Etiket arşivi: Bozkurt

KIBRIS SORUNUNUN BAŞLANGIÇ NOKTASI YUNANİSTAN’DAKİ EKONOMİK KRİZ

 

 

 

Kıbrıs Sosyal Bilimler Üniversitesi (KISBÜ) 24 Nisan tarihinde Kıbrıs’ta İngiliz Sömürge Çalıştayı gerçekleştirildi.

 

Kıbrıs Araştırmaları Merkezi tarafından organize edilen ve KISBU öğretim görevlisi Asist. Prof. Zeki Akçam’ın moderatörlüğünü yaptığı çalıştayda, KISBÜ öğretim görevlisi Doç. Dr. Nazım Beratlı, Kıbrıs İlim Üniversitesi Mühendislik Bölümü Dekanı Prof. Dr. Ata Atun ile Araştırmacı Yazar İsmail Bozkurt birer konuşma yaptı.

 

Çalıştayda konuşan Prof. Dr. Ata Atun, İngiliz döneminde İngiliz Döneminde Kıbrıs’ın kaderinde rol oynayan Yunanlı Generaller ile Yunanistan’ın Kıbrıs sorunu üzerindeki etkilerini dile getirdi. Aleksandros Papagos’un, 1952-1955 arasında Yunanistan başbakanı olarak görev yaptığını anlatan Atun, Yunanistan’da ekonomik sorunlar büyüyünce, General Papagos hükumetinin karşı karşıya bulunduğu ekonomik güçlükleri halkına unutturmak ve dikkatlerini başka tarafa çekmek için Kıbrıs adasına yöneldiklerini kaydetti. Papagos’un, İngiliz Koloni idaresine karşı Kıbrıslı Rumların başlattığı silahlı tedhiş hareketine her tür desteği verdiğine dikkat çeken Prof. Dr. Ata Atun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yunanistan’da siyasi karmaşa ve iktidar mücadelesi devam ederken, 1951 yılında ‘Yunan Canlanışı’ adlı bir parti kuran Mareşal Alexandros Papagos’un perde arkasındaki desteği ile Atina’da kurulan gizli ‘kurtuluş’ komitesi, 2 Temmuz 1952 tarihinde Başpiskopos Makarios’un başkanlığında bir araya geldi. Toplantıya Yorgos Grivas, Yorgos Stratos, Loizidis kardeşler, Kıbrıs asıllı General Papadopoullos, Albay Aleksopoullos, eski bir ‘X’ örgütü üyesi, bir hukukçu ve Atina Üniversitesi’nden iki profesör katıldı. 19 Kasım 1952’de Yunanistan’da Kıbrıs konusuna duyarlı bir politikacı olan Papagos’un iktidara gelmesi, Enosis isteklerinin canlanmasına yol açtı. Bunun yanında, İngiltere Dışişleri Bakanı Eden’in geçirdiği bir hastalıktan dolayı dinlenmek için Yunanistan’a gelmesi, Başbakan Papagos’a düşüncelerini Eden’e kabul ettirme fırsatını verdi. Grivas Ekim 1952 tarihinde incelemelerde bulunmak üzere adaya gelmiş ve Şubat 1953 tarihine kadar tam beş aya yakın bir süre Kıbrıs’ta kalarak İngilizlere karşı silahlı bir mücadelenin nasıl yapılabileceği konusunda incelemeler yapmıştı. Küçük bir ülke olan Kıbrıs’ın arazi darlığını dikkate alarak küçük gruplardan oluşan biri sabotaj, diğeri de doğrudan silahlı çatışmalara girecek iki ayrı gerilla birliğinin oluşturulmasını Papagos’a ve Makarios’a önerdi. 13 Mart 1953 tarihinde yeniden bir araya gelen komite Yorgos Grivas’ı resmen silahlı mücadelenin komutanı ilan edince silahlı mücadele için düğmeye basıldı.”

 

“RUM İŞÇİLER TAŞKINLIK YAPTI, TÜRKLER İŞTEN ÇIKARILDI”

 

Kıbrıs adasında, 31 Mart 1955 tarihinde gece yarısından sonra adanın çeşitli kentlerinde aynı anda büyük puntolarla yazılan “İNGİLİZ ZULMÜNÜ BERTARAF ETMEK İÇİN MÜCADELEYİ BAŞLATIYORUZ” pankartıyla birlikte 16 şiddetli patlama meydana geldiğini ve bu patlamaların 1974 tarihine kadar çeşitli aralıklarla devam ettiğini vurgulayan Kıbrıs İlim Üniversitesi Dekanı Ata Atun, “Kıbrıs adasında barışın bozulmasına, silahlı çatışmaların çıkmasına, kan ve gözyaşının durmamasına neden olan üç kişiden ikisi maalesef Yunanlı Generaller Mareşal Alexandros Papagos ve Kıbrıs’ta 15 Temmuz 1974 darbesine karar veren, Yunanistan topraklarını genişletmek açalı Kıbrıs adasını Yunanistan’a bağlamak ve Enosis’i gerçekleştirmek azminde olan Tuğgeneral Dimitrios Ioannides’dir” dedi.

 

Tüm bunlara rağmen Rumların ve Yunanlıların İngilizlerden sürekli destek aldıklarını anımsatan Atun,1955-1960 yılları arasında taşkınlık yapan ve olay çıkaran Rum işçileriyle birlikte hiçbir olaya karışmayan, işlerini aksatmayan Türk işçilerinin de “işçiler arasında ayrım yapılamayacağı” gerekçesiyle İngiliz Yönetimi tarafından işten çıkarılmasını örnek gösterdi. Kıbrıs sorununun temelindeki İngiliz ve Yunan etkilerine dikkat çeken Atun, Kıbrıs Cumhuriyetinin kuruluşuna kadar adada bulunan İngiliz Yönetiminin, bir yandan Rumlara “siz çoğunluksunuz, yönetim sizin hakkınız” derken Türkiye yönetimine de “Kıbrıs adası ile Türkiye’nin arası 60 mil, burası size düşer, haklarınızı arayın” diyerek ikili oynadığını sözlerine ekledi.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Dilek Bozkurt Özgenç: “4 Yılda Başarı Hikayesi Olduk”

Antalya başta olmak üzere Batı Akdeniz’in en dinamik aylık ekonomi ve iş dünyası dergisi Akdeniz Bülten; 4’üncü yaşını kutluyor. 4 yıldır insanlara ekonomi, siyaset, iş ve aktüaliteye dair farkındalık dolu yaşamın kapılarını açan Akdeniz Bülten; aynı zamanda Antalya’dan bölgesine açılan tek ekonomi, siyaset ve iş dünyası dergisi olma özelliğine sahip.

Ocak 2015’ten bu yana Antalya’dan ve Türkiye’den sıcak gelişmeleri aktardıklarını, Akdeniz’in sesi ve haberin güvenilir adresi olduklarını belirten Akdeniz Bülten Dergisi Genel Yayın Müdürü Dilek Bozkurt Özgenç, dergisinin bu anlamlı günü hakkında şunları söyledi: “4 yıl içinde, Akdeniz Bülten büyük bir başarı hikayesi oldu. Bu dergi, bu kente not düştü ve ışık saçtı, konuşulmayan, arada kalan, üstü örtülen tozları kaldırma ve gerçek gündemi aydınlatma anlamında, çok büyük bir vazife gördü.”

Akdeniz Bülten dergisi yayımlandığı ilk günden itibaren kentlilik bilinciyle hareket ederek, gerek bu şehre gerekse de bu şehirde yaşayan pek çok kişiye ilham verici olmayı sürdürdü.  Beş yıldır yayın yaşamında yerel yöneticilerden, sivil toplum kuruluşları başkanlarına, sanatçılarından bu kente hizmet etmiş başarılı işadamları ve kadınlarına kadar röportaj, yazı ve haberle sayfalarını zenginleştirmiş ve bir kent belleği yaratmayı başardı.

Özellikle Antalya’nın siyaset, ekonomi, iş, hizmet, sosyal ve kültürel alanındaki gelişmeleri aktarmak ve bu konularda yapılan etkinlikler için kalıcı bir belge olma görevini görmek, firmaların tanıtımını yapmak, yaşamın etik ve estetik alanlarında farkındalık yaratmak hedefiyle yoluna devam etti.

Akdeniz Bülten Dergisi Genel Yayın Müdürü Dilek Bozkurt Özgenç,“Geçtiğimiz ay bu yolculuğumuzda 4 yaşına bastık. İlk gün olduğu gibi bugün de bir kenti sayfalarımızla kucaklamaya devam ediyoruz. Antalya’mız başta olmak üzere Akdeniz’de yaşayanların dergisi olmaya ve daha da büyüyebilecek adımlarla ilk günkü heyecan ve sevgimizle sizleri karşılamaya devam edeceğiz”

 

Bizlerde Ünel Medya Gurubu Türkiye Okuyor Ailesi olarak Akdeniz Bülten Ailesine nice başarı dolu çalışma yılları diliyoruz.

Kırklareli TEMAD’den Kesimoğlu’na Ziyaret

 

Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) Kırklareli Şubesi yeni yönetimi, Kırklareli Belediye Başkanı Mehmet Siyam Kesimoğlu’nu makamında ziyaret ettiler.

Ziyarete TEMAD Kırklareli Şubesi Başkanı Sedat Karacaduralıoğlu, 2. Başkan Turgay Bozkurt, Genel Sekreter Saadet Karacaduralıoğlu, üyeler Mahmut Alpagut ile Menderes Akkuş katıldı.kes

Yeni yönetim TEMAD olarak Kırklareli’nde yürüttükleri çalışmalar hakkında Kesimoğlu’na bilgiler verdiler.

Kesimoğlu’da göreve seçilen yönetimi tebrik ederek ‘’ Görevinizde başarılar diliyorum.Her zaman işbirliği içerisinde sizlere hareket etmeye çalışıyoruz’’ dedi.

Daha sonra Kesimoğlu ve TEMAD üyeleri ülke ve Kırklareli gündemini değerlendirdiler.

MTG’NİN YENİ BAŞKAN VE YÖNETİMİ BELEDİYE BAŞKANI İSMAİL ARTER’İ ZİYARET ETTİ

mtgb

Mağusa Türk Gücü’nün göreve yeni gelen başkan ve yönetim kurulu üyeleri Belediye Başkanı İsmail Arter’i ziyaret etti. Koral Bozkurt başkanlığında yönetim kurulu üyelerinden oluşan heyet Belediye Başkanı İsmail Arter’i ziyaretlerinde yapmayı planladıkları çalışmaları aktarıp, Başkan Arter’e takımın formasını ve flamasını takdim etti. Ziyarette Yönetim kurulu üyeleri olarak Özder Fidaner, Fikri Arkıner, Kemal Mahirel, Çağrı Aktuğ, Atilla Süren, Onursal Bozkurt, Mustafa Kocatürk, Fırat Özatila, Orhan Kansu, Niyazi Ziya da yer aldı.

 

Gazimağusa Belediye başkanı İsmail Arter yaptığı konuşmada, köklü bir geçmişe sahip kulüplerden olan MTG’nin göreve yeni gelen yönetiminin ziyaretinden memnuniyet duyduğunu belirterek, yeni yönetime başarılı bir dönem geçirmelerini diledi. Kulübün ihtiyaçlarının karşılanmasının ileride başarılar elde edilmesi için gerekli olduğu gerçeğini bildiğini ifade eden Belediye Başkanı İsmail Arter, Gazimağusa takımlarının başarılı olmasının belediyenin önem verdiği bir konu olduğunu söyledi.

MTG Kulüp Başkanı Koral Bozkurt ise, ülkenin en büyük camialarından biri olduklarını, takımın sürdürülebilir bir yapıda olması için çalışma yaptıklarını ifade ederek, kulübün gelir getirici tesislere ihtiyacı olduğunu söyledi. Kulübü sportif başarılarıyla birlikte tesis olarak da başarılı bir duruma getirmek istediklerini ve tüm bunların başarılması için de Belediye başkanı İsmail Arter’den destek talep ettiklerini ifade eden Bozkurt, taraftarla bir bütün olarak yola devam etiklerini sözlerine ekledi.

Çocuklara “Dedektif” takibi

 

 

Son yıllarda özellikle çocuklarda artan madde bağımlılığı sorununun, ailelerinde korkulu rüyası olduğunu söyleyen Özel Dedektif Nejat Değirmencioğlu, başlattığı sosyal sorumluluk projesi ile ailelere destek verdiğini açıkladı. Değirmencioğlu, çocuklarından şüphelenen ailelerin tüm dosya ve takip masraflarını kendi birimlerince karşıladıklarını vurguladı.

 

dedektifSon zamanlarda öğrenci ve çocuk takibi konusunda özel dedektiflik mesleği yoğun talep almaya başladı. Madde bağımlısı yada şüpheli çocuklara yönelik takip konusunda bilgi veren Özel Dedektif Nejat Değirmencioğlu, günümüzde kötü alışkanlıklara sahip çok sayıda çocuk olduğunu ve bunun tespitinin önemini vurguladı. Söz konusu çocuk olunca ekip olarak daha özverili ve dikkatli olduklarını ifade eden Değirmencioğlu, genel olarak aile durumları hakkında da bilgi vererek “Akla gelen ilk durum ayrılmış yada sorunlu ailelerin çocuklarında daha fazla bağımlılık görünür diye düşünceye girilebiliniyor. Lakin bunu şu zaman içinde kestirmek mümkün değildir. Dosyalarımızın içinde her türlü aileden takip yürüttüğümüz çocuklar var” dedi. Aklına gelen bir dosya ile ilgili de örnek veren Değirmencioğlu şu açıklamalarda bulundu: “Yaklaşık 4 ay önce genç bir çift sürekli benden randevu talebinde bulundu. Lakin yoğun bir süreçte olduğum için kendileriyle anca 20 gün sonra görüşme fırsatım oldu. Orta halli bir aile. Anne ve baba çalışıyor. 12 yaşına yeni girmiş bir oğulları var. Çok zengin sayılmazlar. Son 8 aydır çocuklarında farklılık sezmeye başlamışlar. İlk zamanlar sigaraya merak salmıştır diye pek umursamamışlar ancak kilo ve yüzünde ki renkler değişmeye başlayınca takip gerektirdiğini düşünmüşler. Defalarca doktora götürmek isteseler de 12 yaşında ki çocuğun hükmü daha ağır basmış. Hatta 3 kez de evden kaçmış. Çocuğu takibe aldığımızda artık gerçek bir bağımlılık yolunda gittiğini gördük. Günlerce titiz bir takip sonucu alışkanlıklarını belirledik ve belgeledik. Maddeyi ulaştığı yerlerin deşifresi yapıldı ve ihbarı sağlandı. Babanın ve annenin otoriterlerinin arttırılması sağlandı. Uzman desteği ile de tedavisi devam ediyor”

dedektif.png1

Ailelere ücretsiz dedektiflik hizmeti

Şimdiye kadar hiç deşifre olmadıklarını söyleyen Özel Dedektif Nejat Değirmencioğlu, “Küçük çocukların hayatları bizim deşifre olmamızdan daha önemli” dedi. Aynı zamanda başlattıkları bir sosyal sorumluluk projesi hakkında da bilgilendirip ailelere müjde de veren Nejat Değirmencioğlu projesi şu sözlerle açıkladı: “Benim öncülüğümde ve benim başlattığım bir projedir. Sağolsun ekibim de bu konuda tam destek veriyor ve her zaman yanımda oluyorlar. Çocuklarda ki kötü alışkanlıklarının önlenmesi projemizin içeriği çocuklarından şüphelenen ailelerin tüm dosya ve takip masraflarının tamamı SND Dedektiflik ve Özel Soruşturma Birimi tarafından karşılanıyor olması. Takip hizmeti çok meşakkatli ve maddi açıdan yüksek bir işlemdir. Ancak SND Dedektiflik ve Özel Soruşturma Birimi olarak biz bu hizmeti Antalya dahilinde sadece yol masraflarının karşılanması dahilinde yapıyoruz. Yani hiçbir şekilde hizmet bedeli talep etmiyoruz. Gönül isterdi ki bu hizmeti ücretsiz olarak tüm Türkiye genelinde yapalım ancak ilerleyen zamanlarda bir sponsor desteğiyle belki bu da yapılabilir”

Vatandaşlarımızın Dikkatine

Canlı Bomba, Önemli Duyuru:
———————————-
Tüm Vatandaşlarımızın Dikkatine;
Türkiye’de uçak veya gemi kaçırmak ya da bir miting alanında patlama gerçekleştirmek üzere talimat aldıkları kaydedilen teröristlerden 3’ünün “Dokumacılar” olarak bilinen ve hakkında soruşturma açılan gruba bağlı oldukları tespit edilmiştir. Yakalanmamak için sahte kimlik kullanan teröristlerin fotoğrafları, kimlik ve sahte kimlik bilgileri basınla paylaşıldı. 1993 Adıyaman doğumlu Ömer Deniz D.’nin Emre Kaya adına, 1983 Adana Yüreğir doğumlu Savaş Y.’nin Hamza Tonbak adına, 1995 Adıyaman doğumlu Muhammet Zana A.’nın Murat Özalp adına ve 1995 Kazakistan doğumlu kadın terörist Walentina S.’nin, Yıldız Bozkurt adına sahte kimlik taşımaktadırlar. Bu kişileri fark eden vatandaşlarımızın acilen 155 Polis Hattına bildirmesi rica olunur.canlı bomba
Lütfen bu haberi paylaşınız.

Maraş Konusu Gazimağusa Belediyesi’nde Masaya Yatırıldı

275Gazimağusa Belediyesi, Kıbrıs Türk Sanayi Odası ve Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri ortaklığında düzenlenen ”Çözüm Yolunda Kapalı Maraş” isimi panel dün saat 18:00’da Gazimağusa Belediyesi’nde yapıldı. Moderatörlüğünü Anıl Kaya’nın yaptığı panelde konuşmacı olarak Mağusa İnisiyatifi Başkanı Dr. Okan Dağlı, AB Derneği Eski Başkanı Ali Erel, Araştırmacı Yazar İsmail Bozkurt ve DAÜ Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Yücel Vural yer aldı. Panelinin açılışında, Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter, Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çıralı, Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Başkanı Cafer Gürcafer konuşma yaptı.

Gazimağusa Belediye Başkanı İsmail Arter, seçimlerin ardından liderler arasında yeniden başlayan müzakerelerin çözüm umudunu artırdığını ve güven artırıcı önlemlerin konuşulmaya başlandığını, kapsamlı çözüme giderken küçük ama umut veren adımların karşılıklı olarak atılmaya başlandığını söyledi. Belli bir süreden beridir sosyal ve siyasi olarak gündemde olan kapalı Maraş’ın panelde derinlemesine konuşulmasının daha yararlı olacağını, belediye olarak panel düzenlemeye ve işin içinde olan kişilerin toplumu bilgilendirmesi için konuyu tartıştırmaya devam edeceklerini,  halkın uzmanlardan bilgi almasının önemli olduğunu söyledi. Halkın kendi geleceği ve toplumsal menfaatleri konusunda farklı düşünmesi ve bölünmesinin farklı hedefler ortaya çıkaracağına ve o noktada sorun olabileceğine dikkat çeken Arter, büyük çoğunluğun ne istediğinin ortaya çıkması ve ortak hedefler belirlenmesi açısından panelin faydalı olacağını, tartışma sürecinden toplumu temsil edecek bir görüşün çıkmasını beklediğini söyledi. Halkın nabzını tutan çalışmalarının olduğunu, Derinya Kapısı’nın açılması konusunda da esnafın ve sivil toplumun talebi olduğunu, uzun süre bekleme lüksümüzün olmadığını söyledi. Maraş konusunda da bir 40 yıl daha bekleme lüksümüzün olmadığını söyleyen Arter, kapalı Maraş ile yan yana yaşamak ve açık tarafı sinekten arındırmak ve temiz tutmanın kolay olmadığını, bu konuda düzenleyecekleri ve destek verecekleri panellerle toplumu bilgilendirmeye ve sonuçlar çıkarılması için çaba göstermeye devam edeceğini ifade etti.

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Ali Çınarı, çözüm konusunda umutların yükseldiği bir dönemde kapalı Maraş’ın çözüm sürecine etkisinin nasıl olacağı ve nasıl bir formülün bulunabileceğinin tartışılması için düzenledikleri panelden iyi sonuçlar çıkmasını diledi.

314Cafer Gürcafer de, Maraş’ın neden olduğu sorunların toplumun her kesimini ilgilendiren konular olduğunu, ancak Gazimağusa halkını çok daha fazla ilgilendirdiğini söyledi. 40 yıldır dikenli tellerin yarattığı travmayı yaşadıklarını,  girmenin yasak olduğu tabelaları gördüklerini, anlam veremediği kadar asker yoğunluğu olduğunu ifade eden Gürcafer, tüm bunların ölü Maraş’ın yarattığı olumsuzluk olduğunu söyledi. Kültür mirası ve en değerli sahillere sahip olan Gazimağusa’nın ekonomik olarak gelişemediğini, en çok göç veren bölge olduğunu, sivil toplum olarak ne istediğimizi ortaya koymamız ve çözüm fırsatını kaçırmamamız gerektiğini söyledi.

Panelin ilk konuşmacısı Mağusa İnisiyatifi Başkanı Dr. Okan Dağlı, 5 yıldır konunun konuşulduğunu, 1974’te rekabet üstü değerlerini kaybeden Gazimağusa’nın Kıbrıs’ın 3. büyük kentiyken şimdi kuzeyin 3. büyük kenti olduğunu, 8 km’lik sahil şeridi ile turistik özelliği olan kentin bu özelliğini de kaybettiğini söyledi. Mağusa İnisiyatifi olarak güneydeki Mağusalılar ile temasları olduğunu, Maraş’ın geleceği Mağusa’nın kuzeyi ile birlikte düşünüldüğünde anlamlı olacağını, Maraşlı Rumların böyle düşündüğünü, gelecekte Maraş imar edilecekse mutlaka Mağusa ile entegre bir şekilde çözülmesini istediklerini söyledi. Mağusa Limanı ve turizmde yeniden yapılanma paketiyle hem ekonomik hem siyasi dinamik yakalanırsa bu durumun değişebileceğini, Maraş’ın tellerin kaldırılmasından önce fizibilite çalışmasına ihtiyaç olduğunu, dış finans kaynaklarının desteğiyle Mağusa limanını da içeren bir öneriyi Kıbrıs Türk tarafınınreddettiğini söyledi. Hazırladıkları Mağusa Canlandırma Planı’nı aktaran Dağlı, Maraş’ın bir arada yaşanacak ve çekim merkezi olacak bir yer olması gerektiğini söyledi.UNESCO’NUN kültür mirası listesinde yer almadığımız için tarihi yerlerin restore edilme şansının da olmadığını söyleyerek, Salamis, Engomi, Mağusa ve Maraş’ın bütün olarak iki toplumun işbirliğinde düşünülmesi gerektiğini söyledi. Maraş için çeşitli uzmanlardanoluşacak 38 kişilik teknik ekibe ihtiyaç olduğunu ifade eden Dağlı, “liderlerin yanında teknik ekipler altyapı çalışmalarına başlasa neden bu çözümü geciktirsin? diye sordu.

Yrd. Doç. Dr. Yücel Vural, Maraş’ın neyi ifade ettiği ve yeni süreçte Maraş’ın nasıl bir rol üstleneceği konularında iki başlık olarak yaptığı konuşmasında, Maraş’ta savaşın bitmediği bir görüntü olduğunu, bir topluma ait olan bir yere rehine muamelesi yapıldığını, bunun yeni döneme uygun olmadığını söyledi. Maraş’ın bütünlüklü çözümsüzlüğün unsuru olduğunu, uzun yıllardır Maraş’ın neden kapalı olduğunun hukuki ve siyasi olarak izahının olmadığını, Maraşı’ı 40 yıldır kapalı tutarak “Rumlara güvenmiyoruz”mesajı verildiğini söyledi. Maraş’ın çözümsüzlüğün kilidini kıracak bir statüye sahip olduğunu, Maraş konusunda atılacak bir adımın Kıbrıs sorunun çözümünü kolaylaştıracağını, bölgenin Gazimağusa Belediyesi ile Maraş Belediyesi’nin işbirliği yapacağı bir mekan haline getirilmesi de gerektiğini söyledi. Ercan ve Mağusa Limanı konusunda ve Maraş konusunda adımlar atılması gerektiğini, Maraş’ın turizm potansiyelinin harekete geçirilmesinin önemli olduğunu söyledi. Vural, Maraş’taki mülk sahiplerinin mülklerini ziyaret etmesine de izin verilmesi gerektiğini söyledi. Kapalı Maraş’ın rehine olarak kullanılmaya başlanmasından sonra bu bölgenin Rumlara verilmesi durumunda Mağusa Limanı’nı kullanamayacağımızı düşündüğümüzü ve bölgenin bütünlüklü çözümün parçası görüldüğünü ifade ederek, Akıncı’ya verilen destekte Maraş konusun etkili olduğunu ifade etti. Vural, kapalı Maraş’ın Mağusa ile birleşmesinin, yığınsal olarak bunun talep edilmesi, iki liderin de Maraş’ın çözülmesi görüşlerini ileri götürmesi ve uluslararası dayanışmayla mümkün olabileceğini söyledi.

AB Derneği Eski Başkanı Ali Erel, Maraş’ın esas sıkıntısını Mağusalılar’ın çektiğini, konununKıbrıs sorunun çözümünü bloke den bir konu olduğunu ve konuyla ilgili güvenlik konseyi kararı olduğunu, Maraş alındığı günden beri Türk ordusunun kontrolünde, KKTC cumhurbaşkanının bile giremediği bir bölge olduğunu söyledi. Maraş’ın BM kontrolüne verilmesi gerektiğini, bunun önceden yapılması gerektiğini, Maraş’ta Abdullah Paşa Vakfı’na ait mülk olduğunun söylendiğini ifade etti. Maraş’ın açılmasını istediğini ancak açılabileceğine inanmadığını ifade eden Erel, “Maraş’ın yıllardır yıpranmaya bırakılmasının bedelini Türkiye ödeyebilir mi? diye sordu. Erel,  Maraş’ın verilmesi konusunda baskı yapmaya devam etmemizi, Mağusalılar’ın fareli kentin yanında yaşamama hakkı olduğunu, güvenlik konseyi kararlarında Maraş’ın ön şartsız olarak verilmesinin yazdığını, TBMM’nin 1974’te aldığı karar gereği Maraş’ın tutulduğunu, bizim anayasamızın da sınırlardaki yetkiyi Türkiye’ye verdiğini ifade etti.Akıncı’nın seçim döneminde söylediği gibi Maraş’ı ön şartsız vermeye hazır olup olmadığını soran Ali Erel, Akıncı’nın Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri ile görüşüp sonucu halka söylemesi gerektiğini, kendisinin önerinin Maraş’ın açılması, gümrük birliğine girilmesinin talep edilmesi olduğunu ifade etti. Maraş’ın ve kapıların açılmasında karar mekanizmasının burada değil, olmaması gereken yerlerde olduğun ifade eden Erel, yüzde 65 halk iradesinin devam ettiğini bu iradenin uluslararası hukuk içine girilmesini talep ettiğini söyledi.

İsmail Bozkurt da, çok yakın tarihe kadar Mağusa’nın Kıbrıs’ın başkenti olduğunu, BM kararlarında Maraş’ın açılması konusunun gündeme geldiğini, geçmişte Türk yönetiminin mal sahiplerine mallarına sahip çıkması için çağrı yaptığını, Akıncı’nın kazanmasının yeni bir devinim yarattığını ancak Maraş’ın açılması kararının hemen verilemeyeceğini söyledi. Yeni başlayan müzakere sürecinde Cumhurbaşkanı Akıncı’ya Maraş konusunda yüklenmenin doğru olmadığını ifade eden Bozkurt, çok uzak olmayan gelecekte sürecin sonunun görünebileceğini söyledi.

Vali Şahin Engelsiz Kütüphane Açtı


engelsiz
Samsun Valisi İbrahim ŞAHİN, Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin 40. Kuruluş yılı etkinlikleri kapsamında Ondokuz Mayıs Üniversitesi Merkez Kütüphanesi içinde oluşturulan görme ve işitme engelli öğrencilere hizmet sunacak olan ‘Engelsiz Kütüphane’nin açılışını gerçekleştirdi.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Merkez Kütüphanesi içinde oluşturulan ‘Engelsiz Kütüphane’ açılış törenine katılan Vali İbrahim ŞAHİN, açılış töreni öncesi etkinliklere katılmak üzere ilimize gelen ünlü sanatçı Erkan PETEKKAYA, görme ve işitme engelli öğrenciler ile bir süre sohbet etti.

Vali  ŞAHİN ve beraberinde diğer katılımcılar ile birlikte sohbetin ardından görme ve işitme engelli öğrenciler için sensörlü kitap okuma cihazı, sophia kitap okuma makinası ve braille alfabesi çıkışlı yazıcının içinde bulunduğu ‘Engelsiz Kütüphane’nin açılışını gerçekleştirdi.

‘Engelsiz Kütüphane’nin açılışının ardından bir konuşma yapan ünlü sanatçı Erkan PETEKKAYA, “Kütüphanede gördüklerimden çok etkilendim. Dilerim ülkenin her yerine bu tür hizmetler, bu tür teknolojiler yayılır. Çünkü gerçekten birçok engelli dostumuz, arkadaşımız, kardeşimiz var. Onlarda sağlıklı, huzurlu, mutlu bir hayatı hak ediyorlar. Böyle bir çalışmayı başlattığı için Rektörüme saygılarımı sunuyorum.” dedi.

Konuşmanın ardından görme Engelli Sosyoloji Bölümü Öğrencisi Nazlı Dilek SÖNMEZ, ‘Engelsiz Kütüphane’ye kazandırılan Braille alfabesi çıkışlı yazıcının çıkardığı kabartma yazıyı okudu.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin AKAN yaptığı konuşmasında, “Bizim aslında yaptığımız ve yapmamız gereken, bazı uzvi yetersizlikleri olan arkadaşlarımızın hayatın içinde olmalarını engelleyen, zorlaştıran unsurları ortadan kaldırmaktır. Diğer bireyler gibi hayatın içinde olmalarını sağlamaktır. Herhangi bir engeli bulunan bütün öğrencilerimizin, hatta tüm vatandaşlarımızın eğitim alma özgürlüğünü sağlama yolunda gayretler gösteriyoruz. Bu çalışmalarla engelli öğrencilerimizin üniversite içinde hem rahat dolaşabilmeleri, hem de istediği bilgiye kolaylıkla ulaşmalarını sağlıyoruz. Üniversitemiz eskiden beri bu konularla ilgili çalışmaları var. Türkiye’de ilk olarak bizim üniversitemizde uluslararası işaret dili eğitimi ve dersi verilmektedir.”dedi.

Vali ŞAHİN açılış sonrası yaptığı konuşmasında, “Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin 40. kuruluş yıl dönümü içerisinde görme ve işitme engelli öğrenciler için böyle bir kütüphaneyi üniversiteye kazandırdıkları için Sayın Rektörümü ve Rektör Yardımcılarımı kutluyorum. Çünkü gerek görme engelliler, gerek işitme engelliler ile ilgili epeyce kafa yormuş bir insan olarak burada yapılmış çalışmalardan oldukça etkilendim. Erkan Bey’in buraya gelerek engelli kardeşlerimizle bir araya gelmesi, onlarla söyleşi yapıyor olması bizim için de çok önemlidir. Çünkü farkındalığı oluşturmak çok önemli.

Burada yapılan çalışmanın önemi özellikle görme ve işitme engelli kardeşlerimizin bolca vakti var fakat onların materyalleri yoktu. Görme engellilerin girl alfabesiyle, daktiloyla en azından bir kitabın, bir eserin dökümünün alınması önemli. Çünkü onları okuyabilecekler. Kütüphanede bolca materyal oluşmuş onları da kullanabilecekler. Türkiye’ de bir iki üniversite bu çalışmayı yaptı ama Anadolu’da bu tarz bir çalışmayı Ondokuz Mayıs Üniversitesi’nin yapması bizim için gurur kaynağımız oldu.

2017 yılında Samsun’da işitme Engelliler Olimpiyatları düzenlenecektir. Bu Türkiye’nin bu güne kadar yaptığı büyük çaplı uluslararası bir spor organizasyonudur. Bu vesileyle üniversitemizin de içinde bulunduğu bir çalışmayla Samsun’da 20 bin kişiye uluslararası işaret dili kursları başlattık. Bu projemiz çok başarılı bir şekilde gitmektedir. Bu işaret dilini Samsun’da isteyen herkese öğreteceğiz ve öğreneceğiz. Bu müsabakaya gelen 100 bin kişiye uçaktan indikten tekrar uçağa bininceye kadarki süre içerisinde kendilerine hizmet edeceğiz. Bu vesileyle işaret dilini de öğrenmiş olacağız. Bu da Samsun için çok ciddi bir zenginlik olacaktır.”dedi.

Konuşmaların ardından görme ve işitme engelli öğrencilere hizmet sunacak olan ‘Engelsiz Kütüphane’yi gezen Vali İbrahim ŞAHİN’e Ondokuz Mayıs Üniversitesi Merkez Kütüphanesi Daire Başkanı Ömer BOZKURT, çalışmalarla ilgili bilgi verdi.

Görme ve işitme engelli öğrencilere hizmet sunacak olan ‘Engelsiz Kütüphane’nin açılışına Atakum Kaymakamı Ali BAKOĞLU, Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürü Tekin BALCI, öğretim görevlileri, görme ve işitme engelli öğrenciler katıldı.

Mersin Tanıtım Günleri Başladı

mersin

Bu yıl ilk kez düzenlenen Mersin Tanıtım Günleri Fuarı Ankara AKM’ de kapılarını ziyaretçilerine açtı.

Fuara damgasını ise ziyaretçilerin yoğun ilgisi vurdu. Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz, “Mersin’i Ankara’ya getirdik” dedi.  Mersin’in ilk defa Ankara’da tanıtıldığını ifade eden Başkan Kocamaz, “Mersin, tarihin derinliklerinden bu güne kadar insanların ilgi odağı ve cazibe merkezi olmuş, tarih boyunca önemli medeniyetlere ev sahipliği yapmış, bugünde geçmişte olduğu gibi hem ülkemiz hem bölgemiz hem de dünya açısından çok stratejik ve önemli bir merkezdir.” diye konuştu.mesin pl2

Mersin’in turizm konusunda eksikliğine vurgu yapan Başkan Kocamaz, “Mersin bu kadar derin bir geçmişe sahip olmasına, birçok bölgede olmayan çeşitliliğine, yaz ve kış turizmine uygun yapısına, inanç turizminden kültür turizmine kadar aklınıza ne geliyorsa her türlü turizm imkanlarına sahip bir kent olmasına rağmen, maalesef bugüne kadar turizmden hak ettiği değeri ve katkıyı bulamamış bir kent.” dedi. Zararın neresinden dönülürse kardır diyen  Başkan Kocamaz, “Mersin ortak paydasında birleştiğimizde, Mersin çok kısa sürede ayağa kalkarak hak ettiği değere kavuşacaktır” ifadesinde bulundu. Yurt içinde ve yurt dışında gerçekleştirilecek olan her türlü tanıtım etkinliğinde Mersin’in bundan sonra yer alacağını da sözlerine ekleyen Başkan Kocamaz, “Bugün küçük bir Mersin tanıtılacak. 4 gün süreyle Mersin’in kültür değerleri, yetiştirdiği ürünler, sanayi ürünleri, bunun yanında folklorik değerlerimiz ve damak zevkine hitap eden yöresel tatlarımız, Ankaralılarla beraber olacaktır. Tüm bunların Mersinimize gelecek insanlarımıza bir öncelik ve öncülük olmasını umut ediyorum.” dedi.mersin plaket

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz’ın konuşmasının ardından, AK Parti Mersin milletvekili Nebi Bozkurt, CHP Mersin milletvekili Vahap Seçer ve MHP Mersin milletvekili Ali Öz konuşmalarını yaptılar. Katılımcı kurumlara verilen plaketlerin ardından temsili açılış kurdelesinin kesilmesi  ile Mersin Ankara Tanıtım Günleri resmen başlamış oldu. Mersin Tanıtım Fuarı ilk gün programı; Olgunlaşma Enstitüsü Yöresel Kıyafetler Defilesi, Karacaoğlan Kültür ve Sergi Salonu açılışı, Mersin Büyükşehir Belediyesi Yörük Fotoğrafları Sergisi, Mut Halk Oyunları gösterisi, Yöresel Sanatçıların etkinlikleri ile, Kent Orkestrası, Kadir Somer konseri ve Mersin’in bağrından kopmuş ünlü Türk Halk Müziği Ozanı Musa Eroğlu Konseri ile devam etti.musa

 

Başkan Eşkinat, İstiklal Marşı’nın Kabulü Ve Mehmet Akif Ersoy’u Anma Günü Programına Katıldı

marşSüleymanpaşa Zübeyde Hanım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından İstiklal Marşı’nın kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma günü programı düzenlendi. Belediye Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat da katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından İl Milli Eğitim Müdürü Halit İşler günün anlam ve önemini belirten konuşma yaptı. Konuşma sonrası İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından İl genelinde tüm temel eğitim ve ortaöğretim kurumları öğrencileri arasında düzenlenen İSTİKLAL MARŞI’NI GÜZEL OKUMA YARIŞMASI’nda dereceye giren Süleymanpaşa Tekirdağ Anadolu Lisesi’nden Sahra Başyazgan, Ergene Velimeşe Atatürk İlkokulu’ndan Beren Dirmenci ve Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Anadolu Lisesi’nden Yasin Bozkurt’a  ödülleri verildi. Program yarışmada dereceye girerek birinci olan Süleymanpaşa Tekirdağ Anadolu Lisesi’nden Sahra Başyazgan’ın İstiklal Marşı’nı seslendirmesi ve Süleymanpaşa Zübeyde Hanım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan “Anma Programı’nın sunumuyla sona erdi.marş2