Etiket arşivi: Fulya

SPOR YAPMAK DAMAR SAĞLIĞINA İYİ GELİYOR

 

Spor yapmanın damar hastalıklarına faydaları saymakla bitmiyor

Young couple running together in park – fall nature

Kış mevsiminin gelmesiyle birlikte spora olan ilgi de artıyor. Yazın gerek tatil gerekse hava şartlarından dolayı spor yapmaya vakit bulamayanlar, kışı spor salonlarında geçiriyor. Spor yapmanın vücuda olan faydaları saymakla bitmezken spor, varis ve toplardamar hastalıklarından korunmada da en önemli faktörlerden biri olarak öne çıkıyor.

Kişinin boyuna, kilosuna ve yaşam koşullarına uygun sporu yapması gerektiğinin altını çizen Acıbadem Fulya Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Cem Arıtürk, “Genel vücut sağlığı açısından değerlendirdiğimizde düzenli olarak yapılan spor, solunumun düzenlenmesini ve bu sayede yeterli oksijenin vücuda girerek tüm organlara, dokulara ulaşmasını sağlar. Vücudun bağışıklık sistemini güçlendirir. Solunumu düzenlediği ve bağışıklığı güçlendirdiği için de başta solunum sistemi ile alakalı olmak üzere tüm enfeksiyonlara karşı direnci arttırır. “Çalışan demir pas tutmaz” sözünü de hatırlayarak dengeli ve kontrollü yapılan egzersizlerin kas-iskelet sistemi sağlığını olumlu yönde etkilediğini söylemek gerekir. Bununla birlikte spor, vücut ağırlığının korunmasına yardımcı olur ve kilo almanın önündeki en önemli engeldir. Kilo kontrolü sayesinde obezite ve obezite ile ilişkili olarak ortaya çıkabilecek diyabet, metabolik sendrom gibi hastalıkların gelişimini engeller. Genel vücut postürünü (duruşunu) düzelterek kişiye hem sağlık açısından katkı sağlar hem de daha dinç ve güzel görünmesine yardımcı olur. Kemiklerde kalsiyum birikimini hızlandırdığı için gelişme çağındaki çocuklarda fiziksel gelişmeyi desteklemesinin yanı sıra yaşlılarda, zamanla ortaya çıkan osteoporoz gibi hastalıkların engellenmesini sağlar” dedi.

Doğru sporu yapmanın çok önemli olduğunu vurgulayan Dr. Cem Arıtürk, sözlerine şöyle devam etti: ”Normalde toplardamarlar içindeki akım pasif bir akımdır. İki ayak üzerinde yaşayan ve kalbiyle ayakları arasında 1 metreden fazla yükseklik farkı bulunan insanoğlunda; yerçekiminin dayanılmaz gücüne karşı bu akımı sağlayan temel faktörler kalbin emiş gücü ile atardamarlardaki akımın itiş gücüdür.Bunlara ek olarak sağlanabilecek en önemli destek faktör ise kasların hareketi ile oluşan sağma gücüdür. Özellikle yürüme, koşu, bisiklete binme gibi aerobik sporlar sırasında sürekli kasılıp gevşeyen bacak kasları toplardamarlar içindeki kanın yukarıya doğru akımına yardımcı olacaktır. Ancak ağırlık kaldırma hareketi içeren halter, body building gibi sporlar sürekli olarak karın içi basıncın artışına sebep olacağı için varis ve toplardamar hastalıklarının oluşumunu ve ilerlemesini kolaylaştırırlar.”

Nilüfer Belediyesi “Tiyatro”ya Emek Ödülü

 

Nilüfer Belediyesi  “Tiyatro”, Yeni Tiyatro Dergisi tarafından düzenlenen 5. Emek ve Başarı Ödülleri’nde “Emek Ödülü”ne değer görüldü.tiyatro nilüfer.jpg1

Engin Alkan’ın Genel Sanat Yönetmenliği’nde artık Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu adı ile hayatını sürdürecek olan Nilüfer Belediyesi “Tiyatro”,  Yeni Tiyatro Dergisi tarafından bu yıl beşinci kez verilen Emek ve Başarı Ödülleri’nde “Emek Ödülü”ne layık görüldü.

1 Onur Ödülü, 7 Emek Ödülü, 8 Özel Ödül ve 22 Başarı Ödülü olmak üzere toplam 38 ödülün sahiplerini bulduğu 5. Emek ve Başarı Ödülleri töreni, Beşiktaş Belediyesi Fulya Sanat Merkezi’nde düzenlendi. Nilüfer Belediyesi “Tiyatro”’ya, Türk tiyatrosuna ulusal ve uluslararası düzeyde yaptığı katkılar nedeniyle verilen ödülü Genel Sanat Yönetmeni Engin Alkan aldı.tiyatro nilüfer.jpg2

Sanat dünyasından çok sayıda ismin katıldığı törende konuşan Engin Alkan, Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’e teşekkür etti. Alkan, “Nilüfer Belediyesi Tiyatro olarak aranızda bulunuyor olmamız, bu ülkede siyasetçilerin ve yerel yönetimlerin iyi şeyler de yapabildiklerinin kanıtıdır” diyerek ödülü tüm tiyatro çalışanları adına aldığını belirtti. Konuşmasında Nilüfer Belediyesi “Tiyatro” nun, Şehir Tiyatrosu olarak yeni bir kurumsal yapıya kavuştuğunu da belirten Engin Alkan, kurumun önümüzdeki süreçte Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu olarak çalışmalarını sürdüreceğini söyledi.tiyatro nilüfer

Sultanahmet Köftecisi’nden öğrencilere orijinal kaime…

 

Sultanahmet Köftecisi’nin 3. kuşak sahibi, ünlü nümismat Mehmet S. Tezçakın,

halkla ilişkiler dersinde konu olarak tariki işletmeyi seçen öğrencileri 100-120 yıllık

orijinal Osmanlı  kağıt paraları (kaime) ile ödüllendirdi

Tezçakın: “Bir üniversitede bilimsel çalışmanın konusu olmak gurur verici”

 

köfteSultanahmet Köftecisi’nin Yönetim Kurulu Başkanı ve paha biçilmez ünik parçalardan oluşan dünyadaki en kapsamlı Osmanlı Kağıt Paraları Koleksiyonu’nun sahibi Mehmet S. Tezçakın, halkla ilişkiler dersinde konu olarak müessesesini seçen öğrencileri 100-120 yıllık orijinal Osmanlı kağıt paraları (kaime) ile ödüllendirdi.

Türkiye’de 4. kuşağa ulaşan nadir aile şirketleri arasında yer almasından dolayı birçok üniversitede hakkında tez, ödev ya da araştırmalar yapılan Tarihi Sultanahmet  Köftecisi,  Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencilerinin 7 aydan beri süren halkla İlişkiler uygulamaları dersinin de konusu oldu.

Yrd.Doç.Dr. Çiğdem Karakaya, Öğr.Gör.Dr. Fulya Erendağ Sümer ve Arş.Gör.Zuhal Gök’ün verdiği 2. Sınıf Halkla İlişkiler Uygulamaları dersi kapsamında, Mediterranean Ajans bünyesindeki öğrenciler Oğuzhan Kısa, Cahit Özdemir, Büşra Karbal, Ali Bal, Ceren Özdoğan, Gülnaz Uysal, Şeyma Çin ve Murat Sezen, 7 ay boyunca tarihi işletmenin kurumsal iletişim çalışmalarını yürüttüler.

Asırlık işletmenin 3. kuşak patronu Mehmet S. Tezçakın ile oğlu Timur Tezçakın, davet üzerine “Tarihi Sultanahmet Köftecisi-Selim Usta Kurumsal İletişim Kampanyası”nın final sunumuna katılarak öğrencilere destek oldular.

Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen, Dekan Yardımcısı Doç Dr. Ahmet Ayhan’ın da izlediği sunuma tam not verdiğini belirten Mehmet S. Tezçakın, Türkiye’de 4. kuşağa aktarılan nadir işletmelerden biri olan Sultanahmet Köftecisi’nin bir üniversitede bilimsel çalışmanın konusu olmasının kendilerini gururlandırdığını söyledi.

İşletmenin 4. Kuşak sahiplerinden Timur Tezçakın  da eğitime önem veren bir işletme olduklarının altını çizerek, “Özellikle üniversitelerden gelen hiçbir daveti geri çevirmiyoruz. Bugüne kadar değişik üniversitelerde etkinliklere katıldık.  Fakat burada, 7 ay boyunca kurumumuzun ders konusu olarak işlenmesi bizim için çok özeldi” ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından aynı zamanda nümismat olan Mehmet S. Tezçakın, öğrencilerin her birine koleksiyonunda yer alan 100-120 yıl önce tedavülden kalkan orijinal Osmanlı kaimesi  hediye etti. Tezçakın, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi Kütüphanesi’ne de Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan  kültür yayını belgesi verilen  Osmanlı İmparatorluğu Kâğıt Paraları kitabını bağışladı.

Öğrencilerden Oğuzhan Kısa, gelenekselliğini ve  lezzetini bir asırdır koruyan bir kurumun iletişim çalışmasını yürütmenin oldukça keyifli olduğunu vurgulayarak, “Tezçakın ailesinin, davetimizi kırmayarak final sunumumuzda yanımızda yer almaları da, benim ve ekip arkadaşlarımın yaşamımız boyunca unutmayacağımız bir jest oldu. Ayrıca, bu hediye ile hepimiz koleksiyonculuğa adım atmış olduk” diye konuştu.