Etiket arşivi: Festivali’nde

18. Uluslararası Antalya Piyano Festivali’nde Luz Casal Rüzgarı

Bu yıl 18. kez düzenlenen ve ülkemizin en önemli sanat etkinliklerinden biri olan Uluslararası Antalya Piyano Festivali; 26 Kasım Pazar akşamı, İspanyol Diva Luz Casal’ı ağırladı. Tüm dünyada ‘Romantizmin Tutkulu Sesi’ olarak bilinen ve Pedro Almodovar‘ın ‘Yüksek Topuklar’ filminin unutulmaz sesi Luz Casal, etkileyici sesi ve müziğiyle bu kez Antalyalılara unutulmaz bir gece yaşattı.TNR_3211

Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşen 18. Uluslararası Antalya Piyano Festivali, bu yıl da yıldızlar geçidine sahne oluyor. Festival kapsamında 26 Kasım Pazar akşamı; İspanyol Diva Luz Casal Antalyalı müzikseverlerle buluştu. Yaptığı Türkçe konuşmalarla izleyicilerin büyük sempatisini kazanan Casal; zaman zaman izleyiciyle beraber seslendirdiği İspanyolca, Fransızca ve İtalyanca şarkılar ve büyüleyici sesiyle herkesi mest etti.

Konser süresince üç kez kıyafet değiştirerek şıklığıyla da göz dolduran sanatçı, şarkı aralarında yaptığı Türkçe konuşmalarla izleyicilerin büyük sempatisini kazandı. İspanyolca, Fransızca ve İtalyanca şarkıları izleyicilerle beraber seslendiren Casal, dakikalarla ayakta alkışlandığı konser sonunda sahneye üç kez geri döndü.

Hem kendi ülkesinde hem de dünyanın farklı yerlerinde ses getirecek projelere imza atan Casal; Pedro Almodóvar’ın unutulmaz filmi ‘Yüksek Topuklar’ için kaydettiği Augustin Lara klasiği ‘Piensa En Mi (Beni Düşün)’ şarkısıyla Türkiye’de de geniş bir hayran kitlesine sahip.

TNR_3134MÜZİĞİN KALBİ ‘SANAT ŞEHRİ’ ANTALYA’DA ATIYOR!

Sanat Yönetmenliğini Şef Gürer Aykal’ın üstlendiği Uluslararası Antalya Piyano Festivali’nin bundan sonraki programında; 29 Kasım’da 100 genç müzisyenden oluşan Kepez Belediyesi Çocuk ve Gençlik Senfoni Orkestrası Antalya Kültür Merkezi’nde müzikseverlerle buluşacak.

GÜHER&SÜHER PEKİNEL, 1-2 ARALIK’TA SAHNEDE

Türkiye’nin en önemli festivali olarak bilinen gerek yurtiçinden gerek yurtdışından övgüler alan, Avrupa Festivaller Birliği (EFA) üyesi Uluslararası Antalya Piyano Festivali, 1-2 Aralık’ta dünyaca ünlü Şef Leonard Slatkin’in yöneteceği konserlerle son bulacak.

Final konserlerinde Akdeniz Filarmoni Orkestrası; olağanüstü şiirsel müzik anlayışları ve özgün stilleriyle, uluslararası müzik camiasında özel bir yerleri olan Güher ve Süher Pekinel’e eşlik edecek. Kariyerleri boyunca pek çok sayıda ödüle layık görülen Güher ve Süher Pekinel; Avrupa, Uzakdoğu ve ABD’nin başlıca konser salonlarında çaldıkları resitallerden sonra, bu kez Antalyalı müzikseverlerle bir araya gelecekler.

 

 

MASALSI FİLMLERİN USTASI NACER KHEMİR, MALATYA’DA

 

Festival4Kuzey Afrika kültürünün zenginliğini filmlerine yansıtan usta yönetmen Nacer Khemir, uluslararası jüriye başkanlık etmek üzere 7. Malatya Uluslararası Film Festivali’ne konuk oluyor. Malatya Uluslararası Film Festivali’nin Onur Ödülü’nü açılış töreninde alacak olan Khemir’in ilk filmi Çöl İşaretçileri’nin yenilenen kopyası da gösterilecek. Nacer Khemir (4)

 

Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından 9-16 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek 7. Malatya Uluslararası Film Festivali, çağdaş sinemanın özgün öncülerinden Nacer Khemir’i ağırlamaya hazılanıyor. Kuzey Afrika, Arap ve Fars kültürlerinin geleneksel ve mistik ögelerini bu coğrafyanın zengin renk paletiyle beyazperdeye yansıtan ve izleyiciyi içine çeken bir masal dünyası yaratan Tunuslu usta yönetmen, festivalin 9 Kasım akşamı gerçekleştirilecek açılış töreninde Onur Ödülü alacak. Restore edilerek Eylül ayında Venedik Film Festivali Klasikler bölümünde gösterilen 1984 yapımı ilk uzun metrajlı filmi Çöl İşaretleri de Malatya’da sinemaseverlere sunulacak.

 

Filmleri Binbir Gece Masalları ile kıyaslanan, Arap ve Fars kültürlerinin masal geleneğinin ve Tasavvuf felsefesinin sinema diline aktarılmış hali olarak yorumlanan Nacer Khemir, Locarno, Cinema du Reel, Valencia, Kartaca, Ouagadougou ve Nantes gibi önemli festivallerde ödüller kazanmış bir sinemacı olmanın yanı sıra Paris Sinematekinin efsanevi yöneticisi Henri Langlois adına verilen ödülün de sahibi. Dünya çapında Güvercinin Kayıp Kolyesi ve Bab’Aziz adlı filmleriyle tanınmasının yanı sıra tiyatro, edebiyat, kaligrafi ve heykel alanında eserler veren, Fransa’da yayınlanmış on bir kitabı bulunan, çok yönlü bir sanatçı, Khemir. Khemir; Nacer (3) (portr.)

 

1948 yılında Tunus, Korba’da doğan Khemir, öğrenimini UNESCO bursuyla Paris’te yaptı. Tunus medinesinde masalcılar üzerine yaptığı araştırma ve derlediği masalları kaligrafiyle betimlediği kitabı L’Ogresse’in (1975) yayınlanması ona uluslararası alanda ilk sanatsal başarıyı kazandırdı. Kaligrafileri 1980 yılında Paris’te Centre Pompidou’da sergilendi. 1982 ve 1988 yıllarında Paris’teki Chaillot Ulusal Tiyatrosu’nda Yannis Kokkos’un sahneye koyduğu bir aylık bir gösteri serisinde, her akşam, Binbir Gece Masalları’nı kendi yorumuyla izleyiciye okudu. Sinemadan önce, tiyatro sahnesinde bir masalcı olarak yer aldı.

 

Edebiyatın yanı sıra İslam felsefesi ve tasavvuf üzerinde de çalışmalarını yoğunlaştıran Khemir, 1976 yılında ilk kez kamera arkasına geçti. “L’Histoire du pays du bon dieu” adlı orta metrajlı filmde, bilinmeyen bir ülkenini sınırını arayan kahramanıyla yönetmenin felsefi eğilimini yansıtıyordu.

1984 yılında sonradan “Çöl Üçlemesi” olarak anılacak filmlerinden ilkini, Malatya’da da gösterilecek olan Çöl İşaretçilerini çekti. Film, 1984 yılında Nantes Altın Balon ve 1985 yılında Valencia Altın Palmiye ödüllerini alırken, Khemir ise 1991 yılında çektiği üçlemenin ikinci filmi Güvercinin Kayıp Kolyesi ile Namur Uluslararası Fransızca Film Festivali Altın Bayard En İyi Sanatsal Katkı Ödülü ve Locarno Uluslararası Film Festivali Jüri Özel Ödülü aldı. Aşkın 60 ismini arayan, Semerkand prensesinin hayali ile büyülenmiş hattat çırağı Hasan’ın içine düştüğü masalı anlatan Güvercinin Kayıp Kolyesi filminin ardından Khemir, 2005 yılında görsel açıdan etkileyici bir masalla sinemaseverleri büyülediği çöl üçlemesinin son filmi “Bab’Aziz” ile Beyrut Film Festivali’nde East-West Coexistence Ödülü, Fajr Film Festivali’nde Kristal Simorgh Ödülü ve 2006 yılında da Muscat Film Festivali’nden Altın Hançer En İyi Film Ödülü aldı.