Dış Politik’da, özellikle de Suriye konusunda hükümet gibi düşünmeyen bir halk, halk gibi düşünmeyen bir iktidar var. Dönemin Refah Partisi üyesi sıfatıyla, ANAP hükümetine karşı çok sert açıklamalar yapan Erdoğan, Erzincan Konferaransında kürsüde konuşmasını yaparken şunları söylüyor: İşte dış politikada ki düştüğümüz durum bu. Ne dedi? Bulgaristan’a gelin dedi. Ya ne kadar varsa gelin. İsterse Todor Jivkov da gelsin. Tamam güzel, gelin diyorsun ama bak Ahmet, Mehmet asgari ücrete talim ediyor. Ülke insanı aç. Kadınını satıyor kızını satıyor çalıştırıyor. Sen buna çözüm bulamamışken gelin diyorsun. Bunları nereye yerleştireceksin? Kapıkule de bir anons: “muamelesi biten soydaşlarımız istediği yere gidebilir”. 780.000 kilometrekare emrinize amadedir. Ve tabi bu insanlar geldi. Kim geldi ? Casus mu değil mi? Ve bir da bakıyorsunuz Ercüment Konukman açıklıyor: Gelenlerin içinde 5 bin casus var. Hey Allah’ım ya Rabbim… Ya bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? Bu nasıl bir devlet anlayışı…Ve simdi biz bu insanların oradaki haklarından vazgeçiyoruz. İsteyen istediği yere gider diyoruz nereye geliyoruz? Okul yurtlarını onlara veriyoruz. Okullar açılıyor başınızın çaresine bakın diyoruz. Başının çaresine nasıl bakacak bu insanlar ya. Bursa’nın park bahçelerinde ahlaksızlığa başlıyorlar. Ve simdi geri dönmeye başladılar 300 bini geçince Sayın Özal artik durdurdum diyor. Hani sen hepsini almıştın. Todor Jivkovu da alacaktın. Niye simdi tükürdüğünü yalıyorsun? Yalamıyor efendi yalamıyor dikkat et, tükürdüğünu yalattırıyorlar!”
Recep Tayyip Erdoğan Refah Partisi Erzincan Konferansı
Türkiye’deki Suriyeliler konusunda kucaklayıcı politika izlediklerini söyleyen Erdoğan, İl Başkanlığı döneminde, ANAP hükümetini, Bulgaristan’daki Türkleri ülkeye çağırdığı için eleştiriyor. İşte o tarihte yayımlanmış bir arşiv videosu;
