ÇÖL- DEVE ÇIKMAZINDAKİ İSLAM
Sevgili Okurlarım,
Son iki yüz yılda insanların hayatını kolaylaştıracak tıp,ulaşım, ekonomi,endüstri-sanayi, iletişim, güvenlik, eğitim, gıda, çevre, sosyo-psikoloji ve daha bir çok alanda İslam Ülkelerinin icat ederek insanlığın hizmetine sunduğu herhangi bir şeye tanık oldunuz mu?
Elektriği, telefonu, buzdolabını, çamaşır makınasını, otomobili,uçağı, röntgeni, çeşitli dallarda üretim yapan fabrikaları, kamerayı, televizyonu ve daha nicelerini biz icat etmedik-edemedik.
Ne yazık ki islam dünyasının büyük bölümü; hayal etmeyen, düşünmeyen, üretmeyen, hedefsiz, hep hazıra konan asalak bir toplum haline geldi.
Bu yetmez miş gibi insanlık için düşünen, çalışan ve üreten gayri-müslim milletleri de hiç sıkılmadan Gavur diye aşağılamaktan da geri durmadık.
Yukarıda anlattıklarımdan bahisle bu tablodan; müslümanım diyen her fert en azından mahcubiyet duymalıdır.
Buradan hareketle islam dininin;
Düşünen, tasarlayan, üreten ve ürettiğini insanlığın hizmetine sunan CEVVAL insan profilini ortaya çıkarmak ve zaman içerisinde islam dünyasını asalaklıktan kurtarmak için toplumun TOPYEKÜN bilinçlenmeye acil ihtiyacı olduğu apaçık ortada dır.
Bu ihtiyacı karşı karşılamak için İslam Dünyasının elinde genelde ATIL olan çok önemli bir kurum ve fırsatlar var. Bunlar; Camilerimiz ve dini ritüellerimiz.
Türkiye özelinde bakarsak her Cuma yaklaşık on beş milyon insan Cuma namazına gidiyor ve süresi bazen saatleri bulan genelde Çöl-Deve hikayesinden öteye gitmeyen vaazlar dinliyor. Bu uygulamanın İslam toplumlarını nereye taşıdığını sizin taktirinize bırakırken önerim şudur;
Bu vaazlar yerine devletin ilgili kurumları, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları ile koordine ederek ve bölgesel ihtiyaçlar da gözetilerek;
Sağlıklı yaşam
Adalet
İnsan hakları
Adab-ı muaşaret(görgü kuralları)
Eğitim
Sosyal münasebetler
İş ahlakı
İnsan psikolojisi
Evlilik
Çevre bilinci
İlk yardım
Trafik
Çocuk gelişimi
Arama –kurtarma
İş güvenliği
Tarım
Sosyal haklar gibi ve benzeri konular ihtiyaç halinde Ayet ve Sahih Hadislerle de desteklenerek uzmanları tarafından vaaz edilmeli, toplumun topyekün bilgi ve bilinç düzeyi artırılmalıdır.
Düşünmeyen, hayal etmeyen ve üretmeyen bir toplum kaldığımız sürece ne kadar Hatim indirsek de Gazze yi bundan sonra da kurtaramayız.
Tebrikler! hayalimizdeki Türkiye’yi yaratma adına çok doğru ve farklı bir bakış açısı
Dil de olanları kaleme alısınızı kutluyor bundan sonraki yazılarınızın takipçisi olacağız.
Oku diye başlayan fakat oku-mayan dinin mensupları olarak, bir yerden başlamamız gerekiyor. Sorunları tespit etmek önemlidir, ancak sorunlara çözüm bulmak daha önemlidir. Altı dolu çözüm önerileri ve gerçek manada islam’ın nasıl yaşanacağı konuları birileri tarafından yıllar boyu görmezden gelinmiştir. Yazarın ince tespit ve önerileri manidardır. Özelikle Gazze konusu ve cuma hutbeleri iyice irdelenmesi gereken konuların başında gelmektedir. Hassasiyet, görüş ve önerileri için samimiyetle teşekkürü bir borç bilirim
Kardeşim eline,diline,emeğine ve yüreğine sağlık.Görüşlerini sonuna kadar destekliyorum ancak bir çok din adamı olduğunu iddia eden ve bundan nemalanan kişilere ve bu adamları koyun gibi dinleyen kör cahil zavallı kitleye ters bunlar.Yolun açık olsun.
Süper kalemine sağlık. Çok güzel bir noktaya değinmişsiniz tebrik ediyorum.
Dokunduğunuz güzel hususlar icin teşekkürler Ve tebrikler. Camilerimiz ve tüm görevlileri ve tüm üniversiteler toplumun ileri gitmesi için daha ilkeli ve etkin çalışmalıdır. Yükde hafif ve pahada ağır üretim yapmalıyız. Ülkemizin ve dünyanın buna çok ihtiyacı var.
Tespit edilen eksiklikler düzeltmenin ilk adımı olmalıdır. Duyarlı yetkililerin dikkate almaları temennisiyle, yazara hassas tepitleri için teşekkürler..
Sevgili kardeşim kalemine sağlık.Tesbitlerin çok isabetli sonuna kadar katılıyorum.Eğer Atatürk ‘ün çizdiği yoldan uzaklaşmasaydık şimdi kendi uçağımız dahil kendi fabrikalarımızı üreten bir ülke konumunda olacaktık.Ne yazık ki onun ölümünden sonra onun vizyonunu devam ettiremedik.Aslında çağdaş çalışan üreten toplum olabilmek için ulu önderimizin gösterdiği yoldan ilerlemeniz yeterli.
TEBRİKLER REFİK BEY. BU GUZEL DUSUNCELERE KATILMAMAK MUMKUN DEGIL. İSLAM DUNYASININ ICLER ACISI HALİ ORTADA.
Tebrikler ediyorum içler acısı duruma ışık olmuş sözler. .
Refik’ciğim günümüz toplumunun din anlayışını çok güzel özetlemişsin.Müslümanım,dindarım ahlaka ihtiyacım yok gibi düşünen bir din anlayışı doğdu.Tesettüre girip transparan giyen bayanların,beş vakit namaz kılıp çocuklara tecavüz eden erkeklerin yarattığı din anlayışı yeni yaratılan din anlayışı.Dünyada en az tecavüzün olduğu,en az rüşvet alan ülkeler malesef gayri müslim ülkeler.Ne zaman iyi insan oluruz o zaman dinin gereklerini en iyi yerine getiren ülke oluruz.
Çok doğru tespit.Umarım dikkate alınır
Kaleminize sağlık!
Yaw ne saçmalıyorsun sen yaw o ayetler senin temelsiz düşüncelerini desteklemek için değil hayatımıza rehber etmek için indirildi sen hele bırak bu müslümanları camiiye cumaya gelenleri karalamayıda sen insanlığa ne kattın onu söyle
Lise-1 e gidiyordum babamın işi gereği Çerkezköy Kırkpınar köyündeydik; bayram namazı için gittiğimiz köyün camisine babamla ilk defa gittik yeni gelen imam Atatürke küfür ediyor akla gelmeyen hakaretler ediyordu. Kimseden çıt çıkmıyordu en sonunda dayanamadım arkalardan gelerek burası Atatürkün camisi defol git bizlerde atatürkün askerleriyiz diyerek imamı camiden attım nemi oldu: beni genç yaşımda köyün ihtiyar heyeti meclis başkanı yaptılar, bu ülke Atatükçülüğü sevmişti o zaman anladım fakat dik duran neferlere ihtiyaç vardı saygılarımla
Fazla bir ş yapmadam, dini kolay yoldan elde edilen. gelir kapısı gibi görenler , bu yazıdan hoşlanmayacaklar.
Araştırmak, kafa yormak ,bilimin derinliklerine inmek zordur.
Şartların ağır olduğu böyle bir ortamda ,yol gösterici yazılar yazmak;senin gibi aklı başında olanların işi…
Çol önemli konılara işaret
ettigin için; seni kutluyorum.
Yolun açık olsun değerli arkadaşım.
Semden de bu beklenirdi…