Etiket arşivi: Kahramanmaraş

ÇOĞAL; BİR YANIM AVRUPA BİR YANIM AFRİKA

 

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonunun yaptığı araştırma hem Türkiye’de iller arasındaki gelir uçurumunu, hem de Türkiye’nin dünyadaki yerinin nerede olduğunu gözler önüne serdi.

Türkiye’nin en gelişmiş illeri olan İstanbul, Estonya; Kocaeli ise ancak Çek Cumhuriyeti seviyesinde bulunuyor. En az gelişmiş ili olan Ağrı ise Guatemala’dan biraz zengin Ermenistan’dan ise yoksul kalıyor.

Başkent Ankara, Litvanya, Türkiye’nin kişi başına düşen gelirde dördüncü sırasında olan Tekirdağ ise Barbados’a ancak ulaşıyor.

Şanlıurfa, Gürcistan;  Hakkâri, İran; Bitlis, Cezayir; Kars, Namibya; Hatay, Botsvana; Çorum, Sinop Bartın, Bulgaristan;  Eskişehir, Arjantin; Antalya, Hırvatistan; İzmir, Polonya seviyesinde kalıyor.

engin-cogalTürkiye’de kişi başına düşen gelirin illere göre dağılımı ve diğer ülkelerin kişi başına düşen milli gelirlerinin hem Türkiye’deki iller arasındaki uçurumu, hem de Türkiye’nin dünyadaki yerinin nerelerde olduğunu ortaya çıkardı. Türkiye’nin en gelişmiş illeri Avrupa’daki Estonya,  Çek Cumhuriyeti, Litvanya gibi ülkelerin seviyesine zor çıkarken, en yoksul iller ise birçok Afrika ülkesinin bile gerisine düşüyor.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge Biriminin TÜİK ve İMF verilerinden yararlanarak yaptığı araştırmaya göre,  Türkiye’nin en fazla kalkınmış ve 19 bin 957 dolar kişi başına düşen gelirle ilk sırada yer alan İstanbul, kişi başına geliri 20 bin 160 dolar olan Estonya’dan yoksul, 19 bin 769 dolar kişi başına düşen geliri olan Çek Cumhuriyetinden biraz iyi bir durumda bulunuyor. Türkiye’nin en büyük sanayi kenti olan ve kişi başına gelirde ikinci durumdaki Kocaeli de yine Estonya’dan yoksul Çek Cumhuriyetinden biraz iyi durumda seyrediyor.

Son avuntusu her şey yolunda giderse 2030 yılında “yüksek gelirli ülkeler” arasına girebileceğine ilişkin bir OECD senaryosu olan Türkiye’nin en gelişmiş ili olan İstanbul tek başına bir ülke olsaydı, dünya sıralamasında ancak 45’inci olabilecekti. Kocaeli ise 46’ncı sırayı alacaktır. Trinidad Tobago, Yunanistan, Portekiz. Slovenya, Malta, Bahreyn,  Ekvator Ginesi, Kore, Porto Riko ve benzeri birçok ülkenin kişi başına düşen geliri Türkiye’nin sanayi, ticaret ve finans merkezi konumundaki bu iki ilin üzerinde bulunuyor.

Türkiye’nin başkenti Ankara ise ancak Litvanya düzeyinde bir refah seviyesinde bulunuyor. Türkiye’nin İstanbul, Kocaeli ve Ankara’dan sonra en yük ek kişi başına düşen gelirine sahip olan Tekirdağ ise Barbados seviyesinde bir ekonomik kalkınmışlığa sahip bulunuyor. Aynı karşılaştırmaya göre Türkiye’nin önemli sanayi merkezlerinden biri olan liman kenti İzmir ancak Polonya düzeyinde bir ekonomik gelişmişliğe sahip. Türkiye’nin ekonomik anlamda önemli illerinden Bursa ancak 90 bin nüfuslu bir ada devleti olan Antigua ve Barbuda düzeyini buluyor. Türkiye’nin en önemli turizm merkezi olan Antalya’da kişi başına düşen gelir ise Hırvatistan düzeyinde kalıyor.

Yine Türkiye için önemli illerden Eskişehir, Arjantin;  Yalova, Kazakistan; Çanakkale,Brezilya; Denizli Lübnan;  Sakarya, Manisa, Malezya; Edirne, Burdur, Kayseri, Düzce, Meksika’nın düzeyinde seyrediyor.

 

-AĞRI’NIN REFAHI ERMENİSTAN’A YETİŞMİYOR-

3 bin 880 dolar kişi başına gelirle Türkiye’nin en yoksul ili konumunda bulunan Ağrı ise Ermenistan ile Guatemala arasında bir yerde duracaktı. Ağrı bir ülke olsaydı kişi başına düşen gelir sıralamasında dünyada 117’nci olabilecekti. Türkiye’nin 4 bin 469 dolarla Ağrı’dan sonraki ikinci yoksul ili olan Şanlıurfa ise kişi başına düşen gelirde Gürcistan’dan biraz iyi El Salvador’dan ise daha kötü konumda bulunuyor. Şanlıurfa bir ülke olsaydı kişi başına düşen gelir sıralamasında dünyada ancak 108’inci olabilecekti.

Araştırma’ya göre Türkiye’deki illerden Hakkâri, İran; Bitlis, Cezayir; Şırnak, Siirt, Makedonya; Kars, Nambiya; Diyarbakır, Tayland; Mardin, Adıyaman, Sırbistan; Kilis, Ağrı, Iğdır, Ardahan Ekvator; Tokat, Dominik; Ordu, Peru; Malatya ve Erzurum, Libya; Yozgat, Kahramanmaraş, Bayburt ve Osmaniye ise Venezüella düzeyinde bulunuyor.

“Türkiye gereksiz rejim tartışmalarıyla, hukuku, insan haklarını, çağdaş değerleri ayaklar altına alıp demokrasiden uzaklaşmak yerine, Atatürk’ün işaret ettiği çağdaş uygarlık hedefine doğru yürümek zorundadır. Eğer bunu yapmaz toplumu sürekli çatıştırırsak, en zengin ilerimiz bile ortalama bir Avrupa ülkesinin seviyesinde olmayacak, diğer illerimiz de dünyanın en yoksul köşeleri olarak kalacak

                                   ENGİN ÇOĞAL

          BİRLEŞİK KAMU-İŞ KONFEDERASYONU

 GENEL  MERKEZ  ÖZLÜK HUKUK TİS  SEKRETERİ

 

 

 

 

 

 

Siz Meydanlarda Millete İllüzyon Yaparsanız, Millet de Seçim Sandığında Size Sürprizini Yapar

806Kahramanmaraş’ta gerçekleştirilen toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefet partilerinin vaatlerini eleştirerek, “Ben 40 yıllık siyasi hayatımda şunu öğrendim: Millete karşı dürüst ve samimi olacaksınız. Kalbinizle diliniz arasına perde koymayacaksınız. Aksi takdirde millet size gereken cevabı verir” dedi.                                                                                                                                                                                                      Müftülük Meydanı’nda gerçekleşen törende yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçimleri ve Başbakanlığı döneminde Kahramanmaraş’ın kendisine gösterdiği güven ve teveccüh için teşekkür ederek, “Bir kardeş kardeşine nasıl sahip çıkarsa sizler de bize öyle sahip çıktınız. Başbakanlığım döneminde girdiğim 8 seçimde sahip çıktınız. 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçiminde, yüzde 71,5 oyla Türkiye hedefinin çok çok üzerinde oy vererek sahip çıktınız. Rabbim sizlerden razı olsun. Allah birliğimizi, beraberliğimizi, uhuvvetimizi daim eylesin. İnşallah, bizde bu can bu tende olduğu müddetçe, sizlerin güvenine, teveccühüne layık olmaya çalışacağız” dedi.                                                             Ankara’da 700 bin tablet bilgisayarın dağıtımı törenine katıldığını, daha sonra Ordu-Giresun Havalimanı’nı Başbakan Ahmet Davutoğlu ve bakanlarla birlikte açtıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şimdi de toplu açılış için Kahramanmaraş’a geldiğini söyledi.                                                   

KAHRAMANMARAŞ’A YAPILAN YATIRIMLAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kahramanmaraş’ta toplu açılışı yapılan eserlerin toplam yatırım bedelinin 1 milyar 658 milyon lira olduğunu belirterek, “69 ayrı eser. Eğitimde 23 milyon lira maliyeti olan 187 derslik 13 adet ilkokul, ortaokul, liseyi sizlerin hizmetine sunuyoruz” dedi.

Gıda ve Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 31 milyon; Orman ve Su işleri Bakanlığının 534 milyon bedelli Ayvalık Barajı Sulaması ile Göksun Göleti sulamasını; Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının 588 milyon yatırım bedeli olan Kahramanmaraş Göksu 6. Bölge hudut yolunun tamamladığını söylen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göksu 6. Bölge Hudut Yolu projesi içinde uzunluğu 7,5 kilometreyi bulan 3 tünel ile 2 viyadüğün olduğunu bildirdi.

Bolu Tüneli’nin 3 kilometre uzunluğunda olduğunu ve 10 yılda 1 milyar lira harcanarak tamamlandığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, buranın patates tarlası yapılmak istendiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu kadar para harcandı nasıl patates tarlası yaparsınız? Buna ihtiyacımız var” dediğini aktararak, ihaleyi alan yerli ve yabancı ortaklarla görüşerek Bolu Tüneli’ni hizmete açtıklarını vurguladı.

“MİLLETİN EMANETİNE NASIL SAHİP ÇIKTIĞIMIZI GÖRMEK İSTEYEN GELSİN GÖKSUN’DAKİ TÜNELLERE BAKSIN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kahramanmaraş’ta, 3 tüneli 100 milyon liraya mal ettik. Ülkenin, milletin emanetine nasıl sahip çıktığımızı görmek isteyen gelsin Göksun’daki tünellere baksın. Halep oradaysa arşın Kahramanmaraş’ta” dedi. Enerji Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, Vakıflar Bölge Müdürlüğünün Kahramanmaraş’a yaptığı yatırımlara işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün bunların açılışını yaptıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iplik üretim tesislerinden enerji üretim tesislerine, özel hastanelerden su dolum tesislerine kadar birçok alanda yatırım yapan özel sektörün ekonomiye büyük destek verdiğini belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 12 yılda, Kahramanmaraş’a yapılan toplam yatırımın bedelinin, 14 milyar olduğunu kaydederek, “Kahramanmaraş’a bu yakışır. Biz İstanbul’a nasıl baktıysak Kahramanmaraş’a da öyle baktık” dedi.

GURBETÇİ VATANDAŞLARA OY HAKKI

Türkiye’nin demokrasi, çocukların geleceği açısından son derece önemli bir seçim sürecinde olunduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, genel seçimlere 15 gün kaldığını vurguladı. 8 Mayıs’tan itibaren yurtdışında yaşayan vatandaşların oy kullanmaya başladığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, gurbetçilerin başkonsolosluklarda ve 33 gümrük kapısında hiçbir sıkıntı çekmeden gönül verdiği partiye oyunu kullandığını anlattı. Bu imkanın AK Parti iktidarında sağlandığını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sadece gümrük kapılarında, havalimanlarında oy kullanılabiliyordu. Burada da büyük sıkıntılar yaşanıyordu. Hamdolsun bu işi çözdük. Bu sistem, ilk defa 10 Ağustos cumhurbaşkanı seçimlerinde tatbik edildi. Birçok yanlışlar oldu, o zaman bazı sıkıntılar oldu ama bu seçimde şimdiye kadar 500 bin vatandaşımız oylarını kullandılar. Önümüzdeki günlerde bu sayının daha da artacağına, rekor seviyelere ulaşacağına inanıyorum. Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımdan bu imkanı bu fırsatı iyi değerlendirmelerini bekliyorum. Bugüne kadar oylarını kullanmayan kardeşlerimiz varsa gitsinler, başkonsolosluklarda veya gümrük kapılarında oylarını kullansınlar. Türkiye’nin geleceğinde onlar da oylarıyla söz sahibi olsunlar. Türkiye’nin özgürlükler noktasında, haklar noktasında, demokrasi mücadelesinde, çözüm sürecinde, terör örgütüne karşı kararlı duruşlarını sergilesinler. Bu seçim çok önemli” diye konuştu.

“BİRBİRLERİNE HER TÜRLÜ HAKARETİ EDENLER, BUGÜN AYNI ÇATI ALTINDA BULUŞTULAR”

“Bu seçimlerde ya eski Türkiye diyeceğiz ya da yeni Türkiye diyeceğiz. O kadar önemli” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefet partilerinin, bölücü örgüt, paralel örgüt ve medyanın bir araya gelerek eski Türkiye koalisyonu kurduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Daha birkaç yıl öncesine kadar birbirlerine her türlü hakareti edenler, nasıl olduysa bugün aynı çatı altında buluştular. Bölücü terör örgütünün güdümündeki parti, bu paralel çatıya ve çeteye daha düne kadar demediğini bırakmıyordu. Şimdi maşallah, can ciğer kuzu sarması oldular. Kulağı var, duymaz. Gözü var, görmez. Dili var, hakkı söylemez. Bu beyefendi, kestane pazarında bir zamanlar hoca efendiydi. Değil mi? Şimdi nasıl oluyor da bu ülkede 50 bin insanın kanına girenlerle bakıyorsunuz bal kaymak olabiliyor? Hep anlattım, anlatıyorum, bunların şu toplumu, şu milleti nasıl parçaladığını, nasıl böldüğünü sizler gayet iyi biliyorsunuz. Bu hoca ne diyordu, başörtüsü ile alakalı? ‘Füruattandır’ diyordu. Üniversitelere başörtülü olarak kızlarımızı almadıkları zaman ne diyordu? ‘Çıkartın başörtünüzü, peruk takın diyor muydu? Şimdi, görüyorsunuz, can ciğer oldular” dedi.

“İMAM HATİPTE OKUYAN ÖĞRENCİ SAYISI 1 MİLYONA YÜKSELDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti iktidarından önce imam hatiplerin orta kısmının kapatılması nedeniyle öğrenci sayısının 600 binden 60 bine düştüğünü, kendisinin ve 4 çocuğunun da imam hatip mezunu olduğuna işaret etti. Kızlarının başlarını açmadığı için, oğlunun da katsayısı nedeniyle Türkiye’de üniversiteye gidemediğini ve yurt dışında okuduğunu aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çileyi çektirmeye ne hakkınız vardı. Bu Pensilvanya’daki zat, o zaman işte buna maalesef çanak tutanlardan. Ağlama, artık o günler geride kaldı. Sizin o gözyaşlarınız hamdolsun bunu bereketlendirdi” diye konuştu.

İmam hatipte okuyan öğrenci sayısının 1 milyona yükseldiğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Şimdi bundan Sayın Kılıçdaroğlu rahatsız oluyor ve ne diyor? 1+8+4. Ne demek bu? ‘İmam hatiplerin orta kısımlarını kapatacağım’ diyor. Tabii bunu Kahramanmaraş’ta söyleyemez. Kayseri’de ‘Hayır. Ben öyle bir şey söylemedim’ dedi. Ne söyledin? Seçim beyannamende yazıyor. Hani sen hesap uzmanıydın? 1+8+4 diyorsun. Ne demek bu? Bu formülü biz, geçmişten tanırız. O 8’in içinde ne var? İlk ile ortayı birleştiriyor, imam hatibin orta kısmını kapatıyor. Tabii Müslüman, bir sokulduğu yerden bir daha sokulmaz. Bitti o iş.”

“KUTLU DOĞUM SANCILI OLUR”

Artık herkesin istediği üniversiteye ve başörtülü olarak gidebildiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Danıştay’ın tüm liselerde başörtüsü ile derslere girilebileceği yönünde aldığı kararla devranın iyice değiştiğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şunu unutmayın, kutlu doğum sancılı olur. Çok sancı çektik ama sonu iyi oldu. Daha da iyi olacak” diye konuştu.

Alandakilere “6-7-8 Ekim vandallarını ve 40 kişiyi öldürenleri” bilip bilmediklerini soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu kişilerin, şimdi demokrasiden bahsettiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle söyledi: “Terör örgütünü arkasına almış malum parti ve bununla güya demokrasiden bahsediyorlar. Yasin Börü’yü 5’inci kattan atmak suretiyle o genç yavrumuzu şehit edenler bunlar değil mi? Ne anlatıyorsunuz bize, o genç yavrumuzu şehit ettiniz, taşlarla parçalaya parçalaya şehit ettiniz. Anneleri Diyarbakır’da ağlatan bunlar değil miydi? Van’da musluklardan kan akan o pankartları asan, bilboardları süsleyen bunlar değil miydi? Biz bunlara yüklenince kaldırdılar. Onun yerine su akan musluklar koydular. Bunlarda yalan çok, akşam başka, sabah başka.”

6-7 ekim olaylarında vatandaşların katledilmesine neden olan genel başkanın genel başkanın pop star edasıyla parlatıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Milletin selameti, barışı, huzuru için bir araya gelmeyenler, mesele yeni Türkiye olunca, 2023 hedefleri olunca hemen kol kola giriyorlar” dedi.  Alandakilere “Siyasette herkes kendisi için oy ister değil mi? Bunlar birbirleri için özellikle de birisi için oy istiyorlar” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, siyasi partilerin seçim beyannamelerinin ve seçim vaatlerinin birbirinin aynısı olduğuna dikkati çekerek, sadece rakamlarda anlaşamadıklarını söyledi.

“40 YILDIR MİLLETİMİZLE DÜRÜST BİR ŞEKİLDE İLETİŞİM KURDUK”

“Bu kadar israfa ne gerek var. Her birinin ayrı genel merkezi, ayrı teşkilatı ayrı, hiç gerek yok, hepsini de birleştirin olsun gitsin” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, partilerin asgari ücrette bin 400, bin 500, bin 800 ve 5 bin lira gibi açık artırma yaptıklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, halkın buna inanmayacağını dile getirerek, “Ben 40 yıllık siyasi hayatımda şunu öğrendim: Millete karşı dürüst olacaksınız, samimi olacaksınız. Kalbinizle diliniz arasına perde koymayacaksınız. Siz meydanlarda, medya da millete illüzyon yaparsanız, millette seçim sandığında size sürprizini yapar” diye konuştu.

Hazreti Mevlana’nın “Güneş gibi ol şefkatte merhamette. Gece gibi ol ayıpları örtmekte. Akarsu gibi ol keremde cömertlikte. Ölü gibi ol öfkede asabiyette. Toprak gibi ol tevazuda mahviyette ya olduğun gibi görün ya göründüğün gibi ol” sözlerini yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşte biz buyuz. 40 yıldır milletimizle bu şekilde iletişim kurduk, kucaklaştık, yol yürüdük. Allah ömür verdikçe de bu yolda devam edeceğiz” dedi.

“SİSİ DARBECİDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan,  “Benim içim Mısır’ın Cumhurbaşkanı Mursi’dir, Sisi değil. Sisi bir darbecidir” dedi. Amerika’da aynı masaya davet edildiği halde gitmediğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi: “Oturmadım, oturamazdım, oturduğum takdirde size ihanet etmiş olurdum. Bundan sonra da asla. Ben Esma yavrumuzu şehit eden bu darbecilerle bir arada olamam. Düşünebiliyor musunuz, 27 yaşındaki master öğrencisi kızımızı bile idama mahkum ediyorlar. Ya bu nasıl bir anlayıştır, bu nasıl bir vicdansızlıktır. Şu anda bu problem çözülmedikçe ben orada başta Mursi olmak üzere arkadaşlarının idam edileceğine inanmıyorum ama buna rağmen benim vicdanım sızlıyor, kan beynimize adeta fışkırıyor. Böyle bir şey olamaz. Dünya suskun. Öznesi olmayan açıklamalar yapıyorlar. Niye öznesi olmayan açıklamalar yapıyorsunuz?  Doğruyu söyleyin. Hani demokrattınız, hani Avrupa Birliği’nde idam yoktu? Niye susuyorsunuz, konuşsanıza, konuşmuyorlar.”

“İNLERİNE GİRECEĞİZ DEMİŞTİM VE GİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Diyarbakır’da da İstanbul’da da aynı şeyi söylediğini dile getirerek, Rabia işareti yaparak, “Tek millet. Bunun içinde ne var, Türk’ü var, Kürt’ü var, Laz’ı var, Arap’ı var, Çerkez’i var, Gürcü’sü var,  Abaza’sı var, Roman’ı var, Boşnak’ı var, ne kadar etnik unsur varsa tek millet. İki, tek bayrak. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanıdır, hilal bağımsızlığımızın ifadesidir. Yıldız, şehidimizin ta kendisidir. Üç, tek vatan. 780 bin kilometre kareyle tek vatan. Bunu bölmeye çalışanlar avucunu yalar, karşısında bizi bulurlar, şanlı ordumuzu bulurlar, emniyet teşkilatımızı bulurlar ama hepsinden öte milletimizi bulurlar. Ve tek devlet. Devlet içinde devlet asla. Ey Paralel Yapı, paralel devlet, artık Milli Siyaset Belgesi’ne girdin, kararını aldık. Hükümetimizde aynı şekilde Bakanlar Kurulu’ndan geçirdi. Bu süreç demiştim ya Başbakanken ‘İnlerine gireceğiz’ hatırlıyor musunuz? İnlerine girdik ve devam ediyoruz. İşte ben bu meydanlarda onun için varım”  diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce alışılmış bir cumhurbaşkanı olmayacağını söylediğini kaydederek, “Şimdi CHP YSK’ya gidiyor, MHP YSK’ya gidiyor, HDP yine YSK’ya gidiyor. Talepleri ne biliyor musunuz? ‘Cumhurbaşkanı meydanlara çıkmasın, cumhurbaşkanını konuşturtmayın’ Bunlar ne dediklerinin farkında değiller. Ben cumhurum, cumhurun başkanıyım. Beni buraya yetiren irade şu ya da bu değil karşımdaki cumhur, sizlersiniz. Gücümü önce haktan sonra halktan alıyorum. Ne oldular? Cevaplar verildi, ret, ret, ret. Ne kadar rahatsız olurlarsa olsunlar, meydanlarda halkımızla beraber Rabia’mızı haykırmaya devam edeceğim” diye konuştu.

“TÜRK MİLLETİNİN GELECEĞİ İÇİN PLANI, PROJESİ, İDEALİ, VİZYONU OLAN VARSA BUYURSUN ORTAYA KOYSUN”

Türkiye’de siyaset ve toplum mühendislikleriyle hükümetlerin kurulduğu ve yıkıldığı dönemleri geri getirmeye kimsenin gücünün yetmeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstedikleri kadar medyaları olsun, İstedikleri kadar paralel medyaları olsun, İstedikleri kadar Doğan medyası olsun, İstedikleri kadar onların yandaşları olsun. Bunlar ne demişti? ‘Artık muhtar bile olamayacak’ onu bildiler. Hakikaten muhtar olamadım, İstanbul’a Büyükşehir Belediye Başkanı oldum, Başbakan oldum ve Cumhurbaşkanı oldum” dedi.

“Türk milletinin geleceği için planı, projesi, ideali, vizyonu olan varsa buyursun koysun ortaya karar verecek olan millet” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Şimdi çıkmış bazı projeler açıklanıyor. Dedim ki ‘Bunları zatın biz açıklamıştık. Kanal İstanbul’u biz açıklamıştık, Kanal İstanbul’un her iki tarafında birer milyonluk iki şehir açıklamıştık. Lojistik merkezlerini açıklamıştık. Bir taraftan yapıyoruz bitiriyoruz. Ama bir taraftan İstanbul’u dünyanın hareket merkezi haline getirdik. Türk Hava Yolları dünyanın en fazla noktasına uçan bir havayolları haline geldi. Şimdi İstanbul’da yılda 150 milyon yolcu kapasiteli bir havalimanı yapıyoruz. Bunun maliyeti 12 milyar Avro, 25 yıllığına verdik, yapacaklar. Bu arada da bize 22 milyar lira kira ödeyecekler. Biz Asya ile Avrupa’yı hem denizin altında hem de denizin üstünden bağladık. Bunlarda bu planda var. Denizin üstünde birinci köprü, ikinci köprü, üçüncüsü de Yavuz Sultan Köprüsü, o da yapılıyor. Dünyanın bir numarası olacak, 4 gidiş, 4 geliş, en geniş köprü, ortasından da hızlı tren geçidi. Boğazın altından da Marmaray, Marmaray’dan 18 ayda 73,5 milyon yolcu taşındı.”

“ÜLKENİN DURUMUNDAN, MİLLETİN HALİNDEN HABERSİZLER”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yeni proje dedikleri şeylerin büyük bir kısmı bizim Başbakanlığımız döneminde zaten hayata geçirdiğimiz konular. Mesela bir tanesi çıkmış ‘Üniversite harçlarını kaldıracağız’ diyor. Ayıptır ya. Üniversite harçlarını kaldıralı aylar oldu, yıllar oldu. Ülkenin durumundan, milletin halinden bu kadar habersizler. Et ve Balık Kurumu’nu, Et ve Süt Kurumu olarak değiştireceğim diyor. Ya onu biz zaten yaptık. Şu anda Et ve Balık Kurumu yok. Et ve Süt Kurumu var. Herhalde o dönemde Anayasa Mahkemesi kapısında nöbette oldukları için fark edemediler. Çünkü durmadan oraya gidip geliyorlardı. İşte bunlar eski Türkiye” diye konuştu.

Dün Nissibi Köprüsü’nün açılışını yaptıklarını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri. Olay bu” diye konuştu. Eski Türkiye koalisyonunun, “Diyanet İşleri Başkanlığını ve zorunlu din dersini kaldıracağını” söylediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Diyanet İşleri Başkanlığı ile ilgili çok ağır ifadeler kullanıyorlar. Tuttular kaynak sorusuna cevap verdiler. ‘Diyanet İşleri Başkanının altındaki Mercedes’ Bu Mercedes’in değeri 320 bin lira ve kaynak oymuş. Bende dün sabah aradım Diyanet İşleri Başkanını, dedim ki ‘Cumhurbaşkanlığı makamındaki zırhlı Mercedeslerden bir tanesini makamınıza tahsis etmek istiyorum’ tahsisi yaptım ve zırhlı bir Mercedes Diyanet işleri başkanımızda. Diyanet İşleri makamı böyle oyuncak mı? Bunların çocuklarının  Porscheler var, onlarla geziyorlar. Ama ne yazık ki benim dindar Kürt kardeşlerim bunların karşısında duruşunu sergilemedi. Ama inanıyorum ki 7 Haziran’da gereken cevabı verecektir.”

“BİZDE ETNİK MİLLİYETÇİLİK YOK”

“Bizde etnik milliyetçilik yok, biz Türkü, Kürdü, Laz’ı, Çerkez’i, Gürcü’yü ve Abaza’yı kim varsa yaratılanı Yaradan’dan ötürü seviyoruz” sözlerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkü ne kadar seviyorsam Kürdü de o kadar seviyorum. Arabı da, Zaza’yı da, Gürcü’yü de, Laz’ı da, Abaza’yı da, Romanı, Boşnak’ı, Arnavut’u o kadar seviyorum” diye konuştu. “Muhalif medya kuruluşlarına, iş adamlarına, onların varlıklarına el koymak istiyorlardı, şimdi Merkez Bankası rezervi 122 milyar dolar oldu ya bunlar kafayı oraya taktılar” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasına şöyle devam etti: “Merkez Bankası’nda ne vardı? 22,5 milyar dolar, şimdi 122 milyar dolar. Biz ekonomiyi bu hale getirdik. Bunlar milleti tekrar IMF kapısına götürmek istiyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu, sen kar eden bir SSK almıştın ama onu zarar eder hale getirdin. Senin döneminde hastanelerimizin hali belliydi. Sen önce şu hastanelerin hesabını bir ver, ondan sonra senin açıkladığın bu programlar, şunlar bunlar, bir irtibat kuralım, değerlendiririz.”

“HAKKIMIZDA NE TAKDİR BUYURULMUŞSA ONA BOYUN EĞDİK”

Siyaset hayatının hep çetelerle, vesayet ve sırtını belli merkezlere dayamış güç odaklarıyla mücadeleyle geçtiğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi yolculuğumda dayandığımız iki merci var. Öncelikle bize bu canı bahşeden Rabbimize inandık, ona teslim olduk, ona itimat ettik. En zor günlerimizde, sabır taşımızın çatladığı zamanlarda elimizi semaya açtık ve ‘Hak şerleri hayr eyler, zannetme ki gayr eyler, arif anı seyreyler. Mevla görelim neyler, neylerse güzel eyler’ böyle dua ettik. Hakkımızda ne takdir buyurulmuşsa ona boyun eğdik. Bir diğer sığınağımız ise aziz milletimizdir. Anadolu’nun müşfik yüreği sizlerde bizi asla yalnız bırakmadınız, sahip çıktınız. Siz, bize emaneti tevdi ettiniz, bizlerde onu Sütçü İmam gibi, Rıdvan Hoca gibi namusumuz bildik, mücadelemizi verdik. Hiçbir zaman güç odaklarıyla pazarlığa oturmadık, hiçbir zaman boğaz medyasıyla gazetesini, kalemini kurşun gibi kullananlarla iş tutmadık. Biz bugünlere manşetlerle çarpışa çarpışa geldik. 40 yıllık siyasi hayatımda birçok kez itibar suikastine uğradım. Olmadık iftiraların, karalama kampanyalarının hedefi olduk. Bana, şahsıma, aileme, arkadaşlarıma, hatta devletin kurumlarına en ağır şekilde hakaretler ettiler. Linç etmeye çalıştılar. En küçük bir eleştiri, itiraz, dik duruş karşısında da ‘basın özgürlüğü’ deyip ortalığı velveleye verdiler. Geçmişte bunun arkasına sığındılar, tetikçilik yaptılar, siyaset mühendisliği yaptılar, bundan fayda devşirdiler, rant elde ettiler. Şimdi de aynısını yapmaya çalışıyorlar. Kusura bakmasınlar. Biz bunlara eyvallah etmeyiz. Aba altından sopa gösterenlere, bizi rahmetli Menderes’in, Mursi’nin akıbetiyle tehdit edenlere boyun eğmeyiz” dedi.

“12 EYLÜL DARBELERİNİ  ÖZLEDİĞİNİZİ GAYET İYİ BİLİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi çıkmışlar, ’12 Eylül dönemini özlüyoruz. Onlar daha insaflıydı’ diyorlar. Evet biz, sizlerin 12 Eylül darbelerini bile özlediğinizi gayet iyi biliyoruz. Adaleti bir sağdan, bir soldan asmak olarak görenlerin, bunları nasıl beslediğini, büyüttüğünü benim milletim çok iyi biliyor. Bunların darbeye nasıl selam durduğunu milletim çok iyi biliyor. Darbecilerle el ele verip ülkeyi nasıl bir uçuruma sürüklediklerini milletim gayet iyi biliyor. Öyleyse 7 Haziran çok önemli” dedi.

Vatandaşlara, seçimlerde demokratik haklarını ihmal etmemeleri çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünlere kolay gelmedik. Tehditler, kumpaslar, ekonomik operasyonlar, aklınıza ne gelirse yaptılar” diye konuştu.

Konuşmasının ardından Kahramanmaraş Valiliği’ni ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, temaslarını tamamlayarak Ankara’ya döndü.

İzmir “Tarihi Güne” Hazırlanıyor

izmir fuar 

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından kente kazandırılan Fuar İzmir, 25 Mart’taki dev buluşma için gün sayıyor. Türkiye’nin en büyük fuarı Marble ile kapılarını açacak tesiste 1298 stant kuruluyor; günde ortalama 90 TIR, her birinin ağırlığı 30 tona varan taş blokları sergilenmek üzere alana getiriyor. MARBLE’da sergilenecek doğal taşların toplam ağırlığının 15 bin tona ulaşması,  fuarın İzmir ekonomisine katkısının ise 150 milyon doları aşması bekleniyor. ESHOT da Fuar İzmir için 3 yeni hat açtı.

25 Mart sabahı MARBLE ile yapılacak resmi açılışın ardından aynı gün akşam düzenlenecek Emre Aydın konseri ve ışık gösterileriyle tüm İzmirliler Fuar İzmir’in açılış coşkusuna ortak olacak.

 

İzmir’le özdeşleşen ve bir dünya markası haline gelen, dünyanın önde gelen üç büyük mermer fuarı arasındaki MARBLE, bu yıl yeni yerinde yüzde 168 oranında büyüyen bir alanda yapılacak.  MARBLE – 21. Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, 25 Mart’ta İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin özkaynaklarıyla yapımını tamamladığı 337 bin metrekare alanda kurulan Fuar İzmir’le birlikte açılacak.

 fuar3

Sabah protokol, akşam halk açılışı

Fuar İzmir’in resmi açılış töreni 25 Mart saat 10.00’da MARBLE – 21. Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı ile birlikte yapılacak. Aynı gün saat 19.00’da ise tüm İzmirlilerin davetli olduğu bir kutlama düzenlenecek. Emre Aydın’ın sahne alacağı gece için özel ışık gösterileri de hazırlanıyor.

 

Kente 150 milyon dolar katkı

Sektöre kazandırdığı gelirin yanı sıra birçok iş koluna da (konaklama, ulaşım, yeme-içme, yayıncılık, otomasyon, inşaat, bilgi-işlem, güvenlik, temizlik, otopark, lojistik, kargo)  hareket getiren MARBLE’ın, bu yıl rekor düzeye ulaşan katılımcı sayısıyla birlikte, kente 150 milyon doların üzerinde katkı sağlayacağı tahmin ediliyor. MARBLE sayesinde İzmir ve çevresindeki otellerin şimdiden tam kapasiteye ulaştığı, katılımcı ve ziyaretçilerin aylar öncesinden rezervasyon yaptırdığı belirtiliyor.

aziz f

Arı kovanı gibi

1298 standın kurulacağı ve yerli-yabancı toplam 1562 katılımcının yer alacağı fuarda hazırlıklar tüm hızıyla sürüyor. 13 Mart’tan itibaren Fuar İzmir’e toplam 632 TIR’la malzeme taşındı. Fuar alanına günde ortalama 90 TIR giriş yaptı. Özel olarak tasarlanmış birbirinden başarılı stantların kurulacağı fuar süresince, ağırlıkları 10 ile 30 ton arasında değişen, işlenmiş-yarı işlenmiş ve ham olmak üzere 15 bin ton doğal taş, toplam 784 adet blok sergilenecek.

 

Dünyayı buluşturuyor

MARBLE için Fuar İzmir’e Türkiye’nin hemen her bölgesinden doğal taş geliyor. Fuarda taşların menşeine göre şu iller temsil edilecek:

Adana, Adıyaman, Afyonkarahisar, Ankara, Antalya, Amasya, Aydın, Balıkesir, Bilecik, Bolu, Burdur, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Elazığ, Erzincan, Erzurum, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Isparta, İstanbul, İzmir, Kahramanmaraş, Karabük, Karaman, Kayseri, Kocaeli, Konya, Kastamonu, Kütahya, Malatya, Manisa, Muğla, Nevşehir, Sakarya, Sivas, Tekirdağ, Trabzon, Tokat, Uşak, Van, Yalova.

Fuara katılan ülkeler ise şunlar:

Almanya, ABD, Avustralya, Belçika, Birleşik Arap Emirlikleri, Çek Cumhuriyeti, Çin, Danimarka, Endonezya, Fransa, Güney Kore, Hindistan, İngiliz Virgin Adaları, İngiltere, İran, İspanya, İtalya, Mauritus, Mısır, Polonya, Romanya, Rusya, San Marino, Suudi Arabistan, Türkiye, Ukrayna, Yunanistan.

İZFAŞ tarafından Hosted Buyer programı kapsamında özel olarak ikili görüşmeler yapmak üzere ABD, Almanya, Azerbaycan, Birleşik Arap Emirlikleri, İran, İtalya, İsrail, Suudi Arabistan, Rusya, Vietnam, Yunanistan’dan alıcılar getiriliyor.
Yurtdışındaki çeşitli sektörel fuarlarda MARBLE’ı tanıtan İZFAŞ; ayrıca mermer sektörünün en önemli ülkeleri arasında sayılan Fransa, Hindistan, İspanya, İtalya, Polonya,  Portekiz ve yurt içindeki önemli sektörel, havayolu dergilerinde fuara ilişkin duyuru ve reklamlarını yıl boyunca sürdürdü.

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından organize edilen MARBLE, 25-28 Mart 2015 tarihlerinde, 10.00 – 19.00 saatleri arasında sadece profesyonel ziyaretçiye açık olarak düzenleniyor.

fuar4

ESHOT, Fuar İzmir’e 4 koldan ulaştıracak

ESHOT Genel Müdürlüğü, açılışın yapılacağı 25 Mart’tan itibaren vatandaşların Fuar İzmir’e toplu taşıma araçlarıyla ulaşabilmesi için 3 adet yeni hat açtı; 1 adet de hat düzenlemesi yaptı. Buna göre 610 numaralı Fuar İzmir- Gaziemir Semt Garajı, 630 numaralı Fuar İzmir-Halkapınar ve 650 numaralı Fuar İzmir-F.Altay hatları hizmete giriyor. 92 numaralı Aydın Mahallesi-Üçyol Metro hattı ise Fuar İzmir-Üçyol Metro olarak yeniden düzenlenecek.