Etiket arşivi: Görgülü

Antalya MÜSİAD, İnşaat Sektörünü Masaya Yatırdı

Antalya MÜSİAD İnşaat ve Yapı Malzemeleri Sektör Kurulu,  Deluxe Antalya toplantı salonunda “Güncel Mevzuat ve İçtihatlar ışığında yapıların durumu” konulu eğitim semineri düzenledi. Sektör Kurulu Başkanı Ayşegül Tayyar Bekar,  bu tür seminerlere önem verdiklerini vurgularken, konuşması olarak katılan Av. Tayyar Asiltürk, sektörün önemli sorunları ve çözüm önerileri noktasında açıklamalarda bulundu.

Antalya MÜSİAD İnşaat ve Yapı Malzemeleri Sektör Kurulu,  sektörün önemli sorunları ve çözüm önerilerini masaya yatırdı. Deluxe Antalya toplantı salonunda “Güncel Mevzuat ve İçtihatlar ışığında yapıların durumu” konulu eğitim seminerine konuşmacı olarak katılan Av. Tayyar Asiltürk, toplantıda, sektör kurulu üyelerinin faaliyetleri gereği olarak yapı ve imar işlerinde karşılaştıkları sorunlar ve idarelerin uygulamalarına yönelik mevzuat ve İdari Yargı kararları çerçevesinde bilgilendirme yaptı. Asiltürk, İmar Mevzuatında “yapı” ve “bina” kavramlarının ayrım ve önemi ile buna bağlı doğurduğu sonuçlar, mevzuata aykırı yapı yapılması halinde uygulanan müeyyideler ile bu konuda idarelerin yaptırımları ve uygulamada karşılaşılan sorunlar üzerinde durdu. İmar para cezası uygulamalarında ve arttırım nedenlerinin uygulanmasında karşılaşılan güncel sorunlar, yargı kararları ve ilgili yasal düzenlemeler uyarınca  değerlendirilmiş, imar kirliliği ve buna bağlı sonuçları hakkında bilgilendirme yapılan toplantıda, imar işlerinde kazanılmış hak durumu ve koşulları ile imar planlarının iptal edilmesi halinde yapıların hukuki durumu bakımından değerlendirmede bulunuldu.

Toplantı hakkında bilgi veren Asiltürk şunları söyledi. “İlimizin 6360 sayılı yasa uyarınca “Büyükşehir” statüsüne geçmesine bağlı olarak, Mahalleye dönüşen köylerdeki yapıların durumu ile ruhsata bağlanma ve koşulları incelenerek bilgilendirme yapılmıştır. Ayrıca, yapı müteahhitlerinin yapım işlerinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde yapı sahiplerinin iskan taleplerinin değerlendirilmesine dair mevzuattaki değişiklikler de göz önünde bulundurularak konu incelendi. Ayrıca, yapı kullanma izin belgelerinin tanziminde yaşanan sorunlar ile iskan belgesinin ilgililerce imzadan imtina halinde karşılaşılan sorunlar ile yasal çözüm yolları hakkında değerlendirme yapıldı. Kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile yapılan yerlere ilişkin yapı müteahhidinin ve arsa sahibinin hakları ile üçüncü kişilerin hak ve yükümlülüklerine ve uygulamada karşılaşılan sorunlar ve çözüm yolları değerlendirildi” dedi.  Toplantıda, katılımcıların bilgilendirme konularındaki ilgili soru ve sorunları dinlenerek karşılıklı olarak fikir alışverişinde bulunuldu. Toplantı sonunda konuşma yapan Antalya MÜSİAD İnşaat ve Yapı Malzemeleri Sektör Kurulu Başkanı Ayşegül Tayyar Bekar, ev sahipliği yapan Falez çelik kapı sahibi Osman Özdemir ve Mehmet  Özdemir ile Görgülü Grup Yön. Kur. Bşk. Mehmet Ali Görgülü’ye de teşekkür etti.

AYDIN ÜNİVERSİTESİ ANTİK DNA ÇALIŞMALARI İLE İNSANLIK GEÇMİŞİNİN İZLERİNİ SÜRÜYOR

İstanbul Aydın Üniversitesi, Türkiye’de ilk defa yürütülen antik DNA çalışmaları sırasında Kırım Hanı Hacı Giray Han türbesine defnedilmiş bulunan 18 kişiden 13’ünün kimliği saptandı.

İstanbul Aydın Üniversitesi (İAÜ) ve İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi işbirliğinde yürütülen antik DNA çalışmaları ile birlikte geçmişe ışık tutup geleceğe yön verebilen bilimsel veriler ortaya konulmaya devam ediliyor.

18 İSKELETİN 13’ÜNÜN KİMLİĞİ TESPİT EDİLDİgen

Ukraynalı arkeolog Aliye İbragimova’nın, Kırım Hanlarından Hacı Giray Han’ın türbesinde yürüttüğü çalışmalar esnasında, ortaya çıkan kemik parçalarının kimliklendirilmesi için İstanbul Aydın Üniversitesi’ne müracaat etmesiyle başlatılan çalışmalar sonucunda, Hacı Giray Han’ın oğulları ve torunları olmak üzere 18 farklı kişinin bulunulduğu iddia edilen türbede, kemik parçalarından şimdilik 13 kişinin kimliği saptandı. Yapılan analizler doğrultusunda türbedekilerden 2’sinin küçük çocuk, bir tanesinin 12-13 yaşlarında çocuk ve bir tanesinin de 15-16 yaşlarında ergenlik döneminde olan bireyler olduğu belirlendi. Bunların dışındakilerin ise yetişkinlere ait olduğu tespit edildi. Şekil yapısı düzgün olmayan ve toz haline gelen iskeletlerin de araştırılması bittiği takdirde, kimliği tespit edilenlerin sayısının artması bekleniyor.

“MİTOKONDRİYAL DNA’YI KULLANIYORUZ”

Bu çalışmaları kazılardan çıkan örneklerle genişleteceklerini vurgulayan İAÜ Genel Cerrahi, Adli Antropoloji ve Kriminalistik Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Görgülü, çalışmalar neticesinde yurtdışına herhangi bir envanter göndermeye gerek duyulmadan, tümüyle yerli birikim ve olanaklarla bütün analizlerin yapılabileceğini söyledi. Yapılan DNA çalışmalarıyla elde edilen bilgileri de değerlendiren Yrd. Doç. Dr. Görgülü, “Bu çalışmalar dünyada yeni yapılmaya başlanan araştırmalar. Yurt dışında bu çalışmalar ‘High Science’ yani ‘yüksek bilim’ olarak adlandırılıyor. DNA analizinde Mitokondriyal DNA’yı kullanarak bu insanların anne soylarının nereden geldiğini, saç ve göz renklerini, genetik olarak iz bırakmış bir hastalık yaşayıp yaşamadıklarını saptayabiliyor ve genetik yolculuğunu ortaya çıkarabiliyoruz. Bu bireylerin nereden geldiğini ve 200 yıllık bir tarihi göç sürecini dahi ortaya koyabiliyoruz.” dedi.

150 BİN YILLIK İSKELETLER BİLE İNCELENEBİLECEK

Türkiye’de konu hakkındaki birikimin 10-15 bin yıllık iskeletlerde çalışılabilecek seviyeye geldiğini, dünya genelinde yapılan literatür çalışmalarında ise 150 bin yıla kadar eski iskeletlerden DNA elde edilebilme ihtimalinden söz edildiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Görgülü, ”Örneğin Denisova insanı olarak adlandırılan insan türüne ait olduğu düşünülen 78 bin yıllık bir diş parçası bulundu. Bu parçada DNA izolasyonu yapılarak bunun bir genç kız olduğu ortaya çıkarıldı. Çok daha geriye doğru gidilebiliyor fakat bizler daha yakın tarihli, en fazla 3 bin yıllık çalışmalar yapıyoruz. Çalışmaları ülkemizde bulunan 10-15 bin yıllık iskeletlerle genişletmeyi hedefliyoruz. Biz bu donanıma, bilgi birikimine ve ekibe sahibiz. Bu çalışma ülkemizde yeni bir çalışma. Sadece biz yapmıyoruz ancak biz yeni şeyler başlatmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.

 

Dinçer BİLGENER
Metin Yazarı
İstanbul Aydın Üniversitesi