19 MAYIS
Sevgili Okurlarım;
Osmanlı’nın son döneminde ahalinin durumu çok güzel anlatan bir dilekçe ile başlayalım;
‘’Karyemizin( köyümüzün) yevmi tayin ihtiyacı on sekiz çuvaldan ibarettir. İki günden beri harpte düşmanla çarpışan gazilerimiz ve bu uğurda fedayı hayat eylemiş şühedanın evlatları da dahil olduğu halde ahalimiz açtır. Yokluktan anlamayan masum çocukların mucip-i şefkatimiz olan feryadına merhameten imdadımıza yetişiniz. Bizi bu açlıktan kurtarınız’’
Dönemin Dahiliye Nezaretine ( içişleri bakanlığı) ülkenin her köşesinden yazılmış binlerce İMDAT ÇIĞLIKLARINDAN sadece biri
Devam edelim;
-Çoğunluğu asker kaçaklarından oluşan EŞKİYALAR halkı canından bezdirmiş
-Özellikle büyük şehirlerde FUHUŞ açlığa tercih edilir hale gelmiştir . Erkekleri savaşta kırılan bu milletin Kadınları da KALDIRIMLARDA kırılmaya başlamıştır
-Savaş boyunca 800 bini asker 2 milyondan fazla sivil olmak üzere yaklaşık 3 milyon insanını kaybeden Osmanlı, üstesinden gelemeyeceği çok ağır bir travmayla yüzleşmek zorunda kalmıştır
-Yenilgiyi fırsat bilen Ermeni ve Rum çeteleri isyan ederek savunmasız halka katliamlara başlamıştır
Bu ve benzeri birçok sosyal, siyasal, ekonomik ve güvenlik sorunlarıyla nasıl baş edileceği dahi bilinmezken LEŞ KARGALARI üşüşmeye başlamıştır.
YUNANİSTAN;
İzmir’den başlayarak tüm Ege Bölgesini( Batı Anadolu )
İNGİLTERE;
Musul, Batum, Samsun, Bilecik, Merzifon, Urla, Kars ve Payitaht İstanbul’u ve uğruna 250 bin şehit verdiğimiz Çanakkale’ yi
FRANSA;
Maraş, Antep, Urfa ve civarlarını
İTALYA;
Antalya, Kuşadası, Bodrum ,Fethiye ve Marmaris’i
İŞGAL ETTİLER
Artık devlet; tüm kurum ve kuruluşlarıyla bu egemen güçlerin
kontrolüne girmiş, BİR TAS SU İÇMEK dışında seyahat dahil her şey bu güçlerin iznine tabi hale gelmiştir.
Yani;
Osmanlı Devleti maalesef fiilen yok olmuştur.
Devam edelim;
-Ordu terhis edilmiş(iç güvenlik için sadece 50 bin asker kalmıştır) silahları toplanmış ve kontrol altındadır
-Yoksul halk savaşlardan bitap düşmüş açlıkla savaşmaktadır
-Ülkede doğru dürüst yol yok yolak yok
-Araç yok
-İletişim şehir içi telefon(belli yerlerde) şehir dışı telgraf( telleri kesilmediyse ) ile sağlanıyor ,bunlar da İngilizlerin kontrolünde
-Lojistik sevkiyatları çoğunlukla at, eşek ve kağnı ile yapmak zorundasınız çünkü demiryolları da kontrol altında ve daha binlerce sorun
Şimdi ;
Sadece küçük bir kısmını özetlemeye çalıştığım bu kara hatta kapkara tabloyu gözünüzün önüne getirerek kendinize şu soruyu sorar mısınız lütfen ;
‘’Ben bu şartlarda böylesine hayati bir sorumluluğu üstlenecek cesareti gösterebilir miydim ?’’
Sizin cevabınızı bilmem ama bir CESUR YÜREK ‘’ GELDİKLERİ GİBİ GİDERLER ‘’ diyerek hayatını ortaya koymuş
ve bu mücadeleyi hür ve bağımsız bir devletle taçlandırmıştır.
Onun için;
19 MAYIS CESARETTİR
19 MAYIS NAMUSTUR-HAYSİYETTİR
19 MAYIS ŞAHLANIŞTIR ,KAHRAMANLIKTIR
19 MAYIS ZULME, EZİLMİŞLİĞE BAŞKALDIRIDIR
19 MAYIS EMPERYALİZME ATILIMIŞ İLK TOKATTIR
19 MAYIS İSTİKLALDİR, İSTİKBALDİR
19 MAYIS BAYRAKTIR ,BAYRAMDIR
Başta Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere Milli Mücadelemizin tüm kahramanlarını saygı ,minnet, rahmet ve şükranla anıyorum.
NOT: 19 MAYIS 1919 dan sonra millet her sahada canhıraş bir şekilde Kurtuluş Mücadelesi verirken padişah Vahdettin( yaş-61) de 1 eylül 1921 yılında Yıldız Sarayında görkemli bir düğünle Nimet Nevzad Hanım’la (yaş-18) BEŞİNCİ evliliğini yapmış ve Milli Mücadeleye önemli bir katkı sağlamıştır.!!!!
Kalın Sağlıcakla








