admin tarafından yazılmış tüm yazılar

admin hakkında

Ünel Medya Gurubu, Türkiye Okuyor Gazetesi İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Yusuf Ünel

Sakarya tarihinin 103 yıllık tanığı Büyükşehirle yeniden gün yüzüne çıktı

Sakarya tarihinin 103 yıllık tanığı Büyükşehirle yeniden gün yüzüne çıktı
Büyükşehir Belediyesi, şehrin merkezinde geçmişten bugüne tarihin miras bıraktığı emanetleri koruyup gün yüzüne çıkardığı çalışmalar kapsamında 100 yılı aşkın bir tarihe tanıklık eden Tarihi Kuyudibi Konağı’nı aslına uygun şekilde restore ederek yepyeni bir kimliğe kavuşturdu.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Yusuf Alemdar öncülüğünde attığı her adımda şehrin mazisine, tarihine, değerlerine ve kültürüne sahip çıkıyor.

Bu kapsamda şehrin geçmiş izlerini yansıtan, tarihe tanıklık eden tüm köşeler Büyükşehir dokunuşuyla gün yüzüne çıkarılıyor ve Sakaryalılara kazandırılıyor.

Aslına uygun tarihi izler…
Bu kapsamda Adapazarı merkezinde bulunan ve 100 yılı aşkın tarihiyle günümüze ışık tutan Tarihi Kuyudibi Konağı, Fen İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından restore ediliyor ve çalışmalarda önemli bir aşama kaydedildi.

Yeni yüzüne kavuşan konağın dış cephesi yeşil renk ile dikkat çekici bir görünüme kavuşturulurken binaya pencere, çatı ve dış cephe mimarisiyle aslına uygun tarihi izler işlendi.

Restorasyon %80’i aştı
%80’i tamamlanan restorasyon kapsamında son olarak merdiven, kapı montajları ve tavan ile taban zemin imalatları tamamlanıyor. Çalışma, peyzaj ile çevre düzenlemesiyle birlikte son bulacak.

Horasan harcı, Osmanlı mimarisi
Çatısı tamamlanan tarihi yapıda, horasan harcından yapılan ince ve kalın sıvanın ardından özel olarak üretilen meşe kapılar, pencereler montajlandı.

1922 yılında inşa edilen ve şehrin simgelerinden bir tanesi olan 103 yaşındaki tarihi konak, aslına uygun şekilde Sakaryalılara yeniden kapılarını açacak. Uzun yıllardır terk edilmiş halde bulunan tarihi yapı gün yüzüne çıkacak.

Gergerlioğlu, Gebze’de yıkılan 7 katlı binayı meclis gündemine taşıyarak Bakan Kurum’a sordu!

DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Kocaeli’nin Gebze ilçesinde 7 katlı binanın çökmesi sonucu aynı aileden 4 kişinin hayatını kaybetmesi, 1 kişinin ise yaralanmasıyla sonuçlanan faciayı Meclis gündemine taşıdı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle bir soru önergesi veren Gergerlioğlu, metro inşaatı iddialarından, müteahhidin uyarısına ve denetim eksikliklerine kadar bir dizi kritik soruyu sordu.

 

5 gün önce metro inşaatı önünden uyarmıştım!

Eze İnşaatın kusurlu işleri olduğu halde neden yeni ihalelerin Eze inşaata verilmeye devam ettiğini 09.07.2024 tarihinde verdiği soru önergesiyle Bakan Murat Kurum’a sorduğunu belirten Gergerlioğlu, kendisine verilen tek cümlelik ve geçiştirici cevaba tepki gösterdi. İş beceremediği halde ihalelerin Eze inşaat gibi yandaşlara verildiğini vurgulayan Gergerlioğlu, bu tarz üzücü olaylarında yandaşlara peşkeş çekilen, denetlenmeyen işler sebebiyle olduğunu söyledi. Korkunç olaydan 5 gün önce Gebze-Darıca metro inşaatı önünde yaptığı açıklamayı hatırlatan Gergerlioğlu, açıklamasında metro inşaatı nedeniyle çevredeki insanların rahatsız olduğunu ve bir an önce bu inşaatın bitirilmesi gerektiğini vurguladı.  Gergerlioğlu, yıllardır metro çalışmasını takip ettiğini ve her yıl verdiği önergeye “bir dahaki yıl bitirilecek” cevabı aldığını söyleyerek tepki gösterdi.  Aynı aileden 4 kişinin yaşamını yitirdiği bir kişinin de yaralandığı olaya ilişkin Kocaeli Valiliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin kamuoyunu aydınlatacak açıklamalar yapması gerektiğini belirten Gergerlioğlu, binanın nasıl yıkıldığına dair kamuoyunun merakının giderilmesi gerektiğini vurguladı.

 

Gergerlioğlu’nun verdiği önerge;

Basında yer alan bilgide; “Gebze’de alt katında eczane bulunan 7 katlı bina, henüz belirlenemeyen bir nedenle çöktü. Olay sırasında binanın orta katında ikamet eden Levent Bilir eşi Emine ve çocukları Nisa, Dilara ve Muhammed Emir enkaz altında kaldı. Enkazdan çıkarılanlardan 18 yaşındaki Dilara sağ kurtarılırken diğer aile bireyleri korkunç olayda yaşamını yitirdi. 7 katlı binada eczanesi bulunan Uğur Aydın, çökmeden önce binada kolonlarda çatlak olmadığını söyledi. Eczanenin girişindeki mermer zeminde çökme ve bel verme olduğunu belirten Aydın, “Kolon kesilecek bir tarafı yok, zaten ortada kolon yok” dedi. Aydın, “Binadan kaynaklı bir yıkım değil. Eğer öyle olsaydı bina yan yatmazdı” ifadelerini kullandı. Aydın, “Muhtemelen metro çalışmaları nedeniyle oluşabileceğini söylediler. Teknik konulara giremem ama binadan kaynaklı bir yıkım gerçekleşmiyor. Bina yıkılmadan 1 gün önce binanın müteahhidi Ergün Bey’i aradım ve binanın altında bir kayma olduğunu söyledim. Ergün Beyde hemen gelerek inceleme yapmış ve sanırım belediye yetkililerine haber vermiş. Onlarda binada sorun yok demişler. Bina yıkıldıktan sonra Ergün Bey benim yanımda aradı ‘Ağabey bir şey yok dediğiniz, bina çöktü.’ dedi. Fakat kimle görüştüğünü bilmiyorum.” ifadeleri yer almaktadır.

 

Gergerlioğlu, kamuoyunu derinden sarsan bu olayın tüm boyutlarıyla aydınlatılması ve sorumluların tespit edilmesi talebiyle Bakan Kurum’a şu soruları yöneltti:

1)    Basında yer alan iddialar doğru mudur?

2)    Gebze’deki 7 katlı bina neden yıkıldı?

3)    Gebze’de yıkılan binanın metro inşaatı sebebiyle yıkıldığı iddiaları doğru mudur? Eğer doğruysa metro inşaatında gerekli önlemler neden alınmamıştır?

4)    Binanın müteahhidi belediye yetkililerine binanın altında oluşan çökmeyi bir gün önceden bildirdi mi? Eğer müteahhit belediye yetkililerine bildirdiyse bina neden boşaltılarak gerekli önlemler alınmadı?

5)    Gebze ve Darıca’da metro hattının geçtiği güzergahta kaç bina bulunuyor? Bu binalar ne sıklıkla ve hangi yöntemlerle denetleniyor?

6)    Yıkılan binanın çevresindeki 9 binanın zabıta tarafından mühürlenerek boşaltılmasının sebebi nedir?

7)    Metro tüneli yıkılan binanın altından mı geçiyor? Eğer altından geçmiyorsa yıkılan evle metro tünelinin arasındaki kuş bakışı mesafe kaç metredir?

8)    Metro tüneli yerin kaç metre altından geçiyor?

9)    Metro inşaatı nedeniyle evlerin yıkılmaması ve zarar görmemesi için Bakanlığınız ve Eze İnşaat tarafından ne tür önlemler alınmıştır?

10) Metro inşaatı Bakanlığınız tarafından en son ne zaman denetlenmiştir? Son denetlemelerde mevzuata aykırı bir durumla karşılaşıldı mı?

11) Yaşanan bu olaylar sonrasında da 09.07.2024 tarihinde Eze inşaatın kusurlu işlerini sorduğum soru önergesine verdiğiniz tek cümlelik ve geçiştirici cevabı doğru buluyor musunuz?

12) Her yıl verdiğim metro inşaatının ne zaman biteceğine dair soru önergelerine neden her zaman “bir sonraki yıl bitecek” diyerek cevap verildiği halde yıllardır bitirilemiyor?

13) Olaya ilişkin bir soruşturma başlatıldı mı? Eğer başlatıldıysa akıbeti ne durumdadır?

 

HAKEMLERİN “BAHİS SKANDALI” MECLİS GÜNDEMİNDE

-İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu’ndan Gençlik ve Spor Bakanı’na sert sorular: “152 hakem bahis oynamış, futbolun adaleti yerle bir edilmiştir!”

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Başkanı İbrahim Ethem Hacıosmanoğlu’nun açıklamalarıyla patlak veren “bahisçi hakem skandalı”, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne taşındı.
İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, skandalın aydınlatılması amacıyla Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak’ın yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.
TFF Başkanı Hacıosmanoğlu’nun 27 Ekim 2025’te yaptığı açıklamada, profesyonel liglerde görev yapan 571 aktif hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğunu, 152’sinin ise aktif biçimde bahis oynadığının tespit edildiğini belirtmesi, futbol kamuoyunda büyük sarsıntı yaratmıştı.

Türkoğlu, önergesinde bu iddiaların yalnızca “etik ihlal” olarak görülemeyeceğini, Türk futbolunun güvenilirliğine, rekabetin dürüstlüğüne ve milli spor güvenliğine yönelik ağır bir tehdit anlamına geldiğini vurguladı.

İYİ Parti’li Türkoğlu, “Bu tablo Türk futbolunda da adalete ve vicdanlara kara bir leke olarak düşmüştür. Bahis oynayan hakemlerin geçmişte yönettikleri maçlar, şampiyonluklar ve düşme hattı mücadeleleri dahil tüm sonuçlar yeniden incelenmelidir. Bu, artık yalnızca bir futbol meselesi değil, bir milli güvenlik meselesidir,” ifadelerini kullandı.
Türkoğlu’nun Bakan’a yönelttiği sorulardan bazıları şöyle:


-TFF’nin tespitleri hangi resmî denetim raporlarına dayanmaktadır?
-Bahis oynadığı belirlenen hakemlerden kaçı hâlâ aktif olarak maç yönetmektedir?
-Bu hakemlerin yönettiği maçların sonuçları yeniden incelenecek midir?
-Son 5 sezonun Süper Lig, 1. Lig ve diğer profesyonel liglerdeki şampiyonluk ve düşme sonuçları gözden geçirilecek midir?
-Gençlik ve Spor Bakanlığı, TFF’nin denetim süreçlerine ilişkin bağımsız bir soruşturma başlatacak mıdır?

Türkoğlu’nun önergesi, Türk futbolunun son yıllardaki en büyük güven krizini Meclis gündemine taşırken, kamuoyunda “Son 5 yılın şampiyonlukları tehlikede mi?” sorusunu da gündeme getirdi.
İYİ Parti’li Türkoğlu, “Futbolun namusu, şeffaflık ve adaletle kurtarılabilir. Bu skandal örtbas edilemez,” diyerek konunun takipçisi olacağını açıkladı.

Emekli Bu Ülkenin Çimentosu, Çakıl Taşıdır

 

Geleneksel Cumhuriyet Balosunda emeklilerin sorunlarına dikkati çeken TÜED Uludağ Şube Başkanı Kenan Pars, “Bu ülkenin çimentosu, çakıl taşı olan emekli üvey evlat muamelesi görmemeli.” dedi.

Türkiye Emekliler Derneği (TÜED) Uludağ Şubesi; protokol, basın mensupları ve üyelerinin yoğun katılımıyla 11’inci Geleneksel Cumhuriyet Balosu düzenledi. Organizasyona Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Berna Esentürk ve Bursa Büyükşehir Belediyesi Daire Başkanı Gülsüm Aydoğdu Anafarta da katıldı.

‘EŞİT ŞARTLARDA YAŞAM İSTİYORUZ’

Balodaki konuşmasında Cumhuriyetin en büyük bayram olduğunu vurgulayan TÜED Uludağ Şubesi Başkanı Kenan Pars, “Ata’mızın ‘Türk milletinin karakterine ve âdetlerine en uygun olan idare biçimi, cumhuriyet idaresidir.’ diyerek ilan ettiği Cumhuriyet, milletimize bırakılmış en büyük mirastır. Biz de vazgeçilmez olan bu değerin farkındayız. Son nefesimize kadar onu korumaya devam edeceğiz. Milletimiz, Cumhuriyet sayesinde özgürlük ve eşitlik gibi kavramları tanıdı. Eşitlik, biz emekliler için ayrıca çok önemli. TÜED Uludağ olarak her zaman eşit şartlarda yaşamı savunuyoruz. Canını dişine takarak çalışan ve emekliliği hak eden vatandaşımız, maalesef bugün çok ciddi geçim sıkıntısı yaşıyor. Hayat şartları her gün daha da zorlaşıyor.” diye konuştu.

‘MÜCADELEMİZ KARARLILIKLA SÜRECEK’

Geçim sıkıntısı yaşayan vatandaşın karşı karşıya kaldığı zorlukları kolaya çevirmek için özveriyle çalıştıklarını da kaydeden Pars, “25 binden fazla üyemizle emeklinin sesi oluyoruz. Bugün sağladığımız avantajlarla üyelerimiz hastaneden markete, kırtasiyeden otele kadar 20’den fazla alanda çok ciddi indirimlerden yararlanıyor. Sadece bir üyemizin cebinden yılda bir asgari ücret kadar paranın çıkmasını önlüyoruz. Bu, çok önemli. Talep ettiğimiz her şey, emeklilerimizin aileleriyle beraber insani şartlarda yaşaması için… Mücadelemiz kararlılıkla sürecek. Unutmayalım ki emekliler, bu ülkenin çimentosudur, çakıl taşıdır. Bu kitle, asla üvey evlat muamelesi görmemelidir.” ifadelerini kullandı.

ADARAY’la 1 yılda 1 milyon yolcu


Adapazarı–Arifiye hattında seferlerine geçen yıl yeniden başlayan ADARAY, bir yılda bir milyon yolcu taşıyarak güvenli ve konforlu ulaşımın adresi oldu. Büyükşehir, ADARAY’ın 1 yılda 1 milyon yolcu taşıdığını açıkladı.

Geçtiğimiz yıl 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda yeniden hizmete başlayan ADARAY, birinci yılını önemli bir başarıyla tamamladı. Adapazarı ile Arifiye arasında sefer yapan ADARAY, ilk yılında toplam 1 milyon yolcu taşıyarak şehir içi ulaşımda önemli bir alternatif haline geldi.

Arifiye-Adapazarı arası 15 dakika
Günde 19 gidiş ve 19 dönüş olmak üzere toplam 38 sefer düzenleyen ADARAY, yaklaşık 15 dakikalık sefer süresiyle vatandaşlara hızlı, güvenli ve konforlu ulaşım imkânı sunarak, vatandaşların en çok tercih ettiği ulaşım seçeneği oldu.

ADARAY’a yoğun ilgi
Konuyla ilgili Ulaşım Dairesi Başkanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Vatandaşlarımızın şehir içi ulaşımda hızlı ve konforlu bir şekilde seyahat edebilmesi için hizmete yeniden kazandırdığımız ADARAY, kısa sürede yoğun ilgi gördü. İlk yılında 1 milyon yolcuya ulaşmamız, halkımızın bu hizmetten ne kadar memnun olduğunu gösteriyor. Vatandaşlarımızın teveccühüne layık olmak için ulaşım altyapımızı güçlendirmeye yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz” ifadelerine yer verildi.

Gergerlioğlu, “Grevdeki Smart Solar işçileri haklarını alana kadar meclisin gündeminden düşmeyecekler!”

DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Gebze’de düşük ücret dayatmasına karşı greve çıkan Smart Solar emekçilerini, DEM Parti Kocaeli İl Eş Başkanları Selda İlgöz, İbrahim Ergin ve ilçe örgütleri ile ziyaret ederek güçlü bir dayanışma mesajı verdi. Çoğunluğu kadınlardan oluşan ve çocuklarıyla birlikte greve katılan işçilerin “İnsanca yaşamak istiyoruz” çığlığı, Gergerlioğlu’nun Meclis’e taşıyacağı mücadelenin ana talebi oldu.

“Nerede bir hak arama mücadelesi varsa Gergerlioğlu orada”

DİSK Metal İş Sendika Temsilcisi Mahmut Polat, Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu’na ve beraberindeki heyete grevdeki işçiler adına teşekkür etti. Polat, Gergerlioğlu’nun bütün alanlarda, grevlerde, direnişlerinde her zaman yanlarında olduğunu vurguladı. Polat, “Nerede işçilere yapılan bir adaletsizlik varsa nerede bir hak arama mücadelesi varsa her zaman işçilerin yanı başında olmuştur” sözleriyle Gergerlioğlu’nun işçi sınıfı mücadelesindeki duruşuna dikkat çekti.

 

“Mecliste ve Bakanlıkta gündeme getireceğiz”

Gergerlioğlu, greve çocuklarıyla katılan anneleri işaret ederek, “Onurları için, insanca bir yaşam için çocuklarıyla beraber bir eylem içindeler. Haklarını arıyorlar ve biz bu hak arayışlarında yanlarındayız” dedi. Gergerlioğlu, desteklerinin sadece ziyaretle sınırlı kalmayacağını belirterek, “Sizi mecliste de gündeme getireceğiz ve bakanlığa şikayetlerinizi taşıyacağız” sözleriyle konuyu en üst seviyeye taşıma sözü verdi. İşverene de seslenen Gergerlioğlu, “Arkadaşlarımız sadece ve sadece haklarını istiyorlar. Başka bir şey istemiyorlar. İnsanca bir yaşam istiyor” diyerek, işçilerin sesini yükseltmesini istedi.

Maaşlar ancak kiraya yetiyor!

Gergerlioğlu’nun “Enflasyon korkunç bir hızla artıyor. Gebze’de ev kiraları felaket değil mi?” sorusu, işçilerin ekonomik zorluklarını gözler önüne serdi. Bir Smart Solar Emekçisi, “Aldığımız maaşlar kiralara denk geliyor zaten” diyerek, asgari ücretle ev kiralarının neredeyse eşit olduğunu, bu şartlarda tek yaşayanların veya çocuk okutanların nasıl geçineceğini sordu. Bir diğer işçi ise, “Biz zaten olması gerekeni istiyoruz. Ekstra bir şey istemiyoruz. Market fiyatlarına bakıyoruz, kiraya bakıyoruz ve olması gereken hakkımızı istiyoruz” dedi.

Özellikle kadın işçilerin çoğunlukta olduğu Smart Solar’da çalışan bir kadın emekçi; “Bu fabrikanın büyük bir çoğunluğu kadınlardan oluşuyor ve bu kadınların büyük bir çoğunluğu da hayatlarını tek başına çocuklarıyla idame ettirmeye çalışan kadınlar… %7 zamla, hakkınız bu diyerek, biz bir aileyiz diyerek bizi kandırmasınlar. Biz insanca yaşamak ve ekmek kazanmak için bu kavgamızın arkasında duruyoruz.” İfadelerini kullandı.

Biz bu yola baş koyduk geri dönmeyiz!

İşverenin teklifini sert bir dille eleştiren işçi, teklif edilen %7’lik zammın ortalama üç bin lira gibi komik bir rakam olduğunu belirterek, “Bundan iki, üç ay sonra kiralar %50 arttı diyelim 20 bin lira olan bir ev kirası 30 bin lira olacak. Çok komik rakamlar. İşveren bize bir şey teklif etmedi. Biz burada kadınlar olarak gururla duruyoruz. Biz bu kavganın sonuna kadar arkasındayız. Biz buraya baş vermeye geldik. Bu yola baş koyduk geri dönmeyiz. Bunu bilsinler.” diyerek kararlılıklarını dile getirdi. İşçi, teklifin sendikaya bildirilmesini ve sendikanın kendileri için en iyisine karar vereceğini vurgulayarak, “İnadına sendika, inadına DİSK!” sloganını attı.

İşçilerin hakkını verin, boş yere fabrika durmasın!

Gergerlioğlu, DİSK Birleşik Metal İş’in daha önceki grevlerde başarı sağladığını hatırlatarak, “Burada da inşallah kazanacağız çünkü arkadaşlarımız gerçekten çok haklılar. Biz buradan işverene de sesleniyoruz. Boş yere zarar etmeyin. Uzlaşmaya, anlaşmaya gelin. İşçi çok astronomik bir şey istemiyor. Hakkını istiyor” uyarısında bulundu.

Başka bir kadın işçi ise işverenin mali gücüne dikkat çekerek, “İşverenimizin bence her şeye gücü yetiyor. Para vermemezlik yapamaz… O yüzden biz fedakarlık yapıyorsak, burada direnip beraberce direniş gösteriyorsak, işveren de elini taşın altına koysun. Biz koyuyoruz çünkü. Çoluğumuzu çocuğumuzu bırakıp buradayız” dedi. 8 yıldır fabrikada çalıştığını belirten işçi, kendilerinin kalifiyeli elemanlar olduğunu ve işverenin kendilerini kaybetmemesi gerektiğini söyleyerek, sendika ile masaya oturmasını diledi.

“Grev işçinin bayramıdır, halaylarla düğünümüzü yapıyoruz”

Gergerlioğlu’nun “Burada gününüz nasıl geçiyor?” sorusuna yanıt veren bir Smart Solar Emekçisi, grev alanındaki coşkuyu şu sözlerle anlattı, “Aslında grev işçinin bayramı. Burada üşüdüğümüzü zannetmesin Halil Bey (Smart Yüksek Yönetim Kurulu). Biz burada aslanlar gibiyiz. Halaylarla düğünümüzü yapıyoruz. Halayımızı çekiyoruz. Birbirimize destek oluyoruz. Hakkımızı istiyoruz. Günümüz güzel geçiyor. Biz kadın erkek şu anda hep birlikte omuz omuzayız.” şeklinde konuşarak mücadelede kararlı olduklarını vurguladı.

Gergerlioğlu, greve annelerine destek olmak için gelen çocukları işaret ederek, “Aile boyu burada insanlar. Biz patrona buradan sesleniyoruz. Mutlaka bu iş uzamadan bir çözüm bulunsun… Umarım bu mesele çok uzamaz. Bir an evvel çözüm bulunur ama eğer ki uzatmak isterlerse çok kararlı bir kadın topluluğu görüyorum ben burada.” dedi.

Söğütlü’yü güçlü altyapıyla buluşturuyoruz: Projenin yüzde 60’ı tamamlandı

Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, Söğütlü’de devam eden altyapı çalışmalarını yerinde inceledi. 13 kilometrelik atık su, 12 kilometrelik içme suyu hattını kapsayan 180 milyon TL’lik yatırımı hızla hizmete sunacaklarını aktaran Başkan Alemdar, “Yüzde 60 seviyelerine ulaştık. Çalışmalarımızla Söğütlü’nün altyapısını güçlü hale taşıyoruz. Hayırlı olsun” dedi.

Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, Söğütlü’de devam eden altyapı çalışmalarını yerinde inceledi.

Yüzde 60 seviyelerine ulaştı
12 kilometrelik kısmı içme suyu, 13 kilometrelik kısmı atık su hattından oluşan 180 milyon TL’lik proje kapsamında, bölgede abone bağlantıları da yenileniyor. 4 farklı ekibin eş zamanlı olarak sürdürdüğü mesai ile projenin yüzde 59’luk kısmı tamamlandı.

Söğütlü’de devam eden yatırımların saha çalışmalarını inceleyen Alemdar, Ritim Park Projesi’nin yılsonuna kadar tamamlanma müjdesinin ardından Söğütlü’yü de güçlü altyapıya kavuşturacak projeyi hızla hizmete alacaklarını kaydetti.

25 kilometrelik altyapı yatırımı
Söğütlü’nün ihtiyacı olan yatırımlarla buluştuğunu ifade eden Başkan Alemdar, “İlçemizin altyapı konusundaki eksiklerini gideriyor ve gelecek ihtiyaçlarını dahi bugünden karşılıyoruz. Kendi öz kaynaklarımızla Söğütlü’ye kazandırdığımız 25 kilometrelik altyapı ağını hızla vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Proje kapsamında olan her mahalledeki vatandaşlarımızın abone bağlantılarını da yeniliyor, güçlü altyapı ağına uygun hale getiriyoruz. Böylelikle Söğütlü 2026 yılında inşallah içme suyu ve atık su sorunu ile karşı karşıya gelmeyecek” dedi.

“Altyapının ardından üstyapı da yenilenecek”
Altyapı çalışmalarının tamamlanmasının hemen ardından üstyapı ve çevre düzenlemesine geçileceğinin bilgisini de paylaşan Başkan Alemdar, “Söğütlü’de yaşam kalitesi altyapı yatırımları, sosyal projeler ve üstyapı çalışmaları ile şehircilik anlayışımıza yakışır şekilde yükseliyor. Söğütlü’nün geleceği için tüm ekiplerimiz sahada. Altyapı çalışmalarında sona doğru ilerlediğimiz güzergahı, projenin tamamlanması ile birlikte yeni yüzüne kavuşturacağız” ifadelerini kullandı.

“Şahane Düğün” oyununa yoğun ilgi


Büyükşehir Belediyesi Ekim kültür sanat etkinlikleri, muhteşem bir tiyatro oyununa daha ev sahipliği yaptı. Şahane Düğün oyunu tiyatro severler tarafından ilgiyle izlendi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen Ekim kültür sanat etkinlikleri, birbirinden özel etkinlik ve programlarla devam ediyor.

Son olarak 1001 Sanat Tiyatrosu ekibinin muhteşem performansıyla gerçekleştirilen Şahane Düğün oyunu SAÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde tiyatro severlerle buluştu.

Unutulmaz akşam
Robin Hawdon tarafından yazılan ve Özgür Yetkinoğlu tarafından yönetilen oyunun uyarlaması ise Barış Can Çelik tarafından gerçekleştirildi. Evleneceği günün sabahında hiç beklenmedik bir olayla karşılaşan gencin, düştüğü vahim durumdan kurtulmak için yakın arkadaşından yardım istemesiyle başlayan hikaye izleyenlere unutamayacakları bir akşam yaşattı.

Yoğun katılım
İzleyicinin yoğun ilgi gösterdiği ve zaman zaman kahkaha tufanın yaşandığı Şahane Düğün oyunu, 2 perdede sahnelenerek alkışlar arasında tamamlandı.

Bursa Bursa olalı, böyle susuzluk görmedi, çekmedi!

İYİ Parti Bursa Milletvekili Yüksel Selçuk Türkoğlu, Bursa ‘da yaşanan su sorununu gündeme getirdi. İşte Vekil Türkoğlu’nun verdiği mesaj:

Efendim!
Bursa Bursa olalı, böyle susuzluk görmedi, çekmedi!

Bakın;
Şu an Bursa Kestel sınırları içindeki Gölbaşı barajındayız!

Şu içler acısı manzara inanın insanın yüreğini sızlatıyor!

Susuzluktan toprak bile utanmış, çatlamış, çoraklaşmış vaziyette kendi kaderini yaşıyor.

Ne diyordu Evliya Çelebi?
“Velhasıl, Bursa sudan ibarettir…”
Ünlü Seyahatname’sinde böyle diyordu değil mi?

Şimdi Bursalılar ne diyor biliyor musunuz?

“Velhasıl Bursa susuz kaldı…” diyorlar!
Evet, maalesef aynen böyle söylüyorlar!

Neden?
Medeniyetin, bereketin, sağlığın, hatta adaletin bile kaynağı olan suya, neredeyse hasret kalacaklar da ondan!

Nerede?
Maalesef, nerdeyse Kerbela’ya döndürülen bir zamanların “su şehri” Bursa’da!

Kimin sayesinde?
Kenti yıllardır “yönettiğini” zanneden, tabii ki, “kifayetsiz muhteris” yöneticiler sayesinde!

İşte şimdi Bursa’da, günlük 12’şer saate varan, planlı su kesintileri yapılıyor!

Efendim;
Haklı olarak herkes burnundan soluyor, herkes bir şeyler söylüyor;

Ama gerçek de şu;

Bu sorun bir günde, bir yılda, hatta sadece bir yönetimle ortaya çıkmadı!

Bu sorun, yirmi küsur yıldır ihmal edilen, talan edilen, peşkeş çekilen Bursa’nın, su kaynaklarını da hoyratça kullanma anlayışının sonucudur!

Bakın;
Bursa’nın sorununu kökten çözecek olan Çınarcık Barajı’ydı ve tam 23 yıl önce 2002’de su tutmaya başlamıştı!

Peki ne oldu?
İsale hattı yapılmadı?
Arıtma tesisi ihmal edildi?

Neden 20 yıl beklendi de;

Ancak 2023’te, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası ile Fransız Kalkınma Ajansı’ndan 150 milyon Euro dış borç alınarak işe başlanabildi?

Ben soruyorum:
2002’den beri ülke genelinde, 2004’ten beri de Bursa’da yerelinde iktidar olanların aklı neredeydi?

Bursa’yı düşünen bir tane bakan, bir tane milletvekili neden çıkmadı?

Neden bu proje DSİ eliyle, devlet bütçesiyle yapılmadı da, Bursalıların sırtına dış borç olarak yüklendi?

Bugün kalkıp, “1 Ekim’de ihale yaptık, 7 Eylül’de imzaladık” diye tarih hesabı yapanlara soruyorum:

Siz 20 küsur yıl boyunca Bursa’nın suyunu konuşmadınız da, neden rantını konuştunuz?

Kafayı neden suya değil de yalana, dolana, talana, betona yordunuz?

Kaynakları korumak yerine satmayı, kuyular açmak yerine neden suni algı yaratmayı tercih ettiniz?

Ne oldu şimdi?

Yağmur yağarsa musluklarımızdan su akacak, yağmazsa Allah kerim öyle mi?

Bu mudur 21. yüzyılda “su şehri” Bursa’nın geldiği nokta?

Elbette mevcut yönetimin de sorumluluğu yok değil!

Bu şehrin belediye başkanı da, BUSKİ de, zamanında önlem almalıydı.

Ama bugün yaşadığımız bu su kıtlığının asıl mimarları;

Çınarcık Barajı’nı unutan, suyu seçim malzemesi yapan, yıllarca bu kenti göz ardı edenlerdir.

Yahu vatandaş evinde, işyerinde su aksın, 10 dakika bile kesilmesin istiyor. Çok şey mi istiyor!

Yağmur duasıyla değil; akılla, mantıkla, planla, projeyle çözüm istiyor!

“Beton köyler” deği;
“İnsanın doğru dürüst elini yıkayabildiği” şehirler kurabilmektir esas olan!

Ez cümle;
Bursa’yı daha fazla “susuzluğun ve suskunluğun şehri” yapmayın!

Yapmayın ki;

Evliya Çelebi’nin kemiklerini daha fazla sızlatmayın!

Beyaz Et Sektöründe Faaliyet Gösteren Teşebbüsler Hakkında Yürütülen Soruşturma İdari Para Cezaları ve Sektörel Düzenleme İle Sonuçlandı

Beyaz Et Sektöründe Faaliyet Gösteren Teşebbüsler Hakkında Yürütülen Soruşturma İdari Para Cezaları ve Sektörel Düzenleme İle Sonuçlandı (27.9.2025)

Beyaz et sektöründe faaliyet gösteren Abalıoğlu Lezita Gıda Sanayi AŞ (LEZİTA), Akpiliç Tic. Ltd. Şti. (AKPİLİÇ), As Ofis Damızlık Yumurta Yem Gıda San. ve Tic. AŞ (ASPİLİÇ), Banvit Bandırma Vitaminli Yem Sanayi AŞ (BANVİT), Bakpiliç Entegre Tavukçuluk AŞ (BAKPİLİÇ), Beypi Beypazarı Tarımsal Üretim Paz. San. ve Tic. AŞ (BEYPİLİÇ), Ege-Tav Ege Tarım Hayvancılık Yatırım Tic. ve San. AŞ (BOLEZ), Bupiliç Entegre Gıda San. Tic. AŞ (BUPİLİÇ), CP Standart Gıda San. ve Tic. AŞ (CP), Erpiliç Entegre Tavukçuluk Üretim Pazarlama ve Tic. AŞ (ERPİLİÇ), Gedik Tavukçuluk ve Tarım Ürünleri Tic. San. AŞ (GEDİK), Hastavuk Gıda Tarım Hayvancılık Sanayi ve Ticaret AŞ (HASTAVUK), Keskinoğlu Tavukçuluk ve Damızlık İşl. San. Tic. AŞ (KESKİNOĞLU) ve Şenpiliç Gıda Sanayi AŞ (ŞENPİLİÇ) hakkında 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun (4054 sayılı Kanun)’un 4. maddesini ihlal edip etmediklerinin tespitine yönelik olarak 04.01.2024 tarihli ve 24-01/8-M(1) sayılı, 06.06.2024 tarihli ve 24-25/602-M sayılı ve 18.10.2024 tarihli ve 24-42/999-M sayılı  Rekabet Kurulu (Kurul) kararları uyarınca yürütülen soruşturma tamamlandı.

Soruşturma süreci devam ederken BEYPİLİÇ, BOLEZ, KESKİNOĞLU, LEZİTA ve ŞENPİLİÇ tarafından uzlaşma başvurusunda bulunulmuştur.

Bu kapsamda; BEYPİLİÇ tarafından sunulan uzlaşma metninin 21.05.2024 tarihli ve 24-23/529-223 sayılı, BOLEZ tarafından sunulan uzlaşma metninin 20.12.2024 tarihli ve 24-54/1225-523 sayılı, KESKİNOĞLU tarafından sunulan uzlaşma metninin 03.05.2024 tarihli ve 24-21/488-208 sayılı, LEZİTA tarafından sunulan uzlaşma metninin 09.05.2024 tarihli ve 24-21/500-211 sayılı ve ŞENPİLİÇ tarafından sunulan uzlaşma metninin 21.05.2024 tarihli ve 24-23/529-222 sayılı, Kurul kararları ile kabul edilmesiyle birlikte soruşturmanın BEYPİLİÇ, BOLEZ, KESKİNOĞLU, LEZİTA ve ŞENPİLİÇ bakımından sonlandırılmasına karar verilmiştir. Böylece beş teşebbüs rekabete hassas bilgi değişiminin tarafı olduklarını ve bu suretle 4054 sayılı Kanun 4. maddesini ihlal ettiklerini kabul etmişlerdir. Soruşturmanın uzlaşma usulü ile sonlandırılması sebebiyle idari para cezasında %25 oranında indirim uygulanarak;

  • BEYPİLİÇ’e 244.655.573,31 TL,
  • BOLEZ’e 41.164.149,12 TL,
  • KESKİNOĞLU’na 107.981.782,50 TL,
  • LEZİTA’ya 277.866.357,92 TL ve
  • ŞENPİLİÇ’e 357.687.454,48 TL

olmak üzere beş teşebbüse toplamda 1.029.355.317,33 TL idari para cezası verilmiştir.

Soruşturma sürecinin sonunda ise Kurulun 18.09.2025 tarihli toplantısında soruşturmanın diğer taraflarından AKPİLİÇ’in, ASPİLİÇ’in, BAKPİLİÇ’in, BANVİT’in, BUPİLİÇ’in, ERPİLİÇ’in, GEDİK’in ve HASTAVUK’un rekabete hassas bilgi değişimi gerçekleştirmek suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlal ettiklerine dolayısıyla adı geçen teşebbüslere idari para cezası uygulanması gerektiğine 25-35/837-492 sayı ile karar verilmiştir.

Bu kapsamda;

  • AKPİLİÇ’e 28.968.741,06 TL,
  • ASPİLİÇ’e 118.167.698,22 TL,
  • BAKPİLİÇ’e 104.712.821,98 TL,
  • BANVİT’e 947.305.871,90 TL,
  • BUPİLİÇ’e 129.817.126,85 TL,
  • ERPİLİÇ’e 817.157.021,41 TL,
  • GEDİK’e 419.548.478,85 TL ve
  • HASTAVUK’a 108.983.792,58 TL

olmak üzere toplamda 2.674.661.552,85 TL idari para cezası uygulanmıştır.

Böylece beyaz et sektöründe faaliyet gösteren teşebbüsler hakkında yürütülen soruşturma kapsamında toplamda 3.704.016.870,18 TL idari para cezası verilmiştir.

Bununla birlikte soruşturma taraflarından CP hakkında 4054 sayılı Kanun’un ihlal edildiğine yönelik bir bulguya ulaşılamadığından, ilgili teşebbüse idari para cezası uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.

Ayrıca söz konusu Kurul kararı kapsamında 4054 sayılı Kanun’un 9. maddesinin birinci fıkrası uyarınca,

  • Beyaz et pazarında üretici/tedarikçi olarak faaliyet gösteren teşebbüslerin güncellenen satış fiyatlarını (fiyat listelerini) yeniden satıcıları dahil olmak üzere alıcılarına duyurdukları andan itibaren uygulamaya koymaları ve
  • İleri tarihli fiyat listesi uygulamalarını sonlandırmaları

husularında davranışsal tedbir uygulanmasına karar verilmiştir.