Etiket arşivi: Fırtına

Meteoroloji ve AKOM peş peşe uyardı: Kuvvetli geliyor

Meteoroloji, Batı Karadeniz ile Marmara’da yarın öğle saatlerinden itibaren kuvvetli fırtına beklendiğini duyurdu.

mask
REKLAM ALANI

 Fırtınanın aynı gün gece saatlerinde etkisini kaybedecek. AKOM’dan yapılan açıklamada ise “Pazar günü itibariyle rüzgar, kuzeyli yönlere dönmesiyle birlikte 10 derece civarına gerileyecek” denildi.

Meteoroloji’den yapılan açıklamada, ”Batı Karadeniz’in doğusunda batı ve güneybatı yönlerden esen rüzgarın, yarın öğle saatlerinden itibaren etkisini artırarak 6 ila 8 (50 -75 km/sa) kuvvetinde fırtına şeklinde eseceği tahmin edilmektedir. Fırtınanın aynı gün gece saatlerinde etkisini kaybetmesi bekleniyor” denildi. Beklenen fırtınayla ilgili AKOM’dan yapılan açıklamada ise, “Pazar günü itibariyle rüzgarın, kuzeyli yönlere dönmesiyle birlikte 10 derece civarına gerileyeceği tahmin ediliyor” ifadelerine yer verildi.

“Rüzgar etkisini artıracak”

Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nden Marmara denizi ve Batı Karadeniz için şiddetli fırtına açıklaması yapıldı.

Açıklamada, “Marmara denizinde; batı ve güneybatı yönlerden esen rüzgarın, yarın sabah saatlerinden itibaren etkisini artırarak 6 ila 8 (50 -75 km/sa) kuvvetinde fırtına şeklinde eseceği tahmin edilmektedir. Fırtınanın aynı gün akşam saatlerinde etkisini kaybetmesi bekleniyor” ifadeleri yer aldı.

Bir açıklama da AKOM’dan geldi

Fırtına uyarısıyla ilgili İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Birimi’nden (AKOM) de açıklama yapıldı.

AKOM’dan yapılan uyarıda “İstanbul başta olmak üzere yurdumuzun büyük bölümünün yeni bir yağışlı ve soğuk havanın etkisi altına girmesi bekleniyor. Lodos yönlü rüzgârın yarın sabah erken saatlerden itibaren şiddetini arttırarak aralıklarla fırtına şeklinde (50-80km/s) etkili olması beklenirken, beraberinde kısa süreli ve yerel olarak kuvvetli gök gürültülü sağanak yağmur geçişlerinin yaşanabileceği tahmin ediliyor” denildi.

“Pazar günü itibariyle 10 derece civarına gerileyecek”

AKOM’dan yapılan açıklamanın devamı şöyle:

”İstanbul’da Pazar gününe kadar etkili olması beklenen güneyli rüzgârlar nedeni ile 16-18 dereceler aralığında mevsim normalleri üzerinde seyretmesi beklenen sıcaklıkların, Pazar günü itibari ile rüzgârın kuzeyli yönlere dönmesi ile birlikte 10 derece civarına gerileyeceği tahmin ediliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İtfaiye, İSKİ, Yol Bakım, Çevre Koruma, Park Bahçeler, İBB Trafik, Zabıta ve 153 Yerinde Çözüm ekipleri, yağış nedeni ile oluşabilecek olumsuzluklara karşın hazır bekletiliyor. AKOM’dan koordine edilecek çalışmalar kapsamında kritik noktalarda da önlemler alınıyor.”

UNUTULMAZ HAYATLAR

fevzi yurtoğluUçak mühendisi Dr. Ekber Onuk’un hayatı unutulmazlar arasındadır. İstanbul’da bu yıl 17.si yapılan otomobil fuarında, “ilk ve tek” yerli malı Türk Spor Otomobili’ni tanıtan Dr. Ekber, bunun ödülünü de 50 adet “S 56” siparişleriyle aldı. Bizler de gurur duyduk. İnanıyorum ki çoğu okurumuzun bundan haberi yoktur. Benzer şekilde, halen dünya denizlerinde (8 ülkede) görev yapan ve radarda görülemeyen Kaan Tipi Hücum Botları’nın da Dr. Ekber’in ortağı olduğu şirketin Tuzla Tershanesi’nde imal edildiğini ve tamamen millî bir üretim olduğu da bilinmiyordur!
Kahramanlıklar yapmış asker bir aileden gelen ve 4 yaşında mühendis olmaya karar veren başarılı Türk iş adamının, kendisi kadar çalışkan ve kendisi gibi uçak mühendisi bir de oğlu vardır. Ancak, 22 yaşındaki oğul, Boğaz Köprüsü girişinde buzlanma etkisiyle elim bir trafik kazasında hayatını kaybeder. “Ocak 1996”
Lakin oğul, kısa hayatında büyük işlere imza atmıştır, ders dışındaki zamanını oto sanayiinde veya Tuzla’daki tershanede geçirmiştir. Ayrıca, hücumbotu ve spor araba projelerini babasıyla birlikte çizmiş ve imalatı ile ilgili fikirleri paylaşmıştır. Türkiye’de bir ilke imza atmak için de kolları sıvayan baba-oğul ve ortakları, bir hücum botu projesi için çok çalışırlar. Bu projeyi gerçekleştirmek amacıyla “ABD Magnum Marin Şirketi”nden yardım-ortaklık istenir. Fakat çeşitli bahanelerle istenilen katkı bir türlü gelmez ve hep ertelenir. Sürekli ertelemeler aslında iyi de olur. Bu durum, oğlu ve ortağı Yonca-Onuk Şirketi’yle birlikte “İst. Tuzla’da” kendi teknelerini yapma kararı vermelerine neden olur..(1986). Tuzla’da projeler-çalışmalar birbirini izler. Oğul Kaan, baba Dr. Ekber ve ortakları rakiplerinden hep bir adım ilerisini düşünürler ve kısa zamanda dünya liderliğini ellerine geçirirler.
Fakat, Dr. Ekber bey, 7 yaşındayken kaybettiği Kemal dedesi gibi, evladı Kaan’ı da yukarıda yazdığım acı bir trafik kazasında kaybeder. Bu üzüntüyle Baba tüm işlerini bırakır. Halen bir çözümü bulunamayan kazalar ülke yaşantımızı gerçekten zehir etmektedir. Ama, hayatın akışına uymak zorunda olduğuna inandırılan baba Dr. Ekber tekrar işbaşı yapar. İlk çalışma olarak oğlunun son yapılan hücumbotu projesini ortağı ile birlikte daha da geliştirir. Silah donanımını güçlendirir ve radarda görünmez yapar. Ve bu arada Savunma Sanayi Müsteşarlığı bir Acil Müdahale Botu ihalesi açar. Dünya devleri arasında bu ihaleyi Dr. Ekber’in şirketi kazanır. Aslında Müsteşarlık bir risk almıştır. Fakat, Türk şirketi kendilerine olan itimadı boşa çıkarmaz. Teknolojik çalışmalarıyla dünya standartları üzerinde başarılı bir dizayna “imalata” imza atılır ve Dr. Ekber’in şirketi,oğlunun hayalindeki projeyi hayata geçirir. Yapılan bot; yüksek hızı, sığ sularda hareketi, kaçakçılık ve çevre güvenliği alanında etkinliği, silah donanımı ve radarda görülmemesiyle serisinin lideri olur.
Kaan Hücum Botları, halen gelişmiş ülkelerden siparişler almakta ve 126 adet üretimiyle dünya denizlerinin güvenliğini sağlamaktadır. Baba Dr.Ekber, projelerini birlikte yaptığı hücum botlarına oğlu “Kaan” adını vermiştir. Motoru hariç yerli malı olan ve yine oğlunun çizimlerini yaptığı otomobillere de yine O’nun lakabı olan “Sazan” ismini vermiştir. Baba, genç yaşta trafik kazasında toprağa verdiği oğlunun hayallerini, bütün engelleri aşarak gerçekleştirmenin ve milletimizin gönlünde yer almasının haklı gururunu yaşamaktadır. Benzer çalışma ve saygıyı, oğlu vefat eden “Enzo Ferrari”de yapmıştır.
Bizler de, iş adamı Dr. Ekber Onuk ve bilim adamı Nobel ödüllü Aziz Sancar gibi vatandaşlarımızın, çalışmaları ve anılarıyla gurur duyuyoruz. Böyle akil insanlarımızın desteklenmesini ve artmasını temenni ediyoruz. Bunun yanında 3 Temmuz 2017’de denize indirilen Türk alınteri Kınalıada Savaş Gemisi ile de duyuyoruz. Benzer şekilde insansız hava aracı Anka, Milli tank Altay, Atak Helikopteri, Hürkuş, Fırtına Obüs ve 2025’de tam hizmete girecek TF-X milli savaş uçağımıza emeği geçen tüm mühendis ve işçilerimizin alın terleri ile de öğünüyoruz. Şimdi hedef; Uçak ve Uzay Gemisi olmalıdır. Yazımı yukarıda övgüyle bahsettiğimiz ve arkasında hoş sâdâlar ve unutulmayan hayat bırakan Dr.Ekber Onuk’un sözleriyle bitiriyorum: “Türk mühendisine ve insanına güvenmek lazım. Bizim yabancılarla boy ölçüşüp Türkiye sınırları dışına taşmamız lazım. Hedefimiz bu olmalı”.
Sözün özü; “daha çok yerli üretim ve 2030’da tamamen yerli tüketim”. Selâm ve saygılarımla…