Etiket arşivi: Bilimler

İKÇÜ’ye iki“Birincilik Ödülü” birden!

İKÇÜ’ye iki“Birincilik Ödülü” birden!

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) tarafından bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen “Geleceğin İletişimcileri Yarışması’nda, İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü öğrencileri iki birincilik ödülü birden kazandı. Türkiye’nin yanı sıra Orta Asya, Balkanlar ve KKTC’de iletişim eğitimi alan öğrencilerin katıldığı yarışmada, on kategoride verilen birincilik ödüllerinin ikisini alan İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi öğrencileri büyük bir başarı elde etti.

TRT 4. Geleceğin İletişimcileri Yarışması Ödül Töreni, TRT’nin İstanbul Tepebaşı Stüdyosu’nda, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu, TRT Genel Müdürü İbrahim Eren, Anadolu Ajansı (AA) Genel Müdür Yardımcıları Metin Mutanoğlu, Mustafa Özkaya ve çok sayıda davetlinin katılımıyla gerçekleştirildi. Çok sayıda başvurunun olduğu yarışmada aynı zamanda jüri üyesi olan AA Genel Müdür Yardımcısı Metin Mutanoğlu, değerlendirmelerin çok çetin geçtiğini belirtti.

Yarışma, 4 ana dal ve 10 alt kategoriden oluştu

TRT’nin, yarınları inşa edecek gençlerin nitelikli ve başarılı bir eğitim hayatı sürmelerine katkı sunmak amacıyla başlattığı ve bu yıl 4’üncüsü düzenlenen yarışma, “Sesli-Görüntülü Habercilik, Radyo Yayıncılığı, Televizyon Yayıncılığı” ve “İnternet Yayıncılığı” olmak üzere 4 ana dal ve 10 alt kategoriden oluştu. Yarışma için birincilik ödülleri 4.000 TL, ikincilik ödülleri 3.000 TL, üçüncülük ödülleri ise 2.000 TL olarak belirlendi.

Yarışmanın en zor kategorisinde iki birincilik ödülü birden!

Yarışmanın dört ana dalından biri olan “Televizyon Yayıncılığı” dalı, programlarının yapım çalışmaları büyük emek ve teknik bilgi gerektirdiği için en zor dal kabul ediliyor. Bu dalda, “Kısa Film”, “Televizyon Programı” ve “Belgesel” olmak üzere toplam üç alt kategoride verilen ödüllerden “Kısa Film” ve “Televizyon Programı” alt kategorilerinde birincilik ödüllerini İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Medya ve İletişim Bölümü öğrencileri kazandı.

Televizyon Programı Kategorisi Birincilik Ödülü Ataberk Yağcı, Ali Gürbulut ve İsmail Erol’un…
Medya ve İletişim Bölümü üçüncü sınıf öğrencileri İsmail Erol, Ali Gürbulut ve Ataberk Yağcı’nın hazırladığı “Ekstra Ekstrem” isimli program, yarışmada en iyi televizyon programı seçilerek birincilik ödülü almaya hak kazandı. Dağcılık ve kaya tırmanıcılığı üzerine hazırlanan program, hızlı kurgusu, başarılı anlatı yapısı ve hava çekimleri ile dikkat çekti. Medya ve İletişim Bölümü öğrencileri birincilik ödülünü Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun elinden aldı.

Ekip adına söz alan Ali Gürbulut, “Öncelikle çok heyecanlıyız. Ödülü bize layık gördüğünüz ve gençlere bu fırsatı sunduğunuz için çok teşekkür ederiz. Ayrıca buradan değerli hocamız Nazım Ankaralıgil’e çok teşekkür ediyoruz” dedi.

Kısa Film Kategorisi Birincilik Ödülü”nü Derya Kurtuluş kazandı

İKÇÜ’ye diğer birincilik ödülünü ise Medya ve İletişim Bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Derya Kurtuluş kazandırdı. Yönetmenliğini üstlendiği “Zan” isimli filmiyle ödüle layık görülen Derya Kurtuluş, bir yanlış anlaşılma üzerine kurulu senaryoyu başarılı bir şekilde filme aldı. Birincilik ödülünü TRT Genel Müdür Yardımcısı ve TRT Geleceğin İletişimcileri Yarışması Jüri Başkanı Erkan Durdu takdim etti.
Törende konuşan Kurtuluş, “Öncelikle bu yarışmayı düzenlediği için TRT’ye çok teşekkür ediyorum. Ayrıca Gençlik ve Spor Bakanlığı’na İzmir’de açmış olduğu Mustafa Akkad Sinema Okulu için çok teşekkür ederim” dedi.

Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Gökçe ödül töreninde

Geleceğin İletişimcileri yarışması ödül töreni için İstanbul’a giden İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turan Gökçe, genç öğrencilerini törende yalnız bırakmadı. Tören öncesinde ve sonrasında öğrencilerle birlikte olan Gökçe, aday oldukları iki alt kategoride de birincilik ödülünü alan öğrencilerini tebrik etti. Tören sonrası Gökçe, “Medya ve İletişim Bölümü olarak iyi bir teorik eğitim ile birlikte uygulamaya da önem verdiklerini, bu amaçla henüz üçüncü yılında olmakla birlikte Medya Merkezi projesini hayata geçirdiklerini, bu ödüllerin öğrencilerinin önümüzdeki yıllarda burada yapacakları çalışmalarla daha büyük başarılara imza atacaklarına olan inançlarını pekiştirdiğini” ifade etti.

Prof.Arslan: Soykırım tasarısı dostlarımızın gerçek yüzünü gösterdi

sivas cumhuriyet hocası aslanSivas Cumhuriyet Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. Nagehan Talat Arslan, Almanya Parlamentosu’nda kabul edilen sözde Ermeni soykırımı tasarısının kabul edilmesini değerlendirerek, “Tasarı dostlarımızın gerçek yüzünü bir kez daha gösterdi’’ dedi.

Türk siyasi hayatında özellikle son yüzyılda Almanya’nın diğer ülkelere göre farklı bir yeri olduğunu hatırlatan Prof.Dr. Nagehan Talat Arslan, I. Cihan harbinde ittifak halinde olmamızın da psikolojik etkisiyle Türk Milleti’nin Almanlara ve Almanya’ya bakışının Fransa, İngiltere, İtalya gibi diğer Avrupa ülkelerinden farklı olduğuna dikkat çekti.

1950’lerden sonra Almanya’nın ikinci dünya savaşı yaralarını sarmasında ve imarında Türkiye’nin ve Türkiye’den Almanya’ya çalışmaya gidenlerin etkisinin çok büyük olduğunu belirten Prof.Dr. Arslan, “Almanya hem geçmişi hem de günümüzdeki rolü ile Avrupa’nın özellikle de Avrupa birliğinin lokomotif ülkesi konumundadır. Fransa ile birlikte AB içinde aslı unsurdur. Ortak çıkarlar olduğunda dost olduğumuzu her zaman hatırlayan batı bin yıldan daha fazla tarihi ve siyasi mirasıyla ceddimiz Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti’yle dostluk kavramının tersine davranışlara girmekten çekinmemektedir. Türkiye aleyhine uluslararası bir konu olduğunda maalesef aynı cephede, aynı safta, aynı ittifak içinde bulunduğumuz taraflar hiç çekinmeden dostluklarına uymayan davranış içine girebilmektedirler. Stratejik ortak, stratejik müttefik kavramlarının uluslararası arenada anlamsızlaştığına bir kez daha şahit olduk’’ dedi.

 

                                                                 YENİ POZİSYON ALINMALI 

Uluslararası arenada aslı unsurun menfaat olduğunu, dostluk ve hamasi yaklaşımların geçer akçe olmadığını hatırlatan Arslan, çıkarların belirlediği bir alanda haklı haksız, doğru yanlış gibi değer yüklü yaklaşımların bir anlam taşımadığını ifade etti. Bu nedenle her konuda ve her olayda a, b, c gibi planlar yapılıp durumsallık yaklaşımı içinde hareket edilmesi gerektiğini belirterek, “Özellikle Ermeni tasarısı konusunda Almanya’nın bu tavrı Türk-Alman ilişkilerine yeni bir pozisyon almamızı zorunlu kılacaktır. 1915 olayları konusunda özellikle dünya kamuoyunda Cumhuriyetin kuruluşundan günümüze çok etkin bir çaba gösterdiğimiz söylenemez. Şu an dünyada Uruguay’dan Belçika’ya, Kanada’dan Amerika’ya, Vatikan’dan Lübnan’a, Rusya Federasyonu’ndan Arjantin’e, Yunanistan’dan İsveç’e, İtalya’dan İsviçre’ye, Hollanda’dan Venezuella’ya, Litvanya’dan Şili’ye, Polonya’dan Bolivya’ya, Avusturya’dan Brezilya’ya, Suriye’den Almanya’ya 25 ülke soykırım tasarısına imza atmış bulunmaktadır. İşin ilginç yanı bütün dünya kamuoyu önünde ve pervasız bir şekilde bu kararlar alınmaktadır’’ İfadelerini kullandı.

                                             ERMENİSTAN ÜZERİNDEN KÜRESEL BASKI

Bir zamanlar millet-i sadıka olarak tanımlanan Ermeni halkı ile ne Osmanlı’nın ne de Türkiye Cumhuriyeti’nin bir sorunu olmadığına dikkat çeken Arslan, sayısı yüzbinleri bulan Ermeni kökenli Türk vatandaşlarının bulunduğunu, 1915 olaylarının bir yönüyle Ermenilerin meselesi olmaktan öteye geçirilip, Türkiye üzerinde etkili olmak isteyen ülkelerin bir oyuncağı haline dönüştürüldüğünü iddia etti. Dünya ölçeğinde hemen hemen hiçbir etkinliği bulunmayan Ermenistan’ın 25 ülkede bu tasarıları kabul ettirmesinin imkansız olduğuna vurgu yapan Prof.Dr. Arslan, “Türkiye Ermenilerin uluslararası arenada kullanılmasını engellemelidir. Bir zamanlar Yunanistan üzerinden yapılan bu küresel baskılar günümüzde yeniden ısıtılıp Ermenistan üzerinden yapılmaktadır. Bu ülkelerin gerçek yüzlerinin bu olduğu bizler için yeni bir durum değildir. Tarihte tekerrür eden yüzlerce olay bize batının ikiyüzlülüğünü göstermiştir. Bu durumda bizlere düşen ise büyük devlet haşmetine yakışır şekilde ‘Yolunuz açık olsun’ demektir’’ görüşlerine yer verdi.

Toros Üniversitesi’nden Ahmet Ünal’a Hayırlı Olsun Ziyareti

torosToros Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Özer, Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Ünal’ı ziyaret etti.

Prof. Dr. Özer, geçtiğimiz ay yapılan cemiyet başkanlığı seçiminde yeniden başkan seçilen Ahmet Ünal’ı iş yerindeki makamında ziyaret etti. Görüşmede yerel medyanın önemine vurgu yapan Prof. Dr. Özer, “ Maalesef ülkemizde gazeteciler yeteri kadar özgür değil. Vatandaşların sorunlarını dillendiren kalemlerin özgür olmaması bu ülkenin en temel sorunlarından birisidir. Biz Toros Üniversitesi olarak, medya konusuna çok önem veriyoruz. Yerel Medyanın gelişmesi için düzenlediğimiz seminerlerle, konferanslarla katkılar sunmaya çalışıyoruz. Sayın Başkan Ünal daha önce düzenlediğimiz birçok etkinliğe katılarak bizimle iş birliği içerisinde olmuştu. Eminim ilerleyen günlerde de Toros Üniversitesi ve Gazeteciler Cemiyeti çok önemli işlerin altına birlikte imza atacaktır.

Bugün bu ziyaretimiz Sayın Başkanın göreve yeniden seçilmesi içindi ama öğrendik ki cemiyet yeni bir binaya taşınacakmış. Bu vesile ile başkanı ve yönetim kurulunu hem yeni görevleri için kutluyor hem de yeni yerlerini güle güle kullanmalarını temenni ediyorum” dedi.

Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Mersin Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ahmet Ünal, “ Toros Üniversitesi düzenlediği etkinliklerle kente ve gazetecilerin sorunlarına ne kadar duyarlı olduğunu her platformda göstermektedir. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da cemiyetimizle üniversite arasındaki koordineli işbirliği hız kesmeden devam edecektir. Kente yaptıkları bilimsel katkılarından dolayı Sayın Özer ve Toros Üniversitesine çok teşekkür ediyoruz” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Özer ziyaretin anısına Cemiyet Başkanı Ünal’a Toros yayınlarından çıkan kitapları, Sosyal Bilimler Dergisi ve Toros Vizyon dergilerini armağan etti.toros2

Toros Üniversi’nde Çanakkale Zaferinin 100. Yılı Kutlandı

ÇANAKKALE..Çanakkale Zaferinin 100. yıl dönümü Toros Üniversites’nde düzenlenen etkinlikle kutlandı.

Toros Üniversitesi 18 Mart Çanakkale Zaferinin 100. yıl dönümünü Bahçelievler Kampüsü Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikle kutladı. Program, şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı.

Toros Üniversitesi Sağlık, Kültür ve Spor Müdürü Erol Türedi’nin sunuculuğunu yaptığı etkinliğin açılış konuşmasını Toros Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Haluk Korkmazyürek yaptı. Çanakkale savaşında izlenen taktikler ve savaşın seyrini değiştiren akılcı hamleler hakkında bilgiler veren Prof. Korkmazyürek, “Şuan Tarsus’ta bulunan Nusret Mayın Gemisi, o geminin mürettebatının döşediği 24 tane mayın ve Türk topçusunun gösterdiği olağanüstü çaba bu savaşı bize kazandırmış, Çanakkale’yi geçilmez kılmıştır” dedi. Yahya Çavuş ve 60 erin verdiği müthiş direniş hikâyesini de anlatan Prof. Korkmazyürek, “Çanakkale’nin her köşesinde ayrı bir kahramanlık öyküsü vardır. Yahya Çavuş ve askerleri kocaman bir alaya karşı inanılmaz bir mücadele verdi. Bu mücadeleyi anlamak için Çanakkale’deki Ezineli Yahya Çavuş için yazılmış dizleri okumak gerek;

Bir kahraman takım ve Yahya Çavuştular,

Tam üç alayla burada gönülden vuruştular.

Düşman,  tümen sanırdı bu şahane erleri

Allah’ı arzu ettiler,  akşama kavuştular.

Onlar görevlerini yaptılar ve bu vatanı savundular. Şimdi görevimizi yapma sırası bizde. Sizler öğrenci olarak; okumalı ve iyi bir eğitim almalı, bizler de eğitimci olarak; sizleri en iyi şekilde eğitmeliyiz. Sözlerime son verirken aziz şehitlerimize saygı ve minnettarlığımı bir kez daha sunuyorum” şeklinde konuştu.

Açılış konuşmasının hemen ardından Meslek Yüksek Okulu öğrencilerinden Sultan Dora ve İç Mimarlık öğrencisi Harun Karakurt günün anlam ve önemine binaen birer konuşma yaptı.

Öğrencilerin konuşmalarının ardından kürsüye çıkan Yrd. Doç. Dr. Murat Köylü, Çanakkale Savaşı’nda izlenen askeri taktikler hakkında detaylı bilgiler verdi. Doç. Dr. Köylü, “Nusret Mayın Gemisi bu savaşın kaderini değiştirmiştir. 7-8 Mart geceleri döşenen mayınlar hem Çanakkale’nin kaderini hem de tarihin seyrini değiştirdi. Mustafa Kemal Paşa’nın Çanakkale’de gösterdiği askeri deha ve kahramanlık milli mücadeleye de örnek teşkil etti” şeklinde konuştu.

74Konuşmaların ardından Kütüphane Dokümantasyon Müdürü Turhan Yılmaz ve İİSBF Sekreteri Nimet Kendir’in şiir dinletileri ile Doç. Dr. Murat Köylü, İdari İşler Müdürü Fesih Şen, MYO Adalet Bölümünden Havin Öner Gören, İsmail Özdemir, Necmi Yaman, Ömer Güneş ve Duygu Erkan’dan oluşan Toros Üniversitesi Müzik Grubu’nun hazırladığı Çanakkale Zaferi ile ilgili türkülerle program son buldu. 720