyeleri Yusuf Oranlı ve İpek Öztürk seçildi.

11BKK Başkanı Semih Pala, işini severek yapan gönüllüleri sayesinde Bursa Kent Konseyi’nin Türkiye’nin en büyük ve en aktif kent konseyi olduğunu söyledi. Büyükşehir Belediyesi’nin destek ve katkıları, meclislerin ve çalışma gruplarının faaliyetleri Bursa Kent Konseyi’ni alanında bir numara yaptığını belirten Pala, “Engelliler Meclisi de engellilerin meselelerini çözmek, daha iyi ortamların oluşturulması için çalışıyor. Fikir ve çözüm üretiyoruz. Her türlü iyileştirmenin yapılması için mücadele devam edecek. Engelliler Meclisi faydalı ve hayırlı bir oluşum. Engellilik, tüm aileyi etkileyen bir durumdur. Bu hali yaşamayan kolay kolay bilemez. Bende senelerdir engelli kardeşlerimle iç içeyim. Engelli bireyler istek ve arzularını net şekilde ifade ediyor. Düşüncelerini farklı ve orijinal projelerle anlatabiliyorlar” dedi.

Hayatın engellilere de uygun hale gelmesi için önemli adımların atıldığını ifade eden Pala, idarecilerin de bu konuda bilinçlenmeye başladığını dile getirdi. Yöneticilerin sıkıntıları kendi arzularıyla çözme gayreti olduğuna dikkat çeken Pala, “Toplum da engelliler konusunda daha duyarlı hale geliyor. Bursa Kent Konseyi olarak engelli vatandaşlarımıza hizmet etmeye ve sıkıntılarını çözmeye gayret ediyoruz. Engellilere yönelik birçok önemli toplantıyı düzenliyoruz. Toplantılara da engelliler büyük ilgi ve alaka gösteriyor. Meselelerine sahip çıkıyorlar. Türkiye’ye örnek olacak şekilde yürüttüğümüz plastik kapak toplama kampanyasında şuana kadar 135 tane akülü sandalye verdik” diye konuştu.

Engelliler Meclisi’nin birçok projesine destek veren ve ortak olan Yusuf Oranlı ise, şuana kadar ‘Üç Yürek El Ele’, ‘Engelsiz Nağmeler’, ‘Sesler, Düşler ve Renkler’ projelerini yaptıklarını hatırlattı. Elde edilen gelirle önümüzdeki günlerde Engelliler Meclisi’ne sinema ve fotoğraf atölyesi kuracaklarını dile getiren Oranlı, “Bundan sonra engelliler kendi filmlerini kendileri çekebilecek. Bu sene yine ‘Kalbin Dansı’ grubunu kurduk. Güzel çalışmalar imza atmaya devam edeceğiz” dedi.

BKK çalışmalarını anlatan video sunumunun da yapıldığı genel kurulda, İpek Öztürk de ‘Engelsiz Nağmeler’ projesinde seslendirdiği eseri bir kez daha söyleyerek büyük alkış aldı. Kurulda, engelli bireyler de tek tek söz alarak düşüncelerini dile getirdi. Konuşmaların ardından seçime geçildi. Öneri üzerine oylama açık usul yapıldı. Mevcut başkan İbrahim Sönmez, tüm üyelerin oylarını alarak güven tazeledi.

BKK Engelliler Meclisi Başkanı İbrahim Sönmez, 2005 senesinden beri başkanı olduğu Engelliler Meclisi’nde birçok güzel işe imza attıklarını söyledi. Engelli bireyler ve yakınlarıyla birlikte samimi diyalog içerisinde aile olduklarını belirten Sönmez, “Geniş kitlelere hitap edecek çalışmalar yaptık ve yapıyoruz. Türkiye’ye de örnek oluyor. Her hafta Türkiye’nin farklı yerinden aranıyorum ve Engelliler Meclisi hakkında bilgi isteniyor. Bundan sonra da faydalı ve güzel işler yapmaya devam edeceğiz.22

İbrahim Sönmez başkanlığındaki yeni yönetimde, Serpil Ünler, Mustafa Tıkız, Nafiz Softa, Naciye Demir, Murat Çetin, Murat Kocatürk, Buket Bilgiç, İpek Öztürk, Fuat Akkurt, Ümit Arıburnu, Harun Tunç, Mecbure Güneri, Özgür Fehmi Havados, Ramadan Açıkgöz, Zeliha Ömürt, Berfin Özdal, Zeynep Yaşar, Yusuf Oranlı, Hüseyin Sönmez, Cüneyt Koyun, Serdar Tetik, Erhan Kuşatman, Elif Sağdıç ve Emel Kurt yer aldı.

Çocuk Meclisi Üyeleri Sanat Atölyesi’nde…

çocuk1Ankara Büyükşehir Belediyesi 20. Dönem Çocuk Meclisi üyeleri, Küçük Ustam Ahşap Oyuncak Atölyesi’nin konuğu oldu.

Çocuk Meclisi’nin 17 üyesi, Çayyolu’ndaki Küçük Ustam Atölyesi’ni ziyaret ederek, çocuklar için özel olarak üretilmiş makinelerde el becerilerini kullanma fırsatı buldu.

Merkezin kurucuları Mine Ağca ile Serap Demiray’ın sıcak ev sahipliğinde neşeli bir gün geçiren çocuklar,  atölyede bulunan ahşap malzemeleri keserek, önce şekillendirdi daha sonra zımparalama ve boyama işleminden geçirerek süsledi.

Çocuklar, el becerilerini kullanma fırsatı bulmalarından dolayı büyük mutluluk duyduklarını ifade ederek, atölye temsilcilerine teşekkür ettiler.

Uzman eğitimcilerin nezaretinde kitap ayraçlarını ve minik topaçlarını, kendi yaratıcılıklarını da katarak tamamlayan çocuklar, hem el becerilerini keşfetmenin hem de zevkli olduğu kadar verimli bir atölye çalışmasının ardından mutlu bir şekilde atölyeden ayrıldılar.