Etiket arşivi: Kızılay

Kızılay haftası renkli başladı

Kızılay haftası renkli başladıKızılay haftası renkli başladı (2)

 

Her yıl 29 Ekim-4 Kasım tarihleri arasında kutlanan Kızılay Haftası etkinlerle başladı. Kızılay bilincinin oluşturulması amacıyla gerçekleşen etkinlikler çerçevesinde ilk olarak Nermin – Osman Akça Ortaokulu’nda öğrencilerle buluşuldu.

 

 

Kızılay Haftası çeşitli etkinliklerle başladı. Sabah saatlerinde Nermin – Osman Akça Ortaokulu’nda öğrencilerle bir araya gelen Kızılay Denizli Şube Başkanı Erdal Otçu, program çerçevesinde öğrencilere Kızılay’ın çalışma alanları ve faaliyetleri hakkında bilgiler verdi. Öğrencilerin sıcak ilgi gösterdiği Başkan Otçu, Türk Kızılay’ının kamu yararına çalıştığına dikkat çekerek, vatandaşların destekleri ile büyümeye devam ettiğini ifade etti. Kızılay’ın sadece kan bağışı kabul eden bir kuruluş olarak algılandığını anlatan Otçu, “Kan bağışının yanında insani yardım çalışmalarında da Kızılay etkin bir rol oynamaktadır” dedi.

 

149 YILDIR VARIZ

Kızılay’ın karşılıksız sunduğu hizmetlere kamuoyu desteğinin önemine işaret eden Otçu, “1868 yılından bu yana ulusal ve uluslararası alanda her koşulda insanların acısını hafifletmeye çalışan Kızılay, ülkemizin en köklü ve güçlü yardım kuruluşudur. Bu kuruluşumuza yurt genelinde olduğu gibi Denizli’de de vatandaşlarımızın desteği azımsanmayacak kadar çoktur. Bu bilinci daha da artırmak amacıyla hafta boyunca çeşitli etkinlikler yapacağız. Bizler de Kızılay Haftası etkinliklerinde Öğrencilere ve vatandaşlarla daha içli dışlı olmak ve kendimizi anlatmak istiyoruz.  Kızılay, günümüze kadar yurtiçi ve yurtdışında milyonlarca ihtiyaç sahibine halkımızın yardım elini uzatmıştır” dedi.

Uluslararası Kyokushin şampiyonları Başkan Vergili’yi makamında ziyaret etti

 

  1. Altın Safran Uluslararası Kyokushin şampiyonları Başkan Vergili’yi makamında ziyaret etti.

Türkiye Wushu Federasyonuna bağlı Budokaido 1. Altın Safran Uluslararası Kyokushin şampiyonasında Karabük’ten milli takımda görev alan Milli Takım Antrenörü Çetin Çakar, Uluslararası Hakem Metin Gül ve beraberinde birinci 75 kg’da Erdoğan Vatandaş, ikinci 60 kg’da Mahfuz Arıtürk, üçüncü 90 kg’da Aykurt Berkhan Çakar, üçünçü 90 kg’da Fatih Mert Gül, üçüncü 70 kg’da Kaan Çatlı Karasücük, üçüncü 70 kg’da Bilge Özkan, üçüncü 55 kg’da Hüseyin Efe Yılmaz, milli sporculardan Kaan Berat Yavuz, Hilal Gül, Batuhan Kızılay ve Oğuzhan Çakar 18 ülke 340 sporcunun iştirak ettiği şampiyonada Türkiye takım halinde birinci oldu.

Milli Takım Antrenörü Çetin Çakar ve Uluslararası Hakem Metin Gül, sporculara verdiği destekten dolayı Belediye Başkanı Rafet Vergili’ye teşekkür etti.17082017_ziyaret_1

Türkiye şampiyonu olan başarılı sporcuları tebrik eden Başkan Vergili; “Sporcularımız ile ne kadar gurur duysak azdır. Bu şampiyonluk Karabük’ümüze hayırlı olsun” dedi.

KCETAŞ’tan Ramazan Öncesi Kan Bağışı

 

Kayseri ve Civarı Elektrik Türk Anonim Şirketi (KCETAŞ) Çalışanları Ramazan öncesi Erciyes Üniversitesi Kan Merkezi tarafından düzenlenen Kan Bağışı kampanyasına katkıda bulundu. Kayseri ve Civarı Elektrik Türk Anonim Şirketi Çalışanları kan bağışı öncesi muayene yapılarak kan bağışında bulunmalarına engel bir durum olup olmadığına bakıldı daha sonra gönüllülerden sırasıyla kan alındı.kayseri kan Erciyes Üniversitesi Kan Merkezi ekiplerinin Kayseri ve Civarı Elektrik Türk Anonim Şirketinde oluşturduğu merkezde kan bağışında bulunan KCETAŞ çalışanları bu etkinlikle kan bağışının önemine dikkat çekerek bağışladıkları her ünite kanla ülke insanı için her türlü fedakârlığa ihtiyaç olduğuna dikkat çektiler. Tüketici Operasyonları ve İnsan Kaynakları Direktörü Karabey Memnun yaptığı açıklama da personelimiz ile sürekli olarak bazı zamanlar Kızılay ile bazı zamanlarda Erciyes Üniversitesi Kan Merkezine “Kan ver Hayat bul, Her Kan Bağışı Bir Hayat Kurtarır” sloganları ile kan vermeye devam ettiklerini belirterek Ramazan’ın hemen öncesi kan vermenin hem vücudumuzun hem de sağlığımız için faydalı olacağını düşünüyoruz dedi ve bu vesileyle Ramazan Ayı’nın tüm Müslüman âlemine hayırlar getirmesini temenni etti.

İnönü Üniversitesinde FETÖ İle Mücadele Süreci Nasıl İşliyor?

Malatya İnönü Üniversitesinde FETÖ yapılanması ile ilgili çalışmalar merakla takip ediliyor…inönü ünv

Malatya İnönü Üniversitesinde  son olarak Malatya Savcılığı tarafından 09.11.2016 TarihindeFETÖ Terör örgütüne yönelik yapılan aralarında rektör yardımcısı, dekan vekili ve bazı meslek yüksekokulu müdürlerinin de bulunduğu 27 kişinin gözaltına alınması hadisesini basından hepimiz takip ettik.

Devam eden süreçte aşağıda ismini vereceğimiz 70 STK ”At izi İt İzine Karıştı” Diyerek 27 Akademisyenin göz altına alınmasını eleştirmişti.Yargılamalar ve soruşturmalar ilgili mahkemelerce devam ederken Rektör Ahmet Kızılay’ın gözaltına alınan Rektör Yardımcısı ve Dekan Vekillerinin yerlerinde herhangi bir değişiklik yapmadan bu kişileri göreve devam ettirmesi dikkat çekmişti.

Rektör Prof.Dr.Ahmet Kızılay Rektörlük ataması yapılmadan önce 15 Temmuz Kalkışmasının ardından meydanlara inmiş halk ile sokaklarda yürümüş ve darbeye en büyük tepkiyi ailesini yanına alarak sokaklarda tuttuğu demokrasi nöbetleri ile göstermişti.O olağanüstü durumda Reisicumhur tarafından Rektör olarak atanmış ve görevine başlamıştı.

Rektörlüğünden önce onunla beraber okuyanlar doktorluk sürecine şahitlik edenler daha sonra da akademisyenlik safhasında onunla mesai harcayanlar Prof.Dr.Ahmet Kızılay’ın FETÖ ile uzaktan yakından alakası olmadığını vurgular ve Malatya’ya kattıklarını anlata anlata bitiremezler.

Peki böyle bir insan nasıl oldu da FETÖ soruşturması süren personellerin görevine son vermedi?

Halen bir çok üniversite FETÖ bağı şüphesi dahi bulunan personellerini direk açığa aldığı halde neden FETÖ’DEN göz altına alınan personeller değil uzaklaştırılmak koltuklarından kıpırdatılmadı?

Şu an İnönü Üniversitesi personel daire başkanlığına OHAL bürosundan gelen ve FETÖ ile bağı BDDK hesap kaydı ile,Dernek Üyeliği ve Sosyal çevre araştırması ile bildirilen personel sayısı hakkında Sayın Rektörün bilgisi var mı?

Şayet böyle personeller var ise Sayın Rektör bu kişiler hakkında açığa alma veya direk ihraç için ilgili yerlere sevk etme yetkisini kullandı mı?

Yoksa Malatya’nın değeri olan Prof.Dr.Ahmet Kızılay yüz değişip çeşitli STK lara sızan kripto FETÖ elemanları tarafından maskeleme yapılmak sureti ile oyalanıyor mu?

Bakalım İlerleyen Süreç Malatya’nın Gerçek Değerleri İçin Neler Gösterecek!

Not:FETÖ Terör Örgütü Kapsamında Göz Altına Alınan 27 İnönü Üniversitesi Personelinin Haksız Yere Alındığına İnanan ve Bunu İmzaya Döken STK lar Aşağıda Verilmiştir;

ANESİAD, ANKA, Arapgir Kadınlar Derneği, Bağımlılıkla Mücadele Platformu, Bayındır-Memursen, Benbirsen, Bihamder, BİLSAM, BİLSAM Yayınları, Birey ve Toplum Dergisi, İmam Hatipliler Derneği, Boğaziçi Derneği, Büro Memursen, Birlik Vakfı, ASKON, MİLADER, Battalgazi Muhtarlar Derneği, AYDER, DİLDER, Malatya Ortak Değerler Platformu, Malatya Süt Üreticileri Birliği, Mimarlar Odası, MAZLUMDER, MEMURSEN konfederasyonu, Meşale Derneği, Milli Türk Talebe Birliği, MÜSİAD, Niyazi Mısri Vakfı, Orduzu Eğitim ve Yardımlaşma Derneği, Hander, Hanımeli Derneği, Diyanetsen, Eğitim Bir Sen, Eğitim Bir Sen Üniversite Şubesi, Dilekder, Empati Düşünce Topluluğu, Enerji Bir Sen, ENSAR Vakfı, Cihannuma Derneği, Radyocular Derneği, Rehber Derneği, Rışvanlılar Derneği, Taştepe Eğitim Derneği, Tecde Derneği, TEKDER, Gündüzbey Eğitim Derneği, Hakiş Konfederasyonu, Hukuki Araştırmalar Derneği, Hanımınçiftliği Derneği, Hasırcı Kültür Derneği, Hayat Vakfı, Toç Bir Sen, TOKİ Dayanışma Derneği,  Toplum Gönüllüleri Derneği, TİMAV, Hizmet İş Sendikası, Hukukçular Derneği, İHH Malatya Şubesi, İlesam  Malatya Temsilciliği, İlim Yayma Cemiyeti, Türkiye Yazarlar Birliği Malatya Şubesi, Ulaştırma memursen, TÜGVA, Kademran Dergisi, Karagöz Derneği, Konak Eğitim Kültür Derneği, YURTDER, Zeynal Abidin Vakfı, YEKSAM ve Yeşeren Umutlar.

BM ECOSOC Danışmanlık Statüsü Kazanan İlk Gençlik Derneği SİYAMDER oldu!

 

 

2013 yılında kurulan Sivil Yaşam Derneği (SİYAMDER) Birleşmiş Milletler’in geçtiğimiz hafta yaptığı açıklama ile Ekonomik ve Sosyal Konsey (ECOSOC) tarafından danışmanlık statüsü elde eden ilk ve tek gençlik kuruluşu oldu. Bu statü ile SİYAMDER ülkemizdeki gençlerin sorun ve taleplerini Birleşmiş Milletler Genel Kuruluna taşıyan ilk ve tek gençlik kurumu olmanın yanı sıra, New York, Cenevre ve Viyana’da bulunan Birleşmiş Milletler’e ait bina ve merkezlerde Türkiye’yi ve gençlerin görüşlerini doğru anlatacak aktiviteler düzenleyebilecek.siyamder

 

Ülkemizden aralarında Kızılay, Yeşilay, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) gibi 28 STK’nın da bulunduğu Birleşmiş Milletler ECOSOC Danışmanlık Statüsüne Dünya Genelinde 4000 civarında STK sahip. Bu STK’ların Birleşmiş Milletler tarafından düzenlenen tüm toplantılara ikinci bir akreditasyona ihtiyaç duymaksızın katılabilme fırsatı bulunuyor.

 

Her yıl New York’daki Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde düzenli olarak gerçekleştirilen ve üye ülkelerin temsilcilerinin oyları ile danışmanlık statüsü verilecek STK’ların belirlendiği STK Komitesi toplantısı bu yıl da 30 Ocak-8 Şubat 2017 tarihleri arasında gerçekleştirildi. Toplantıya SİYAMDER’i temsilen Genel Başkan Enes Efendioğlu ve Denetim Kurulu Üyesi Ömer Faruk Kodalak’da katıldı. İlgili STK’ların başvurularının görüşüldüğü oturumun ardından gerçekleştirilen oylamayla, belirlenen çeşitli şartları sağlayan sivil toplum kuruluşlarına Birleşmiş Milletler’e ait tüm merkezleri aktif olarak kullanma ve gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler oturumları ile eş zamanlı bilgilendirici toplantı ve seminerler düzenleme imkanı sağlayan danışmanlık statüsü tanındı.

 

Haber Yayın: Yusuf Ünel

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Suriye Türkmen Meclisi Tarafından Malatya Kızılay Başkanı’na Teşekkür Plaketi

Malatya’da Yaşayan Türkmenlere Desteklerinden Dolayı Kızılay Malatya İl Başkanı Av.Umut Yalçın’a Suriye Türkmen Meclisi Tarafından Teşekkür Plaketi Takdim Edildi.18.12.2016 Pazar Günü Malatya’da Yapılan Suriye Türkmen Meclisi Saha Toplantısında Suriye Türkmenlerine Destek Veren Kurum,Kuruluş ve Şahıslara Teşekkür İçin Bir Plaket Töreni Gerçekleşmişti. Kızılay’ın Halep Çalışmalarından Dolayı Toplantıya Katılamayan Av.Umut Yalçın’a Türkmen Gençler Tarafından Bir Ziyaret Gerçekleştirerek Burada Hizmetlerinden Dolayı Kendilerine Bir Teşekkür Plaketi Takdim Edildi.malatya-turkmenBurada Kısa Bir Konuşma Yapan Kızılay Malatya İl Başkanı Av.Umut Yalçın;Türk Kızılay’ı Irk,Dil,Din, Mezhep Ayırt Etmeksizin Yardımlarını Gerçekleştirmektedir.Fakat Tarihi ve Kültürel Bağımız Olan Aynı Zamanda Yakın Akrabalarımız Olan Türkmen Kardeşlerimiz Bizim İçin Ayrı Bir Yer Teşkil Etmektedir. Has bel Kader Sınırlarımızın Hemen Ötesinde Doğan Bu Akrabalarımız Şu An Bölgede En Mağdur Halklar Arasında Yer Almaktadır.Bu Nedenledir ki Bizler Bu Görevlerde Bulunduğumuz Süre Boyunca Türkmen Kardeşlerimize Elimizden Geldiği Kadar İmkanlarımız Dahilinde Destek Olmaya Devam Edeceğiz.En Kısa Zamanda Bu Zulmün Bitmesi İçin Dua Ediyoruz. Halep’te Yaşanan İnsanlık Dramı Bize Dünyanın Acı Gerçeklerini Bir Kez Daha Gösterdi. Kızılay’ımız Tüm İmkanları İle Seferber Oldu.Türk Halkı Tarihte Görülmeyen Bir Yardım Organizasyonuna İmza Attı.Bizlerde Tüm Mesaimizi Bu Hayır İşlerine Kullanarak Çalışmalarımıza Devam Ediyoruz.Şahsıma Bu Plaketi Uygun Gördükleri İçinde Tüm Türkmen Kardeşlerime Teşekkür Ediyorum… Dedi.

“Kızılay, Dost Düşman Herkesin Saygısını ve Hürmetini Kazanmış Bir Kurumumuzdur”

tayyip1Türk Kızılayı Olağanüstü Genel Kurulu’nda bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılay’ın tarihî misyonuna vurgu yaparak, “Osmanlı’nın Üsküp’te hâkim olduğu dönemde açılan Kızılay Hastanesi’nde, Türk askerleriyle birlikte Sırp askerleri de tedavi ediliyordu. Bu manzarayı gören şehirdeki diğer yabancı unsurların da tepkisiyle, hastanenin işgalinden vazgeçiliyor. Kızılay mensuplarının, tüm bu savaşlar boyunca verdikleri hizmetler, gerçekten takdire şayan ve şükrana layıktır” dedi.

ATO Kongre Merkezi’nde gerçekleşen toplantıda yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk Kızılayı’nın Olağanüstü Genel Kurulu’nun başarılı geçmesini dileğini ifade etti.

1868’den beri ülkemizdeki, bölgemizdeki ve dünyadaki tüm insanların zor zamanlarında yanında olmak için gece gündüz çalışan Kızılay’a, bugüne kadar emek vermiş, yardım etmiş herkese de şükranlarımı dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kızılay’ımızın yardım çalışmaları sırasında hayatını kaybeden tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyorum. Olağanüstü Genel Kurul’un, Kızılay’ımızın daha güçlü, daha etkin, daha verimli çalışmasını sağlayacak bir dönemin başlangıcına vesile olmasını temenni ediyorum. Son Genel Kurul’dan bugüne kadar Kızılay yönetiminde görev alan herkese teşekkürlerimi ifade ediyor; bu Olağanüstü Genel Kurul’da görev alacak arkadaşlarımıza da başarılar diliyorum” dedi.

“İNSANİ FELAKETLERDE HERKESTEN ÖNCE KIZILAY ORADADIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılay’ın simgesi olan kırmızı hilalin, ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında, bu bayrağın dalgalandığı her yerde, en sıkıntılı zamanlarda uzanan yardım elinin, umudun adı olduğunu belirtti. Deprem, yangın, sel, heyelan olduğunda gözlerin hemen kırmızı hilali aradığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Kriz olur, insanlar başlarını sokacak barınak, yiyecek ekmek, içecek suya muhtaç hale gelir, gözler hemen bu kırmızı hilali arar. Tüm tabii ve insani felaketlerde, herkesten önce Kızılay oradadır, orada olması beklenir. Herkes, her kurum gecikebilir ama Kızılay gecikemez, Kızılay’ın böyle bir lüksü yoktur.”

Ülkemizde yaşanan büyük depremleri sıralayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu felaketler sonrasında herkesten, her kurumdan önce Kızılay’ın çalışmalarına başladığını hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2011 yılında Van depremi yaşandığında da, Kızılay’ımız, kırmızı hilaliyle oradaydı, vatandaşlarımızın yanındaydı. 1989 yılında Bulgaristan’dan yüzbinlerce kardeşimiz ülkemize akın ettiğinde de, 1988 ve 1991 yıllarında Kuzey Irak’tan yine yüzbinlerce kardeşimiz topraklarımıza geldiğinde de, onları karşılayan, acil ihtiyaçlarını gideren yine Kızılay’ımızdı. Son yıllarda yine Suriye’den ve Irak’tan ülkemize gelen yüzbinlerce kardeşimizi yine Kızılay karşıladı” dedi.

“KIZILAY’IN ÇALIŞMALARINDAN GURUR DUYUYORUZ”

Bugün artık Kızılay’ın yalnız olmadığına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, AFAD’la, güçlü sivil toplum kuruluşlarıyla, belediyeler ile diğer ilgili kurumlarla, krizler ve felaketler karşısında çok daha güçlü bir müdahale sistemine sahip bulunduğunu aktararak, “Ama yine de gözler ilk olarak Kızılay’ımızın kırmızı hilalini arıyor, onu gördüğünde huzur buluyor. Aynı şekilde bölgemizde ve dünyanın pek çok yerinde doğal afetlerde, insani krizlerde Kızılay’ımızın, yetişmiş personeliyle, aracıyla, gereciyle, tüm imkânlarıyla orada olduğunu görüyoruz. Hatta bakıyorsunuz, kar sebebiyle, tipi sebebiyle yollar kapanıyor, insanlar arabalarda mahsur kalıyor, Kızılay hemen oraya, kumanyasıyla, battaniyesiyle hizmet vermeye başlıyor. Bundan gurur duyuyoruz. İnsanların kalbine girebilmek, gönlünde yer edinebilmek çok zordur. Kızılay, işte bunu başarmıştır, işte böylesine önemli bir misyonun sahibidir. Bu güveni, bu itimadı, bu itibarı sağlayan herkesten Allah razı olsun. Ülkemiz içinde ve dışında, pek çok hayırlı hizmete imza atan Kızılay ne kadar güçlü olursa, biz de geleceğimizi o kadar güvende hissederiz. Bu yönde yürüttüğü tüm çalışmalarında Kızılay’ımıza destek oldum, bundan sonra da olmaya devam edeceğim” diye konuştu.

Kızılay ve Yeşilay ile ilgili yasanın da çıktığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genel Merkezi’nin bulunduğu yerine Kızılay’a yakışmadığını belirterek, Kızılay’a Eskişehir yolu üzerinde örnek bir Genel Merkezi’ne sahip olmasını istediklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kızılay’ın doğal afetlerdeki, insani krizlerdeki çalışmaları yanında, savaşlarda ortaya koyduğu fedakârlıkları ve kahramanlıklarına da dikkat çekti.

“KIZILAY GAZİ BİR KURUMDUR”

Kızılay’ın hali hazırdaki sembolü olan kırmızı hilal amblemi, 93 Rus Harbi sırasında ilk defa resmen kullanılmaya başlandığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir gurup gönüllü ve fedakâr doktor tarafından, yaralı ve hasta askerlere bakmak için kurulan cemiyetle başlayan, Hilali Ahmer’le süren Kızılay’ın hikâyesi, savaş meydanlarında şekillendi. Kızılay gazi bir kurumdur. Kızılay, kuruluşundan sonra yaşanan tüm savaşlarda askerimizin hemen gerisinde, kendi insani mücadelesini vermiştir. Dost-düşman demeden tüm yaralıları hastaneye yetiştirmiş, orada tedavisini ve bakımını yürütmüştür. Kaybedilen her uzvu, mensuplarının sevgisi ve şefkatiyle gönüllerde ikame eden Kızılay olmuştur. Bilhassa Balkan Savaşında, Trablusgarp’ta, Çanakkale’de, Birinci Dünya Savaşı’nın ve Kurtuluş Savaşı’nın tüm cephelerinde, Kıbrıs çıkarmasında askerimizin en büyük moral kaynaklarından biri Kızılay’ın kırmızı hilalli bayrağı olmuştur. Çünkü o bayrak askerimiz için, verilen mücadele, yaşanacak sıkıntılarda kendisine sahip çıkılacağının adeta garantisi, sigortası olarak görülmüştür. Bakınız, çeşitli cephelerde yaralanıp tedavi için vapurlarla İstanbul’a getirilen askerlerimizi Sirkeci’de ilk karşılayan neydi biliyor musunuz? Kızılay’ın kurduğu Hilal-i Ahmer Çayhanesiydi. Burada, çok zor şartların hâkim olduğu cephelerden gelen askerlerimize sıcak çay, süt, yoğurt dağıtılıyordu. Ne asil dedelerimiz, ecdadımız varmış, neleri düşünmüş giderilmesi için tedbirler alınmış. Bize şu anda çok basit gibi gözüken bu hizmet, o şartlarda öylesine değerli, öylesine makbuldü” diye konuştu.

KIZILAY’IN TARİHÎ MİSYONU

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Balkan Savaşı’nda, Üsküp, Sırpların eline geçince, şehirdeki Kızılay’a ait hastanenin işgal edilmek istendiğini, Hastaneye girildiğinde karşılaşılan manzaranın ibret verici olduğunun görüldüğünü aktararak, “Osmanlı’nın Üsküp’te hakim olduğu dönemde açılan Kızılay Hastanesi’nde, Türk askerleriyle birlikte Sırp askerleri de tedavi edilmektedir. Bu manzarayı gören şehirdeki diğer yabancı unsurların da tepkisiyle, hastanenin işgalinden vazgeçiliyor. Yine bir başka ibretlik hadise de, Rusçuk’ta çok kötü şartlarda esir tutulan askerlerimizin, oraya giden Kızılay heyetinin samimi gayretleri ve fedakârlıklarıyla ülkemize geri dönmelerinin sağlanmış olmasıdır. Kızılay işte böyle, dost-düşman herkesin saygısını, hürmetini kazanmış bir kurumumuzdur. Kızılay mensuplarının, tüm bu savaşlar boyunca verdikleri hizmetler, gerçekten takdire şayandır, gerçekten şükrana layıktır” dedi.

Ülkemizin, geçtiğimiz yıl, yaklaşık 4,5 milyar dolarlık yardımıyla, dünyada en çok insani yardım yapan 3’üncü ülke olduğunu, 10 yıl önce ise bu rakamın 45 milyon dolar olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, milli gelirine oranla, insani yardımlarını en fazla artıran ülke sıralamasında Türkiye’nin dünyada birinci olduğunu vurguladı.

KIZILAY’IN ULUSLARARASI FAALİYETLERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıllarca kendisi dışarıdan yardım alan, meşhur deyimle “70 sente muhtaç” Türkiye’nin; bugün, dünyanın dört bir yanında çok ciddi yardım faaliyetlerinde bulunduğunu belirterek, “Öyle ki, ülkemizden binlerce kilometre uzakta olan Haiti’de, 2010 yılında yaşanan deprem felaketinde, bölgeye ilk ulaşan yardım ekiplerinden biri Kızılay’ımızdı. Güney Asya’da, Endonezya’da, Sudan’da, Myanmar’da, Somali’de, Filistin’de, Çad’da yaşanan felaketlerde, oraya ilk koşan ve en ciddi yardım operasyonlarını gerçekleştiren yine Kızılay’ımızdı. Pakistan’da yürütülen ve tarihin en büyük insani yardım operasyonlarından biri olan projeler, tüm dünyaya örnek oldu” dedi

Kızılay mensuplarına, “Sizlerin gayreti sayesinde, kırmızı hilalimizi, tüm insanlığın yüreğine, sevgiyle, fedakârlıkla kazıdığımıza inanıyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Esasen, günümüzde devletlerin gücü, asker sayıları, silah sayılarıyla değil, işte bu tür faaliyetlerdeki kapasiteleriyle ve başarılarıyla ölçülüyor. Eğer siz, kendi vatandaşlarınızın başına bir felaket geldiğinde, onların yardımına süratle koşabiliyor, yaraları süratle sarabiliyorsanız büyük devlet olabilirsiniz. Eğer siz, hemen yanı başınızdaki komşularınızdan dünyanın en ücra köşesindeki mağdurlara kadar, ihtiyacı olan herkese el uzatabiliyorsanız, büyük devlet sıfatını hak ediyorsunuz demektir. Aksi takdirde, cisminiz ne kadar büyük olursa olsun, kimse size bu nazarla bakmaz.”

“MADDİ İMKÂNLARINIZIN YANINDA, YÜREĞİNİZİN DE GENİŞ OLMASI GEREKİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, veren el olabilmenin, paylaşmanın, sadece maddi imkânlara sahip olmakla başarılan bir şey olmadığına dikkati çekerek, “Maddi imkânlarınızın yanında, gönlünüzün, yüreğinizin de geniş olması, hassas olması gerekir. Şayet yüreğinizin alıcıları kapalı ise, olsa da veremezsiniz. İşte sizler de yakından şahit oluyorsunuz Nice gelişmiş ülke, maddi durumları bizden çok çok iyi olan devletler, bizim yaptıklarımızın onda birini bile yapmıyor. Suriye’deki drama, Irak’taki acıya, Somali’deki çileye duyarsız kalıyorlar. Şu anda Suriye’den ve Irak’tan, 2 milyon insan bizde, a’dan z’ye her türlü bakımlarını biz yapıyoruz, eğitim, sağlık her şeyleriyle biz uğraşıyoruz.. Yaptığımız harcama şu ana kadar, 5.5 milyar dolar, gördükleri zaman bize ‘Türkiye gerçekten bu tür yardımlarda örnek bir ülke’ Tüm Avrupa’da şu anda 250 bin civarında. Bize tüm dünyadan gelen destek, 250 milyon dolar, harcama 5.5 milyar dolar. İşte bu Türkiye’nin ne denli cömert bir ülke olduğunu gösteriyor. Bu mültecileri alırken de seçici davranıyor, sadece kendi ihtiyaçlarını görecek, eğitimli, donanımlı, yetişmiş kişileri almaya çalışıyorlar. Hamdolsun ülkemizin, insanımızın alnı ak, başı diktir. Burası belde-i emindir, güvenilir bir ülkedir. Gariplerin, mağdurların, mazlumların yurdudur. Yaralanan Libyalı da, vatanından kovulan Türkistanlı da, Esed’in zulmünden kaçan Suriyeli de buraya gelir, sığınır. Buraya sığınanın, etnik kimliğine, mezhebine, dinine, rengine, meşrebine bakılmaz, geri çevrilmez, Tıpkı dün Çanakkale’de olduğu gibi. Bizim soframıza, milyonlarca kaşık konmuştur. Anadolu’nun kapıları önce bizlere, ardından da dini, dili ve ırkı ne olursa olsun, bütün mazlumlara açılmıştır” diye konuştu.

“YARDIM FAALİYETLERİNİN ÖZÜNDE, RUHUNDA ELBETTE GÖNÜLLÜLÜK VARDIR

Türkiye’nin, özellikle son 13 yılda yaptıklarıyla bu vasfını daha da güçlendirdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomisi büyüyen, istikrarı güçlenen, toplumsal barışını daha da pekiştiren ülkemizin acil insani yardımlarda adeta tarih yazdığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, diğer alanlarda olduğu gibi bu alanda da gerçekten çok önemli bir sıçrama yaptığın kaydederek, “Kızılay başta olmak üzere, yardım kuruluşlarımız, organizasyon olarak, operasyonel kabiliyet olarak, imkân olarak gerçekten çok ileri bir noktaya ulaştılar. Yardım faaliyetlerinin özünde, ruhunda elbette gönüllülük vardır, olmak zorundadır. Ama bu gönüllülük ruhunu profesyonel organizasyonlarla desteklemediğinizde, günümüz şartlarında içeride ve dışarıda varlık gösterebilmeniz mümkün değildir. Gönüllülük prensibinden soyutlanmış bir organizasyon da, yardım değil ticaret veya siyaset amaçlı bir yapıya dönüşür. Bu aradaki dengeyi çok iyi kurmak, Biz, tüm yardım kuruluşlarımızda bu anlayışla bir yeniden yapılanma gerçekleştirdik. Kızılay’ımız da bu çıkarılan yasayla kendini yeniliyor. Bu bir bayrak yarışıdır. Önemli olan, geride hayırla yâd edilecek hoş bir saha bırakmaktır. Bunları yapacak olan sizlerseniz. Çatışmaların, insanı dramların, acı ve zulmün artık neredeyse sıradanlaştığı bir bölgede, sizler bizim yardım neferlerimiz olacaksınız. 147 yıldır nasıl bu mukaddes görevi yerine getirmişseniz, nasıl Türkiye’nin müşfik elini, insanımızın merhametini, yardımseverliğini ve dayanışmasını dünyanın dört bir tarafına ulaştırmışsanız, bundan sonra da aynı kararlığın artarak devam edeceğine inanıyorum” dedi.

Konuşmasında bu alanda şimdiye kadar yapılanların, gelecekte yapılacak hayırlı işlerin de teminatı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle tamamladı: “Bu düşüncelerle, sözlerime son verirken, Kızılay’ın Olağanüstü Genel Kurulu’nun tekrar başarılı geçmesini temenni ediyorum. Olağanüstü Genel Kurul’da görev üstlenecek tüm kardeşlerime Allah’tan muvaffakiyetler diliyorum.

Görevi devreden arkadaşlarıma, emekleri, gayretleri, çalışmaları için teşekkür ediyorum. Şu anda dünyanın dört bir yanında ve ülkemizin her köşesinde hizmet veren tüm Kızılay mensuplarına, fahri çalışanlara, gönül verenlere, destek olanlara ülkem ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.”

Yaşlılar Eserlerini Sergiliyor

yaşlıAnkara Büyükşehir Belediyesi’nin “Yaşlılar Saygı Haftası” etkinlikleri kapsamında düzenlenen Resim Sergisi, Kızılay Metro Sanat Galerisi’nde açıldı.

Pursaklar Aile Yaşam Merkezi Yaşlılar Lokali üyelerinin yaptığı resimlerden oluşan serginin açılışını Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Adnan Şeker ile katılımcılar birlikte yaptı.

Yaşlılar Merkezi üyeleri, belediye bürokratları ve çok sayıda vatandaş  ilgi gösterdiği açılışta konuşan Şeker, Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin Yaşlılar Haftası ile ilgili etkinliklerine değinerek, “Yaşlılar haftasını dolu dolu geçirmeye çalışıyoruz” dedi.

Büyükşehir Belediyesi’nin yaşlılara yönelik hizmetlerini anlatan Şeker, şunları söyledi:

Yaşlılarımıza verdiğimiz evde temizlik, sağlık, psikolojik ve sosyal destek ile bakım ve onarım hizmetleri en önemli faaliyetlerimizdir. Sosyal tesislerimiz ve Başkanımız Melih Gökçek’in yaşlılarımıza hediyesi olan Akçay ve Akçakoca’daki ücretsiz tatil fırsatı önemli hizmetlerimiz arasında yer almaktadır.”

Bir hafta süre ile açık kalacak sergide, yaşlılar tarafından yapılan yağlı boya tablolar ile Kaat-ı ve Ebru sanatlarından oluşan eserler yer alıyor.yaşlı2

‘Kök Hücre Bağışı Hayat Kurtarır’

kökHemofili ve Talasemi Derneği (Hetader), Kızılay ve Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘kök hücremle hayat veriyorum, bağışıklıktan korkmuyorum’ ana temalı ‘Kemik iliği (kök hücre) ve Kordan kanı bankacılığı’ paneli düzenlendi.

Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM) Hüdavendigar Salonu’ndaki programa, Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Prof. Dr. Rüstem Aşkın, hastane yöneticileri, başhekimler, belediye yönetici ve hasta yakınları katıldı.
Hetader Kurucu Başkanı Uzm. Dr. Elif Kazancı, Türkök Kök Hücre projesinin Türkiye’de ilk defa bu seminerle start alacağını söyledi. ‘Kök hücremle hayat veriyorum’ sloganını çok önemsediklerini belirten Kazancı, kök hücreyle hastalığından tamamen kurtulmuş çocukların ve annelerin bulunduğunu ifade etti. Tüm çocukların ilik nakliyle kurtulmasını arzuladıklarını ifade eden Kazancı, “Hetader olarak bu hastalıklara dikkat çekmek istiyoruz. Hastanın yaşam kalitesini artırmak adına sosyal sorumluluk projeleri başlattık. ‘Kan kardeşim olur musun?’ projesinin ardından kök hücre projesiyle çalışmaları daha büyük alanlara taşımak istiyoruz. Ankara’daki yeni görevimizle ulusal düzeydeki birçok kuruma ulaştırmak istiyoruz” dedi.kök4

“Kök hücreyi sadece Kızılay almaktadır”
Hetader’in tanıtıcı video gösteriminin ardından konuşan Kızılay Güney Marmara Bölge Kan Merkezi Kök Hücre Bağışçısı Kazanım Uzmanı Ramazan Çiçek ise, çalışmaları Bursa, Balıkesir, Çanakkale ve Yalova’da sürdürdüklerini hatırlattı. Gönüllü verici merkezinin Heykel Kızılay Kan Merkezi olduğunu ifade eden Çiçek, “Kök hücre vermek isteyen gönüllülerimiz, Heykel’deki Kızılay Kan Merkezi’ne gelerek örnek verebilir. Kök hücreyi de artık sadece Kızılay almaktadır” diye konuştu.
Açılış konuşmalarının ardından Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. M. Akif Yeşilipek ‘kordon kanı’, Bahçeşehir Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Doç. Dr. Gülsün Karasu ‘kemik iliği’, Kan Hizmetleri Genel Müdürlüğü Kök Hücre Koordinasyon Merkezi Proje Yöneticisi Dr. Savaş Koç ise ‘Türkök Kök Hücre çalışmalarının geldiği son durumu’, Talasemi hasta annesi Belkıs Günlük ise yaşadıklarını anlattı.

Kızılay Yönetiminden Başkan Yrd. Danışman’a Ziyaret

kızılay8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Kızılay Karabük Şubesi yönetimi Karabük Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Danışman’ı ziyaret etti.

Ziyarete, Kızılay Derneği 2. Başkanı Mehmet Uzun, Yönetim Kurulu Üyesi Şehnaz Burgucu, Kadın Kolları Başkanı Hilal Göktepe ve Genel Hizmet Yöneticisi Sezgin Göktepe katıldı.

Ziyaret esnasında Kızılay Derneği 2. Başkanı Mehmet Uzun, Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Danışman’a günün anlamı için Kızılay logolu ve Fatma Danışman yazılı kalemlik hediye etti.kızılay2

Kızılay Derneği 2. Başkanı Mehmet Uzun, geliş amaçlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Günü nedeniyle Karabük’teki bayan müdürlerini ziyaret ettiklerini, bununla birlikte sayın Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Danışman’ı da ziyarete bulunduklarını  ifade etti. Uzun; “Kızılay adına bir hediyemiz oldu. Bizi hatırlamaları için bu vesile ile tüm bayanların 8 Mart Dünya Kadınlar gününü kutluyorum” dedi.

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti aktaran Karabük Belediye Başkan Yardımcısı Fatma Danışman; “Kızılay yönetimini ziyaret sebebiyle ve böyle bir değerli hediye için teşekkür ediyorum” dedi.