Etiket arşivi: Kardiyolojisi

Çocuğunuz Spora Hazır mı?

 

Çocuğunuzun spora hazır olması demek, spor yaparken karşılaması gereken fiziksel, zihinsel ve sosyal becerilere sahip olması demektir.

Çocuğunuz Spor Yapmaya Hazır mı?

Yaşa göre spor seçmenize yardımcı olan kılavuzlar olsa da çocukların farklı oranda büyüdüklerini akılda bulundurmak önemlidir. Çocuklar sporun gerektirdiği fiziksel, zihinsel ve sosyal becerileri kazandığında spor yapmaktan daha fazla keyif alır ve daha başarılı olur, spor fizyolojisi önemli rol oynar.

2-5 Yaş Spora Hazır mı?

6 yaşından önce çocukların çoğunda organize sporlar için gerekli temel motor beceriler henüz bulunmaz. Okul öncesi hareketi teşvik oldukça kritik bir süreçtir.

spora hazır mı 2 5 yaşında

Denge ve dikkat süreleri sınırlıdır, görme ve hareketli nesneleri takip etme becerileri tam olarak olgunlaşmamıştır. Bu yüzden koşma, yüzme, takla atma, top atma ve yakalama gibi temel beceriler üzerine odaklanmış aktivitelere eğilmek gerekir. Bu becerilerin gelişmesi için organize spor aktiviteleri gerekmez, aktif oyunlarla geliştirilebilir. Bu yaştaki çocukların dikkat süreleri kısadır, en iyi keşfederek, deneyimleyerek ve başkalarını taklit ederek öğrenirler. Açıklama az olmalı, daha çok oyun sırasında göstererek öğretilmelidir. Rekabetten de kaçınılmalıdır. Anne ve babalar iyi birer rol model olabilir, çocuklarını cesaretlendirmelidir.

6-9 Yaş Spora Hazır mı?

6 yaşlarında çocukların çoğunda basit organize sporlar için temel motor beceriler gelişmiştir. Ancak karmaşık motor beceriler için gerekli el-göz koordinasyonu yine de yeterli değildir. Takım oyunu ve stratejiler gibi kavramları anlamaya ve hatırlamaya henüz hazır değillerdir. Temel motor beceriler üzerine odaklanan ve basit seviyede adapte edilmeye çalışılan sporlar en uygun olanlarıdır.

spora hazır mı 6 9 yaşında

Koşma, yüzme, beyzbol, tenis, jimnastik, savunma sporları ve kayak bunlar arasında yer alır. Kompleks görsel ve motor beceriler, hızlı karar verme yeteneği veya detaylı stratejiler ya da takım oyunu gerektiren futbol, basketbol, hokey, voleybol gibi sporlar bu yaş grubundaki çocuklar için modifiye edilmediği sürece zor gelecektir. Başarıyı, hareketi ve katılımı teşvik etmek adına kurallar esnek olmalıdır. Kazanmaktan ziyade öğrenme üzerine odaklanmalıdır. Kullanılan araçlar ve kurallar küçük çocuklar için uygun olmalıdır. Örneğin, toplar daha küçük, saha daha küçük, oyun süreleri daha kısa, aynı anda oynayan çocuk sayısı daha az, pozisyon değişimleri daha az olmalı ve daha az skor tutulmalıdır.

10-12 Yaş Spora Hazır mı?

10-12 yaş arasındaki çocukların çoğu daha karmaşık sporları yapmaya hazırdır. Kompleks motor beceri, takım oyunu ve strateji gerektiren sporları yapmak için gerekli motor ve bilişsel becerilere sahiptirler. Uzmanların çoğuna göre bu seviyedeki sporların hedefi beceri gelişimi, eğlence ve katılım üzerine olmalı, rekabet üzerine değil. Çocukların çoğu kaybeden takım yerine kazanan takımda oynamayı tercih eder.

spora hazır mı 10 12 yaşında

Bu yaş grubundaki çocukların bir kısmında puberte (ergenlik) başlayabilir. Bu dönemde çocuklar arasındaki fiziksel farklılıklar, özellikle de erkek çocuklarında, çok çarpıcı olabilir. Çocuğunuz için en doğru spor seçiminde bu da etkili olabilir. Ergenliğe giren erkek çocuklar bir süreliğine daha uzun, daha ağır ve daha güçlü olur. Bu yüzden fiziksel bir avantaja sahip olabilirler, ancak bu daha yetenekli oldukları ve sporda üstün olacakları anlamına gelmez. Mümkünse, aynı fiziksel yeterlilikteki erkek çocuklarla rekabet etmelidirler. Benzer şekilde, daha geç olgunlaşan erkek çocuklar sporlarda bir süreliğine bir dezavantaj yaşayabilir. Bu bir yetenek eksikliği olarak görülmemelidir. Bu çocuklar duvar tenisi, yüzme, dövüş sporları, güreş ve bazı pist yarışları gibi daha az cüsse gerektiren sporlara yönlendirilmelidir.

Hızlıca gelişen büyümeler geçici olarak koordinasyon, denge ve bir beceriyi gerçekleştirebilme kabiliyetini etkileyebilir. Bunu bir efor ya da yetenek eksikliği olarak görmenin çocuklar açısından sporcu stresine yol açıp yıkıcı olabileceği de akılda tutulmalıdır.

Çocuğun Spora Hazırlanmasında Kılavuzlar

  • Formda olun ve yeni yetenekler geliştirin. Çocuklarınızı fiziksel olarak geliştirirken yeni spor yetenekleri de öğrenebilecekleri aktivitelere katılmaları için yüreklendirin. Tabii bu aktivitenin yaşına göre doğru ve eğlenceli olması gerekir.
  • Odak noktanız hep eğlence olsun. Rekabet, katı kurallar ve kazanma kavramlarından ziyade kişisel katılım, çeşitlilik, başarı ve eğlence odaklı spor programlarını tercih edin. Böylece ilgili olmalarını ve spora devam etmelerini sağlamış olursunuz.
  • Kuralları kontrol edin. Kullanılan araçlar ve kurallar yaşlarına uygun olmalıdır. Değilse de uygun hale getirilmelidir.
  • Güvenlik mutlaka öncelikler arasında olsun. Uygun ortam, uygun ekipman, koruyucu aksesuarlar, program dizaynı ve oyun kuralları çok önemlidir.
  • Farklılıklar aklınızda bulunsun. Ergenlik öncesinde kız ve erkek çocukları arasında dayanıklılık, kuvvet, boy, vücut kitlesi açısından çok az farklılık vardır ve eşit şekilde birlikte yarışabilirler. Ergenlik sırasında temaslı sporlarda sporcuların doğru eşleşmesi için kronolojik yaş kadar cüsse ve fiziksel olgunluk da göz önünde bulundurulmalıdır.
  • Temkinli ilerleyin. Tek bir sporda erken uzmanlaşmak, yoğun antrenman yapmak ve yıllarca devam etme kararı dikkatli alınmalı, çünkü yüklenmeye bağlı sakatlanma, mental stres ve tükenme riski vardır. Yalnızca tek bir spor yapmak, farklı sporlardan edinebilecekleri farklı motor becerilerin gelişmesini de engelleyebilir.
  • Çocuğunuz hazır olana dek bekleyin. Çocuklar özsaygılarının oyunun sonucundan bağımsız olduğunu öğrenene kadar yarışmalı sporlarda yer almamalıdır.
  • İyi bir spor programı bulun. Programlarda yer alan çocuklar ve ailelerinden geri bildirimler alın. Katılmadan önce programları kontrol edin. İyi bir programa yazdırıldığında çocuğunuz da zevk alarak yapacaktır.

Kaynak:

Prof. Dr. Taner Yavuz

Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı

Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Taner Yavuz; GRİP AŞISI KALP KRİZİ RİSKİNİ AZALTIYOR!

 

 

Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Taner Yavuz, Grip aşısı ile ilgili önemli bilgiler verdi.taner yavuz

Neden Grip Aşısı Olmalıyız?

Grip aşısı gribe yakalanma riskini azaltarak grip olsak da hastalığı hafif geçirmemize olanak sağlar. Grip aşısı kalp krizi riskini yarı yarıya düşürür. Grip vücutta akut enflamasyona neden olur, koroner damarlardaki aterosklerotik plakların stabilizasyonunu bozabilir ve bu durum pıhtı oluşumunu kolaylaştırarak kalp krizine yol açabilir. Grip aşısı yaptırmak kalp krizinin önlenmesinde en az sigarayı bırakmak ve kolestrol ilaçları kullanmak kadar etkilidir. Kalp krizinin önlenmesinde genel öneriler şunlardır; sigara içilmemesi, sağlıklı beslenme, egzersiz, stresin azaltılması, kalp krizi riskini artıran diyabet gibi hastalıkların kontrolü, bazı hastalarda da aspirin kullanımıdır. Ayrıca kalp hastalarına kalp krizinden korunmada grip aşısı önerilmeli ve bunun önemi vurgulanmalıdır. Yapılan çalışmalarda kalp yetersizliği, doğumsal kalp hastalığı ve kapak hastalığı olanlarda aşı yapıldığı takdirde grip nedeniyle hastaneye yatırılma ve ölüm oranının önemli ölçüde azaldığı gösterilmiştir. Aşı yaptırmamız durumunda kendimizin yanı sıra çevremizde bulunan ve hastalığı ağır geçirme riski olan küçük çocukları, kalp hastalarını, akciğer hastalarını ve yaşlı yakınlarımızı da gribe karşı korumuş oluruz.

Grip Nasıl Önlenir?

Grip aşısı gripten korunmada en etkili ve güvenli yöntemdir. Amerikan Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezi ve Amerikan Pediatri Akademisi 6 aydan büyük tüm bireylere her yıl grip aşısı yapılmasını önermektedir. Gripte korunmada başka genel önerilerde bulunmaktadır. Bunlar sırasıyla; gripli insanlardan uzak durmak, grip salgını başladığında aşısız iseniz kalabalıktan uzak durmak, elleri sık yıkamak ve yüzden uzak tutmaktır. Grip olduğunuzu düşündüğünüzde hemen doktorunuza müracaat ederek erken tedaviyle hastalığın uzun sürmesi önlenebilir.

Kimler Mutlaka Grip Aşısı olmalıdır?

  • Gebeler
  • 5 yaşından küçük çocuklar (aşı 6 ay üzerindeki çocuklara yapılabilir)
  • 50 yaşın üzerindekiler
  • Kronik hastalığı olanlar (Özellikle kalp hastaları, kronik akciğer ve böbrek hastaları, diyabetikler vb.)
  • Bakım evlerinde yaşayanlar
  • Yüksek riskli hastalarla birlikte yaşayanlar ve sağlık hizmeti sunanlar

Gebeler Neden Grip Aşısı Olmalıdır?

Gebelerin grip hastalığını ağır geçirme ve hastaneye yatırılma oranı yaşıtlarından 4 kat daha fazladır. Bu nedenle tüm gebeler ve grip sezonunda hamilelik planlayan tüm kadınlar aşı olmalıdır. Aşı yapılan gebenin bebeği de 6 ay süreyle ve en az %50 oranda gripten korunmaktadır. Gebeye aşı yapılması bir taşla iki kuş vurarak hem anneyi hem de bebeği gripten korur.

Grip Aşısı Ne Zaman Yapılmalıdır?

Ülkemizde grip sezonu Aralık ayında başlar ve Nisan ayına kadar devam eder. Aşı için en uygun zaman Ekim-Kasım aylarıdır. Çocuklar 9 yaşın altında ve ilk kez aşı oluyorsa 4 hafta arayla 2 doz aşı yapılmalıdır. Bu nedenle ilk aşı en geç ekim aynın son haftalarında yapılmalıdır.

Grip Aşısı Grip Yapar mı?

Prof. Dr. Taner Yavuz, ‘Günümüzde en yaygın kullanılan aşı adaleye yapılan inaktif grip aşısıdır. Aşıda kullanılan virüsün proteinleri bağışıklık oluştururlar. Bu proteinler grip yapacak özellik taşımamaktadır. Diğer bir ifadeyle grip aşısı grip yapmaz. Ancak aşı yerinde hassasiyet, nadiren de hafif ateş ve sırtta kas ağrısı oluşturabilir. Grip aşısındaki yumurta proteini, alerjik reaksiyon yapamayacak kadar küçük miktardadır. Eski görüşün aksine yapılan çalışmaların ışığında yumurta alerjisi olanlarda grip aşısı önerilmektedir’ dedi.

Grip Aşısının Kesinlikle Yapılmaması Gereken Durumlar Nedir?

Günümüzde en yaygın kullanılan aşı adaleye yapılan inaktif aşıdır. Kesinlikle aşı yapılmaması gereken durumlar;

  1. Grip aşısına bağlı daha önce gelişmiş tehlikeli alerjik reaksiyon (anaflaksi)
  2. Orta ya da ağır şiddette hastalık durumunda (aşının yan etkileriyle mevcut hastalığın bulguların karıştırmamak için iyileşme beklenmelidir).
  3. Grip aşısından sonraki ilk 6 hafta içinde Guillain-Barre sendromu denilen nörolojk bir hastalık geçirmiş olmak.

 

kocaeli-okuyor-haber- yusuf ünelHaber Yayın Dairesi: Yusuf Ünel

 

SICAK HAVALARDA KALBE DİKKAT!

SICAK HAVALARDA KALBE DİKKAT!

Hava çok sıcak olduğunda vücudumuzu soğutmak için terleriz, bu nedenle her zamankinden daha fazla sıvı kaybederiz. Bu durum kan basıncında düşmeye ve kalbin daha hızlı atmasına neden olur. Yeterince su ve şeker içermeyen sıvı tüketildiği sürece çoğumuzda bir soruna yol açmaz ve sıvı kaybına neden olmaz.

taner yavuzOkan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Taner Yavuz, ‘’Sıcak havada kalbin iş yükü arttığı için koroner hastalarında göğüs ağrısı tetiklenebilir. Kalp yetersizliği olan hastalarda kalbin istenen düzeyde kasılması, pompa görevini yapamaması nedeniyle vücudun serin yerde tutulması çok önemlidir. Bu hastaların kullandıkları idrar sökücü ilaçlar su kaybının artırarak baş dönmesine neden olabilir. Kısa süreyle ilaçlara ara verilmesi ve bunun için doktorunuzla görüşmeniz gerekebilir’’ dedi.

ÇOCUKLARI SICAK HAVADAN KORUMANIN YOLLARI

Bebekler ve küçük çocuklarda ter bezleri erişkinlerden sayıca daha az olduğundan sıcaktan kolay etkilenirler. Düzenli su içirilmeli, ince giydirilmeli ve serin tutulmalıdır.

GÜNEŞTEN KORUNMA NASIL OLMALIDIR?

Serin tutup, güneşten korumalıyız. Vücutlarını soğutma kabiliyeti yeterince gelişmemiş olduğundan, bebek ve çocuklarda sıcak basması ve sıcaklıkla ilişkili rahatsızlıklar çabuk gelişir.

Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Taner Yavuz, Çocukların Sıcakta Mutlu ve Sağlıklı kalması için önerilerde bulundu

•  6 aydan küçük bebekler direkt güneş ışığından uzak tutulmalıdır. Bebeklerin derilerinde güneşten koruyucu  melanin pigmenti çok azdır.

•  Daha büyük bebekler de özellikle güneş ışığının çok etkili olduğu aylarda direk güneş ışığından korunmalıdır. Sıcak havada dışarı çıkıldığında bebek arabasına güneşlik takılmalıdır.

•  Güneş koruyucu faktörü en az +30 faktör güneş kremleri birçok firma tarafından üretilmektedir. Çocuklar için olanları tercih ediniz, bu kremler cildi daha az tahriş eder. Düzenli olarak havuz ve denizde kullanınız. Güneş yanıkları çocuklarda dahi cilt kanseri riskini arttırır, bu nedenle güneşte her 2 saatte bir güneş kremini tekrar sürünüz.

• Güneşin direkt ışığından saat 11-14 arası uzak tutunuz. 30-50 faktör kullanınız. Yara olan bölgelere en az 50 faktör güneş kremi kullanınız.

•  Bebeğinizin kıyafetleri, vücut ve ayaklarını; güneş şapkası ise, başını ve ensesini örtecek özelliklerde olmalıdır.